Loading AI tools
Floransa iline bağlı komün (Toskana, İtalya) Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Floransa (İtalyanca: Firenze), İtalya'da, San Marino'nun batısında bulunan bir şehirdir. Kuzey İtalya'daki Toskana Bölgesi'nin başkentidir ve kendi ismini taşıyan ilin merkezidir. Kısa bir dönem, İtalya Krallığı'na da başkentlik yapmıştır.
Bu maddenin içeriğinin Türkçeleştirilmesi veya Türkçe dilbilgisi ve kuralları doğrultusunda düzeltilmesi gerekmektedir. Bu maddedeki yazım ve noktalama yanlışları ya da anlatım bozuklukları giderilmelidir. (Yabancı sözcükler yerine Türkçe karşılıklarının kullanılması, karakter hatalarının düzeltilmesi, dilbilgisi hatalarının düzeltilmesi vs.) Düzenleme yapıldıktan sonra bu şablon kaldırılmalıdır. |
Floransa Firenze | |
---|---|
Comune di Firenze Toskana Bölgesi Başkenti | |
Ülke | İtalya |
Bölge | Toskana |
İl | Floransa |
İdare | |
• Belediye başkanı | Dario Nardella (PD) |
Yüzölçümü | |
• Toplam | 102,32 km² |
Rakım | 50 m |
Nüfus (1 Ocak 2022)[1] | |
• Toplam | 367.150 |
• Yoğunluk | oto/km² |
Zaman dilimi | UTC+01.00 (OAS) |
• Yaz (YSU) | UTC+02.00 (OAYS) |
Posta kodu | 50121-50145 |
Alan kodu | 055 |
Resmî site www.comune.firenze.it |
Şehir, içinden geçen Arno Nehri çevresinde kurulmuştur. Çevresindeki yerleşim alanlarıyla beraber yaklaşık bir milyona yakın nüfusa sahip olan şehir, geçmişte olduğu gibi bugün de İtalya ve Avrupa'nın önemli ticaret merkezlerinden biridir. Bunun yanı sıra İtalyan Rönesansı'nın doğum yeri olarak bilinen Floransa, kültürü ve mimarisiyle dünyaca ünlü bir turizm kentidir. Şehirde önemli sanat galerileri ve müzeler bulunmaktadır. Leonardo da Vinci ve Michelangelo bu tarihi şehirde yetişmiş dünyaca ünlü sanatçılardır. Yine ünlü yazar ve şair Dante Alighieri bu şehirde yaşamış ve bu şehirden ilham almıştır.
1520'li yıllarda, Nicolò Machiavelli'nin (1469 - 1527) Floransa tarihini kitaplarında işlemesi sayesinde, Floransa'nın tarihi günümüzde oldukça iyi bilinmektedir. Nicolò Machiavelli, Medici Ailesi'nin özel isteği üzerine “Istorie Fiorentine” kitabını yazmış, ardından da 1525 yılında VII. Clemens olarak bilinen Papaz Guilio de Medici'ye bu kapsamlı eserini takdim etmiştir. Henüz gençlik yıllarında ülkesinin tarihi hakkında kitaplar yazmaya başlayan Machiavelli, bu sebeple ilk tarihçilerden birisi olarak da anılmaktadır.
MÖ 9.-8. yüzyılda Etrüskler küçük Fiesole (Latince Faesulae) yerleşimini oluşturdu.[2] Floransa (eski adı: Florenz), Faesulae (Fiesole) yakınlarındaki küçük bir tepenin üzerine kurulmuştur. Burası MÖ 80'de Roma'daki populares hizbini desteklediği için misilleme olarak Lucius Cornelius Sulla tarafından yok edildi.
Bugünkü Floransa Julius Caesar tarafından MÖ 59 da gazi Arno Nehri vadisindeki bu verimli toprakları vermiş ve iki nehir arasında kurulduğundan önce "Fluentia" denilmiştir. Daha sonra da şehrin adı Florentia ("çiçekli") olarak değiştirilmiştir.[3]
Floransa'nın, Via Flaminia ve Via Cassia yollarının yapımında rol oynadığı bilinmektedir.
Marius ve Sulla arasındaki savaşta Floransa büyük zarara uğradı ve Milattan önce 15 yılında Clains, (Chiana) vadisinden akan Arno nehrinin sularının bir bölümünün yatak değiştirmesine engel oldu.
Roma İmparatorluğu MÖ 27–MS 285
Batı Roma İmparatorluğu 285-476
Odoacer krallığı 476-493
Ostrogot Krallığı 493-553
Doğu Roma İmparatorluğu 553-568
Lombardlar Krallığı 570-773
Karolenj İmparatorluğu 774-797
Regnum Italiae 797-1001
Toskana Marklığı 1002-1115
Floransa Cumhuriyeti 1115-1532
Floransa Dükalığı 1532-1569
Toskana Büyük Dükalığı 1569-1801
Etrurya Krallığı 1801-1807
Birinci Fransız İmparatorluğu 1807-1815
Toskana Büyük Dükalığı 1815-1859
Orta İtalya'nın Birleşik İlleri 1859-1860
İtalya Krallığı 1861-1946
Ana caddeleri, cardo ve decumanus, mevcut Piazza della Repubblica ile kesişen ordu kampı tarzında inşa edilmiştir. Roma ile kuzey arasındaki ana yol Via Cassia üzerinde ve verimli Arno vadisindeki yerleşim, kısa sürede önemli bir ticaret merkezi oldu.
MS 3. yüzyılda Roma İmparatoru Diokletian tarafından şehir Floransa ismini alarak Toskana vilayetinin başkenti ilan edildi.
M.S. 405 yılında şehrin Gotlar tarafından kuşatılması ve bir Roma generali tarafından da kuşatmanın kaldırılması bilinen ilk ve en önemli olaydır.
Batı Roma İmparatorluğu'nun Milattan sonra 476 yılında yıkılması ile birlikte, M.S. 493 yılından sonra Ostrogotlar İtalya’ya hakim oldu. Şehir, Ostrogotlar yönetiminin çalkantılı dönemlerini yaşadı ve nüfusun bin kişiye kadar düşmesine neden olan Ostrogotlar ve Bizans arasındaki savaştan kötü şekilde etkilendi.
Doğu Roma İmparatoru I. Justinianus imparatorluğu yeniden düzeltmeye çalıştıysa da İtalya 535 yılından itibaren imparatorluğun komutanlarından Belasir ve Narzes arasında kanlı savaşlara sahne oldu.
Ostrogotlar'ın kralı Totila 542 yılında Floransa'yı kuşatmasına rağmen imparatorluğun bir kumandanı Garnison tarafından geri püskürtüldü, daha sonra ise Floransa şehri Gotlar tarafından işgal edildi.
Batı Roma İmparatorluğu'nun yıkılması ile birlikte Floransa, şehrin uğruna savaşıldığı ve nüfusun 1.000 kişiye kadar düşmesine neden olan Ostrogoth ve Bizans yönetiminin çalkantılı dönemlerini yaşadı.[4]
Lombardlar M.S. 570 yıllarında Toskana'da (Toscana) ortaya çıktılar ve sekizinci yüzyılda Lombardlar Dux civitatis Florentinorum (Floransa halkının yöneticisi) olarak adlandırılmıştır. Dükalığın isminden de anlaşılacağı üzere Floransa şehri bu dukalığa başkentlik yaptı.
6. yüzyılda Lombardların egemenliği altında Floransa tekrar gelişmeye başladı.
Floransa, 774'te Şarlman tarafından fethedildi ve Lucca merkezli Toskana Dükalığı]]nın parçası oldu. Nüfus yeniden artmaya başladı ve ticaret gelişti.
MS 786‘da Floransa'daki Frenk Kralı Büyük Karl, bu şehre büyük önem verdiğinden dolayı Kuzey İtalya'dan Roma'ya giden yol önem kazandı.
MS 846'dan beri şehir Toskana Marklığı'nın parçasıydı.
Uçbeyi Hugo, ikametgâhı olarak MS 1000 civarında Lucca yerine Floransa'yı seçti. Floransa sanatının Altın Çağı bu sıralarda başladı.
Din adamlarının yolsuzluğa ve dini görevlerinin satılmasına karşı verdikleri mücadele hareketi San Salvi Manastırı'nın papazı San Giovanni Gualberto zamanında Floransa'da zirveye ulaştı.
Pietro Mezzabarba’nın Floransa piskoposluğuna seçilmesi, Roma ile ciddi ve uzun süren karışıklıklara neden oldu. Bu karışıklık, keşiş Petrus Igneus’un elde ettiği yenilikçi hareketin zaferiyle son buldu. Bu olay Floransa’nın özgüveninin ortaya çıkmasında önemli oldu.Toskana, Frank-Cermen İmparatorluğu'nun derebeyliğiydi. Derebeylikler daha sonra o kadar çok güçlendiler ki imparatorluk için büyük tehlike oluşturmaya başladılar.
Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu Kralı I. Otto (Büyük Otto) zamanında Ugo derebeyliği ortaya çıktı.
1024 yılında başa geçen Kutsal Roma İmparatoru Kralı II. Konrad, sınırları Po nehri’ nden Roma şehirlerine kadar uzanan bir bölge olarak Tuszien Derebeyliği'ne Canossalı Bonifaz'ı atamıştır.
1013 yılında Basilica di San Miniato al Monte inşaatına başlandı. Kilisenin dış cephesi 1059 ve 1128 yılları arasında Romanesk üslup olarak elden geçirildi.
Bonifaz 1052 yılında ölünce derebeyliğin başına kızı Kontes Matilda geçti. Kontes Matilda, derebeyliği 40 yıl yönetti ve İtalya tarihinde büyük rol oynadı. Kilise ve krallık yanlısı kişilerin verdiği mücadelede Matilda papalık tarafındaydı. (Bu kişilere daha sonra “Guelfo’lar” denildi.) Guelfoların karşısında ise krallık yanlısı Ghibellinolar vardı. Matilda sık sık ordunun başında savaşlara katıldı. Bu dönemde Floransa halkının toplumsal saygınlığı artmaya başlamıştır. Kontes Matilda krallık adına mahkemelere başkanlık ederken, Toskana'daki zamanın avukatları, hakimleri ve soyluların oluşturduğu bir grup olan boni homines ya da sapientes (iyi ve akıllı kimseler) tarafından desteklendi. Kontesin mahkemelere başkanlık etmediği durumlarda, sözü edilen grup karar verebilmekteydi. Özgür bir şehrin yolu böylece açılmış oldu. Halk, şehrin yüksek mevkilerinde bulunan soylulara karşı bir tutum sergilemekteydi.
Floransa, diğer devletlerin ve soyluların birçok savaşına sahne oldu. Halk kendi arasında kuruluşlar ve gruplar oluşturarak esnaf birliğinin temellerini attı.
1100'de, Floransa şehir devleti anlamına gelen bir "komün" idi. Kentin birincil kaynağı endüstriye (esasen tekstil endüstrisi) güç ve uluslararası ticaret için Akdeniz'e erişim sağlayan Arno nehri idi. Bir başka büyük güç kaynağı da çalışkan tüccar topluluğuydu.
Floransalı ticari bankacılık becerileri, Orta Çağ fuarlarına belirleyici finansal yenilikler (örneğin kambiyo senetleri,[6] çift girişli defter tutma sistemi) getirdikten sonra Avrupa'da tanınır hale geldi.
Bu dönem, Floransa'nın eski güçlü rakibi Pisa'nın da gölgede kalmasına tanık oldu.[7] Tüccar elitin artan gücü, Giano della Bella liderliğindeki aristokrat karşıtı bir ayaklanmayla zirveye ulaştı ve elit loncaların gücünü Cumhuriyet'in sonuna kadar sağlamlaştıran Adalet Kararnameleri[8] ile sonuçlandı.
Kontes Matilda'nın 1115 yılında ölmesinden sonra krallık, soyluların oluşturduğu bir grup tarafından ele geçirildi ve halk adına adalet sağlandı. Ancak şehrin en alt yönetim birimi olan komünler oluşmaya başladı. Toskanalı Matilda öldükten sonra şehir, anlaşmazlıkta öldürülen Matilda'nın halefine Rabodo'ya (r. 1116-1119) kolay boyun eğmedi.
1119'da Rabodo'nun ölümü bir dönüm noktası olsa da, Floransa'nın markizlikten bağımsız olarak kendi cumhuriyetçi/oligarşik hükûmetini ne zaman kurduğu tam olarak bilinmemektedir. Florentine cumhuriyetinden bahseden ilk resmi söz, Toskana çevresindeki birkaç şehrin Bavyera Dükü Henry X'e karşı birlik olduğu 1138'deydi. Ülke, ismen Kutsal Roma İmparatorluğu'nun parçasıydı.[9]
Floransa Üniversitesi'nden Enrico Faini tarafından yürütülen bir araştırmaya göre,[10] 1000 ile 1.100 yılları arasında Floransa'ya taşınan yaklaşık on beş eski aristokrat aile vardı: Amidei, Ardinghi, Brunelleschi, Buondelmonti, Caponsacchi, Donatı, Fifanti, Gherardini, Guidi, Nerli, Porcelli, Sacchetti, Scolari, Uberti ve Visdomini.
12. yüzyılda Floransa tekrar bağımsızlığını ilân etti.
1138 yılından sonra büyük şatolara sahip soylu ailelerin ve aristokratların belirlediği “boni homines” (iyi insanlar) adında bir konsey oluşturuldu; bu konsey zanaatkârlardan (arti) ve esnaf birliğinden meydana gelmekteydi. Başlangıçta, delle torri (şatolara sahip soylu kişiler) tarafından her bölge için 2 tane oluşturulan 12 konsül seçiliyordu. Konsüller, zanaatkârların (arti) hakim olduğu 100 tane konsülden (boni homines) oluşan bir kurul tarafından görüş alışverişinde bulunmaktaydı. Böylece soylu aileler, yönetimde kendini daha az göstermişlerdi. Floransa Cumhuriyeti nüfuzunu genişletti ise de Fiesole şehri yağmalanarak tahrip edildi; fakat şehir yakınlarında yaşayan soylular, krallık kontluklarınca korundular. Daha önceki kontluklar, Floransa halkına şatoları yıkılan Alberti ailesine karşı savaşmaları için göz yummuştur.
Kral III. Lothar Floransa'yı kendi egemenliği altına aldı fakat kralın 1137 yılında ölmesinden sonra Floransa eski durumuna geri dönerek, Kont Guidi’ye karşı başarılı mücadeleler verdi.
1152 yılında krallığın başına geçen Friedrich Barbarossa otoritesini Toskana bölgesine kadar genişletti. Bavyera Bölgesi'nde bulunan "Welfen”leri kontluğa yükseltmiştir. Floransa ve diğer şehirler Lombardiya'daki kralın zorlu savaşlarına sahne olmuştur. Kral Toskana‘da merkezi bir krallık kurmaya başladı. Kral bir bir valiyi (potestas) San Miniato şehrine atadı. hakimiyetini Contado'ya kadar büyüttü. Merkezden uzaktaki valilerin ve şehirdeki konsüllerin oluşturduğu ikili yönetim karışıklığa neden oldu.
1176 yılında, Floransa ve Fiesole’nin tüm toprakları aristokratların eline geçti. Buna karşın Alberti ailesinin ve feodal beylerin desteklediği soylular ve konsüller arasında bir çatışma çıktı. 1177 - 1180 arasında bu soylu aileler şatolarını bırakıp şehirde yaşamak zorunda kaldı. Çıkan çatışmaların sonucunda, Alberti ailesi başarısız olmasına rağmen bazı durumlarda ailenin konsüle katılmasına izin verildi.
Floransa, Toskana bölgesinin merkezi şehirleri ile birlik oluşturdu.
1202'de Guidiler ve Albertiler ile bu birlik son buldu. Daha sonra şehirde bulunan ve bir yıllığına seçilen potestas'lar (vali) yedi danışma kurulu ve yedi rectores super capilibus artium (zanaatta yüksek yetkinlik müdürleri) tarafından desteklendi. Feodal grupların azınlıkta kalan meslek birliklerinin ve alt sınıfın desteklemesi derebeyliğin zaferi anlamına gelmekteydi.
1207 yılında bu başarı Gualfredotto da Milano'da yeni bir kurulun oluşturulmasıyla sonuçlandı. Bu yeni kurula şehir konseyi (consiglio del comune) denildi. Ayrıca eski senato da görevine devam etti. Floransa çoktan önemli endüstri ve bankacılık merkezi haline geldiğinden Floransa halkı ticaret yollarını Roma'ya açtı.
13. yüzyılda ise Floransa, Guelfo ve Ghibellino adı altındaki iki grubun çekişmelerine sahne oldu.
Büyük soylu aileler arasında önceden beri bir anlaşmazlık vardı. 1213'te Buondelmonte de Buondelmonti'nin Amidei ailesinin bir kızıyla evlenmesi bu anlaşmazlığa yenisini ekledi. Guelfolar ve Ghibellinolar arasındaki çatışmalar derinleşerek tüm İtalya'yı sardı. Soyluları yok etme eylemi ve şehrin durumu hakkındaki tartışmalar düşman şehirler arasındaki çekişmelere neden oldu.
1222 yılında Floransa Pisa, Lucca ve Pistoia şehirlerine karşı başarılı oldu. İki yıl sonra Siena ile yapılan savaş ise karşılıklı başarılar ile sonuçlandı. Krallık, Ghibellinoları desteklemesine rağmen, Sienalılar 1235 yılında olumsuz şartlardan etkilenerek Almanya'ya kaçmak zorunda kaldı.
Guelfolar Roma kentindeki Papa'nın mandasını savunurken Ghibellinolar Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'nun mandası altına girmek istiyorlardı. Sonunda Guelfolar bu çatışmayı kazandılar ama bu sefer de Guelfolar Beyaz Guelfo ve Kara Guelfo adı altında iki gruba ayrılıp çatışmaya devam ettiler. Bu çatışma aralarında ünlü yazar Dante Alighieri'nin de bulunduğu Beyaz Guelfoların kentten sınır dışı edilmesine yol açtı. Bu siyasi çalkantılara rağmen Floransa gelişmesine ve zenginleşmesine devam etti. Daha önce çok kuvvetli bir kent olan komşu kent Pisa'yı ele geçirdi.
1225'te Grandi'ler için uygun ve "Ordinamenti"nin daha yumuşak hali olan Signoria yasası çıktı, ancak Grandi'ler ikiye ayrıldı: Birisi "Ordinamenti”yi tamamen ortadan kaldırmayı umut eden Donati, diğeri "Ordinamenti"nin kaldırılmasını istemeyen Cerchi'ydi. Bu gruplar sonradan Neri (Siyahlar) ve Bianchi (beyazlar) olarak adlandırıldı. Papanın Grandi'leri uzlaştırma çabaları sonuçsuz kaldıktan sonra Karl von Volois'in desteğini isteyerek, ona imparatorluk tacını vadetti.
Papa IX. Gregor’un ölümünden sonra ve hükümdarsızlık döneminde (1241-1243) Toskana‘daki Ghibellinoların (krallık yanlısı) nüfuzları arttı ve yeniden krallık otoritesi kuruldu.
1244-1245 yılları arasında papalığa karşı çıkan ayaklanmalar, Podestà Pace da Pesamigola'nın (sulh yargıcı yönetimi) araya girmesiyle son buldu. Bu yaşanan olay kilise yanlıların olumlu tepkisiyle sonuçlandı. Fakat II. Friedrich'ten sonra, krallığın düşmanları Sicilya'da olduğu gibi Lombardiya'da anlaşmaya vardı. II. Friedrich, Antiochia'da (Antakya) bulunan oğlu Friedrich'i krallığın vekili olarak Toskana bölgesine atadı. İç savaşlar yaşanırken; Alman şövalyeleri de bu savaşlara katıldı. Ghibellinolar yapılan mücadelelerden kesin zaferlerle ayrıldı.
1249 yılında da Guelfoların liderleri sürgüne gönderildi. Sürgüne gönderilen Guelfoların (kilise yanlısı) liderlerinin bulunduğu Montevarchi kalesini ve diğer kaleleri ele geçirme eylemi başarısızlıkla sonuçlanmıştır.
1250 yılında halk, soylulardan bağımsız caporali di popolo (halk bölükleri) adında 36 tane grup oluşturdu. Bu grupların başında capitano del popolo (halk komutanı) adında kişiler vardı. Ghibellinolar kendi egemenlik haklarını savunmada yetersiz olduğu için, şehir iki özerk yönetime ayrıldı. Birincisi yargıçların öncülük ettiği komünler, ikincisi captinao'ların (halkın başkanı) önderlik ettiği popolo (halk) grubuydu. Merkezi seçim 12 anziani, yani daha eskileri ile temsil edilmekteydi. Podestà (sulh yargıcı) genellikle orduyu komuta ediyor, yabancı güçlere karşı şehri temsil ediyor ve aynı zamanda sözleşmeleri imzalıyordu. Podestà, 90 tane consiglio speciale (özel danışman) ve soyluların oluşturduğu 300 tane consiglio generale (genel danışman) tarafından desteklenmekteydi. Capitano del popolo ise halkın oluşturduğu iki komiteden oluşuyordu. Bu komiteler başkan, loncalar (esnaf birlikleri) vb. kişilerden oluşmaktaydı. Bu dönemde podestà'lara şato yapıldı ve ilk defa altın para basıldı. Daha sonra bu para tüm Avrupa'da yaygınlaştı.
Montepulciano ve diğer yerlerin egemenliği hakkındaki yenilenen anlaşmazlıklardan sonra Floransa, Siena ve Pista gibi şehirler arasında savaş başladı.
4 Eylül 1260‘da Floransa ordusu, Siena ordusuyla karşı karşıya geldi. Yapılan Montoperti savaşında Floransa ordusu yenildi. Conte Giordano, Floransa içlerine girerek Ghibellinolar'a zulüm ve baskı yaptı. Bu huzursuzluk ortamı yerini eski barışçıl ortama bırakmaya başladı. Popolo grubu endüstride ve ticarette refahı sağladı. Podestà ve kralın temsil ettiği eski düzenin büyük bir kısmı yeniden oluştu.
Karl'ın 1268'de Konradin von Hohenstaufen'i yenmesinden sonra Floransalılar, 1269'da Siena’ya saldırarak Pisa topraklarını da sık sık yağmaladı. Karl, sürekli Floransalıların meselelerine karışmaktaydı; daima Grandi denilen soyluları ya da Guelfo yandaşlarını tercih ettiğinden Ghibellino'lardan birkaçı geri çağrıldı. Bu olay başka anlaşmazlıklara yol açtı.
1279'da Papa Nikolaus, aynı yıl Ostia'nın kardinal papazı ilan ettiği keşiş yeğeni Latino Frangipani Malabranca'yı, Floransa'daki taraflar ile bir kez daha uzlaştırmaya gönderdi. Geçici diktatör olarak kabul gören Kardinal Latino'nun mutlak çevrede başarılıydı. 1000 kişilik bir bölük düzeni sağlamaya, Grandi'leri yasaya uymaya zorlamak için Podesta'nın ve Capitano'nun (her ikisi de halk tarafından seçilmekteydi) emrine girdi. Sicilya savaşı, Karl'ın konumunu zayıflattıysa da imparatorluktan, krallardan ve papazlardan kurtulmak için tam bağımsızlık mücadelesi veren toplulukları güçlendirdi.
Floransa Cumhuriyeti, Ghibellino şehirleri olan Pisa ve Arezzo’nun iktidarını yıkmayı planlamıştır. 1289 yılında Aretini’ler, Campaldino civarında Floransalılar tarafından tam anlamıyla bozguna uğratıldı.
1284 yılında Cenevizliler tarafından Meloria Deniz Muharebesi’nde bozguna uğratılan Pisalılara karşı yapılan savaş, daha planlı bir şekilde yürütüldüğü için 1293 yılında barış sağlandı. Fakat Campaldino zaferinde başlıca katkıları olan Grandi’ler özellikle Corso Donati ve Vieri de Cerchi gibi kimseler daha da güçlendi. Karl, çok sayıda şövalye atayarak şövalyelerin sayılarını arttırdı. Şövalyelerin adalet makamını ele geçirme çabaları bastırılarak, şövalyelerin etkilerini azaltmak için yeni yasalar çıkarıldı.
Bir yandan siyasi çok az yaptırımı olan ve istikrar vadetmeyen anayasa bir şekilde gelişirken bir yandan da halk hayret verici bir ticaret örgütü kurdu. Yedi “arti maggiore”den (yün ve ipek dokumacılığı, bankacılık, tıp ve hukuk gibi meslekleri içine alan) veya yüksek loncalardan her birisi kendi kurullarıyla, kanunlarıyla, meclisleri vb. küçük bir devlette örgütlendi. Bu örgüt zor zamanlarda halk milisini devreye sokmaktaydı. Floransa tekstilleri, tüm Avrupa’da değer kazanarak satın alınmaktaydı. Bu nedenle Floransalılar, çağın ilk tüccarları olarak bilinir. Hükûmetteki bir sürü değişiklik ve aralıksız devam eden iç savaşlara rağmen, şehirdeki yaşamın devam etmesi, hükûmet olmaksızın yönetimlerini devam ettirebilen loncaların dayanışmasına borçluydu.
Floransanın ticari bankacılık becerileri, Orta Çağ fuarlarına belirleyici finansal yenilikleri (örneğin senet,[6] ve çift girişli defter tutma sistemini) getirdikten sonra Avrupa'da tanınmaya başladı. Bu dönem aynı zamanda Floransa'nın eski güçlü rakibi Pisa'nın (1284'te Cenova ve 1406'da Floransa tarafından yenildi) ve Giano della Bella tarafından yönetilen ve “Adalet Yönetmeliği” (1293) adlı birçok yasayla sonuçlanan anti-aristokrat hareketin ardından merkantil seçkinlerinin iktidarına da tanık oldu.[8]
Birçok kurumun kapatılmasına rağmen hala etkili olan devletin içinde bağımsız kabileler oluşturan Grandi'lerin büyüyen güç ve kibirlerini huzursuzca gözlemleyen Floransa demokrasisi için bu yeterli olmadı. Yasa, kabilenin (consorteria) her üyesini diğer tüm üyeler için kefil olmasını zorunlu kılmaktaydı. Bu durum, diğer herhangi bir kabilenin işleyeceği suçun para cezasının ödenmesi için finansal bir teminatı olmuştur. Yasalar her zaman kabul edilmediği için yenileri ve daha ağırları çıkarılmaktaydı. Signoria'dan lonca üyeleri dışında herkesin ihracını öngören bu yasalar, 1293 yılında çıkarılan meşhur Ordinamenti della Guistizia yasalarıydı. Sonrasında loncaların kurulları ve emrinde 1000 askeri olan her “sestiera” için iki “savi” bulunmaktaydı; Grandi ailelerinin sayısı 38 (sonradan 72) olarak belirlendi. Ordinamenti davalarının hükümleri üzerine görevlendirme yoktu. Bu reformların ruhani babası Popolana ticaretiyle soyluluğa kavuşan Giano della Bela olmuştur. O olmadan Ordinamenti'nin yürürlüğe girmeyeceğini bilen Grandi'ler onun "popolani grassi”de ününün kaybetmesi için çalıştılar.
Sonradan Toskana'da otoritesini genişletmeye çabalayan Papa VIII. Bonifatius (1294'te seçildi) ile müzakerelere geçtiler. Düşmanca tavırlar içerisinde olan Signoria'ya karşı Giano'nun seçilmesinden sonra Papa 1295'te görevinden uzaklaştırıldı. Grandi'ler, Podestaya rüşvet yedirerek ve örgütleşmemiş halk olan popolo minuto (feodal devirden kalan çeşitli asilzadeler tarafından oluşturulan bir grup) ile iyi geçinerek güçlerinin birazını geri kazandı. Fakat "arti”ler (zanaatkârlar) sabit kalırken Grandi'lerin arasında yaşanan kavga, onların kesin başarılarına engel oldu.
1301'de Karl, İtalya'ya gelerek Bianchileri Popolo ve Nerilerin yararına ortadan kaldırmayı istediğinde ise, Papa tarafından Paciaro, yani barış getirici olarak ilan edildi. 1 Kasım'da Karl Floransa'ya geldikten sonra onların yasalarına uyacağına söz verdi. Karl ile beraber gelen yeni Podesta (vali) Cante Gabrielli da Gubbio, Bianchi'ler grubundan birçok kimseyi cezalandırdı; onun tarafından kovulanlar arasında Dante de vardı (1302).
1308 yılında Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu'na seçilen Lüksemburglu Heinrich, Papa'nın isteği üzerine İtalya'ya geldi. Floransalı sürgünler ve İtalya'nın Ghibellio'ları (aralarında Dante de vardı) Heinrich'i ülkenin kurtarıcısı olarak gördü, buna karşılık Floransalı Guelfo'lar, kendi özgürlüklerine karşı Ghibellio'ları tehlike olarak gördükleri için hem krala hem de papaya karşı geldi. Guelfo'lar, Heinrich'in boyunduruk altına alma talebine aldırmadan Napolili Kral Robert korumayı kabul etti.
1312 yılında Heinrich Roma'da VII. Heinrich olarak imparatorluk tacı giydiyse de istenilen evrensel ve barış getirici bir hükümdar yerine şartlar onu bir imparator gibi davranmaya ve ayaklanan toplulukları bastırmaya zorladı. Floransalıları birkaç kez yense de Floransa kuşatmasında başarı elde edemedi.
Heinrich'in ölümünden sonra Guelfo'ların intikamından korkan Pisalılar, imparatorluğun papaz vekili Die Uguccione della Fagginolas'ın egemenliğini Cenova'da kabul etti.
Floransa, Kuzey İtalya'nın Ghibellino'larından destek alan Castruccio Castracani degli Antelminelli 1320 ve 1323 yılları arasında Floransa'yı kuşatarak birçok kez savaşı kazandı. Pistoia'yı işgal etmiştir; Floransalılar, Raymundo di Cardona egemenliği altındaki Napoli'den ve Kalabriya dükünden yardım almasına rağmen Castruccio Castracani degli Antelminelli şehir surlarına kadar her şeyi yakıp yıktı.
İlk meclisler, capitona'lar arasındaki 300 popolani'den (halkçı temsil) oluşan consiglio del popolo ve yarısı soylulardan, diğer yarısı popolani'lerden oluşan Podesta'lar (güç sahibi) arasındaki 250 üyesiyle consiglio del comune (toplum/şehir konseyi) ile yer değiştirildi. Priori'ler (öncüler) ve diğer memurlar 98 vatandaştan oluşan özel bir kurul aracılığıyla kamu görevi için uygun bulunan 30 yaş üstü Guelfo'lulardan belirlenmekteydi (1329). Sistem ilk başta iyi işliyordu, fakat hemen sonra görevi kötüye kullanmalar ortaya çıktı.
Floransalılar Lucca’ya yöneldiler. Şehri dolaylı yönden 80.000 Florin karşılığında satın alabilirlerdi ancak Signoria'daki (senyörlük; üst kurul) fikir ayrılığından dolayı bu düşünce boşa gitti. Martino della Scala, Verona’nın kralı, Floransalılara 1335'te söz verdi ancak sözünü tutmadı; Floransalıların ekonomisi o zaman henüz gelişmemiş olmasına rağmen Floransa Venedik’e savaş ilan etti. İlk başlarda başarılıydılar, fakat Venedikliler, Floransalılardan bağımsız olarak Scala ile ateşkes ilan etmiştir.
1339'da yapılan barış sayesinde Lucca bölgesinin bir kısmını ele geçirmişti. Aynı zamanda Tarlati'den Arezzo'nun koruyuculuğunu on yıllığına ele aldılar. Ama felaket şehrin üstüne çökmüştür: İngiltere'nin kralı III. Edward Fransa'yla yaptığı savaş için Floransa'da bulunan Bardi ve Peruzzi bankalarından aldığı yüksek kredileri ödemeyi reddetti (1339). Bu bankalar ve diğer küçük firmalar iflas etti ve Floransa bankacılığına olan dünya genelindeki güven sarsıldı. Fransa Kralı VI. Philippe tefecilikten vazgeçerek kendi bölgesindeki Floransalı tüccarların ve bankerlerin yüksek miktardaki paralarını şantaj yaparak aldı.
1325 civarında demografik genişlemenin zirvesinde, kentsel nüfus 120.000 ve şehrin etrafındaki kırsal nüfus muhtemelen 300.000'e yakındı.[11]
1348 yılındaki Kara Ölüm yani veba salgını kentin 50.000‘den daha çok sakininin ölümüne neden oldu.[11]
14. yüzyılın 40'lı yıllarındaki Orta Çağ’da veba ve açlık çok büyük zararlara yol açtı ve kısmen başarı sağlanamayan son savaşlar ve ekonomideki tatmin edici olmayan durum nedeniyle Grandi'ler (soylular) ve Popolo'lar (halkçılar) arasındaki ayaklanmalar yeniden patlak vermiştir. Bu karmaşaya bir son verilmesi için Atina dükü VI. Walter von Bienne 1342'de koruyucu ve muhafız birliğinin yüzbaşısı seçildi. O, öngörüşlü, cömert ve hırslı bir adamdı; barış ve ona büyük popülerlik kazandıran adalet politikasıyla hükümdarlığa başladı. Fakat Walter, kendisini güvence altına aldığına inanır inanmaz Floransa genelinde kral olarak kabul edildi. Podesta'lar ve capitano'lar Walter'ın hainliğini kabul ederken o, Guelfo'ları görevlerinden aldı, priori'lerin işlevlerini zayıflattı, halkı silahsızlandırdı. Bunun üzerine Arezzo, Volterra, Colle, San Gimignano ve Pistoia’nın hükümdarlığını kabul etti. Hepsi dizginsiz ve kaba Fransızlardan oluşan korumalarının sayısını 800'e yükseltti. Koyduğu baskıcı vergiler ve tüm muhaliflerine karşı zalimliği ve Pisa ile yapılan yetersiz anlaşmalar yüzünden Walter'in hükümdarlığına karşı sert bir nefret oluştu. Popolo'ları ortadan kaldırmadığı, grandi'lerin özgürlüklerini kısıtladığı ve zanaatkârlar grubuna müdahalede bulunduğu için Grandi'ler hayal kırıklığına uğradı. Walter'e karşı bir sürü başarısız komplo düzenlendi. Walter, Antonio degli Adimari tarafından düzenlenen bir komployu açığa çıkardı. Bunun üzerine Antonio degli Adimari'yi sarayına çağırtıp tutuklattı. Yönetimde bulunan 300 vatandaşı onlara danışmak bahanesiyle mahkemeye çağırtmıştı, ama onlar hainlik kokusu sezdikleri için oraya gitmeye karşı çıktılar.
26 Temmuz 1343'te bu karşı çıkış silahlı ayaklanmaya dönüşmüştür; vatandaşlar dükün tahttan çekilmesini talep ederek onu saraydan kovdu. Komşu şehirler Floransalılara yardıma geldiler. Podestà ihraç edildi ve on dört kişilik balia (yönetim) oluşturuldu. Dük, Admiri'nin ve diğer tutukluların serbest bırakılması ve korumalarının çoğunun halkın en aşağı tabakası tarafından öldürülmesi dayatma görmüştür. Teslim edilmeleri istenen önemli adamlarının üçü kelimenin tam anlamıyla parça parça doğrandığından, sonunda 1 Ağustos'ta tahtan inmek zorunda kaldı. Yoğun güvenlik altında birkaç gün yolculuk etti ve on dört kişi onun yönergesini feshetti.
1345'te Floransa, yün penye makinecilerinin (ciompi) grev girişimine sahne oldu. Floransa'da o yıllarda yaklaşık 25.000 kişinin şehrin yün sanayisince geçindiği söylenir.
Kral, savaş sırasında oldukça dikkatli bir tavır sergiledi. Seçimlere izinsiz müdahaleler sonucunda Lapo da Castiglionchio ve Piero delgi Albizzi tarafından yönetilen Parte Guelfa'ya yeniden önem verilmeye başlanmıştır. Parte'ye karşı bir tutum sergileyen Salvestro de' Medici, Gonfaloniere'ye (adalet işlerini yürüten sancaklar) yaptığı entrikalara rağmen seçilmiştir ve "ammonizioni”nin kaldırılması için bir yasa önerisinde bulunmuştur, daha sonra bu yasa 18 Haziran 1378 yılında kabul edilmiştir. Fakat halk Parte'lerin gücünü kırmak için 21 Haziran 1378 tarihinde isyan etmiştir. Albizzi ve diğer soyluların evleri ateşe verilmiştir. Halk daima arti minori'lerin (kuyumculuk, seramik, oymacılık gibi ikincil sanatlar ile uğraşan grup) daha fazla ayrıcalık istemesinden huzursuzdu. Zanaatkârlar, arti maggiori'lere (mimarlık, resim ve heykel gibi ana sanatlar ile uğraşan grup) karşı eylemlerinde ısrar etmekteydiler. Özellikle de dokumacıların kendi haklarını savunmalarını zanaatkârlar desteklemekteydi. Dokumacılardan oluşan büyük bir grup halk yönetimini kurmak ve Signoria'yı (senyörlük) yıkmak için şehir dışında toplanmıştır. Popolo minutolar'ın (feodal devirden kalan çeşitli asilzadeler tarafından oluşturulan bir grup) yönetime katılmasını ve kendilerinin de yönetimde yer almalarını istemekteydiler. Bu nedenle dokumacılar kendilerine Tommasso Strozzi’yi sözcü olarak belirlemiştir. Şatolarda bulunan halk Michele di Lando adındaki kişiyi dokumacıların başkanı olarak belirledikten sonra Michele di Lando bütün bu karışıklığa bir son vermiştir. Di Lando bir günlüğüne de olsa Floransa’nın yöneticisi olmuştur. Bu kısa zamanda anayasada bazı değişiklikler yapmıştır. Üç yeni lonca oluşturulmuştur. Yeni oluşturulan loncalardan sonra yeni lonca temsilcileri atanmıştır. Atanan lonca temsilcilerinin üçü, arti maggiori’den (resim, mimarlık, heykel gibi ana sanatlarla uğraşan grup), üçü arti minori’den (kuyumculuk, seramik, oymacılık gibi ikincil sanatlar ile uğraşan grup) ve üç tanesi de yenilerden oluşmaktaydı. Oluşan bu her sınıf için adalet işlerini yürüten sancaktarlar (Gonfaloniere di Guistizia) seçilmiştir. İlk sancaktar ise Michelle di Lando olmuştur. Dokumacılar bu durumdan memnun olmayarak karışıklık çıkardılar ve alt sınıfların dışlanmadığı yeni bir yönetim istediler. Halkın ayaklanmasını engellemek için çoğu grandi ve Piero degli Albizzi suçlamalar neticesinde infaz edildi. Çoğu kişi de yakılarak öldürüldü. Bu huzursuzluk ortamı sermayenin kötüye gitmesine neden olarak işsizliği ve sefaleti arttırdı.
1378'de Ciompi İsyanı'nda oligarşik yönetime karşı kısa bir isyanla ayaklandı. İsyanların bastırılmasından sonra Floransa, Medici'nin sert rakipleri haline gelen Albizzi ailesinin egemenliğine girdi (1382-1434).
Yeni hükûmet ile ciompiler, ütopik taleplerinin yerine getirilmemesinden dolayı birkaç hafta içinde hayal kırıklığına uğramış, küçük loncalar ve ciompiler arasında çıkar çatışması çıktı. 31 Ağustos’ta Piazza della Signoria önünde toplanmış olan büyük bir ciompi grubu büyük ve küçük loncaların oluşturduğu kuvvetler tarafından fazla bir çaba sarf etmeden sürülmüşlerdir. İsyan sona ermiş, ciompiler tarafından oluşturulmuş olan lonca feshedildi ve Salvestro de’ Medici'lerin düşmesinden sonra dört yıl içerisinde üst yönetim yeniden büyük loncaların eline geçti.
Ciompi isyanı, 14.yy.lın ikinci yarısında, kara ölüm (1347-1353) olarak adlandırılan veba salgınından sonra, hak sahibi olmayan grupların yaşam koşullarını iyileştirmek amacıyla meydana gelen ilk ve son ayaklanma olmadı. Buna benzer diğer ayaklanmalar, Fransa'da meydana gelmiş olan Jacquerie Ayaklanması (1358) ve İngiltere'de görülen olan Jack Cade ayaklanmalarıdır.
1382 yılında Loncalar kötü giden durumu bir dereceye kadar düzeltti. Lonca temsilcilerinin (Pirioren) yarısı ve adalet işlerini yürüten sancaklar (Gonfaloniere) tarafından yeniden yeni bir anayasa belirlendi. Bu arada cumhuriyet dış işlerindeki pozisyonunu koruyarak 1383 yılında teğmen Karl von Durazzo'nun mirası ile Arezzo'yu geri kazanmıştır. Gian Galeazzo Visconti Kuzey İtalya'nın büyük bir bölümünü ele geçirdikten sonra, 1390 yılında yapmış olduğu entrikalar ile Pisa ve Siena şehirlerini ele geçirdi. Sadece Floransa, Hawkwood'un 7000 kişilik ordusu ile Gian Galeazzo Visconti'ye karşı savaş açmıştır.
1392 ve 1397 yılları arasında Gian Galeazzo Visconti ile yapılan savaşlarda Floransa şehri, başarı elde ettiyse de Visconti Pisa Siena ve Perugia üzerinden Toskana bölgesine hâkim olmuştur. Hawkwood'un ölümünden sonra Floransa, Kral Rupert'in yardımını almıştır, fakat kralın orduları bozguna uğratılmıştır ve Milanolular Floransa'ya doğru ilerlemek isterken, Gian Galeazzo Visconti öldü. Visconti'nin ölümünden sonra toprakları oğulları ve Condollieriler'i arasında paylaştırılmıştır. Bu arada Pisa şehrini Giovanni Maria Visconti yönetmekteydi. Papa IX. Bonifatius ile Floransalılar, aralarında bir birlik oluşturarak Perugia ve Bolonya’yı tekrar ele geçirmek istedi. Bu birlik başarılı bir şekilde oluşturuldu; fakat Papa IX. Bonifatius amacına ulaşır ulaşmaz anlaşmayı bozarak Floransalıları hayal kırıklığına uğrattı. Floransalıların Pisa şehrini tek başlarına ele geçirme isteği ise başarısızlık ile sonuçlandı. Gabriele Maria Fransız Kraliyeti'nin korumalığına girmiştir. Sonuçta Pisa şehrinin parayla satılmasına karar verilerek, 1405 yılında Floransa, Pisa'yı 260.000 Florin karşılığında satın aldı.
15. yüzyılda Floransa'da “arti” zanaatkârlar denilen esnaf birlikleri ya da loncalar kuruldu. Bunlar; Arti Maggiori denilen birincil sanatlar, soylu meslekler ve Arti Minori olarak adlandırılan ikincil sanatlar, demircilik, ayakkabıcılık, duvar ustalığı gibi daha basit elişleri olarak ikiye ayrıldı.
İkincil sanatlar birliklerinin sosyal gelişimlerine izin verilmezken, tüccar birlikleri (Arte dei Mercantanti o di Calimala), sarraf ile bankacı birlikleri (Arte del Cambio), bir de kürk tüccarları birlikleri (Arte di Lana) çok önem kazandı. Bir toplantı binası ve Floransa'daki Medici Bankası gibi banka işletmeleri de bu birliklere bağlıdır. Mediciler sadece sarraflar loncasında değil, başka birincil sanatlar birliklerinde de temsil edilmiş ve politikada dikkate değer bir gelişim göstermişlerdir.
Nihayet 15. yüzyılın ilk yarısında kent ünlü Medici ailesinin eline geçti. Medici ailesi bankacılık mesleği dolayısıyla zengin olmuş nüfuzlu bir aileydi. Önceleri kenti perde arkasından yönettiler. Ailenin ilk önemli üyesi olan Cosimo büyük bir saray (Palazzo Medici) inşa ettirdi. Sonra yerine geçen oğlu Piero ve torunu Lorenzo çok gösterişli binalar inşa ettirmeye ve dönemin mimar ve heykeltıraşlarını maddi bakımdan desteklemeye devam ettiler.
15. yüzyılda Floransa, 60.000 nüfusuyla Avrupa'nın en büyük, zengin ve ekonomik açıdan başarılı şehirlerindendi.[12]
Cosimo de' Medici, şehri perde arkasından kontrol eden ilk Medici ailesi üyesiydi. Şehir teknik olarak bir tür demokrasi olmasına rağmen, gücü geniş bir patronaj ağından ve yeni göçmenlere, "gente nuova"ya (yeni insanlar) ittifakından geliyordu. Medicilerin papanın bankacısı olmaları da yükselişlerine katkıda bulundu.
Cosimo'nun yerine oğlu Piero di Cosimo de' Medici kısa bir süre sonra, Cosimo'nun torunu tarafından yerine, 1469'da Lorenzo geçti.
Lorenzo, büyük bir sanat hamisiydi ve Michelangelo, Leonardo da Vinci ve Botticelli'nin eserlerini sipariş etti. Lorenzo başarılı bir şair ve müzisyendi, Alexander Agricola, Johannes Ghiselin ve Heinrich Isaac dahil olmak üzere Floransa'ya besteciler ve şarkıcılar getirdi. Çağdaş Floransalılar tarafından ve o zamandan beri "Muhteşem Lorenzo" (Lorenzo il Magnifico) olarak bilinir.
Lorenzo'nun 1469-1492 yılları arasındaki önderlik döneminde Floransa altın çağını yaşadı. Lorenzo aralarında Michelangelo, Leonardo da Vinci ve Botticelli'nin de bulunduğu sanatçılara verdiği destek ile İtalya yarımadasında Rönesans çağının başlamasını sağladı. Lorenzo kendisine o kadar büyük bir saygınlık kazandırdı ki Lorenzo il Magnifico yani Muhteşem Lorenzo adıyla anılmaya başladı. Lorenzo'nun ölümünden sonra oğlu Piero aynı saygınlığı kazanamadı.
Lorenzo de' Medici'nin 1492'deki ölümünün ardından yerine oğlu II. Piero geçti. Fransa kralı VIII. Charles kuzey İtalya'yı işgal ettiğinde, II. Piero Fransız ordusuna direndi. Ancak Pisa kapılarındaki Fransız ordusunun büyüklüğünü fark ettiğinde, Fransız kralının aşağılayıcı koşullarını kabul etmek zorunda kaldı. Bunlar Floransalıları isyan ettirdi ve II. Piero'yu kovdular.
1494'te II. Piero'nun sürgün edilmesiyle, Medici yönetiminin ilk dönemi cumhuriyet hükûmetinin yeniden kurulmasıyla sona erdi.
Girolamo Savonarola adında muhafazakar bir papazın önderliği altında ayaklanan halk Piero'yu başa geçmesinden iki yıl sonra kentten sınır dışı etti. Bu tarihten sonra kent bir süre Savonarola tarafından yönetildi.
Bu dönemde, Dominik keşişi Girolamo Savonarola 1490'da San Marco manastırının başrahibi olmuştu. Tövbe vaazlarıyla ünlüydü, yaygın ahlaksızlık ve maddi zenginliklere bağlılık olarak gördüğü şeyleri kınadı. Medici'nin sürgüne gönderilmesini Tanrı'nın işi olarak övdü ve onları çöküşlerinden dolayı cezalandırdığını söyledi. Savonarola Floransa'nın birçok ender sanat eserlerini edep dışı ve günahkar olarak kabul ediyordu. Adamlarını kapı kapı dolaştırarak birçok değerli sanat eserini toplattı ve onları kentin ana meydanı olan Piazza della Signoria'da büyük bir ateş yaktırarak imha ettirdi.
Daha demokratik bir yönetime yol açan siyasi reformları gerçekleştirme fırsatını yakaladı. Ancak Savonarola Papa VI. Alexander'ı alenen yolsuzlukla suçladığında topluluk önünde konuşması yasaklandı. Bu yasağı çiğnediğinde aforoz edildi. Sonunda Floransa halkı Savonarola'nın zulmüne isyan etti. Öğretilerinden bıkan Floransalılar, ona karşı çıkıp tutukladılar.
Papa'nın da Savonarola'yı aforoz etmesinin ardından, aynen günahkar olduklarını düşünüp yakarak öldürttüğü birçok insan gibi, 23 Mayıs 1498'de Savonarola kafir olarak hüküm giydi, Savonarola da önce asılarak öldürüldü sonra da Signoria Meydanı‘nda direkte yakıldı. Külleri Arno nehrine atıldı.[13]
Bu dönemin bir başka Floransalısı Niccolò Machiavelli idi, Floransa'nın güçlü bir liderlik altında yeniden canlandırılması için reçeteleri genellikle siyasi çıkarların ve hatta yanlış uygulamaların meşrulaştırılması olarak görülüyordu. Machiavelli, iktidarı yönetmek ve kullanmakla ilgili siyasi el kitabı Prens ile tanınan siyasi bir düşünürdü. Medici tarafından görevlendirilen Machiavelli, şehrin tarihi olan 'Florentine Histories'ni de yazdı.
1512'de Medici, İspanyol ve Papalık birliklerinin yardımıyla Floransa'nın kontrolünü geri aldı.[14] Her ikisi de daha sonra Katolik Kilisesi'nin Papa'ları olacak iki kuzen Giovanni ve Giulio de' Medici (sırasıyla Leo X ve Clement VII) tarafından yönetildiler. Her ikisi de sanatın cömert müşterileriydi ki Floransa'da Michelangelo'nun Lorenzo Kütüphanesi ve Medici Şapeli gibi sipariş ettikleri eserler bunlardan sadece ikisiydi.[15][16]
Hükümdarlıkları İtalya'daki siyasi ayaklanma ile aynı zamana denk geldi ve bu nedenle 1527'de Floransalılar Medici'yi ikinci kez sürdü ve 16 Mayıs 1527'de teokratik bir cumhuriyet kurdu (İsa Mesih Floransa Kralı seçildi).[17]
Medici, 1530'da Kutsal Roma İmparatoru Charles V orduları ve Papa Clement VII'nin (Giulio de' Medici) kutsamalarıyla Floransa'da iktidara döndü.
1531'de İmparator Charles ve Papa Clement Allessandro de Medici'yi Floransa Cumhuriyeti Dükü olarak adlandırdıklarında, Floransa resmen monarşi oldu. Medici'nin monarşisi iki yüzyıldan fazla sürecekti.
1537 yılında Medici ailesi Floransa'da tekrar iş başına geldi. Bu sefer kendilerini resmen Floransa Dükü ilan ederek Medici hanedanını kurdular.
1569 yılında kendilerini Toskana Grandükü ilan ettiler. Medici ailesinin üyeleri 1737 yılına kadar aralıksız olarak Floransa'yı yönetti. Bu tarihte Medici hanedanı neslin tükenmesi yüzünden sona erdi. Kent Avusturya İmparatorluğu'nun eline geçti.
Alessandro'nun halefi I. Cosimo de Medici, 1569'da Toskana Büyük Dükü seçildi; Tüm Toskana'da yalnızca Lucca Cumhuriyeti (daha sonra Dükya) ve Piombino Prensliği Floransa'dan bağımsızdı.
Medici hanedanlığının ortadan kalkması ve Francis Stephen, Lorraine dükü ve Maria Theresia'nın kocasının 1737'de tahta çıkması, Toskana'nın Avusturya tacının topraklarına geçici olarak dahil edilmesine yol açtı.
Medici Hanedanlığı, Gian Gastone de' Medici'nin 1737 yılında ölümüne kadar Toskana'da hüküm sürdü. Daha sonra büyük dukalık, Loren'in dükü Franz Stephan'ın eline geçti.
1753 yılına kadar krallık ile yönetildikten sonra yönetimi, Avusturya hanedanı Maria Theresia'nın oğlu Peter Leopold devraldı; böylece Floransa, Avusturya Habsburg Hanedanlığı hâkimiyetine girdi.
1801'de Bourbon-Parma hanedanı için tahttan indirilen Habsburg-Lorraine hanedanının ikinci nesli oldu.
1801'den 1807'ye kadar Floransa, Napolyon Bonapart'un bağımlı devletinin Etrurya Krallığı’nın başkentiydi. Toskana 1808 yılında Fransız İmparatorluğu tarafından ilhak edildi.
Bourbon-Parma, Aralık 1807'de Toskana'nın Fransa tarafından ilhak edilmesiyle görevden alındı.
Floransa, 1808'den 1814'te Napolyon'un düşüşüne kadar Arno Fransız département'nın vilayeti idi.
Floransa, 1809 yılında Etrurya (Etrurien) Krallığı’na başkentlik yaptı fakat 1814 yılında Napolyon’un düşüşünden sonra, Ferdinand tekrar yönetimi ele geçirdi.
Habsburg-Lorraine hanedanı Viyana Kongresi'nde Toskana tahtına geri döndü, ancak nihayet 1859'da tahttan indirildi.
Napolyon Savaşları sırasında Habsburg-Loren Grandükü III. Ferdinand tahtı ele geçirdi.
1833 yılında Ferdinand’ın ölümünün ardından yönetimi II. Leopold devraldı. 1848 yılında Floransa’da liberal devrimcilik hareketi başladığı sırada Leopold bir anayasa kabul etti. Fakat kabul edilen anayasa karşıtlıklara neden oldu. 1849 yılında Grandük Avusturya koruması ile geri döndü. 1859’da Fransızların ve İtalyanların Lombardiya bölgesinde Avusturya üzerindeki zaferlerinden sonra Floransa’daki devrim sonucu Leopold sınır dışı edilerek Toskana, Sardinya-Piemonte Krallığı tarafından ilhak edildi.
1861 yılında Toskana, yeni kurulmuş olan İtalya Krallığı'nın bir bölgesi oldu.
Floransa, 1865'te İtalya'nın başkenti olarak Torino'nun yerini aldı.
Floransa'yı modernize etme çabasıyla, Piazza del Mercato Vecchio'daki eski pazar ve birçok Orta Çağ evi yıkıldı ve yerine daha yeni evlerle daha resmi bir sokak planı yapıldı. Piazza (önce Piazza II. Vittorio Emanuele olarak, ardından şimdiki adı “Piazza della Repubblica” yeniden adlandırıldı) çok genişletilmiş ve batı ucunda büyük bir zafer takı inşa edildi. Bu gelişme istenmedi ve şehirde yaşayan birkaç İngiliz ve Amerikalı'nın çabalarıyla devam etmesi engellendi. Bugün yıkımı kaydeden bir müze yakınlarda durmaktadır.
Fransız birliklerinin geri çekilmesiyle, 6 yıl süren başkentlik İtalya'nın Roma kentini ele geçirmesiyle son buldu. Bu tarihten sonra Roma İtalya'nın başkenti oldu.
1865 ve 1895 yılları arasında Floransa, büyük bir kentsel yenileme ve yapılanma içerisine girdi. Kısa süren başkentlik süresi boyunca (15 Eylül 1864 yılından 20 Eylül 1870 yılına kadar) olaylara yön veren bir şehir konumuna geldi. Mimar Giuseppe Poggi, Poggi Planı adı altında yaptığı modernleşme çalışmaları ile şehir Orta Çağ'ın önemli şehirlerinden biri olmuştur. Böylece şehir gelişmiştir; ayrıca su baskınları için yapılan korumalar Poggi tarafından sağlamlaştırıldı. Yine bu bağlamda Poggi, şehrin kuzeyinde yer alan şehir duvarını yıkmıştır. Arno nehrinin güneyinde yer alan manzara yolunu “Viale dei Colli”, egzersiz alanı, tren istasyonu ve mezbahana inşa ederek fabrika bacaları için filtreler yaptı.
Mayıs 1865 yılında başlanan inşa çalışmaları 5 yıl sürdü. Şehrin kurulumunu hızlı bir şekilde yapmak için kamusallaştırmaya gidildi. Eski şehir kapıları civarında bulunan büyük alanlara burjuvazilerin ikamet etmesi sağlandı.
Viale dei Colli manzara yolunun en yüksek noktasına yabancı turistlerin de ilgisini çeken Pizzale Michelangelo adında manzara noktası oluşturulmuştur. Piagentina, San Jacopino gibi yeni mahalleler oluşturulmuştur.
1869 yılında Mercato Vecchio adındaki büyük şehir pazarının yenilenmesi amaçlandı. Fakat durgunluk ve kriz atmosferi projenin durmasına neden oldu. Durgunluk ve kriz atmosferi kısa sürede atlatıldıktan sonra, eski şehrin ortasında modern merkezler oluşturuldu. 2 Nisan 1885 yılında proje kapsamında yeni merkezlerin oluşturulacağı alanları halk hızla boşaltmaya başladı. Tarihi kiliseler ve yapılar restore edilerek modern bir merkez oluşturulmuştur. Turizm ve modernleşme sonucunda şehir ekonomik açıdan yükselmeye başlamıştır.
19. yüzyılın sonlarına doğru şehir nüfusu üç katına çıktı. Turizm ve endüstri gibi yeni sektörlerin oluşturulmasıyla 20. yüzyılda, artmış olan bu nüfustan olumlu şekilde yararlanılmıştır. Böylece ekonomi ve ticaret yeniden gelişme göstermiştir.
Adolf Hitler 1938 yılında Floransa gezisinde Floransa'ya hayran kalmıştır; fakat Alman askerleri geri çekilirken birçok tarihi köprüyü yıkmakla kalmamışlar, aynı zamanda yolları da kullanılmaz bir duruma getirmişlerdir. Gerald Wolf, canı pahasına Ponte Vecchio'nun bombalanması önleyerek ve Floransa'da yaşayan binlerce Yahudi kökenli İtalyanı holokosttan kurtarmıştır. Wolf'a Almanların Roma Büyükelçi yardımcısı Rudolf Rahn da yardım etti. 1955 yılında Floransa Belediyesi Wolf'a Floransa Onursal Vatadandaşlık unvanı verdi.[18]
II. Dünya Savaşı'nda şehir 1943 ve 1944 yılları arasında Alman ordusu tarafından işgal edildi. Bu süre boyunca Gerhard Wolf yönetimindeki Alman Konsülü şehrin yönetimini ele geçirdi.
İkinci Dünya Savaşı sırasında şehir, İtalyan Sosyal Cumhuriyeti'nin bir parçası olarak bir yıl Alman işgali (1943-1944) yaşadı.
Hitler, 3 Temmuz 1944'te İngiliz 8. Ordu birliklerinin kapanmasıyla burayı açık şehir ilan etti.[19]
Ağustos ayının başlarında, geri çekilen Almanlar, Oltrarno bölgesini şehrin geri kalanına bağlayan Arno üzerindeki tüm köprüleri yıkmaya karar verdiler ve bu da 8. Ordu birliklerinin geçmesini zorlaştırdı. Ancak son anda, 26 ülkenin Floransa'daki konsolosu Charles Steinhauslin, İtalya'daki Alman generali Ponte Vecchio'nun tarihi değeri nedeniyle yok edilmeyeceğine ikna etti. Bunun yerine, Corridoio Vasariano'nun bir kısmı da dahil olmak üzere doğrudan köprünün güneyindeki eşit derecede tarihi bir sokak alanı mayınlar kullanılarak tahrip edildi. O zamandan beri, köprüler mümkün olduğu kadar çok malzeme kullanılarak aslına uygun yenilendi, ancak Ponte Vecchio'yu çevreleyen binalar eskiyi modern tasarımla birleştiren tarzda yeniden inşa edildi. Floransa'dan ayrılmadan kısa bir süre önce, yakında geri çekilmek zorunda kalacaklarını bildikleri için Almanlar, Piazza Santo Spirito da dahil olmak üzere sokaklarda ve meydanlarda birçok özgürlük savaşçılarını ve siyasi muhaliflerini alenen infaz etti.
Floransa, Yeni Zelenda, Güney Afrika ve İngiliz birlikleri tarafından Toskana Ulusal Kurtuluş Komitesi (CTLN) partizanlarıyla birlikte 4 Ağustos 1944'te kurtarıldı.
Müttefik askerleri Almanları Toskana'dan sürerken ölenler şehrin dışındaki mezarlıklara gömüldü (Amerikalılar şehrin güneyinde 9 km, İngiliz ve İngiliz Milletler Topluluğu askerleri, merkezin birkaç kilometre doğusunda, Arno'nun sağ kıyısında gömülüdür).
Mayıs 1945'te İkinci Dünya Savaşı'nın sonunda, ABD Ordusu'nun Bilgi ve Eğitim Şubesine, Floransa'da terhis edilmiş Amerikan askerleri ve kadınları için denizaşırı bir üniversite kampüsü kurması emredildi. Hizmet personeli için ilk Amerikan üniversitesi Haziran 1945'te Havacılık Okulu'nda kuruldu. Yaklaşık 7.500 asker-öğrenci, dört bir aylık oturumları boyunca üniversiteden geçecekti.[20]
Kasım 1966'da, Arno merkezin bazı kısımlarını su bastı ve birçok sanat hazinesine zarar verdi. Kentin dört bir yanında duvarlarda sel sularının en yüksek noktasına ulaştığı yeri gösteren küçük pankartlar vardır.
Floransa, Careggi, Fiesole, Settignano, Arcetri, Poggio Imperiale ve Bellosguardo (Floransa) tepelerinin oluşturduğu bir havzadadır. Arno nehri, diğer üç küçük nehir (Mugnone,[21] Ema ve Greve) ve içinden bazı dereler geçer.[22]
Ay | Ocak | Şubat | Mart | Nisan | Mayıs | Haziran | Temmuz | Ağustos | Eylül | Ekim | Kasım | Aralık | Yıl |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
En Yüksek Sıcaklık [°C] | 10 | 12 | 15 | 19 | 23 | 28 | 31 | 31 | 27 | 21 | 15 | 11 | 20 |
En Düşük Sıcaklık [°C] | 2 | 3 | 5 | 8 | 11 | 15 | 17 | 17 | 14 | 10 | 6 | 2 | 9 |
Yağmur Miktarı (milimetre) | 73.60 | 68.58 | 81.28 | 78.74 | 73.66 | 55.88 | 40.64 | 76.20 | 78.74 | 88.90 | 111.76 | 91.44 | 919.48 |
Floransa Ilıman okyanusal iklime sahiptir. Yazlar sıcak ve yağışlı, kışlar serin ve yağışlı geçer. Deniz kenarında olmaması nedeniyle yaz sıcaklığı biraz daha yüksektir ve kışlar daha soğuk geçer ve kar yağışı da görülür.
Floransa komününün belediye sınırları içinde nüfusunun 19. ve 20. yüzyıllarda gelişmesi resmi nüfus sayımı sonuçlarına göre şu gösterimde özetlenmiştir:
Kişi
Turizm, açık ara farkla tüm endüstrilerin en önemlisidir ve Floransa ekonomisinin çoğu, uluslararası gelenler ve şehirde okuyan öğrencilerden elde edilen paraya dayanır.[23] 2015 yılında şehrin turizm değeri yaklaşık 2.5 milyar Euro'ya ulaştı ve ziyaretçi sayısı bir önceki yıla göre %5.5 arttı.[24]
2013 yılında Floransa, Condé Nast Traveler tarafından dünyanın en iyi ikinci şehri olarak listelendi.[25]
Ancak imalat ve ticaret hala çok önemli olmaya devam etmektedir. Floransa aynı zamanda, ortalama işçi kazancı açısından İtalya'nın en zengin 17. şehridir ve rakam 23.265 €'dur (şehrin toplam geliri 6.531.204.473 €'dur), Mantua'dan sonra gelir ancak Bolzano'yu geçer.[26]
Floransa, banliyölerdeki endüstriyel komplekslerinin mobilya, kauçuk ürünler, kimyasallar ve gıdadan her türlü ürünü ürettiği İtalya'da büyük bir üretim ve ticaret merkezidir.[23] Ancak antikalar, el sanatları gibi geleneksel ve yerel ürünler, züccaciye, deri işleri, sanat reprodüksiyonları, mücevherler, hediyelik eşyalar, çeşitli metal işleri, ayakkabılar, aksesuarlar ve pahalı moda giysileri de Floransa ekonomisinde önemli bir yeri vardır.[23]
Şehrin geliri kısmen hizmetlere, yıllık fuarlara, tiyatro ve lirik prodüksiyonlara, sanat sergilerine, festivallere ve Calcio Fiorentino gibi moda şovlarına dayanır.
Ağır sanayi ve makineler de gelir getirir. Nuovo Pignone'de hala çok sayıda fabrika vardır ve küçük ve orta ölçekli sanayi işletmeleri baskındır. Floransa-Prato-Pistoia sanayi bölgeleri çok kaliteli mal ve otomobil (özellikle Vespa) ihracatı ve Floransalı girişimcilerin refah ve üretkenliği nedeniyle 1990'larda 'Üçüncü İtalya' denirdi. Bu sektörlerden bazıları yüksek kâr ve üretkenlik nedeniyle Emilia-Romagna ve Veneto'daki geleneksel sanayi bölgeleriyle rekabet bile etti.[23]
2015 yılının dördüncü çeyreğinde imalat %2.4, ihracat ise %7.2 arttı. Makine mühendisliği, moda, eczacılık, yiyecek ve şarap önde gelen sektörlerdir. 2015 yılında daimi iş sözleşmeleri, ülke çapındaki vergi indirimi sayesinde yüzde 48.8 oranında arttı.[24]
Turizm, Floransa'nın merkezindeki en önemli endüstridir. Nisan-Ekim ayları arasında turistlerin sayısı yerel nüfustan fazladır. Uffizi ve Accademia müzelerinin biletleri düzenli olarak tükenir ve büyük gruplar düzenli olarak Santa Croce ve Santa Maria Novella bazilikalarını doldurur. Uffizi ve Accademia giriş ücreti biletleri, ziyaretten önce çevrimiçi olarak satın alınabilir.[27] 2010 yılında Travel + Leisure dergisinin okuyucuları şehri üçüncü favori turistik destinasyonları olarak seçti.[28] 2015'te Condé Nast Travel okuyucuları Floransa'yı Avrupa'nın en iyi şehri seçti.[29]
Euromonitor International tarafından yapılan araştırmaya göre, Avrupa‘da kültür ve tarihle ilgili turizme önemli miktarda para artan harcandığı sonucuna varıldı.[30]
Floransa'nın büyüklüğüyle orantılı olarak dünyadaki en çok sanat eseri olan yer olduğuna inanılır.[31] Bu nedenle, Uffizi gibi dünyaca ünlü müzelerin 1.93 milyondan fazla bilet satmasıyla (2014 yılında) kültür turizmi özellikle güçlüdür.[32] Kentin kongre merkezi tesisleri 1990'larda yeniden yapılandırıldı ve tüm yıl boyunca sergiler, konferanslar, toplantılar, sosyal forumlar, konserler ve diğer etkinliklere ev sahipliği yapar.
2016 yılında Floransa'da 570 tesiste 20.588 otel odası vardı. Uluslararası ziyaretçiler odaların %75'ini kullandı ki bunların yaklaşık %18'i ABD'dendi.[33] 2014 yılında şehirde 8.5 milyon gecelik konaklama yapıldı.[34] Gene bir Euromonitor raporuna göre, şehir 2015 yılında 4.95 milyon varışın üzerinde ziyaretle dünyanın en çok ziyaret edilen 36. ülkesi olmuştur.[35]
Turizm, Floransa'ya gelir getirir ama aynı zamanda bazı sorunlar da yaratır. Ponte Vecchio, San Lorenzo Pazarı ve Santa Maria Novella yankesicilerle boğuşmaktadır.[36] Floransa yılda yaklaşık 13 milyon ziyaretçi alır[37] ve yoğun sezonlarda, popüler yerler bunun sonucunda aşırı kalabalık olur.[38] 2015 yılında Belediye Başkanı Dario Nardella, otobüsle gelen, sadece birkaç saat kalan, az para harcayan ancak aşırı kalabalıklaşmaya neden olan ziyaretçilerden duyduğu endişeyi dile getirdi. "Müze ziyareti yok, sadece meydandan bir fotoğraf, sonra otobüsün geri gelmesi ve Venedik'e devam edip gitme ... Biz böyle turistler istemiyoruz" dedi.[39]
Nardella'ya göre, bazı turistler şehrin kültürel mirasına saygı duymuyor. Haziran 2017'de, turistlerin piknik alanları gibi alanları kullanmalarını önlemek için kilise basamaklarına su püskürtme programı başlattı. Turizmin faydalarına değer verirken, "kilise merdivenlerine oturanların, yemeklerini yiyenlerin ve üzerine çöp bırakanların arttığını" iddia etmektedir.[40] Belediye başkanı, geleneksel gıdaların satışını artırmak için restoranların tipik Toskana ürünlerini kullanmasını gerektiren bir yasa çıkardı (2016'da yürürlüğe girdi) ve McDonald's'ın Piazza del Duomo'da bir yer açma başvurusunu reddetti.[41]
Ekim 2021'de, Floransa, Bordeaux, Kopenhag, Dublin, Ljubljana, Palma de Mallorca ve Valensiya ile birlikte Avrupa Komisyonu'nun 2022 Avrupa Akıllı Turizm Başkenti ödülü için kısa listeye alındı[42]
Floransa İtalya devleti yerel idaresi sistemine uygun olarak bir "komün belediye" statüsü taşımaktadır. Floransa "komünü" için yasama organı "Consiglio Communalle" (Belediye Konseyi) olmaktadır. Belediye Konseyi 46 meclis üyesinden oluşmaktadır ve bunlar her beş yılda bir "nisbi temsil" seçim sistemine uyularak yapılan seçimlerle seçilmektedirler. Bu seçim sirasinda ayrıca doğrudan doğruya bir oylama ile "Belediye Başkanı" da seçilmektedir. Floransa Komünü yönetim kurulu doğrudan doğruya seçimle gelen bir Belediye Başkanı yaninda onun tarafından adaylığı konulup seçilen 7 adet "değerleyici" adı verilen "Giunta Communale" (Belediye İdare Kabinesi)dir.
Günümüzde Floransa Komünü Belediye Başkanı görevi "İtalya Demokratik Partisi", "Sol Ekoloji Bağımsızlık Partisi" ve "Sol Federasyonu" adı verilen bir progresif partiler birleşik koalisyonu tarafından seçilmiş olan "Matteo Renzi"'nin 4 Mart 2014'te istifasından sonra onun yardımcı belediye başkanı olarak seçmiş olduğu "Dario Nardella" tarafından yapılmaktadır.[43]
Floransa, 1450'den 1527'ye kadar süren Yüksek Rönesans sanatının doğum yeriydi. Orta Çağ sanatı İncil'in temel hikâye anlatımına odaklanırken, Rönesans sanatı natüralizm ve insan duygularına odaklandı.[44] Orta Çağ sanatı soyut, kalıplaşmış ve büyük ölçüde keşişler tarafından üretilirken, Rönesans sanatı rasyonel, matematiksel, bireyciydi, doğrusal perspektif ve gölgelemeden (Chiaroscuro)[44] oluşuyordu ve uzmanlar tarafından üretildi (Leonardo da Vinci, Donatello, Michelangelo ve Raffaello Sanzio). Din önemliydi ancak bu yeni çağla birlikte sanatta "Cennet Bahçesinden Kovulma", "Ecce Homo (Bosch, 1470'ler)" ve Madonna Della Seggiola gibi dini figürlerin[45][46] insancıllaştırılması geldi; Bu çağın insanları, sanata yansıyan insan olarak kendilerini anlamaya başladılar.[46] İnsanlar Greko-Romen dünyasının eski ustalarını incelerken, Rönesans sanatta ve toplumda klasik değerlerin yeniden doğuşuna işaret ediyordu;[45] Sanat, idealizme karşı gerçekçiliğe odaklandı.[46]
İtalyan resminin babaları Cimabue ve Giotto, mimari ve heykelin yenileyicileri olan Arnolfo ve Andrea Pisano'nun yanı sıra; Brunelleschi, Donatello ve Masaccio, Rönesans'ın ataları, Ghiberti ve Della Robbias, Filippo Lippi ve Angelico; Botticelli, Paolo Uccello ve evrensel deha Leonardo da Vinci ile Michelangelo Floransa'da yaşadılar.[47][48]
Eserleri, diğer birçok sanatçı kuşağının eserleriyle birlikte şehrin çeşitli müzelerinde toplanmıştır: Uffizi Galerisi, "Altın Çağ" resimlerinin bulunduğu Palatina galerisi,[49] Bargello Rönesans heykelleri, Fra Angelico'nun eserleriyle San Marco müzesi, Akademi, Medicis şapelleri[50] Michelangelo'nun heykelleriyle Buonarroti'nin evi ve Bardini, Horne, Stibbert, Romano, Corsini, Modern Sanat Galerisi, Museo dell'Opera del Duomo, Gümüş Eşya Müzesi ve Değerli Taşlar müzesi.[51]
Floransa'da çeşitli anıtlar da vardır: mozaikleriyle Floransa Vaftizhanesi; heykelleriyle katedral, fresk şeritleriyle Orta Çağ kiliseleri; hem kamu hem de özel saraylar: Palazzo Vecchio, Palazzo Pitti, Medici Riccardi Sarayı, Palazzo Davanzati; manastırlar, yemekhaneler; "Certosa".
Arkeoloji müzesinde Etrüsk uygarlığının belgeleri vardır.[52]
Aslında şehir sanat açısından o kadar zengin ki, ilk kez gelen bazı ziyaretçiler, sanatıyla ilk kez karşılaştıklarında Stendhal sendromu'nu deneyimler.[53]
Filippo Brunelleschi (1377-1466) ve Leon Battista Alberti (1404-1472) gibi Floransalı mimarlar hem Rönesans'ın hem de Neoklasik mimarinin babaları arasındaydı.[54]
Brunelleschi'nin kubbesinin tepesinde yer alan katedral, Floransa silüetine hakimdir. Floransalılar, kubbe için bir tasarım olmadan 13. yüzyılın sonlarında inşa etmeye karar verdiler. Brunelleschi tarafından 14. yüzyılda önerilen proje, o dönemde inşa edilmiş en büyük ve Roma dönemindeki iki büyük kubbeden Roma'daki Pantheon ve Konstantinopolis'te Ayasofya'dan bu yana Avrupa'da inşa edilen ilk büyük kubbeydi. Santa Maria del Fiore'nin kubbesi, dünyadaki türünün en büyük tuğla yapısı olmaya devam etmektedir.[55][56] Önünde Orta Çağ vaftizhanesi vardır. İki bina, dekorasyonlarında Orta Çağ'dan Rönesans'a geçişi içerir. Son yıllarda, iki binadan ve yakındaki Giotto'nun Çan Kulesi önemli sanat eserlerinin çoğu kaldırılmış ve kopyaları ile değiştirilmiştir. Asılları artık katedralin hemen doğusundaki Museum dell'Opera del Duomo'dadır.
Floransa, San Miniato al Monte, San Lorenzo, Santa Maria Novella, Santa Trinita, Santa Maria del Carmine, Santa Croce, Santo Spirito, Annunziata, Ognissanti ve diğerleri gibi çok sayıda sanat dolu kiliseye sahiptir.[23]
Floransa ile ilişkili sanatçılar Arnolfo di Cambio ve Cimabue'den Giotto, Nanni di Banco ve Paolo Uccello'ya; Lorenzo Ghiberti, Donatello ve Massaccio ve della Robbia ailesine; Fra Angelico ve Botticelli ve Piero della Francesca'dan Michelangelo ve Leonardo da Vinci'ye. Diğerleri arasında Benvenuto Cellini, Andrea del Sarto, Benozzo Gozzoli, Domenico Ghirlandaio, Filippo Lippi, Bernardo Buontalenti, Orcagna, Pollaiuolo, Filippino Lippi, Verrocchio, Bronzino, Desiderio da Settignano, Michelozzo, Rossellis, Sangallos ve Pontor bulunmaktadır. Floransa'da çalışan diğer bölgelerden sanatçılar arasında Raphael, Andrea Pisano, Giambologna, Il Sodoma ve Peter Paul Rubens vardır.
Floransa'daki en önemli resim galerileri Uffizi ve Pitti Sarayıdır. Bargello ve Duomo Eserleri Müzesi'nde iki muhteşem heykel koleksiyonu bulunur. Donatello, Verrochio, Desiderio da Settignano, Michelangelo ve diğerlerinin eserleriyle doludur.
Galleria dell'Accademia'da Michelangelo'nun Davut'u vardır - belki de her yerde en çok bilinen sanat eseri ve Michelangelo'nun Papa Julius II'nin mezarı için yaptığı tamamlanmamış köle heykelleri.[57][58]
Diğer görülecek yerler arasında Orta Çağ belediye binası, Palazzo della Signoria (Palazzo Vecchio da denir), Arkeoloji Müzesi, Bilim Tarihi Müzesi, Arşimet Bahçesi, Palazzo Davanzatti, Stibbert Müzesi, St. Marks, Medici Şapelleri, Santa Croce Eserleri Müzesi, Santa Maria Novella Manastırı Müzesi, Zooloji Müzesi ("La Specola"), Bardini ve Museo Horne.
Ayrıca modern heykeltıraş Marino Marini'nin kendi adını taşıyan müzede eserlerinden oluşan koleksiyonu vardır. Strozzi Sarayı ise özel sergilerin yeridir.[59]
Floransa, anıtları, kiliseleri ve binaları nedeniyle "Rönesans'ın beşiği" (la culla del Rinascimento) olarak bilinir. Floransa'nın en bilinen yeri, kubbesi Filippo Brunelleschi tarafından inşa edilen, şehrin kubbeli katedrali Santa Maria del Fiore'dir.
Yakındaki Campanile (kısmen Giotto tarafından tasarlanmıştır) ve Vaftizhane binaları da öne çıkan yerlerdir. Kubbe, tamamlanmasından 600 yıl sonra hala dünyanın tuğla ve harçtan yapılmış en büyük kubbesidir.[60] 1982'de Floransa'nın tarihi merkezi (İtalyanca: centro storico di Firenze) UNESCO tarafından Dünya Mirası ilan edildi.[61]
Şehrin merkezi, şehri savunmak için 14. yüzyılda inşa edilmiş ortaçağ surları içindedir. Şehrin ortasında Signoria Meydan'ında Bartolomeo Ammannati'nin Neptün Çeşmesi (1563-1565), mermer heykeli hala işleyen bir Roma su kemerinin sonundadır. Neptün Havuzunun ortasında mermerden yapılmış deniz tanrısı Neptün'ün heykeli, mermer atlar ve etrafında deniz kızları ve erkek deniz tanrıları bulunur. 1565 yılında yapılmıştır. Ayrıca Neptün'ün altında bulunan yunuslar da Floransa'nın denizlerde hakimiyetini temsil eder.
Floransa'nın düzeni ve yapısı birçok yönden bir garnizon yerleşim yeri olarak tasarlandığı Roma dönemine kadar uzanır.[23] Bununla birlikte, şehrin çoğunluğu Rönesans döneminde inşa edilmiştir.[23] Kentte Rönesans mimarisinin güçlü varlığına rağmen, ortaçağ, Barok, Neoklasik ve modern mimari'nin izlerine rastlamak mümkündür. Palazzo Vecchio ve Duomo veya şehrin Katedrali, Floransa'nın silüetine hakim olan iki binadır.[23]
Şehrin eski kesimini kesen Arno nehri, orada yaşayan birçok insan kadar Floransa tarihinde bir karakterdir. Tarihsel olarak, yerlilerin Arno ile şehri ticaretle beslemek ve selle yok etmek arasında değişen aşk-nefret ilişkisi vardı.
Özellikle köprülerden biri – en çarpıcı özelliği kenarlarında kazıklar tarafından tutulan çok sayıda dükkân olan Ponte Vecchio (“Türkçe: Eski Köprü”) göze çarpar. Köprü ayrıca Uffizi'yi Medici konutuna (Pitti Sarayı) bağlayan Vasari koridoru'nu da taşır.
Vasari Koridoru ve Bountalenti Mağarası Floransa'nın en ünlü gezi yerlerindendir. Vasari Koridoru, Pitti Sarayı ile Palazzo Vecchio arasında özel bir bağlantı yolu sağlar. Bu koridor Giorgio Vasari tarafından dönemin hükümdarlarının halkın arasına karışmadan iki büyük saray arasındaki ulaşımı sağlaması için yapılmıştır. Günümüzde içinde değerli eserler saklıdır.
Asıl köprü Etrüskler tarafından yapılmış olsa da, mevcut köprü 14. yüzyılda yeniden inşa edilmiştir. Şehirdeki 2. Dünya Savaşı'ndan sağlam kalan tek köprüdür. Hem açıklık-yükselme oranını hem de nehir yatağında daha az yüke maruz kalması için sütun sayısını azaltmak amacıyla parçalı kemerler kullanılarak (bunda Roma Alconétar Köprüsü'nden çok daha başarılıdır) inşa edilen köprünün batı dünyasındaki ilk örneğidir.
San Lorenzo kilisesi Medici Şapeli, 15. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Floransa'daki en güçlü aile Medici ailesi'nin mozolesi'ni içerir. Yakınlarda, Medici ailesinin son üyesinin vasiyeti üzerine kurulmuş, dünyanın en iyi sanat müzelerinden biri olan Uffizi Galerisi bulunmaktadır.
Uffizi, yüzyıllardır Floransa'nın sivil yaşamının ve hükûmetinin merkezi olması açısından önemli bir yer olan Signoria Meydanı'nın köşesinde yer almaktadır. Karşısındaki Palazzo Vecchio hala belediye yönetim binasıdır.
"Palazzo Vecchio" uzun seneler yönetim merkezi olarak kullanıldı. İçinde birçok Rönesans eseri bulunur. Rönesans ressamı Giorgio Vasari buradaki sayısız eseriyle İtalya'nın önemli ressamlarından biridir.
Sanat tarihindeki birçok önemli olay ve politik değişiklikler burada sahnelendi örneğin:
Piazza della Signoria'daki Loggia dei Lanzi, Donatello, Giambologna, Ammannati ve Cellini gibi diğer heykeltıraşların heykellerinin bulunduğu yerdir ancak bazıları asıllarını korumak için kopyalarıyla değiştirilmiştir.
Signoria meydanı etrafında tarihsel binalar ile çevrilmiş ve birçok heykel ve anıt bulunan çok çekici bir meydandır. Bu meydan bulunan "Loggia" adlı yapı üzeri kapalı ama kenarı kemerli ve açık bir gösterim binası olup içinde birçok antik ve yeni yapılmış heykeller gösterilmektedir.
Kentin en önemli sanat müzesi Piazza della Signoria'nın yakınındaki Uffizi Galerisi'dir. Dünya çapında İtalyan Rönesansı'nın en nadir örnekleri bu müzededir.
Bu müzeye çok yakın bir mesafede bulunan Arno Nehri'nin üzerindeki Ponte Vecchio (Eski Köprü) çok ilgi çekici bir köprüdür. Köprüler şehri Floransa'nın II. Dünya Savaşı'ndan zarar almadan tek çıkan köprüsüdür.
Kentin en önemli kilisesi yapımı 1436 yılında biten Santa Maria del Fiore'dir. Genellikle "Duomo" adıyla bilinen bu katedralin kubbesi mimarlık harikası olarak bilinir ve Floransa resimlerinde her zaman ön planda görünen bir yapıdır.
Duomo'nun bir parçası sanılan Campanile (çan kulesi) ve yine hemen yanındaki Battistero di San Giovanni Vaftizhanesi de özellikle bronzdan dökme kapılarında İncil sahnelerini rölyef hâlinde gösteren önemli yapıdır.
Floransa'da diğer müzeler Pitti Sarayı, Duomo Katedral Müzesi, Bargello heykel müzesi, Accademia delle Arti del Disegno Müzesi önemli dünya müzeleri arasındadır.
Boboli Bahçeleri, Santa Crocce, Santa Maria Novella ve San Lorenzo kiliseleri görülmeye değer yerlerdir.
Floransa, çeşitli dönemlerden birkaç saray ve bina içerir. Palazzo Vecchio, Floransa'nın belediye binası ve aynı zamanda sanat müzesidir. Bu büyük Romanesk mazgallı kale-saray, Michelangelo'nun Davut heykelinin kopyasının yanı sıra bitişikteki Loggia dei Lanzi heykel galerisiyle birlikte Signoria Meydanı'ya bakmaktadır. Başlangıçta Floransa Cumhuriyeti'nin yönetici organı olan Floransa Signoria'dan sonra "Palazzo della Signoria" denilen bu bölgeye ayrıca Sarayın uzun tarihi boyunca değişen kullanımına göre Palazzo del Popolo, Palazzo dei Priori ve Palazzo Ducale gibi birkaç isim daha verildi. Bina, şimdiki adını Medici dükünün konutu Arno Nehri boyunca Palazzo Pitti'ye taşındığında aldı. Vasari Koridoru aracılığıyla Uffizi ve Palazzo Pitti ile bağlantılıdır.
Michelozzo di Bartolomeo tarafından Medici ailesinden Cosimo il Vecchio için tasarlanan Palazzo Medici Riccardi, bir başka önemli yapıdır ve 1445 ile 1460 yılları arasında inşa edilmiştir. Rustik ve kesme taşlardan oluşan taş işçiliği ile ünlüdür. Bugün, Floransa Metropolitan Şehri'nin genel merkezidir ve müzelere ve Riccardiana Kütüphanesi'ne ev sahipliği yapar. Rustik taşıyla sivil mimarinin bir örneği olan Palazzo Strozzi, Palazzo Medici'den ilham aldı, ancak daha uyumlu oranlardadır. Bugün saray, yıllık antika sergisi (1959'da Bienal dell'Antiquariato olarak kuruldu), moda gösterileri ve diğer kültürel ve sanatsal etkinlikler gibi uluslararası sergiler için kullanılmaktadır. Burası ayrıca Istituto Nazionale del Rinascimento'nın ve kütüphanesi ve okuma odası ile ünlü Gabinetto Vieusseux'nün yeridir.
1446 ve 1451 yılları arasında Leon Battista Alberti tarafından tasarlanan ve en azından kısmen Bernardo Rossellino tarafından yürütülen Plazzo Rucellai; Eski Floransa Evi müzesine ev sahipliği yapan Palazzo Davanzati; 1871'de Neo-Rönasans tarzında tasarlanan Palazzo delle Assicurazioni Generali; Piazza Santa Trinita'daki Palazzo Spini Feroni, 1920'lerden beri ayakkabı tasarımcısı Salvatore Ferragamo tarafından sahip olunan, 13. yüzyıldan kalma tarihi bir özel saray; Palazzo Borghese, Palazzo di Bianca Cappello, Palazzo Antinori ve Santa Maria Novella Kraliyet binası da dahil olmak üzere diğerleri.[62]
Floransa, dünyanın en önemli sanat eserlerinden bazılarının sergilendiği çok sayıda müze ve sanat galerisi içerir. Şehir, dünyadaki en iyi korunmuş Rönesans sanat ve mimarlık merkezlerinden biridir ve yüksek oranda sanat, mimari ve kültür yoğunluğuna sahiptir.[63] En çok ziyaret edilen 15 İtalyan sanat müzesinin sıralama listesinde ⅔, Floransa müzeleri tarafından temsil edilmektedir.[64] Uffizi bunlardan biridir ve çok geniş bir uluslararası ve Floransalı sanat koleksiyonu vardır. Galeri, okullara ve kronolojik sıraya göre kataloglanmış birçok salonda eklemlenmiştir. Medici ailesinin yüzyıllar boyunca oluşturduğu sanat koleksiyonlarıyla şekillenen müze, çeşitli ressam ve sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapar. Vasari Koridoru, Palazzo Vecchio'yu Uffizi'den geçen Pitti Sarayı'na bağlayan ve Ponte Vecchio'nun üzerinden geçen bir başka galeridir. Galleria dell'Accademia, Davut dahil olmak üzere Michelangelo koleksiyonuna ev sahipliği yapar. Çeşitli sanatçı ve ressamların Rus ikonları ve eserlerinden oluşan bir koleksiyona sahiptir.
Diğer müze ve galeriler arasında Donatello, Giambologna ve Michelangelo gibi sanatçıların heykel çalışmalarına odaklanan Bargello; Medici ailesinin eski özel koleksiyonunun bir bölümünü içeren Palazzo Pitti.
Medici koleksiyonuna ek olarak sarayın galerileri de birkaçı Raphael ve Titian'ın, geniş kostüm koleksiyonları, tören arabaları, gümüş, porselen ve 18. yüzyıldan kalma bir modern sanat galerisi dahil olmak üzere birçok Rönesans eseri içerir. Saraya bitişik olan Boboli Bahçeleri, özenle düzenlenmiş çok sayıda heykele sahiptir.
Floransa'nın nüfusu diğer İtalyan kentleri gibi yaşlı bir nüfustur. 14 yaşın altındaki çocuklar nüfusun sadece %11'ini oluşturmaktayken 65 yaş üzerindeki emekliler nüfusun %28'ini oluştururlar.
Dünyaca ünlü modacı Gucci'nin merkezi Floransa'dadır.
Kentin ATAF adıyla bilinen oldukça etkin bir belediye otobüsü sistemi vardır. Floransa'nın Amerigo Vespucci Havaalanı kent merkezine çok yakın olup Lufthansa ve Air France gibi uluslararası uçak firmaları bu havaalanına çok sık seferler yapmaktadırlar.
Floransa şu kentlerle kardeş şehir ve dostluk paktı bağlantısı kurmuştur:[65]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.