Loading AI tools
Gürcistan'a özgü Kafkas etnik grubu Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Gürcüler veya Kartveliler (Gürcüce: ქართველები Kartvelebi), günümüzde büyük bölümü Gürcistan’da yaşamakta olan Kafkasya halkı. Gürcüler ayrıca Azerbaycan, İran, Rusya, Türkiye, ABD ve Avrupa’nın bazı ülkelerine de dağılmıştır. Tarihsel antropoloji açısından Gürcüler; Svanlar, Lazlar ve Megreller ile aynı kökenden gelen bir Kartveli halkı olarak kabul edilir. Halkın büyük çoğunluğu bir Kartveli dili olan Gürcüce konuşmaktadır.
Gürcü kralları, kraliçeleri ve Katolikos Patriği, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Gelati Manastırı'ndaki Doğu Roma'dan etkilenilen[1] bir freskte[lower-alpha 1] Doğu Roma elbisesileri[4] ile tasvir ediliyor. | |
Toplam nüfus | |
---|---|
Yaklaşık 5 ~ 7 milyon
| |
Önemli nüfusa sahip bölgeler | |
Gürcistan | 3.223.600[5] |
Avrupa Birliği | 250.000 |
Rusya | 157.803-900.000[6][7] |
ABD | 100.000[8] |
İran | 100.000[9] |
Türkiye | 91.500-1.500.000[10][11] |
Ukrayna | 34.199[12] |
Yunanistan | 23.159-300.000[13][14] |
Brezilya | 20.750 |
Japonya | 14.000 |
İtalya | 12.670 |
Birleşik Krallık | 12.000[15] |
Fransa | 10.000 |
Azerbaycan | 9.900[16] |
Kazakistan | 4.990[17] |
Singapur | 3.500 |
Kanada | 3.155[18] |
Belarus | 2.400[19] |
Letonya | 1.172[20] |
Arjantin | 1.050 |
Meksika | 1.000 |
Ermenistan | 974[21] |
Avustralya | ~500[22] |
Diller | |
Din | |
İlgili etnik gruplar | |
Lazlar, Megreller, Svanlar |
Gürcüler kendilerini Kartvelebi (Gürcüce: ქართველები), ülkelerini Sakartvelo (Gürcüce: საქართველო), dillerini Kartuli (Gürcüce: ქართული) olarak adlandırır.[24][25] Gürcü kroniklerine göre Kartvelilerin atası, Kitabı Mukaddes’teki Yafes’in torunlarından Kartlos’tur. Ancak bilim insanları, kelimenin eski zamanlarda baskın bir grup olarak ortaya çıkan proto-Gürcü kabilelerinden biri olan Kartlar'dan türediği konusunda hemfikirlerdir.[26]Strabon, Herodot, Plutarkhos, Homeros gibi Antik Yunan ve Titus Livius, Tacitus gibi Romalı yazarlar ülkenin doğusundakileri İberler (Bazı Eski Yunan kaynaklarında İberoi), batısındakilerini de Kolhlar olarak adlandırmışlardır.[27]
Gezgin Jacques de Vitry dini temelli teorilere dayandırarak, ismin kökenini Gürcüler arasında ünlü olan Aziz Giorgi'nin ismi ile açıklıyor,[28] gezgin Jean Chardin ise, "Gürcistan" kelimesinin Kolhis'e geldiklerinde [26] gelişmiş bir tarım toplumuyla karşılaşarak etkilenen Yunanlarca Yunanca γεωργός (Georgios, "çiftçi") kelimesinden geldiğini düşünüyordu.[26]
Prof. Aleksandre Mikaberidze'nin söylediği gibi, Gürcistan / Gürcüler kelimelerinin kökeninin bu asırlık açıklamaları, kelimenin kökeninin Farsça gurc / gurcān ("kurt"[29]) kelimesi olduğunu düşünen bilim camiası tarafından reddediliyor.[26] Farsça kelime gurc / gurcān ile başlayan kelime, daha sonra Slav ve Batı Avrupa dilleri de dahil olmak üzere birçok başka dilde benimsendi.[26][30] Bu terimin kendisi, Gorgan/Cürcan ("kurtların ülkesi") olarak anılan, Hazar'a yakın bölgenin antik İran ismiyle oluşturulmuş olabilir.[26][31] Ancak söz konusu bu kaynaklarda Farsça "Gurc" (گرج) ile kurt anlamında gelen "gurg" (گرگ) kelimesinin birbirine karıştırıldığı görülmektedir. Farsça "Gurc" kelimesi, Türkçe "Gürcistan" anlamına gelir. Türkçede "Gürcü" olarak yerleşmiş olan kelimenin aslı ise, Farsça "Gurcî"dir (گرجی) ve Gurc ülkesinden olan demektir. "Gurc" ülkeyi ifade ettiği halde bu kelimeden ayrıca "istan" (ستان) sonekiyle "Gurcistan" (گرجستان) kelimesi türetilmiştir. "Gurcstan" kelimesi Türkçede Gürcistan biçiminde yerleşmiştir. Farsça "gurg" (گرگ) kelimesinin bir anlamı "kurt" olup Gürcü kralı Vahtang Gorgasali'nin adının bu kelimeyle ilişkili olduğu kabul edilir. Ne var ki, Latin harfli transliterasyonu üzerinden "gurg" (گرگ) ve "gurğ" (گرج) kelimeleri birbirine karıştırılmış ve Gürcistan'ın anlamı "kurtların ülkesi" biçiminde aktarılmıştır.[32][33]
Kartveli adının bilimsel olarak kabul edilen ilk kullanımı Kudüs yakınlarındaki Umm Leysun köyünde bulunan 5-6. yüzyıla ait bir Asomtavruli yazıtında ႵႠႰႧႥႤႪႨ (Kartveli) şeklinde kaydedilmiştir.[34]
Eski zamanlarda "Kartveli'" terimi, etnografik "Kartli" (İberya Krallığı) sakinlerini tanımlamaktaydı. Ülkenin "Kartli" adı altında varlığı yüzyıllardır süren etnogenetik sürecin bir sonucu olarak yaratılan mevcut kültürel ve politik durumunu tanımlamaya artık tekabül etmiyordu. 10. yüzyıldan itibaren ülkenin ismi Sakartvelo (Gürcistan Krallığı) ve sakinleri Kartveliler olarak adlandırılmaya başlandı. Etnogenez sürecinde, Kartveli etnosunun karakteristik özellikleri hem maddi hem de manevi kültürde olduğu kadar yaşam ve toplumsal bilinçde de şekillenir. Kartveli halkı, 11. ve 12. yüzyıllarda birleşik devlet dili, toprakları ve sıkı ekonomik bağlarıyla halihazırda oluşmuştu.
Hristiyanlığın Gürcistan'da 4. yüzyılda resmi din olmasından bu yana Gürcü Ortodoks Kilisesi, Kartveli halkının birleşmesine, kültürel ve toplumsal gelişimine önemli katkılarda bulunmuştur.
Gürcüler, Klasik Antik Çağ'ın İberya ve Kolhis medeniyetleri ile tarih sahnesine çıktılar; Kolhis, kültürel olarak Helen dünyasıyla bağlantılıyken İberya ise Büyük İskender, Ahameniş İmparatorluğu'nu ortadan kaldırana dek bu imparatorluktan etkilendi.[35] Kapadokyalı Azize Nino tarafından Hristiyanlığın İberya'da yayılması ile birlikte 4. yüzyılda İsa'nın inancını benimseyen ilk milletlerden biri oldular ve günümüzde Gürcülerin büyük çoğunluğu Doğu Ortodoks Hristiyandır ve kendi milli otosefal kiliseleri olan Gürcü Ortodoks Kilisesi'ni takip ederler[36][37] ayrıca Gürcü Katolik ve Müslüman topluluklar ve kayda değer sayıda dine bağlı olmayan Gürcüler de bulunmaktadır. Orta Çağlar Asya ve Avrupa'yı bir birine bağlayan bir köprü vazifesi gören Kafkasya'da 1008 yılında Gürcülerin birleşerek bir pan-Kafkas imparatorluğu [38] olan birleşik Gürcistan Krallığı'nı kurmasına tanık oldu,[39][40][41] daha sonraları Gürcü Altın Çağı'nın başlamasıyla birlikte ülke politik ve kültürel gücünün zirvesine ulaştı. Bu dönem Moğollar ve Timur'un istilaları,[42] Kara Veba, Konstantinopolis'in Düşüşü ve aynı zamanda büyük Gürcistan krallarının sonuncusu V. Giorgi'nin 1346 yılında ölümünü takiben ortaya çıkan iç karışıklıklar gibi nedenlerin bir sonucu olarak krallığın zayıflaması ve daha sonra bölünmesine dek sürdü.[43]
Bundan sonraki Erken Modern Çağ boyunca, Gürcüler politik olarak bölünmüştü ve Osmanlı İmparatorluğu ve İran'ın ardışık hanedanlarına bağlı krallıklar ve prenslikler dönemi başladı. Gürcüler müttefikler aramaya başladılar ve siyasi ufuktaki Rusları kayıp Bizans İmparatorluğu'nun yerine "Hristiyan inancı uğruna" olası bir müttefik olarak buldular.[45] Gürcü kralları ve Rus çarları, 1783'te Doğu Gürcistan Kartli-Kaheti Kralı II. Erekle'nin Rus İmparatorluğu ile bir ittifak kurmasıyla sonuçlanan karşılıklı en az 17 elçi görevlendirdiler.[46] Bununla birlikte Rus-Gürcü ittifakı, Rusya'nın 1801'de iç karışıklarla mücadele eden Doğu Gürcistan Kartli-Kaheti Krallığı'nı [47] ve 1810'da Batı Gürcistan İmereti Krallığı'nı [48] ilhak etmeye devam ederek antlaşmanın şartlarını yerine getirmemesi nedeniyle sona erdi.[49][50] Devleti yeniden canlandırmak için birkaç ayaklanma ve harekât düzenlendi, bunlardan en önemlisi başarısızlığa uğrayan 1832 komplosuydu.[51] Gürcistan üzerindeki Rus yönetimi İran, Osmanlı ve Rus İmparatorluğu'nun 19. yüzyıl boyunca parça parça ilhak ettiği geriye kalan Gürcü bölgeleri ile yapılan çeşitli barış antlaşmaları sonucu kabul edildi. Gürcüler, Rusya'dan bağımsızlıklarını 1918'den 1921'e kadar kısa süreliğine Birinci Gürcü Cumhuriyeti döneminde ve son olarak Sovyetler Birliği'nden 1991'de yeniden kazandılar.
Gürcü milleti, her biri kendine özgü gelenekleri, adetleri ve diyalektleri olan çeşitli coğrafi boylardan ve Svanlar ve Megreller gibi kendi bölgesel dilleri olan akraba halklardan oluşuyor. Kendine özgü yazı sistemi ve 5. yüzyıla kadar uzanan kadim yazılı geleneği ile Gürcü dili, Gürcistan'ın resmi dili olduğu kadar ülkede yaşayan tüm Gürcülerin eğitim dilidir. Gürcistan Diaspora Sorunları Devlet Bakanlığı'na göre, resmi olmayan istatistikler dünyada 5 milyondan fazla Gürcü olduğunu söylemektedir.[52]
Antropologlar, arkeologlar ve dilbilimcilerin yanı sıra Gürcistan tarihçilerinin ve akademisyenlerinin çoğu, modern Gürcülerin atalarının Neolitik dönemden beri Güney Kafkasya ve Kuzey Anadolu'da yaşadığı konusunda hemfikirdir. Akademisyenler onları genellikle Proto-Kartveli (Kolhisliler ve İberyalılar gibi Proto-Güney Kafkasyalı) kabileleri olarak adlandırır.[53]
Antik çağda Kartveliler, eski Yunanlılar ve Romalılar tarafından Kolhlar ve İberler olarak biliniyordu.[54][55] Tibarenliler-İberyalıların Doğu Gürcü kabileleri krallıklarını MÖ 7. yüzyılda kurdular. Bununla birlikte, batı Kartvelileri (Kolhis kabileleri), doğuda İberya Krallığı kurulmadan çok daha önce (MÖ 1350 dolaylarında) ilk Kartveli devleti Kolhis'i kurmuşturlar.[56][57] Gürcistan'ın çok sayıda bilim adamına göre, bu iki erken Kartveli krallığı olan Kolhis ve İberya'nın kuruluşu Kartveli ulusunun oluşması ve birleşmesi ile sonuçlandı.[58]
Kafkas araştırmaları konusunda ünlü bilgin Cyril Toumanoff'a göre, Moshiler aynı zamanda ilk erken Kartveli devleti İberya'ya entegre olmuş erken proto-Kartveli kabilelerinden biriydi.[57] Yahudi tarihçi Josephus Gürcülerden Thobel (Tubal) olarak da adlandırılan İberler olarak bahseder.[59] David Marshall Lang, Tibar kökünün İber biçimini doğurduğunu ve bunun da Yunanların sonunda doğu Kartvelilerini adlandırmak için İber adını vermelerine neden olduğunu savundu.[60]
Asur kaynaklarında Diaohi ve Yunancada Taohi Anadolu'nun kuzeydoğu kesiminde yaşıyordu. Bu eski kabile, birçok bilim adamı tarafından Gürcülerin ataları olarak kabul edilir.[61] Modern Gürcüler, günümüz Türkiye'sine ait olan bu bölgeyi hala eski bir Gürcü krallığı olan Tao-Klarceti ismiyle çağırıyorlar. Bölge sakinlerinin bir kısmı hala Gürcüce konuşmaktadır.[62]
Kolhlar İlk olarak I. Tiglat-Pileser'in Asur yıllıklarında ve Urartu kralı II. Sarduri'nin yıllıklarında bahsedilir ve doğu Kartveli boylarından Gürcüce konuşan Meshiler de bu devlete dahil idi.[57][63]
Tiberler veya Tiberyalılar olarak da bilinen İberler, Doğu Gürcü İberya Krallığı'nda yaşadılar.[57]
Hem Kolhlar hem de İberler, modern Kartveli ulusunun etnik ve kültürel oluşumunda önemli bir rol oynadılar.[64][65]
Kafkas çalışmaları bilgini Cyril Toumanoff'a göre:
Kolhis, yeni gelenlerin teşkilatlandığı ilk Kafkas Devleti olarak görünüyor Kolhis haklı olarak bir Proto-Kartveli değil, bir Kartveli (Batı Kartveli) krallığı olarak kabul edilebilir. Kartveli toplumunun kökenini bu en eski Kartveli devleti olan Kolhis'te aramak doğal görünmektedir.[66]
Gürcü kültürü için en önemli değer bağcılık ve şarapçılıktır. Şarap yapımına dair şimdiye dek bulunan en eski kalıntılar 8.000 yıllık şarap küplerinin ortaya çıkarıldığı Gürcistan'da bulunmuştur.[67][68] Asma, Gürcistan'ın ana sembollerinden biridir. Asma, Gürcülerin tasavvurunda kutsal bir bitkidir. İlk Gürcü Üniversitesi'nin kurucusu akademisyen İvane Cavahişvili, Gürcü ulusu için bağcılık ve şarapçılığın öneminin, ülke topraklarının coğrafi ve tarımsal olmak üzere iki ana bölüme ayrılmasından anlaşılabileceğini kaydetti. Bağcılığın mümkün olduğu yere kadar olan topraklar ova, bağ yetiştirmenin imkansız hale geldiği yerlerden itibaren uzanan topraklar ise dağ olarak kabul edilirdi. Bu bağlardan elde edilen gelir Gürcistan ekonomisi için o kadar büyüktü ki tarihte Gürcistan'ı işgal etmiş güçler ülkeyi ekonomik olarak zayıflatmak ve kolayca boyun eğdirmek için sık sık üzüm bağlarını yok etme metoduna başvurdular. Gürcistan'da 500 çeşit üzüm vardı. 2017 yılında Fransa'daki Bordeaux Şarap Müzesi'nin ilk sergisinin "Gürcistan - Bağcılık Beşiği" olması bu yüzden doğaldır. İtalya Bağcılık ve Şarapçılık Akademisi Başkanı Profesör J. Delmaso bu sergilerde Gürcistan'ı dünyada kültürel bağcılığın ve şarapçılığın doğum yeri, asmanın anavatanı, insanın yabani asmayı evcilleştirip şarabı ilk yaptığı yer olarak tanıttı.
Fransız gezgin Jean Chardin, Gürcistan'ı şöyle anlatır: "Gürcistan'ın havası güzel. Hava kuru, kışın çok soğuk, yazın sıcak. Mayıs'tan Kasım'a kadar içmek için iyi bir zamandır. Arazinin sulanması gerekiyor; sulanırsa her türlü tahıl, bitki ve meyve filizlenir. Gürcistan çok bereketli bir ülke... Öyle harika ekmekler yapılıyor ki, başka hiçbir yerde bilinmiyor. Ayrıca meyveleri çok iyi tanınır. Avrupa'da hiçbir yerde daha iyi elma ve armut yetişmez; Asya'nın hiçbir yerinde buradan daha iyi nar yok... Hem büyük hem de küçük mallar bol ve çok çeşitli... Mtkvari'de vergilendirilerek birçok balık yakalanıyor bulunduğu coğrafyada Gürcistan'daki gibi iyi yemek yemenin mümkün olduğu başka benzer bir ülke olmadığı söylenebilir."
Gürcistan'da birçok buğday çeşidi vardı. En eski çiftçilerden olan Gürcüler, tüm dünyada ilgi uyandıran çeşitli türlerde sabanlar (გუთანი, Gutani) ürettiler. Kartveli kabileleri cevher madenciliği ve işlenmesinde de büyük katkılarda bulunmuşturlar. Erken metalurji Şulaveri-Şomu kültürü ile ilişkili olarak MÖ 6. milenyum sırasında Gürcistan'da başlamıştır.[69]
Battaglio, Fornarino, al-Zahery ve diğer bilim insanlarının yaptığı insan genetiği üzerine çalışmaların (2009) gösterdiği bilgilere göre Gürcüler herhangi bir ülkede kayıtlara geçen en yüksek oranda Haplogrup G (30.3%) taşımaktadırlar. Gürcü Y-DNA’sı ayrıca Haplogrup J2 (31.8%), Haplogrup R1a (10.6%) ve Haplogrup R1b (9.1%)’ ye mensuptur.[70]
Gürcistan kültürü ülkenin uzun tarihi ile beraber gelişmiş, Gürcü dili ve alfabesi üzerine dayanan güçlü bir edebiyat geleneği ve eşsiz bir ulusal kültür barındırmaktadır. Bu özelliği güçlü bir ulusal kimlik sağlayarak tarih boyunca tekrarlanan yabancı işgali ve asimilasyon çabalarına rağmen Gürcü kimliğinin korunmasına yardımcı olmuştur.
Gürcü alfabesi milattan önce 5. yüzyılda bulunmuş ve milattan önce 284'te İberya Kralı I. Parnavaz tarafından geliştirilmiştir. Gürcistan’ın Orta Çağa ait kültürü büyük ölçüde Ortodoks Hristiyanlık, Gürcü Ortodoks ve Apostolik Kilisesi'nden etkilenerek çoğu kez dini bağlılığı yüceltmiş ve destek olmuştur. Bu çalışmalar kiliseler, manastırlar Gürcü azizlerin ikonalarını içeren sanat eserleri ve hagiografileri (Azizlerin hayatları) içine almıştır. Bu eserlerle beraber dinden bağımsız olarak, milli tarih, mitolojiler ve hagiografik eserler de yazılmıştır.
17. yüzyıl ve sonrasını içeren modern dönemde Gürcü kültürü büyük ölçüde Avrupa’dan gelen kültürel yeniliklerden etkilenmiştir. Gürcü dilini baskıda kullanan ilk matbaa İtalya’da 1620 yılında kurulmuş ve Gürcistan’a ilk defa Tiflis’e 1709 yılında getirilmiştir.
Gürcistan tiyatrosu uzun bir geçmişe dayanmaktadır, en eski formu olarak bilinen "Sahioba" milattan önce 3. yüzyıldan milattan sonra 17. yüzyıla kadar var olmuştur. Gürcistan Milli Tiyatrosu 1791 yılında oyun yazarı ve diplomat olan Giorgi Avalişvili (1769-1850) tarafından kurulmuştur. Bu tiyatronun önde gelen aktörleri olarak Aleksi-Meshişvili, Davit Maçabeli, Davit Bagrationi, Dimitri Çolokaşvili ve diğerleri örnek gösterilebilir.
Gürcistan Devlet Müzesi 1845 yılında kurulmuştur. Gürcistan Ulusal Opera Tiyatrosu ise birkaç yıl sonra 1851'de kurulmuştur.
19. yüzyılda Gürcü kültürünü temsil eden en önemli sanatçılar olarak Nikoloz Barataşvili (şair), Aleksandre Orbeliani (yazar), Vahtang Orbeliani (şair), Dimitri Kipiani (yazar), Grigol Orbeliani (şair), İlia Çavçavadze (şair ve yazar), Akaki Tsereteli (şair), Aleksandre Kazbegi (yazar), Rapiel Eristavi (şair), Mamia Gurieli (şair), İakob Gogebaşvili (yazar), Simon Gugunava (şair), Babo Avalişvili-Herheulidze (aktör), Nikoloz Avalişvili (aktör), Nikoloz Aleksi-Meshişvili (aktör), Romanoz Gvelesiani (ressam), Grigol Maisuradze (ressam), Aleksandre Beridze (ressam), İvane Maçabeli (çevirmen), Okropir Bagrationi (çevirmen), Sardion Aleksi-Meshişvili (çevirmen), Harlampi Savaneli (opera şarkıcısı), Pilimon Koridze (opera şarkıcısı), Lado Agniaşvili (yerel şarkıcı), Alioz Mizandari (besteci) ve benzerleri örnek gösterilebilir.
Gürcistan'da ilk sinema Tiflis'te 16 Kasım 1896'da kurulmuştur. Gürcistan'ın ilk sinema belgeseli “Akaki Tsereteli’nin Raça-Leçhumi’ye Yolculuğu“ Vasil Amaşukeli (1886-1977) tarafından 1912'de çekilmiş, ilk uzun metrajlı filmi olan "Kristine" ise 1916'da Aleksandre Tsutsunava (1881-1955) tarafından çekilmiştir. Tiflis Devlet Sanat Akademisi 1917 yılında kurulmuştur.
20. yüzyılda Gürcü kültürü, Sovyetler Birliği'nin yönetiminde büyük baskılara maruz kalmıştır. Rusikifasyon olarak adlandırılan Ruslaştırma siyasetine birçok Gürcü şiddetle karşı koymuştur. Gürcistan'ın 1991'de bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kültürde yeni bir diriliş oluşmuş ancak buna rağmen ülkenin ekonomik ve politik sorunlarından dolayı bu gelişmeler Sovyet sonrası dönemde yavaşlamıştır.[71]
Gürcülerin konuştuğu dil Gürcüce, günümüzde Gürcistan'ın standart dilidir. Gürcü alfabesi olarak bilinen ayrı bir yazı sistemiyle yazılır. Bu alfabede 33 fonem vardır. Gürcüce, temel olarak Doğu Gürcüce'si üzerinde gelişmiş, süreç içinde edebiyat ve devlet dili olmuştur. Bu standart dile dayanan Gürcü edebiyatı, yaklaşık 1.500 yıllık bir geleneğe sahiptir.
Gürcistan, tarihi boyunca farklı feodal siyasi yapıların varlığını sürdürdüğü bir ülkeydi. Birkaç yüzyılın birleşik bir devlet yapısı olmasına karşın, bu zaman dilimini dışında ülke topraklarında birden fazla krallık ve prenslik bulunuyordu. Ayrı siyasi yapıların da korunduğu bu bölgelere bağlı olarak Gürcüce'nin farklı diyalektleri konuşuluyordu. Günümüzde bu diyalektlere konuşma dilinde rastlanır, ancak bu diyalektler ayrı bir yazı dili olarak kullanılmamıştır.
Gürcücenin lehçeleri arasında İmereti, Raça-Leçhumi, Guria, Acara, İmerhev (Türkiye'de), Kartli, Kaheti, İngilo (Azerbaycan'da), Tuş, Hevsur, Moheve, Pşavi, Fereydan lehçesi (İran'da Fereydunşehr ve Fereydan), Mtiuleti, Mesheti ve Cavaheti lehçeleri bulunmaktadır.
Gürcü alfabesi, dünyadaki en eski orijinal alfabelerden biridir. Modern Gürcücede 5 ünlü ve 28 ünsüz olmak üzere 33 harf vardır. Her fonem, karşılık gelen yazı birimine sahiptir. Diğer birçok dilden farklı olarak eski Gürcü alfabesinde büyük harfler kullanılmasına rağmen Gürcü alfabesinde büyük küçük harf ayrımı yoktur. Daha sonraları bu harfler metni süslemek amacıyla sadece paragraf başlarında kullanıldı. Gürcü alfabesinin tasarlanış tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, 11. yüzyıl Gürcü tarihçisi Leonti Mroveli alfabenin tasarımcısının İber kralı I. Parnavaz (MÖ 302-237 yılları arasında hüküm sürdü) olduğunu kaydetmektedir.
Gürcü alfabesi geliştirme sürecinde çehresini üç kez değiştirmiştir ve bu nedenle Gürcü alfabesinin üç çeşidi bulunmaktadır: Asomtavruli, Nushuri ve Mhedruli. Eski Gürcü alfabesinde 38 harf vardı, 19. yüzyılda artık günlük konuşmada kullanılmayan 5 harf alfabeden çıkarıldı ancak diğer Kartveli dillerinde bu harflere rastlanabilir.
Gürcü alfabesinin 3 farklı formu bulunmaktadır: Asomtavruli, Nushuri ve Mhedruli.
Eski Gürcü Alfabesi olan Asomtavruli, yuvarlağımsı formdadır iki çizgi arasında yazılmakta ve 37 harften oluşmaktadır. Günümüze dek anıtsal alfabe özelliğini ve fonksiyonunu korumasına neden olan eski Gürcü manastırlarında ve fresklerinde bulunan yazılar Asomtavruli ile yazılmıştır. Reel bulgulara sadece milattan sonraki yıllara ait olanlarda ulaşabildik. Zamanımıza kadar korunabilen belgelere göre Gürcü Alfabesinin en eski türü Asomtavrulidir. Onun en eski örneğine 5. yüzyılın 30'lu yıllarıyla tarihlendirilen, Filistin Gürcü Manastırı'ndaki epigrafik yazılarda rastlıyoruz. O tarihten 9. yüzyıla kadar, tüm Gürcü yazılı anıtları, yazıtları ve el yazmaları Asomtavruli (öncül harfler) ile yazılmıştır.
Bir sonraki alfabe olan Nushuri, çizgileri, şekil çeşitleri ve harflerin birbirine bağlanma tekniği açısından farklıdır. Nushuri 38 harften oluşmakta ve dört çizgi arasına yazılmaktadır. Onun en eski örneği Bolnisi Sioni'de bulunan 835 yılına ait yazıttır.
Üçüncü alfabe olan Mhedruli dört çizgi arası sistemiyle yazılan, yuvarlağımsı hatlarda yazıdır ve Nushuri'den farklı olarak 33 harften oluşmaktadır. Bunlardan 5'i sesli 28'i sessiz harftir. Mhedruli Alfabesi başından beri dünyevi (dini olmayan) bir fonksiyona sahipti. Bu alfabeyi genellikle askerler kullanıyordu ve bu nedenle de adına Mhedruli (Askeri) dediler. Nushuri'yi ise Asomtavruli ile beraber kilise kullanmaya devam etti. Mhedruli'nin oluşmasıyla diğer iki alfabe yok olmadığı gibi, üç alfabenin var olması geleneğinin temeli de oluşmuş oldu.
Gürcü edebiyatı çok eski ve zengin bir geleneğe dayanır. Bu geleneğin temeli 5. yüzyılda, yani günümüzden on beş yüzyıl önce atılmıştır. Doğu Hristiyan dünyasının en eski ve en zengin edebiyatı olan Gürcü edebiyatı, Orta Çağ ve erken Hristiyan edebiyatına ışık tutması bakımından da önem taşır. Bu edebiyatın tek tarihsel edebi dili Gürcücedir. Bugünkü Gürcü edebiyatı dili, Doğu Gürcüce temelinde ortaya çıkmış, 19. yüzyılın ortalarında son biçimini almıştır. Gürcücenin yazımında, geliştirildiği tarihten bu yana, kendine özgü yapısal ve karakteristik özellikleri olan Gürcü alfabesi kullanılmıştır.
Orta Çağ'da, Gürcü edebiyatı özellikle dini metinler ve hagiografik yazılarla ön plana çıkmıştır. Bu dönemde yazılan eserler arasında Kartlis Tshovreba (Gürcistan Tarihi) ve Kutsal Kraliçe Şuşanik'in Şehadeti gibi önemli metinler bulunur. Gürcü Rönesansı dönemiyle birlikte Gürcü edebiyatı, daha da çeşitlenmiş ve gelişmiştir. Bu dönemde şiir, tiyatro ve roman gibi farklı türlerde eserler üretilmiştir. Önemli yazarlardan biri olan Şota Rustaveli'nin Kaplan Postlu Şövalye adlı epik şiiri, Gürcü edebiyatının en ünlü parçalarından biridir.
Gürcü edebiyatı 19. yüzyılda hızlı bir gelişme sürecine girdi. Bu yüzyılın başında, Gürcistan'ın bağımsızlığını yitirişi ve sömürgeciliğe karşı mücadelesi "yeni Gürcü edebiyatı"nda önemli bir yer tutar. Aleksandre Çavçavadze 19. yüzyılın ilk yarısının tanınmış şairiydi. Çavçavadze'nin özgürlük düşüncesinden esinlenen şiirleri, Gürcistan'ın o dönemde içinde bulunduğu durumu yansıtır. Gürcü romantizminin en önemli temsilcilerinden biri olan Grigol Orbeliani'nin yapıtlarının önemli yanını ulusal sorun oluşturur. Bu dönemin en yetenekli şairi olan Nikoloz Barataşvili, "yeni Gürcü edebiyatı"nın da en büyük temsilcisidir.
Aleksandre Çavçavadze (1786–1846) |
Grigol Orbeliani (1800–1843) |
Nikoloz Barataşvili (1817–1845) |
İlia Çavçavadze (1837–1907) |
Akaki Tsereteli (1840–1915) |
Aleksandre Kazbegi (1848–1893) |
Vaja Pşavela (1861–1915) |
---|---|---|---|---|---|---|
Ortodoks geleneğine göre, Hristiyanlık Gürcistan'da ilk olarak 1. yüzyılda Havariler Yurtsever Simun ve Andreas tarafından vaaz edildi. 337'de Kartli'nin (İberya) devlet dini oldu.[72][73] Tarih boyunca, özellikle Hristiyanlık öncesi devirlerde, Gürcü halkı arasında Zerdüştçülük, Gürcü mitolojisi ve Mitraizm gibi diğer dinler de yaygın olmuştur.[74] Kartli Hristiyanlığın kabulünü Kapadokyalı Azize Nino'ya borçludur. Hristiyanlık, 378'de Akilisene Barışı'ndan sonra İberya'da ikinci yerleşik din haline gelen Zerdüştlük dışındaki tüm eski dinlerin yavaş yavaş yerini aldı.[75] Başka yerlerde de geçerli olduğu gibi, Gürcistan'daki Hristiyan kilisesi yazılı bir dilin gelişmesi için çok önemliydi ve ilk yazılı eserlerin çoğu dini metinlerdi. Orta Çağ Gürcü kültürü, Doğu Ortodoksluk ve Gürcü Ortodoks Kilisesi'nden büyük ölçüde etkilenmiştir. Bunlar arasında kiliseler ve manastırlar, ikonalar gibi sanat eserleri ve Gürcü azizlerinin hagiografileri vardı.
Gürcüler günümüzde de büyük çoğunlukla Hristiyanlığın Ortodoks mezhebine mensuptur. 2002 yılı nüfus sayımına göre halkın %82'si Doğu Ortodoksu olmaktadır.[76] Gürcü Ortodoks Kilisesi ülkede önemli bir konuma sahiptir ve halkın %95'i kiliseye ve icraatlarına olumlu yönden bakmaktadır.[77] Buna karşılık halkın sadece %15 ila %20'si düzenli olarak dini kilise etkinliklerine katılmaktadır.[77] Acara Özerk Cumhuriyetinde yaşayan Gürcülerin bir kısmı ile Türkiye ve İran'da yaşayan Gürcülerin tamamına yakını ise İslam'ı benimsemiştir. Aynı zamanda kökenleri Babil Sürgünü'ne uzanan küçük bir Gürcü Yahudi topluluğu da bulunmaktadır. Geleneksel dini inançlara ek olarak, Gürcistan'da toplumun dinsiz kesimleri ve inançlarını aktif olarak uygulamayan bireylerin önemli bir bölümü bulunmaktadır.[78]
Gürcü kültürünün en eski ve önemli başarısını, milli kıyafetin üretimi ve kullanılması temsil eder. Aile çiftliklerinde kıyafetlerin kumaşları geleneksel endüstriyel yöntemlerle yün, pamuk, keten, ipek, kenevir gibi bitkilerden üretiliyordu. Gürcistan'ın dağlık sakinleri karmaşık ve çeşitli halk örgü ve dokuma tekniklerine sahipti. Herodot'a göre, o zamanki dünyada Kolhis'te üretilen keten kumaş, Antik Mısır kumaşları ile birlikte dünyada en iyisi olarak kabul edilirdi.
Gürcistan'da, yüzyıllar içinde farklı farklı kıyafet çeşitleri ortaya çıktı ancak temel tip kıyafet — Gürcü elbisesi ve Gürcü Çoha — korunmuş ve son yüzyıllarda son görünümü almıştır. Gürcü milli kostümünün ana karakteristik unsurları: şeklin sofistike ve incelikli olması, bele oturması, giysinin renklerinin yaşla, yüz, ten ve gözlerin rengiyle uyumu, giyim tarzıdır. Gürcü kadın başlıkları ve başörtüleri de Gürcü elbisesine uyumludur: Çihti-Kopi, Mandili, Leçaki ve Bağdadi çeşitleri gibi.
Gürcü erkek milli kostümünün ana modeli, gümüş barutluklar ve gümüş bir hançerle süslenmiş Çoha-Ahaluhi modelidir.
Genel milli kıyafete ek olarak, Gürcistan'ın bazı bölgelerinde kostümün kendine özgü modelleri geliştirildi bunlar zanaatkarlar, köylüler, vatandaşlar ve tüccarlar, din adamları, gezginler, süvariler, güreşçiler, evli ve bekar kadınlar için olmak üzere farklı statülerden ve mesleklerden insanlar için ve bunların yanı sıra iş, tören, düğün, cenaze, avcılık için olan modellerdir.
Gürcü kostümünün temel tipleri tarihsel olarak ekonomik, sosyal statü ve bölgesel-etnik özelliklere göre oluşturulmuştur.
Gürcü milli kıyafetinin yanı sıra, eski Gürcü etnik kökenine ait kıyafetler de var olmaya devam etti. Bunlar arasında eşsiz, bazen küçücük yerleşim biriminde yayılmış ve sadece oradakilerin kullandığı kıyafetlerin kendine özgü özelliği vardı ki genetik bakımdan eski Gürcü giyiminin başlangıç formları ile ilişkili idi. Buna örnek olarak Hevsureti bölgesinin “talavari” kıyafetinin öğesi olan, kendi orijinal şablonuna, zengin nakış süslere sahip ve haç şekilleri ile sadece Gürcistan'da değil Kafkasya'nın diğer tüm halklarının kıyafetlerinden ayrılan gömleği (perangi) belirtebiliriz.
Batı Gürcistan'da, Gürcü kostümünün kendine özgü türü, Raçalı kıyafeti ve ayrıca başlığı Kabalahi olan Acara-Gurialılar ve Lazların kıyafeti olan Çakura'dır. Yaygın Gürcü giyiminin karakteristik örneği Nabadi idi ve koyun kürkünden yapılmaktaydı. Milli kostümün çeşitliliğine şapkalar da katılıyordu: Tuşuri, Hevsuri, Svan, İmereti ve Megrel şapkaları, Kabalahi, Papanaki; karpuz şapkalardan: Kalmuh şapka, Galibandi, şömine şapkası, düşük Bohohi gibi.
19. yüzyıldan itibaren, giyim için ana malzeme olarak fabrika üretimi kumaşın kullanılması, geleneksel Gürcü giyim biçimlerini etkileyen yerli üretimi ve ev yapımı ürünleri zayıflattı. Avrupa modası Gürcistan'da yayılmaktaydı. Köylüler arasında Rus cübbesi, üst sınıflarda - Avrupa takım elbiseleri ve kostümleri Çoha'nın yerini alıyordu.
Gürcü mutfağı Gürcistan'a özgüdür, ancak aynı zamanda diğer Avrupa mutfaklarından ve komşu Batı Asya mutfaklarından bazı etkiler taşımaktadır. Megrel, Kaheti, İmereti yemekleri gibi her bir tarihi Gürcistan bölgesi kendine özgü farklı yemek kültürlerine sahiptir. Çeşitli et yemeklerine ek olarak Gürcü mutfağı vejetaryen yemeklerinin birçok çeşidini sunar.
Yemek ve içkinin Gürcü kültüründeki önemi en iyi şekilde bir Kafkasya ziyafeti ya da birçok çeşit yemeğin hazırlandığı ve buna eşlik eden büyük miktarda şarabın sunulduğu Supra'da görülebilir, ziyafet saatler boyunca sürebilmektedir. Gürcü ziyafetinde tamada çok önemlidir ve bu geleneksel vazife çok saygı duyulan bir roldür.
Eski Sovyet ülkelerinde özellikle Rusya olmak üzere diğer Sovyet ülkelerine Gürcü göçleri sebebiyle bu ülkelerde Gürcü yemekleri çok popülerdir. Rusya'nın bütün büyük şehirlerinde menülerinde Gürcü yemekleri sunan birçok Gürcü ve Rus restoranları bulunmaktadır.[79]
Gürcüler tarihsel olarak, atalarının geleneksel olarak yaşadığı coğrafi bölgeye göre çeşitli boylara ayrılmıştır.
Bu boylardan herhangi birinin üyesi farklı bir bölgeye taşınsa bile, atalarının bölgelerinin adıyla bilinmeye devam ederler. Örneğin, bir Gurul Tiflis'e (Kartli bölgesinin bir parçası) taşınırsa, aslında Kartli'de yaşamasına rağmen kendisini otomatik olarak Kartlili olarak tanımlamayacaktır. Ancak, önemli miktarda zaman geçerse bu değişebilir. Örneğin, yüzyıllardır İmereti bölgesinde yaşayan ve şimdi İmeretili veya İmeretili-Megreller olarak tanımlanan bazı Megreller var.
Dağlık doğu Gürcü illerinden gelen soyadlar (Kaheti vb.) -uri (ური) veya -uli (ული) son eki ile ayırt edilebilir. Çoğu Svan soyadı tipik olarak -ani (ანი), Megrel soyadları -ia (ია), -ua (უა) veya -ava (ავა) ve Laz soyadları -şi (ში) ile biter.
İsim | Gürcüce İsmi | Coğrafi Bölge | Lehçe veya Dil |
---|---|---|---|
Acaralılar | აჭარელი açareli | Acara | Acara lehçesi |
Gurullar | გურული guruli | Guria | Guria lehçesi |
İmeretililer | იმერელი imereli | İmereti | İmereti lehçesi |
Cavahiler | ჯავახი cavahi | Cavaheti | Cavaheti lehçesi |
Kahetililer | კახელი kaheli | Kaheti | Kaheti lehçesi |
Kartlililer | ქართლელი kartleli | Kartli | Kartli lehçesi |
Hevsuriler | ხევსური hevsuri | Hevsureti | Hevsuri lehçesi |
Leçhumililer | ლეჩხუმელი leçhumeli | Leçhumi | Leçhumi lehçesi |
Megreller | მეგრელი megreli | Megrelya | Megrelce |
Meshiler | მესხი meshi | Mesheti (Samtshe) | Mesheti lehçesi |
Moheveler | მოხევე moheve | Hevi | Mohevi Lehçesi |
Pşavililer | ფშაველი pşaveli | Pşavi | Pşavi lehçesi |
Raçalılar | რაჭველი raçveli | Raça | Raça lehçesi |
Svanlar | სვანი svani | Svaneti | Svanca |
Tuşlar (Çagma) | თუში tuşi | Tuşeti | Tuşeti lehçesi |
İsim | Gürcüce İsmi | Coğrafi Bölge | Lehçe veya Dil | Nüfus | Din |
---|---|---|---|---|---|
Lazlar | ლაზი lazi | Trabzon, Rize, Artvin (Türkiye) | Lazca | 1 milyon | Din: Müslüman çoğunluk, Ortodoks azınlık |
Fereydan Gürcüleri | ფერეიდანი pereidani | Fereydan (İran) | Fereydan lehçesi | 100,000 +[9] | Din: Müslüman[9] |
Çveneburiler | ჩვენებური çveneburi | Karadeniz Bölgesi (Türkiye) | Gürcüce | 91,000[80]–1,000,000[81] | Din: Müslüman [80] |
İngiloylar | ინგილო ingilo | Saingilo Hereti Zaqatala (Azerbaycan) | İngiloy lehçesi | 12,000 | Din: Müslüman çoğunluk,[82] Ortodoks azınlık[83] |
İmerhevliler | შავში şavşi | Şavşat (Türkiye) | İmerhev lehçesi | Din: Müslüman çoğunluk | |
Klarcetililer | კლარჯი klarci | Şavşat, Artvin, Klarceti (Türkiye)[84] | İmerhev lehçesi | Din: Müslüman çoğunluk[85] | |
İsim | Gürcüce İsmi | Coğrafi Bölge | Lehçe veya Dil |
---|---|---|---|
Dvallar | დვალი dvali | Rusya Federasyonu Kuzey Osetya | Dval lehçesi |
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.