Loading AI tools
PKK ve Türkiye Cumhuriyeti arasında 1978'den beri süren savaş Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Türkiye-PKK çatışması, PKK ve Türk Silahlı Kuvvetleri arasında örgütün 1978'de yılında kurulması ile beraber başlayan ve hâlen devam eden çatışmaları kapsamaktadır. 1984 yılına kadar küçük ölçekli silahlı çatışmalar yaşanmışsa da Türk güvenlik güçleri ve PKK mensupları arasındaki topyekün silahlı mücadele 1984 yılında PKK'nın gerçekleştirdiği Eruh ve Şemdinli saldırıları ile başlamıştır.
Türkiye-PKK çatışması | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Türkiye-PKK çatışmasına genel bakış (2010) | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Diğer güçler: Destekleyenler:
|
TKP/Kıvılcım | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Recep Tayyip Erdoğan Eski komutanlar: |
Murat Karayılan Eski komutanlar: | ||||||
Güçler | |||||||
Ordu: 514.850[30] | 25.000[33]-34.000[34] | ||||||
Kayıplar | |||||||
2015 öncesi: 6,885 güvenlik güçleri ve personel ölü, 95 esir alındı (Anlık olarak hiç biri esir değil)[35][36] 2015 ve sonrası: 2,154 ölü Toplam: 9,039 ölü ve 21,128 yaralandı [37][38] |
Toplam: 107,500+ ölü, 27,250+ esir alındı [39][40][41][42][43] | ||||||
15.828+ sivil[44] 24 bin 837 kamu güvenlik görevlisi yaralandı.[45] |
Osmanlı dönemindeki millet sistemi halkları dillerine veya etnik özelliklerine göre değil, dinlerine göre ayırmıştır. Sünni Müslümanlar padişahın adamları olarak görülmüş ve Hristiyan, Yahudi ve Sünni olmayan mezhepten halklara göre daha büyük ayrıcalıklara sahip olmuşlardır. Osmanlı'da etnik bir sistem olmadığı için de siyaset etnik milliyetçilik üzerine oluşturulmamıştır. Osmanlı döneminde Bedir Han İsyanı, Mir Muhammed İsyanı, Babanzade İsyanları ve Yezidi İsyanları aşiret isyanları veya dini isyanlar şeklinde meydana gelmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılışından sonra ise Türkiye ulus-devlet ilkesine göre kurulunca Osmanlı İmparatorluğu'nda kurulmuş olan düzen bozulmuştur. 1924 Anayasasına göre Türk olmak vatandaşlık bağına bağlanmıştır.[46] Türkleştirme politikası sonucu Arapça, Ermenice, Gürcüce, Lazca, Kürtçe, Zazaca, Süryanice yerleşim isimleri Türkçeleştirilmiştir.[47] Okullarda ve resmi dairelerde Türkçe konuşulması zorunlu hale getirilmiştir.[48] Türk Tarih Tezi oluşturulmuş ve Anadolu halklarının çok büyük bir bölümünün Türk kökenli olduğu iddia edilmiştir.[49][50][51] Bunlara ek olarak medreseler ve diğer kurumların da kapatılması ile beraber hem Kürt kimliğinin ifade alanı daralmış hem de Alevilik, Şâfiîlik gibi mezhepsel ve Yezidilik gibi dini gruplar kısıtlanmıştır. Kürt ve Zaza dili, kıyafetleri, kültürü ve isimlerine önemli derecede kısıtlamalar getirilmiştir.[52]
Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında Doğu'daki aşirete dayalı yapı Batı Anadolu'ya göre çok daha etkindi. Sadece Kürtler değil, Zazalar, Türkmenler, Araplar da büyük oranda aşiret çatısı altında örgütlenmekteydiler. Kemalist hükûmet, Doğu'da aşirete dayalı yapıyı bozmak ve buradaki vatandaşları devlete tamamen bağlamak istemiştir. Bunun sonucunda da düzenleri tehlikeye giren pek çok dini grup veya aşiret grubu ayaklanmalara öncülük etmiştir. Koçgiri, Şeyh Said, Dersim, Nasturi ve Ağrı isyanlarının nedeni ideolojik değil, dini veya aşiret çıkarları tehlikeye giren gruplardır.[53]
1973 yılında Abdullah Öcalan liderliğinde bir grup Kürt kimliği üzerine bir deklarasyon yayınlamıştır. Ali Haydar Kaytan, Cemil Bayık, Haki Karer ve Kemal Pir'in başını çektiği bu grup kendilerini Kürdistan Devrimcileri olarak adlandırmışlardır. 1974 yılında bu grup, Kürt hakları adına bir hareket oluşturma kararı almışlardır.[54] Grup üyeleri çeşitli şehirlere dağılarak Kürt hakları için öğrenci organizasyonlar oluşturmaya başlamışlardır. İşçi ve çiftçilerden destek almaya çalışmışlardır. 1977 ve 1978 yıllarında Doğu ve Güneydoğu'daki pek çok ile çeşitli seyahatler gerçekleştirilmiş ve toplantılar düzenlenmiştir.
27 Kasım 1978'de Lice'nin Fis köyünde PKK resmen kurulmuştur. Aynı süre zarfında Alevi Kürtleri'nin katledildiği Maraş Katliamı'na yakından ilgi göstermişlerdir.[55] Türk güvenlik güçleri, sağcı gruplar ve Kürt toprak ağalarıyla çatışmalar da devam etmiştir. Sağcı-solcu çatışmalarında solcuların tarafını tutmuşlar,[56] 1979 yılının yaz mevsiminde PKK lideri Abdullah Öcalan Lübnan ve Suriye'ye gitmiş, burada Filistin ve Suriyeli liderlerle görüşmeler yapmıştır.[56] PKK üyeleri buralardaki kamplarda eğitim görmüşlerdir. Lübnan İç Savaşı sırasında Suriye rejimi ile beraber savaşmışlardır.[56]
1980 askeri darbesinde pek çok PKK üyesi tutuklanmış, çeşitli cezaevlerine konmuş, PKK üyelerinin de kaldığı Diyarbakır Cezaevi adından işkencelerle söz ettirmiştir.[57] Yine 1982 yılının ağustos ayında PKK, Suriye'nin Dera kentinde yaptığı bir toplantıda Türkiye'de 'bağımsız bir Kürt devleti' kurmak amacıyla gerilla savaşı başlatma kararı almış,[56] 21 Mart 1982'de PKK üyesi Mazlum Doğan'ın cezaevinde kendini yakması ile başlayan isyan süreci sonucunda PKK üyeleri açlık grevine başlamış ve birkaç tanesi ölmüştür.[58]
PKK, ilk saldırısını 25 Ağustos 1984 tarihinde Eruh ve Şemdinli'ye saldırarak gerçekleştirmiştir.[56][59] İki gün sonra da Siirt'te bir polis karakolu hedef alınmıştır.[60]
1990'da dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, PKK ile müzakere etmeyi kabul etmiştir. Ne var ki, o dönemde barış müzakerelerine ne Türk politikacılar ne de PKK sıcak bakmamış,[61] 1993 senesinde Turgut Özal ve Eşref Bitlis önderliğindeki barış görüşmeleri sonucunda; PKK, 20 Mart 1993'te ateşkes ilan etmiştir. Turgut Özal, barış planı üzerinde çalışırken ölmüş ve planlanan barış planı asla yürürlüğe girememiştir.[62] 24 Mayıs'ta PKK'nın saldırısı ile ateşkes sona ermiştir.[63] PKK komutanlarından Şemdin Sakık sonrasında 24 Mayıs pususunun PKK'nın değil, devlete ait Doğu Çalışma Grubu isimli gizli bir örgütün saldırısı olduğunu iddia edecektir.[63]
Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanlığı ve Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde; Turgut Özal'ın karşı çıktığı 'şiddet yolu' ortaya konulmuş ve PKK'nın askeri yöntemlerle yok edilmesi hedeflenmiştir. Barış planı rafa kaldırılmıştır.[64] 1992-1995 arasında PKK'ya karşı, köyler boşaltılmış, halk köy korucusu olması için teşvik edilmiştir. Köyler havadan bombalanmış ve PKK'lıları önlemek için ormanlar yakılmıştır. Bu dönem çatışmaların en yoğun yaşandığı yıllar olarak kayda geçmiştir.[65]
1980'den beri Suriye'de bulunan Abdullah Öcalan, Türkiye'nin yoğun baskıları sonucu Suriye'den çıkartılmıştır. Önce Rusya, ardından da sırasıyla İtalya, Yunanistan ve Kenya'ya giden Öcalan, 15 Şubat 1999'da Nairobi'deki Yunanistan Büyükelçiliğinde yakalanmış, Türkiye'ye getirilmiş ve burada yargılanmıştır.[66]
Abdullah Öcalan'ın yakalanmasından sonra, Eylül 1999'da PKK tek taraflı olarak ateşkes ilan etmiştir. Tüm güçlerini Türkiye Cumhuriyeti topraklarından çekeceklerini ve Kandil dağlarında üsleneceklerini açıklamıştır.[60] Şubat 2000'de, PKK resmî olarak savaşın sona erdiğini açıklamıştır.[68] PKK'nın savaş misyonunu tamamladığı ve artık görüşmeler aracılığıyla çözüm arayacağı belirtilmiştir.
2002 yılının Nisan ayında, PKK adını değiştirdiğini açıklamış ve KADEK adını almıştır. Ekim 2003'te KADEK, KONGRA-GEL adını almıştır. 1999-2004 döneminde PKK (KADEK) görüşme isteklerinin hükûmet tarafından ciddiye alınmadığını iddia etmiştir. Hükûmet ise PKK'yı saldırılarını tamamen bitirmemek ve bazı eylemleri teşvik etmekle suçlamıştır.[60] PKK, TSK'nın saldırılarına karşılık olarak sadece kendini savunduğunu ifade etmiştir.[59] Ateşkes döneminde polis güçleri Hizbullah'a yönelik operasyonlarını sıklaştırmış ve Hizbullah'ı zayıflatmışlardır.[69][70][71] Yine 2002 seçimlerinde iktidara gelen AK Parti, Kürt diline olan kısıtlamaları hafifletmiş ve reform sözü vermiştir.[72]
Bu dönemde PKK içinde de güç kavgası yaşanmıştır. Bir kesim silahlı eylemlerin tamamen terkedilmesini savunurken, bir kesim ise silahlı eylemlerin devam etmesi gerektiğini savunmuştur. Güç mücadelesini silahlı eylemlerin devamını savunan gelenekçi kanat kazanmıştır. Bu kesime göre silahlı mücadele olmadığı sürece PKK başarılı olamazdı.[60][73]
Nisan 2005'te KONGRA-GEL, ismini yeniden PKK olarak değiştirmiştir.[74] PKK, KCK çatısı altına alınarak onun siyasi kanadı haline getirilmiştir. HPG ise PKK'nın silahlı kanadı olarak yeniden yapılandırılmıştır. Yeni yapıya göre KCK, Abdullah Öcalan'ın demokratik konfederalizm ideolojisini desteklemiştir.[75]
1 Haziran 2004'te PKK silahlı faaliyetlerine yeniden başlamıştır. Gerekçe olarak, hükûmetin PKK'nın çağrılarını görmezden gelmesi gösterilmiştir.[60][73] Hükûmet ise 2,000'den fazla PKK'lının Irak'tan Türkiye'ye giriş yaptığını belirtmiş,[76] PKK savaş taktiklerinde önemli değişikliklere gitmiştir. İlk olarak, önemli bir devlet desteğinden yoksun kalıp, eski militan gücüne de sahip olmadığından 15-20 kişilik grup sayısını, 6-8 kişiye düşürmüştür. İkinci olarak, ordu ile direkt sıcak çatışmalardan kaçınıp, mayın döşeme, pusu kurma, keskin nişancı ve vur-kaç taktiği yöntemlerine başvurmuştur. Üçüncü olarak ise alan tutma stratejisi tamamen terkedilmiştir.[77][78]
1984-1999 çatışma döneminden farklı olarak PKK, Batı'daki şehirlerde yaşayan sivilleri de hedef almaya başlamıştır. 2005'te Kuşadası'ndaki, 2006'da Adana, Marmaris, Antalya ve Mersin'deki ve 2007'de Ankara'daki saldırılar bunun göstergesi olmuştur.[76][79][80] PKK, bu dönemde pek çok bombalı saldırıya girişmiştir. Yine PKK'lı grupların sık sık Irak sınırından Türkiye'ye girip çıkmaları da, Türk Ordusu'nun Irak'a operasyonlar düzenlemesine sebep olmuştur.[81] Ekim 2007'deki Dağlıca saldırısı bardağı taşıran son damla olmuş ve TBMM, TSK'ya Irak'a sınır ötesi operasyon düzenlemesi için tam yetki vermiştir.[82]
2009 yılında AK Parti hükûmeti önemli reformlar yapmaya başlamıştır. İlk devlet bünyesindeki Kürtçe kanal TRT Şeş (6) açılmış, Türkçe yerleşim isimleri Kürtçeleştirilmiş, bazı PKK üyelerine kısmi af ilan edilmiş, Kürt mültecilere yeniden vatandaşlık teklif edilmiş, yerel yönetimlere verilen haklar genişletilmiş ve ifade özgürlüğünü arttıran düzenlemeler yapılmıştır.[83] PKK da 13 Nisan 2009'da ateşkes ilan etmiştir.[79] Ne var ki, DTP'nin kapatılması ve sonrasındaki gösteriler ve en sonunda PKK tarafından 7 Aralık 2009 tarihinde yapılan Reşadiye saldırısı ile ateşkes yeniden bozulmuştur.[84][85]
2012 yılının yaz mevsiminde, Kürtlerin Kuzey Suriye'de denetimi ele geçirmesi ile Türkiye-PKK çatışması farklı bir boyut almıştır. Türkiye, Suriye rejimini PKK'nın Suriye kolu olan PYD/YPG'yi desteklemekle suçlamıştır.[86] Eylül ayında PKK, Şemdinli'yi ele geçirmeye çalışmış fakat hava desteği sayesinde Türk Silahlı Kuvvetleri PKK'ya ağır kayıplar verdirmiştir.[87]
28 Aralık 2012 tarihinde dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, PKK'nın cezaevindeki lideri Abdullah Öcalan ile görüşmeler yaptıklarını açıklamıştır.[88] Bu dönemde ilk defa Çözüm Süreci ifadesi kullanılmaya başlanmış, aylar süren görüşmeler sonucunda, 21 Mart 2013 tarihinde Diyarbakır'da düzenlenen Nevruz mitinginde, halka PKK lideri Abdullah Öcalan'ın mektubu okunmuştur. Abdullah Öcalan, PKK'ya silahlı güçlerinin yurtdışına çıkması çağrısında bulunmuştur.[89] 23 Mart tarihinde ise PKK'nın silahlı kanadının lideri Murat Karayılan, Abdullah Öcalan'ın çağrısına uyacaklarını belirtmiş ve 21 Mart'tan itibaren PKK'nın ateşkes yaptığı duyurmuştur.[90] Bu karardan itibaren birkaç münferit olay[91] dışında iki taraf da ateşkese uymuş ve TSK ile PKK arasında silahlı bir çatışma yaşanmamıştır. Ancak PKK bu süreç içerisinde yol kesme, yerel mahkemeler kurma, muhtar kaçırma, haraç toplama, bölgeye devlet yatırımlarına sabotaj, mayın-tuzak ve şehirlere silah depolamak gibi faaliyetlerine devam etmiştir.[92] PKK Çözüm sürecinde şehirlerde YDG-H isimli kendi asayiş birimlerini dahi kurmuştur[93]
Kobani eylemleri sırasında polis ile PKK sempatizanları arasında pek çok şehirde çatışmalar yaşanmış ve ateşkesin sona ereceği kaygısı yaşanmıştır. Fakat, Abdullah Öcalan ve HDP başta olmak üzere Kürt kanadı ile hükûmet yetkilileri ile yapılan görüşmeler sonrasında tansiyon düşürülmüş,[94] 28 Şubat 2015 tarihinde AK Parti ile HDP arasında yapılmakta olan görüşmeler sonuç vermiş ve Abdullah Öcalan, PKK'ya silah bırakması için kongre çağrısı yapmıştır.[95]
2013 yılından beri süren gelen ateşkes 22 Temmuz 2015'te PKK'nın Suruç patlamasından devleti sorumlu tutarak intikam için iki polisi evinde öldürmesi ve bir gün sonra da Suriye-Türkiye sınırında bir Türk askerinin öldürülmesi sonrasında bozuldu.[96] Daha sonrasında KCK, BBC Türkçe'ye verdiği açıklamada, PKK'nın bu saldırıyı yapmadığını iddia etti. Soruşturmayı yürüten hakim, olayın FETÖ bağlantılı olduğunu söyleyen avukat ve ihbarcılar 15 Temmuz Darbe Girişimi'nden sonra FETÖ soruşturmasından tutuklandı.[97] Bozulan Çözüm Süreci ile birlikte Türkiye savaş uçakları eş zamanlı olarak hem PKK hem de IŞİD hedeflerini vurdu.[98]
Savaş uçakları Kandil'i ve Irak'taki diğer PKK kamplarını üç yıl sonra ilk defa bombalamıştır.[99] PKK da polis ve askerlere Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da saldırılar gerçekleştirmiştir. Polis pek çok noktaya baskınlar düzenlemiş ve HPG üyelerini gözaltına almıştır. HPG üyeleri de bazı ilçelerde hendek kazarak polis ve askerlerin belli bölgelere girmelerini engellemeye çalışmışlardır.[100] Ağustos 2015'ten bu yana ise Türkiye'nin Şırnak iline bağlı ilçelerde birçok çatışma meydana gelmiştir. Silopi ve Cizre ilçelerinde mahallelere hendekler kazılmış,[101] bu gelişmelerin ardından ildeki birçok mahallede sokağa çıkma yasakları ilan edilmiş[102] ve meydana gelen olaylarda birçok kişi ölmüştür.[103] Çatışmalar hâlen devam etmektedir.
İçişleri Bakanlığı sözcüsü İsmail Çataklı 5 Mayıs tarihinde yaptığı açıklama ile ilk defa yurt içindeki terörist sayısının 500'ün altına indiğini ve tam rakamın 492 olduğunu açıkladı.[104]
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yayınlanan resmî kayıtlara göre; 1984-2010 yılları arasında 50,169 adet PKK militanı etkisiz hale getirilmiş (Ölü veya esir), ölen personel sayısı 6,877, ölen sivil sayısı ise 5,454'tür.[105]
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun bünyesinde kurulan Terör ve Şiddet Olayları Kapsamında Yaşam Hakkı İhlallerinin İncelenmesine Yönelik Alt Komisyon raporuna göre toplam 7,918 kamu görevlisi ölmüştür. 1984-2012 yılları arasında ölen PKK'lı sayısı 22,101'dir. Aynı dönemde ölen sivil sayısı ise 5,557'dir. 35,576 kişinin toplamda terör olayları yüzünden öldüğü belirtilmiştir.[106] Doğu ve Güneydoğu'da bulunan 14 ilde yapılan çalışmalara göre 386 bin 360 kişi köylerinden göç etmek zorunda kalmıştır. Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi (KDRP) kapsamında bunların 187 bin 861'i köylerine geri dönmüştür.[107] Yine insan hakları örgütlerine göre, toplamda 4,000 köy yıkılmıştır. 380,000 ile 1,000,000 arası Kürt köylü evlerini terk etmek zorunda bırakılmıştır.[108] 119,000 Kürt'ün hapishaneye konulduğu belirtilmiştir.[109] Çatışmalardan Süryani toplumunun da etkilendiği ve 50,000-70,000 arası Süryani'nin çatışmalar yüzünden Avrupa'ya kaçtığı belirtilmiştir.
Uluslararası Kriz Grubu'na göre, 2008-2011 yılları arasındaki kayıp sayısı:[110]
Yıl | Güvenlik Güçleri | Militanlar | Siviller | Toplam: |
2008 | 143 | 657 | 49 | 849 |
2009 | 44 | 78 | 67 | 189 |
2010 | 80–150 | 60–130 | 20 | 160 – 300 |
2011 | 77–81 | 264–295 | 41–49 | 394 – 413 |
Toplam: | 344 – 418 | 1059–1160 | 177 – 185 | 1592–1751 |
Uppsala Çatışma Verileme Programına göre 25.825-30.639 arası kayıptan, 22.729-25.984 arası kayıp Birinci İsyan (1989-1999), 368-467 arası ateşkes sırasında (1999-2004) ve 2728-4188 arası kayıp ise İkinci İsyan (2004-2011) sırasında meydana gelmiştir. UCDP'ye göre 1989 ile 2011 arasındaki kayıplar:[111]
Yıl | En Düşük Sayı | En Yüksek Sayı |
---|---|---|
1989 | 227 | 234 |
1990 | 245 | 303 |
1991 | 304 | 310 |
1992 | 1,518 | 1,598 |
1993 | 2,099 | 2,394 |
1994 | 4,000 | 4,488 |
1995 | 3,076 | 3,951 |
1996 | 3,533 | 3,578 |
1997 | 4,247 | 5,483 |
1998 | 1,952 | 2,039 |
1999 | 1,403 | 1,481 |
2000 | 173 | 189 |
2001 | 81 | 96 |
2002 | 35 | 100 |
2003 | 79 | 82 |
2004 | 180 | 322 |
2005 | 324 | 611 |
2006 | 210 | 274 |
2007 | 458 | 509 |
2008 | 501 | 1,068 |
2009 | 128 | 149 |
2010 | 328 | 433 |
2011 | 599 | 822 |
Toplam: | 25,825 | 30,639 |
Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı verilerine göre 1984-Mart 2009 arasındaki kayıplar:[112][113][114][115]
Yıl | Güvenlik Güçleri | Siviller | Militanlar | Toplam |
---|---|---|---|---|
1984 | 26 | 43 | 116 | 195 |
1985 | 58 | 141 | 386 | 605 |
1986 | 51 | 133 | 143 | 339 |
1987 | 71 | 237 | 113 | 427 |
1988 | 54 | 109 | 228 | 426 |
1989 | 153 | 178 | 327 | 681 |
1990 | 161 | 204 | 592 | 952 |
1991 | 244 | 233 | 799 | 1319 |
1992 | 629 | 832 | 2,793 | 4297 |
1993 | 715 | 1,479 | 5,083 | 7262 |
1994 | 1,145 | 992 | 6,295 | 8310 |
1995 | 772 | 313 | 6,285 | 7362 |
1996 | 608 | 170 | 6,181 | 6974 |
1997 | 518 | 158 | 9,451 | 10.138 |
1998 | 383 | 85 | 3,295 | 3633 |
1999 | 236 | 83 | 1,811 | 1,907 |
2000 | 29 | 17 | 452 | 471 |
2001 | 20 | 8 | 226 | 236 |
2002 | 7 | 7 | 97 | 107 |
2003 | 31 | 63 | 443 | 509 |
2004 | 75 | 28 | 379 | 412 |
2005 | 105 | 30 | 408 | 445 |
2006 | 111 | 38 | 517 | 563 |
2007 | 146 | 37 | 653 | 712 |
2008 | 171 | 51 | 1110 | 1295 |
2009 | 62 | 18 | 534 | 607 |
2010 | 72 | - | 414 | 502+ |
2011 | 96 | - | 825 | 921+ |
2012 | 128 | - | 1495 | 1623+ |
Toplam | 6877 | 5454+ | 50.169 | 62.500+ |
Merkezi Belçika'da bulunan Kriz Grubu, PKK-Türkiye çatışmasıyla bağlantılı kayıpları takip ediyor.[116] PKK'nın kayıplarına ilişkin veriler Türkiye sınırları ile sınırlı olup, Suriye veya Irak'taki operasyonlardan kaynaklanan kayıpları içermiyor.[117][118][119][120][121][122][123][124][125][126]
Yıl | Güvenlik Güçleri | Siviller | Bilinmeyen gençlik | Militanlar | Toplam | Not |
---|---|---|---|---|---|---|
2013 | 2 | 4 | 0 | 435 | 441 | Hem Türkiye hem de PKK tarafından kabul edilen ve Çözüm Süreci olarak bilinen ateşkes dönemi. |
2014* | 4 | 53 | 0 | 950 | 1007 | |
2015, Ocaktan Hazirana: ateşkes | 2 | 3 | 0 | 6 | 11 | |
Temmuz 2015'te Ceylanpınar olayında 2 güvenlik görevlisinin öldürülmesi üzerine çatışmalar yeniden başladı. | ||||||
2015, Temmuzdan Aralığa: savaş | 733 | 43 | 87 | 3,764 | 4712 | Ateşkes ve barış süreci 20 Temmuz 2015'te bozuldu. Askeri çatışmalar yeniden başladı. |
2016 | 645 | 163 | 136 | 10.772 | 11.822 | |
2017 | 157 | 33 | 0 | 1233 | 1423 | |
2018 | 121 | 19 | 0 | 1366 | 1506 | |
2019 | 86 | 34 | 0 | 1668 | 1788 | |
2020 | 41 | 35 | 0 | 3646 | 3722 | |
2021 | 138 | - | 0 | 2360 | 2498+ | |
2022 | 162 | - | 0 | 1220 | 1382+ | |
2023 | 63 | - | 0 | 1000+ | 1063+ | |
Total: | 2154 | 387+ | 223 | 28.420+ | 31.004+ |
*: esas olarak Kobani Olayları nedeniyle, Türkiye genelinde Kürt grupların hükûmet karşıtı protestoları sırasında 42 sivil, Devlet Güçleri tarafından öldürüldü. Protestocular Ankara'nın IŞİD'in Kobani Kuşatması tutumunu kınadı. Ateşkes dönemi dışındaki ana olay budur.[116]
Ateşkes anlaşması Temmuz 2015'te bozuldu ve 2015 yılı tamamen farklı iki döneme bölündü.
Türkiye, PKK ve ilgili gruplara karşı Suriye ve Irak'ta çok sayıda hava saldırısı ve kara operasyonu düzenledi.[127][128][129]
Tarih | Yer | Operasyon | Türk kuvvetleri ölen (yaralanan) | Türkiye müttefikleri ölen (yaralanan) | PKK ve müttefikleri ölen (yakalanan) |
---|---|---|---|---|---|
15 Ağustos 1986 | Kuzey Irak | Ağustos 1986 Kuzey Irak Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | 165 |
4 Mart 1987 | Kuzey Irak | Mart 1987 Kuzey Irak Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | Bilinmiyor, 3 kamp yokedildi |
5 - 13 Ağustos 1991 | Kuzey Irak | Ağustos 1991 Temizlik Harekatı | 2 (13) | — | Bilinmiyor, birçok kamp yokedildi |
30 Ağustos 1992 | Kuzey Irak | Ağustos 1992 Kuzey Irak Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | 100+ |
5 Ekim - 15 Kasım 1992 | Kuzey Irak | Ekim 1992 sınır ötesi harekâtı | 28 (125) | — | 1452 (1232) |
12 Ekim - 5 Kasım 1992 | Kuzey Irak | Ekim 1992 Hakurk Baskını | 14 | — | 1551 (2600), Hakurk Kampı yokedildi |
13 - 19 Ağustos 1993 | Kuzey Irak | Kirpi Harekâtı | Yok | — | 350+, İki Yaka Kampı yokedildi |
23 - 26 Eylül 1993 | Kuzey Irak | Govent Harekâtı | Yok | — | 400+, Balkaya Kampı yokedildi |
5 Kasım 1993 - 28 Ocak 1994 | Kuzey Irak | Kasım 1993 Kuzey Irak Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | 167, 10 kamp yokedildi |
6 - 13 Kasım 1993 | Kuzey Irak | Kasım 1993 Mezi-Karyaderi Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | 201 (21), Avaşin Kampı yokedildi |
27 Ocak - 2 Şubat 1994 | Kuzey Irak | Alandüz Harekâtı | Yok | — | 64, Buzul Dağı'ndaki kamp yokedildi |
19 Mart - 26 Nisan 1994 | Kuzey Irak | Ejder Harekâtı | 19 | — | 459 (23), Berçela, Zap ve Metina Kampları yokedildi |
26 Temmuz - 3 Ağustos 1994 | Kuzey Irak | Temmuz 1994 Kuzey Irak Sınır ötesi harekâtı | Yok | — | 190, Haftanin Kampı ağır hasar aldı |
20 Mart - 4 Mayıs 1995 | Kuzey Irak | Çelik Harekâtı | 64 (185) | — | 555 (13) |
20 - 21 Mayıs 1995 | İran | Jerma-Betkar Harekâtı | Yok | — | 358, Betkar Kampı yokedildi |
23 Mart 1995 | Kuzey Irak | Mart 1995 Haftanin Baskını | Yok | — | 89 ölü, Haftanin Kampı yokedildi |
14 Temmuz 1996 | Kuzey Irak | Tokat Harekâtı | 6 | — | 90 |
12 Mayıs - 7 Temmuz 1997 | Kuzey Irak | Çekiç Harekâtı | 114 (338) | — | 2730 (415) |
25 Eylül - 15 Ekim 1997 | Kuzey Irak | Şafak Harekâtı | 31 (91) | — | 865 (37) |
21 - 29 Şubat 2008 | Kuzey Irak | Güneş Harekâtı | 27 | — | 240[130][131][132] |
24 - 25 Temmuz 2015 | Kuzey Irak | Şehit Yalçın Operasyonu | — | — | 160 |
24 Ağustos 2016 - 29 Mart 2017 | Suriye | Fırat Kalkanı Harekâtı* | 71 | 614 | 131 (37) |
25 Nisan 2017 | Suriye, Kuzey Irak | Nisan 2017 Suriye ve Irak hava harekâtı | 0 | — | 70 |
20 Ocak - 24 Mart 2018 | Suriye | Zeytin Dalı Harekâtı | 55 | 318 (Türkiye iddiası) 2541 (SDF iddiası) | 820 (SDF iddiası) 4558 (Türkiye iddiası) |
19 Mart 2018 - 27 Mayıs 2019 | Kuzey Irak | Dicle Kalkanı Harekâtı | 112 (17) | — | 234[133][134] |
15 Ağustos 2018 | Sinjar, Irak | Sinjar'a hava harekâtı | — | — | 5 |
28 Mayıs 2019 - 14 Temmuz 2020 | Kuzey Irak | Pençe Operasyonları | 17 | — | 417 |
9 Ekim 2019 - 25 Kasım2019 | Suriye | Barış Pınarı Harekâtı | 16 | 251 | 508 (73) |
15 Haziran 2020 - 5 Eylül 2020 | Kuzey Irak | Pençe Kartal ve Pençe Kaplan Harekâtları | 5 | — | 51 |
10 - 14 Şubat 2021 | Kuzey Irak | Pençe Kartal-2 Harekâtı | 3 | — | 51 |
23 Nisan 2021 - günümüz | Kuzey Irak | Pençe Yıldırım Harekâtı | 11+ (devam ediyor) | — | 142+ (devam ediyor) |
Kasım 2022 - günümüz | Kuzey Irak ve Suriye | Pençe Kılıç Hava Harekâtı | 1 | 1 | 254 |
Toplam: | 511 (856) | 1062-3285 (417) | 8065-11.803 (1734) |
*: Fırat Kalkanı Harekâtı'nda Türkiye ve Özgür Suriye Ordusu beraber IŞİD'e karşı savaşırken, YPG de IŞİD'e karşı savaşmaktaydı. ABD tarafından desteklenen YPG ve Türkiye, tam çatışmaya girmekten kaçındı. Türkiye'nin stratejik hedefi, Afrin kantonunun YPG kontrolündeki Münbiç ve diğer Rojava bölgelerine bağlanmasını engellemekti. Bu durum dolayısıyla olaylardaki kayıpların yalnızca küçük bir bölümü Türkiye-YPG arasındaki çatışma sebebiyle gerçekleşti.
Çatışmaların başladığı 1980'li yıllardan beri iki taraf da insan hakları örgütlerince pek çok kez suçlanmışlardır. İçişleri Bakanlığının verilerine göre askeri çatışmalarda 35,000 kişi ölmüştür. Ek olarak, 1984 ile 1998 yılları arasında 17,500 kişinin suikaste uğradığı belirtilmiştir. Bu cinayetleri işleyenlerin ise çoğu bulunamamıştır.[135]
İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne göre PKK'nın saldırıları vatandaşlara hizmet veren kurumlara büyük zararlar vermiş ve vatandaşları en temel hizmetlerini alamaz hale getirmiştir. Bunun yanı sıra PKK 'emperyalist' olduğunu iddia ettiği devlet kurumlarını yok etmeye çalışmıştır. PKK ile ordu arasındaki çatışmalarda ve PKK'nın bombalı saldırılarında silahsız siviller hayatını kaybetmişlerdir.[136]
Uluslararası Af Örgütü, PKK'nın 1980'li yıllarda Kürt köylülerine işkence yaptığını, rehin aldığı, canlı kalkan olarak kullandığı ve öldürdüğünü belirtmiştir. Örgüte göre, PKK 'işbirlikçi' diye suçladığı Kürt sivilleri ve bazen de tüm ailelerini yok etmekteydi.[137]
PKK'nın korucuları da 'hain' olarak damgaladığı ve pek çok kez tehdit ettiği ve saldırılar gerçekleştirdiği de belirtilmiştir.[138]
Yazar David McDowall A modern History of the Kurds kitabında TSK ve köy korucularının, Kürt sivillere karşı zor kullandığı ve köylülerin göç etmek zorunda kaldıkları belirtilmiştir.[139]
Uluslararası Af Örgütünün 1996 yılında yayınladığı Türkiye raporuna göre, Türk güvenlik güçleri yargısız infaz, işkence gibi yasal olmayan eylemlerde bulunduğunu[140] Türk güvenlik güçlerini pek çok kez karşıdaki kesimin PKK mensubu olup olmadığını bilmeden yerleşim alanlarına keyfi ateş açtığını belirtmiştir. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Şubat 1995 raporunda da konu bu İnsan Hakları İhlalleri İddiaları başlığı altında geçmiştir.[141] Enternasyonal Sosyalist grubuna göre, pek çok PKK üyesi kaybolmuş ve bir daha bulunamamıştır.[142]
Alman uzman Hans Baumann Türk güçlerinin PKK'ya karşı kimyasal silah kullandığını iddia etmiş ve Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Türkiye'den açıklama talep etmiştir.[143]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.