Loading AI tools
PKK'nın ilk komutanı Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Mahsum Korkmaz ya da kod adıyla Agît (Kürtçe: Egîd) (d. 1956 Silvan, Diyarbakır, ö. 28 Mart 1986 Küpeli Dağı, Şırnak), PKK'nın ilk komutanıdır.[2] 28 Mart 1986 tarihinde, 24 kişilik bir grup ile keşif amacıyla gittikleri Gabar Dağı'nda faili meçhul bir şekilde öldü.[3][4]
Mahsum Korkmaz | |
---|---|
Doğum | 1956 Silvan, Diyarbakır, Türkiye |
Ölüm | 28 Mart 1986 (29-30 yaşlarında) Gabar Dağı, Şırnak, Türkiye |
Milliyet | Kürt[1] |
Diğer ad(lar)ı | Agît |
Vatandaşlık | Türkiye |
Etkin yıllar | 1978-28 Mart 1986 |
Hareket | PKK |
Mahsum Korkmaz'ın adı, PKK'nın 1980-90 yıllarında Lübnan'da bulunan ana askeri kampı olan Mahsum Korkmaz Akademisi'ne verilmiştir. Ayrıca 15 Ağustos 2014'te Lice'de mezarı olmayan[5] Mahsum adına heykeli dikilmiş;[6] ancak bu heykel mahkeme kararıyla 19 Ağustos 2014'te kaldırılmıştır.[7]
Mahsum Korkmaz Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde doğdu. Silvan'da Kazım Karabekir İlköğretim Okulunu bitirdiği 1970 yılında ailesi Batman'a yerleşti. 13 Mayıs 1977 tarihinde Batman Lisesinde tarih öğretmeni ile derste tartıştıktan sonra bugünkü Kürdistan bayrağını kendi elleri ile çizip okul direğine asmıştır. Mahsum Korkmaz "Batman Lisesinin üç öğrencisi indirip parçaladıkları Türk bayrağı yerine Barzani'nin bayrağını çekti" haberiyle gazeteye manşet olmuştur.[8][9]
1970'lerde PKK'nın öncül topluluğu olan Apocular grubuna katıldı. 1979 Eylül ayında 15 kişilik ilk kadro grubu ile birlikte eğitim almak için Lübnan'a gitmiştir. 1980 yılında Lübnan'da askeri eğitim aldı. Lübnan'daki eğitimin ardından 1980 yılının Mayıs-Haziran aylarında Lübnan-Filistin sahasında eğitim gören PKK militanları, üç grup halinde Türkiye'ye dönüş yaparlar. Kemal Pir ve Mahsum Korkmaz komutasındaki grup Siirt-Botan hattına geçer. 12 Ağustos 1980 günü akşam saatlerinde Kozluk'un kırsalında bir araçla seyir halindeyken Türk güvenlik güçlerinin pususuna düşerler. Askerleri fark eden Mahsum Korkmaz, pikabın arka tarafından atlayıp yaralı kurtarmayı başarırken Kemal Pir tutuklanmıştır.[10][11][12]
PKK'nın silahlı saldırılarının 15 Ağustos 1984'te fiilen başlamasından önce, PKK Merkez Komitesi üyeliğine seçildi ve PKK'nın Eruh kasabasına düzenlediği baskının planlanmasında ve yürütülmesinde öncü rol üstlendi. Mahsum Korkmaz önderliğindeki grup 15 Ağustos 1984 tarihinde Siirt'in Eruh ilçesine yaptıkları baskınla 2 Türk askerini öldürerek Türkiye-PKK çatışmasını fiilen başlatmıştır.[2][13][14]
Mahsum Korkmaz'ın Abdullah Öcalan'ın talimatıyla öldürüldüğü iddia edilmiştir.[15][16] Öcalan ise PKK'ye Dayatılan Tasfiyecilik ve Tasfiyeciliğin Tasfiyesi adlı kitabında Korkmaz'ın örgüte yaslanan bazı gruplar tarafından öldürülmüş olabileceğini söyler: "Bu çete daha sonra işlerini geliştirmişti. Bu tipler, birisi otoritenizi sarsıyor ve kendisiyle baş edemiyorsanız, çatışmada veya başka bir yerde karambole getirerek kendisini vurun ve olaya kaza süsü verin” diyorlardı. Aslında Erdal yoldaş tamamen bu mantık sonucunda gitti. Büyük bir olasılıkla Agit (Mahsum Korkmaz) yoldaşın durumu da buydu. Böylesi daha yüzlerce olay vardır."[17]
PKK'nın üst düzey eski militanlarından Şemdin Sakık, Mahsum Korkmaz'ın PKK'nın içindeki Selim kod adlı Feyzi Aslan isimli militanın suikastine uğradığını İmralı'da Bir Tiran: Abdullah Öcalan kitabında şöyle anlatmaktadır:
“ | "1985 yılında, TSK'nin yoğunlaşan operasyonları sonucunda örgüt büyük bir darbe almıştı. Operasyonlardan kurtulan birkaç yüz militan, korunmak amacıyla Irak'taki kamplara çekildiler. O anda Irak kamplarında bulunan Mahsum Korkmaz, otuz kişilik bir militan grubunun başında Türkiye'ye gönderildi. Bu grubun Gabbar Dağı'na üslenmesi, kışı burada geçirdikten sonra eylemsel faaliyetlere başlaması istendi. Benim de içinde bulunduğum bu grup, Türkiye sınırını geçer geçmez güvenlik kuvvetlerinin takibine alındı. Sonbahar ve kış mevsimini baştanbaşa operasyonlardan kaçarak ve çatışmalara maruz kalarak geçirdik. Çatışma ve operasyonların olmadığı günlerde ise doğa ve açlıkla boğuşmak zorunda kaldık. Bazen operasyonlarda kayıplar veriken, bazen de açlıktan ölümler, bayılmalar ve bitkin düşmeler yaşandı. Sessiz ve kansız bir katliamın kurbanlarıydık ama farkında değildik. 28 Mart 1986 tarihinde, ekmek bulmak amacıyla bir gece yürüyüşü yapmak zorunda kaldık. O sabahın seher vaktinde, bulunduğumuz bölgede her gece atılan yüzlerce pusudan birisine düştük. Bu pusuda bir arkadaşımızın hafif yara alması dışında hiç birimize zarar gelmezken, Abdullah Öcalan'ın sağ kolu Mahsum Korkmaz alnından aldığı tek kurşunla öldü. Mahsum Korkmaz'ın nasıl vurulduğunu kendi aramızda uzun uzadıya tartıştık. Gerekli araştırmaları yaptık. Bir süre sonra olay yerine giderek tahkikatta bulunduk. Sonuçta içimizden birinin silahından çıkan kurşunla vurulduğu sonucuna vardık. Bu kişinin Feyzi Aslan (Selim) olduğu konusunda şüphemiz kalmamıştı. Ortada bir sürü şüpheli durum vardı; Bu kişi Agîd'i (Mahsum Korkmaz) bırakıp kaçmıştı. Bu konuda grup üyelerini yanıltmıştı. Tabancasını olay yerinde bırakmıştı. Olaydan bir süre önce de Mahsum Korkmaz ile kavgaya varan bir tartışmaya girmişti. Ve olay sonrasında Abdullah Öcalan'la ilişkiye girip grubun sorumluluğunu almıştı. Bütün bu veriler resmi tamamlıyordu. Feyzi Aslan hakkındaki kanaatlerimizi hem bireysel raporlarımızda hem de grup raporunda yazıp Abdullah Öcalan'a gönderdik. Sunulan bu raporlar ve bütün grubun ısrarlarına rağmen bu adamın hakkında soruşturma açılmadığı gibi, bizim girişimlerimiz de engellendi. Daha sonra, Abdullah Öcalan bütün bu olanlara rağmen, bu adamı mükafatlandırırcasına İran'a aldırttı ve oradan da Rusya'ya gönderdi. Olayı takip eden yıllarda, söz konusu gruptan sadece bu tetikçi hayatta kaldı. Olayın her bir tanığı farklı bir biçimde ve sessizce tasfiye edildi."[18] | „ |
PKK'nın 1980-90 yıllarında, Lübnan'da bulunan ana askeri kampı Mahsum Korkmaz Akademisi adını Mahsum Korkmaz'dan almıştır.
15 Ağustos 2014'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde Mahsum Korkmaz heykeli açılışı yapılmış,[19] fakat mahkeme kararıyla heykel 19 Ağustos 2014'te kaldırılmıştır.[20] Heykelin kaldırılması esnasında güvenlik güçleriyle, heykelin kaldırılmasını engellemek isteyen göstericiler arasında çıkan olaylarda 1 kişi ölürken, 2 kişi de yaralanmıştır.[21] Bununla birlikte Lice'nin Yolçatı köyünde yaşayan köylüler, söz konusu heykelinin açılıştan 8 ay önce dikildiğini söylemişlerdir.[22][23]
YDG-H, heykelin askerlerce indirilmesi ve Mehdin Taşkın'ın öldürülmesini birçok ilde protesto etmiş, Mustafa Kemal Atatürk büstlerini sökmüş ve tahrip etmiştir.[24]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.