Loading AI tools
Arap Baharı sonrası Libya'da çıkan iç savaş Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
2011 Libya İç Savaşı, bir Kuzey Afrika ülkesi olan Libya'da hükûmet ve Muammer Kaddafi karşıtı gösterilerle başlamış ve daha sonrasında gerçek anlamıyla bir iç savaşa dönüşmüş ayaklanmalar bütünüdür. Protestolar 7 Şubat 2011 tarihinde başlamış, iç savaş Sirte'nin düşmesi ve Muammer Kaddafi'nin öldürülmesiyle 20 Ekim 2011 tarihinde sona ermiştir. Medyaya göre olaylar halkın 2010-2011 yılı boyunca Arap dünyasını saran protestoların bir ayağı olan 2011 Mısır Devrimi'nden esinlenmesi sonucu başlamıştır.[14]
Bu maddenin daha doğru ve güvenilir bilgi sunması için güncellenmesi gerekmektedir. Daha fazla bilgi için tartışma sayfasına bakınız. |
Libya iç Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Arap Baharı | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
NATO üyeleri : Arap ülkeleri : | |||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Mustafa Abdül Celil |
Muammer Kaddafi (ölü) | ||||||
Güçler | |||||||
Yaklaşık 17.000 isyancı NATO kuvvetleri | 20,000-40,000 asker | ||||||
Kayıplar | |||||||
5,634–7,026 isyancı öldü, 2,886–3,005 kayıp |
2,217–2,486 asker öldü 1502 esir onlarca tank ve askeri araç Hava savunma sistemleri parçaları ve genel askeri altyapı | ||||||
Her iki tarafın ve sivillerin toplam kaybı: 25,000[12] – 30,000 ölü,[13] 4000 kayıp[13] |
18 Şubat 2011 tarihinde göstericiler Libyanın ikinci büyük şehri Bingazi'nin kontrolünü bazı polis ve askerlerin de desteğiyle ele geçirmişlerdir. Bunun üzerine hükûmet Bingazi'de yaşayan ve rejimin destekçisi seçilmiş askerî birlikleri yollamıştır.[15] Ülke, Ulusal Geçici Konsey (UGK) ve Libya Sosyalist Halk Cemahiriyesi olarak ikiye ayrılmıştır. 20-28 Ağustos tarihlerinde Trablus Muharebesi sonucu başkent Trablus UGK kontrolüne geçmiş, UGK yüzden fazla ülke tarafından tanınmıştır. 20 Ekim 2011 günü Muammer Kaddafi'nin memleketi Sirte'nin düşmesiyle Muammer Kaddafi öldürülmüş, iç savaş kesin UGK zaferiyle sona ermiştir.
Muammer Kaddafi 1969 yılında yaptığı darbe sonrasından bu yana Libya'yı yönetmekteydi. Fidel Castro'nun 2008 ve 2009 yılında ölen Ömer Bongo'dan sonra dünyada bir kraliyet ailesi dışında en uzun süreli devlet yöneticisi unvanını kazanmıştı.
Petrol halkın gelirinin %58'lik kısmını oluşturmaktaydı.[16] Hükûmet ve diğer sektörlerin vergi ihtiyacı düşük olduğu için orta sınıf gelişememektedir. İç savaş, Libya halkının Muammer el-Kaddafi'nin koltuğunu terk etmek istemesi ile başlamış ve Muammer el-Kaddafi koltuğu bırakmayınca gelişmiştir ve sonucunda 2011 Libya ayaklanması olmuştur. 2011 Libya bombardımanı ile dolaylı bir süreç ve olay olmuştur.
Şafak Yolculuğu Operasyonu, Birleşik Devletler'in Libya'ya müdahale için kullandığı kod addır.[17] Birleşik Krallık'ın Ellamy Operasyonu, Kanada'nın MOBILE Operasyonu ve Fransa'nın Harmattan Operasyonu ile ortak hareket eder. Muammer Kaddafi'nin halk ayaklanmasını bastırmak adına muhalif güçlere karşı kullandığı kuvveti durdurmak amacıyla düzenlenmiştir. 19 Mart 2011 tarihinde Paris'te düzenlenen konferans sonucu düzenlenmesi kararı alınmıştır.[18] Operasyon diğer koalisyon güçleri ile aynı gün başlamış ve ilk aşamada Tomahawk füzeleri kullanılmıştır.[19]
Operasyon, General Carter Ham komutasındaki ABD Afrika Komutanlığı tarafından yürütülürken, operasyonun taktik komutanlığı ise Amiral Sam Locklear tarafından USS Mount Whitney'den yürütülmektedir.[17][20]
Koalisyon güçleri hava saldırıları ile Kaddafi yönetimindeki askeri hedeflere yönelik füze bombardımanı başlattı. Pentagon, "ABD'nin operasyonda öncü konumda" olduğunu belirtti ve 112 Tomahawk'ın Kaddafi güçlerine karşı kullanıldığını ve özellikle başkent Trablus çevresindeki 20 hava savunma sisteminin vurulduğu bildirdi.[17][24][25] Ayrıca Pentagon raporlarında Birleşmiş Milletler tarafından uçuşa yasak bölge ilan edilen Libya topraklarında Amerikan savaş uçaklarının yalnızca Kaddafi güçlerini hedef alacağı geçmiştir.
Libya resmi haber ajansı ise Kaddafi'nin başkentteki ikametgâhında insan kalkanı oluşturulduğunu açıklarken, saldırılarda sivil hedeflerin vurulduğunu bildirdi.
2011 Libya bombardımanı, 19 Mart 2011 tarihi, UTC saati ile 16.45'te Libya'daki karışıklığı düzeltme amaçlı operasyonudur.[29][30][31] 19 Mart günü, operasyon öncesinde UTC ile saat 13.30'da Paris'te yapılan toplantıya Fransa cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, BM genel sekreteri Ban Ki-moon, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, İngiltere Başbakanı David Cameron, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve bazı temsilciler katıldı.[32] Toplantı sonrasında da hava ve füze taarruzu başlamıştır.[33][34] Saldırının ardından çeşitli tepkiler gelmiştir, Rus Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç, "Bir dizi ülkenin hava kuvvetleri, 19 Mart'ta Libya'ya karşı askeri eylemlere başladı. Moskova, bu askeri eylemi üzüntüyle karşılamaktadır" dedi.[35]
18 Mart tarihinde kamuoyunda, koalisyon devletlerinin Libya'ya müdahale edeceği söylenmeye başlamıştı. Libya Başbakanı Muammer Kaddafi, Barack Obama'ya operasyon öncesinde mektup yazmıştır, mektupta Obama'ya sitem etmiş ve isyancılara karşı tutumunu savunmuştur:
“ |
Oğlumuz Sayın Barack Hüseyin Obama’ya. Sana daha önce de söyledim. Allah korusun Libya ile ABD savaşa girse bile sen bizim oğlumuz olarak kalacaksın. Bizim gözümüzdeki resmin değişmeyecek. Senden aynı imajı korumanı istiyorum. Eli silahlı El Kaide militanları senin ülkendeki şehirleri kontrol etseydi sen ne yapardın? Söyle ben de aynı yolu izleyeyim[36] |
„ |
—Muammer Kaddafi |
Paris zirvesi devam ederken Kaddafi, müdahale etmeyi görüşen devletleri uyaran bir mesaj yayınlamıştır. Mesajında "Libyalılar ülkeleri için ölmeye hazır" ve "Libya’ya müdahaleden pişman olursunuz. Libya sizin değil, Libyalılarındır" dedi[36][37]
Operasyon öncesi ve operasyon aşaması kronolojide UTC saatleri ile belirtilmiştir.[38]
20:48 — Libya hükûmeti tüm askerlere ateşkes emri verdiklerini açıkladı.
Koalisyon temsilcileri, saldırılarda Libya askerî güçlerinin hedef olduğunu belirtmişti. Libya'nın ise resmi rakamlarla askerî güçleri şöyle;[39]Kara Kuvvetleri: 50.000 asker (25.000 zorunlu), 800 kadar ana muharebe tankı (birçoğu hizmet dışı), 1000 adet zırhlı muharebe aracı, 945 adet zırhlı personel taşıyıcı, 2.421 adet ağır silah, 400 adet karadan havaya füze.
Libyadaki Darnah, Bingazi, Beni Velid ve diğer şehirlerde 13-16 Ocak tarihlerinde ortaya çıkan gecikme, politik bozulma ve protestolarda kargaşa oldu ve hükûmetin inşa ettiği evler işgal edildi.[40] Hükûmet, 27 Ocak tarihine kadar gelişme sağlamak ve ev tedarik etmek için 24 milyarlık yatırım fonuyla ev sorununa çözüm getirdi.
Ocak ayının sonunda, yazar, politik yorumcu ve muhasebeci olan Cemal El Hacı, Tunus ve Mısırdaki isyanlardan esinlenerek Libya'da özgürlük gösterileri yapılması için internetten çağrıda bulundu. El Hacı 1 Şubat'ta sivil polisler tarafından tutuklandı ve 3 Şubat'ta arabasıyla bir kişiyi yaralamak suçundan hakkında dava açıldı. Uluslararası Af Örgütü, El Hacının önceden şiddet içermeyen politik görüşlerinden dolayı tutuklandığı için şimdiki tutuklanmasının asıl sebebinin de gösteriler için yapmış olduğu çağrı olduğunu iddia etti.[41][42]
15 Şubat tarihinde öğleden sonra yaklaşık 200 kişi Bingazi polis karakolunda tutuklanan insan hakları savunucusu Fethi Terbel lehinde protestolara başladı.[43]
Akşam saatlerine doğru protestocuların sayısı 500 ila 600 arasında bir sayıya yükseldi. Protestocular polisin sert tepkisiyle dağıtılmak istendi.[44]
El-Beyda ve Az Zintan şehirlerinde yüzlerce protestocu rejim aleyhinde sloganlar atmaya ve polis güçleri ile güvenlik güçleri binalarına ateş açmaya başladı.[45]
istedi.[46]
Kaddafi rejimi karşıtı protestoların en şiddetli geçtiği gün oldu.[49][50][51] Libya muhalefeti Kaddafi karşıtı herkesi sokağa çıkmaya çağırdı. Protestolar gün boyu sürdü ve Bingazi şehrinin kontrolü hapisten kaçan 30 kişinin önderliğinde Kaddafi karşıtlarına geçti. Keskin nişancılardan ve helikopterlerden insanların üzerine ateş açıldı.[52]
BBC'ye göre Trablusta büyük gruplar olmamak üzere protestolar 5 büyük Libya şehrine yayıldı.
Polis ve asker güçleri şehir protestocuların eline geçince şehri tek etmek zorunda kaldılar. Bazı askerî personelin de protestoculara katıldığı gözlendi.[55] 2 polisin de halk tarafından linç edildiği Kaddafi yanlısı Oea adlı gazete tarafından yazıldı.[56]
Protestolar üçüncü gününde de yayılarak devam etti.[58] Karşıt gruplar,uluslararası toplum baskı yapmadığı takdirde hükûmetin katliam yapacağı uyarısında bulundu.[59] Libya'daki görgü tanıkları helikopter lerin hükûmet karşıtı protestoculara havadan ateş açtığını rapor etti.[60] Askerler El Bayda şehrinden çekildiler.[61] İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Libya gazetesi Quryna,49 kişinin öldürüldüğü ve bazı protestoların buna rağmen devam ettiği 18 Şubat'ta Bengazi ve diğer doğu şehirlerinde binlerce göstericinin sokaklara döküldüğünü söylediler. Ağır silahlar, helikopter silahları ve uçaksavar füze rampaları insanları öldürmek için kullanıldı.[62] Ayrıca Misurata 'da da protestoların olduğu rapor edildi.[63] Agence France-Presse tarafından yerel kaynaklarca düzenlenen bir ölüm bilanço raporuna göre 15 Şubat'ta patlak veren gösterilerde en az 41 kişi öldü.Bu rapor, 18 Şubat'ta el-Beyda'da, gazetelerin söylediğine göre asılan 2 polisi içermiyordu. New York kaynaklı İnsan Hakları İzleme Örgütü, hastane çalışanları ve görgü tanıklarından alıntılayarak, güvenlik güçlerinin 80'den fazla Kaddafi-rejimi-karşıtı protestocunun karışıklık bölgesi olan güney Libya'da öldürüldüğünü söyledi. Daha sonra karşıt gruplar ölü sayısını 120'nin üstünde olarak bildirdi.[64] New York kaynaklı İnsan Hakları İzleme Örgütü 19 Şubat'ta ölü sayısını "yaklaşık" 104 olarak açıklarken, Bingazi sakinleri El Cezire ye en az 200 kişinin öldüğünü söyledi. Birleşik Krallık'ın eski Dışişleri Sekreteri ve İstihbarat ve Güvenlik Konseyi başkanı Sir Malcolm Rifkind, BBC Radyo 4'ün Bugün Programı 'na Orta Doğu 'daki protestoların 1989 Doğu Avrupa'sındaki komünizm karşıtı ve demokrasi yanlısı olaylara benzediğini söyledi.[65] İngiliz Dışişleri Sekreteri William Hague Libya, Bahreyn ve Yemen 'deki protestoculara karşı kullanılan "kabul edilemez şiddetten" ötürü son derece "kaygılı" olduğunu söyledi.[66]
Trablus'ta küçük protestoların başgösterdiğini rapor eden sakinlerle birlikte protestolar git gide arttı,[67] ki bu da ülkenin güney kesiminden başlayıp Kaddafi'nin güç merkezine doğru ilerleyen ve büyüyen bir karışıklık anlamına geliyordu.[68] Hastaneler kaynaklarının tükendiğini doğruladı ve doktorlar Bingazi'deki ölüm bilançosunun 200-300 arasında olduğunu tahmin ediyor.[69] Bengazi'deki insanlar polisi başarılı bir şekilde yönlendirip bazı anahtar askeri bölgeleri yakaladıktan sonra, yerel askeri ekipler de resmi olarak protestoculara katıldılar.[70] Bu zamana kadar Bingazi'deki protestocular on binlere,hatta belki de yüz binlere ulaşmıştı.[71] Daha sonra bazı askerî birliklerin protestocuları korurken zarar gördükleri de rapor edildi.[72] Tüm Libya'dan birkaç ileri gelen Müslüman din adamı ve kabile lideri rejimin yaptığı bu katliama son verilmesi ve hükûmetin çekilmesi çağrısında bulundu. Protestocuların polis tarafından çabucak kuşatıldığı Trablus'ta geceye dek spontan ve büyük gösteriler oldu.[73] Bir kabile lideri petrol ihracatını kesme tehdidinde bulundu.[74]
Saif El İslam devlet televizyonuna çıktı ve "yabancı acentalara" "yakma ve sabotaj eylemleri"ni ve özellikle İsrail ile Mısır,Tunus,Bahreyn ve Yemen'deki diğer Arap liderlerini karışıklıkları göz ardı etmelerinden dolayı suçladı.[68] Karışıklıkların "bir iç savaşa neden olabileceğini" söyledi ve 1937'deki Libya İç Savaşı 'na işaret etti.Ayrıca Libya'nın çevre şehirlerinden farklı olduğunu söyledi. İki bakan da istifa etti.[74][75] Arap Birliği'nin Libyalı temsilcisi, nedenini "protestoculara karşı baskı" olarak belirtti ve istifa etti.[76] Ayrıca Kaddafi'nin Brezilya ya da Venezuela'ya giderek Saif El İslam'ı görevde bıraktığına dair doğrulanmamış haberler de vardı.[77][78] Amerika Dışişleri Bakanlığı, Amerikan Elçiliği üzerinden kendi vatandaşları için ülkede devam eden karışıklıklar hakkında bir seyahat uyarısı yayınladı.[79]
• Seyfülislam Muammer El-Kaddafi yaşananları tartışmak için bir "genel meclis" toplanmasını istedi.[74]
• LTT Wimax internet, Al Madar cep telefonu servisi ve mesajlaşma servisleri Trablus bölgesinde saat 03.00'ten itibaren düzeltildi.[kaynak belirtilmeli]
• Bingazi'de göstericiler sokakların kontrolünü ele geçirdi, güvenlik güçlerinin ana karargâhındaki silahlara ve yerel radyo istasyonuna el koydu; Özgür Libya'nın Sesi adıyla kendi yayınlarını başlattılar. Göstericiler, ana mahkeme binasının üstündeki Libya bayrağını da indirerek, eski Libya krallığının bayrağı ile değiştirdiler.[80]
• Haberler Trablus'ta, Genel Halk Meclisinin buluşma yeri olan Halk Konağı'nın ateşe verildiğini belirtti.[81] Trablus'ta devlet televizyonu binasının göstericilerce dağıtıldığını ve en az bir polis karakolunun yakıldığını söyleyen haberler de vardı.[82] Libya Donanması'na ait savaş gemilerinin yerleşim yerlerini bombalamaya başladığı ve bilinmeyen sayıda can kayıplarına neden olduğu söylendi.[83] Bankalar ve diğer hükûmet binaları gün boyu yağmalandı. Göstericiler güvenlik güçleriyle çatıştı ve bütün şehirde ağır silah sesleri duyuldu. En az 61 kişi öldürüldü.
• Kaddafi'nin, Trablus'taki Genel Halk Meclisi ve devlet televizyonu binalarının göstericilerce istila edilmesinden ve yakılmasından sonra şehirden kaçtığını iddia eden haberler vardı. Söylentilere göre Kaddafi ya Sabha kasabasına ya da Venezuela'ya kaçmıştı.[84] Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı William Hague de Kaddafi'nin Libya'yı terk ettiğini ve Venezuela'ya doğru yola çıktığı bilgisini aldıklarını söyledi. Venezuela hükûmeti yetkilileri ise Kaddafi'nin Libya'yı terk ettiğini ve Caracas'a doğru yol alan bir uçakta olduğunu yalanladı.[85] Sonraları, Hague'in iddiasını dillendirdiği sırada Kaddafi'nin oğullarından birinin Isla Margarita, Venezuela'ya gittiği bildirildi.[86]
• BBC News Libya Ordusu'nun "gücünü elinde tutmak için direnen Kaddafi'ye bağlı kuvvetlerle çarpıştığını" bildirdi.[87] Bir grup subay da meslektaşlarına "halka katılma" ve Kaddafi'yi makamından uzaklaştırma çağrısı yaptı. Libya'daki İslami liderler ve alimler de Müslümanları Kaddafi'ye karşı ayaklanmaya çağırdı.[88] Libya'nın Endonezya, Bangladeş, Avrupa Birliği ve Hindistan büyükelçileri Kaddafi rejiminin yaptıklarından dolayı görevlerini bıraktıklarını açıkladılar.[89]
• İnternet hacktivistleri Anonymous, NATO'ya Libya'yı rahat bırakmasını tavsiye eden bir bildiri yayımladı.[90]
• Kaddafi, Libya Devlet Televizyonu'nda Trablus'ta Yeşil Meydan'da gençlere konuştuğunu söylediği bir görüntü verdi,[91] şunu da söyledi:
“ | Trablus'tayım.[92] Başıboş köpeklere ait haber kanallarına inanmayın.[93] | „ |
21-22 Şubat'ı bağlayan gece boyu silah seslerinin duyulduğu söylendi. Hükûmete bağlı askerlerin, saf değiştiren askerleri protestolardan uzak tutmak için bombardımana devam ettiği; savaş uçaklarının, askerlerin protestoculara katılmalarını engellemek için mühimmat depolarını hedef aldığı bildirildi.
Libya lideri Muammer Kaddafi'nin, yaptığı ateşkes çağrısına hem NATO hem de Libyalı isyancılar olumsuz yanıt verdi. NATO Kaddafi'ye bağlı güçlerin, Libya liderinin televizyondan yaptığı ateşkes teklifinden sadece saatler öncesinde, kuşatma altındaki Misrata limanına ayrım gözetmeksizin topçu ateşi açtığını ve çok sayıda kişiyi öldürdüğünü belirtti.
NATO'nun düzenlediği hava saldırısında Libya lideri Muammer Kaddafi'nin en küçük oğlu Seyfül Arab Kaddafi ile 3 torunu öldü.
Libya hükûmet sözcüsü Musa İbrahim açıklamasında, Seyfül Arab'ın 29 yaşında olduğunu ve henüz Almanya'da öğrenimini sürdürdüğünü belirterek, saldırıda ayrıca Kaddafi ailesi ve yakınlarından bazılarının yaralandığını kaydetti.
Musa İbrahim, saldırı sırasında Muammer Kaddafi'nin eşiyle birlikte evde olduğunu, ancak her ikisinin de saldırıdan yara almadan kurtulduğunu söyledi.
Bir NATO yetkilisi, başka bir ateşkes teklifini dikkate almadan önce Kaddafi güçlerinin sivillere yönelik saldırılarına son vermesini istedi.
Muammer Kaddafi 20 Ekim 2011 tarihinde, memleketi Sirte'de, Libya Ulusal Geçici Konseyi askerleri tarafından yakalandı ve linç edilerek öldürüldü. Sol kulak ile göz aralığının ortasında ve sağ alt karın boşluğundaki kurşun izleri bulunuyor. Muhaliflerin çekmiş olduğu videolarda Kaddafi'nin darp edildiği ortadadır. Linç edilerek öldürülmesi bazı çevrelerde tepkiye sebep olmuştur.[94] Kaddafinin cesedi "Afrika pazarı" adı verilen bir pazardaki soğuk hava deposunda tutuldu ve isteyen insanlar Kaddafi'nin cesedi ile fotoğraf ve video çektirdiler.[95] Kaddafi 25 Ekim 2011 tarihinde çölde bilinmeyen bir yerde gömülmüştür.
Kaddafi 13 Şubat tarihinde halkı Facebook kullanılmaması için uyardı.[96] İnternet aktivistleri ve blog sahipleri tutuklandı.[97] El Cezire kanalına demeç veren yazar İdris El Mesmar 15 Şubat tarihinde tutuklandı. 4 Mayıs tarihinde Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin başsavcısı, üç Libyalı yetkiliyi, birkaç hafta içinde insanlığa karşı suç işlemekle itham etmeyi planladığını açıkladı.
New York kaynaklı İnsan Hakları İzleme Örgütü 19 Şubat'ta ülke genelinde bir ölüm bilançosu anketi yaptığında Bingazi sakinleri El Cezire 'ye en az 200 kişinin öldüğünü söyledi.[63] Diğer kaynaklar sadece Bingazi 'deki ölü sayısını 220 olarak verdi.[98] İnsan Hakları İzleme Örgütü 20 Şubat'ta Libya'nın Bingazi şehrinde ölenlerin sayısının 100'ü geçtiğini söyledi.[68]
Bir Adnkronos röportajında, Libya tahtının hak sahibi Prens İdris el-Senussi, değişiklikler başladığı zaman ülkeye dönmeye hazır olduğunu belirtti.[99] Uluslarüstü durum 18 Şubat'ta BM İnsan Hakları Yüksek Delegesi Navi Pillay Libya'daki, 2011 Bahreyn protestoları 'ndaki ve 2011 Yemen protestoları 'ndaki güvenlik güçlerinin şiddetini kınadı. Pillay göstericilere karşı canlı mühimmat kullanılması konusunda Libya'yı özellikle vurguladı.[100] uluslararası Birleşik Krallık, "resmi görevliler ihracatların bölgesel ya da iç karışıklıkları tetikleyebileceği veya baskıların artmasına yardımcı olabileceği riski olduğunu belirtmişken, ihracat lisanlarının kullanılamayacağını" söyleyerek ve karışıklıklara dayanarak bazı ihracat kollarını geri çekeceğini duyurdu.[101]
ABD Başkanı Barack Obama şiddetle ilgili "derin kaygıları" olduğunu ifade etti.[102] Diğer Bölgesel ekonomik stok pazarı indeksleri karışıklıkları yayma konusu üzerine 20 Şubat'ta düşüş yaşadı.[103] Medya Libya devlet televizyonu ülkenin güney bölgelerindeki hükûmet karşıtı protestolar hakkında hiçbir yayın yapmadı ve 17 Şubat'a kadar normal yayın akışını sürdürdü.[104] 16 Şubat'taki sabah haber bülteni sırasında Libya devlet televizyonu yaklaşık 200-300 kişilik güçlü ve "tüm ülke genelinden" olduğu söylenen Kaddafi yanlısı protestoları tekrar tekrar gösterdi.Bu eylemlerde bir ara kalabalığın El Cezire karşıtı sloganlar attığı da duyuldu. Quatarie TV kanalı Sirte 'den, Kaddafi'nin doğum yerinden Kaddafi gösterileri ile ilgili yayına başlamıştı. Bir önceki gece Libya devlet televizyonu Kaddafi'nin, 16 Şubat'ta Amerika Birleşik Devletleri ile onların Siyonist işbirlikçileri aleyhinde yaptığı ve destekleyici bir kalabalık karşısında gerçekleştirdiği konuşmasını canlı yayınlamıştı .[104] Ayrıca yanan binalar ve arabaların da yayınları yapılmaya başlandı ki bu durum,olayı gözlemleyenlere göre, hükûmet medyasının doğuda büyüyen karışıklıkları ilk kez kabul ettiği an olarak belirtildi ve kanal,20 Şubat'ta hükûmetin direkt olarak ve gerekirse güç kullanarak engellemesi gerektiği bir şekilde yayıldığını ifade etti.[68] Kaddafi'nin 19 Şubat'ta destekleyicileriyle beraber Nalut 'ta gerçekleştirdiği birlik konuşmasının da yayını yapıldı.[68] Libya'nın sahip olduğu ve Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam lehinde açıklamalar yapan Londra menşeli elektronik gazete al-Yawm, Bingazi ve el-Beyda şehirlerinde yapılan Kaddafi karşıtı protestolar hakkında özgürce yayın yapabilen tek Libya kaynağıydı. Bu gazete genellikle dengeli, tarafsız çalışma yapmaktadır ve Bingazi ve El-Baydam'daki "güvenilir" kaynaklardan alıntılar yaparak Kaddafi rejimine karşı yapılan protestolar hakkında 16 makale yayınlamıştır. Ayrıca Trablus'taki Kaddafi eylemleri hakkında yayın yapmamıştır.[105] El-Yawn gazetesi, kalabalık bir grup Ulusal Güvenlik Binasını yıkma girişiminde bulundukları,iki arabayı yaktıkları ve yerel trafik polisi başkanlığını ateşe verdikleri için El Baydam 'da 4 protestocu öldürüldüğünü söyledi. Al-Shams ve Al-Jamahiriya devlet gazetelerine göre, Libyalı cep telefonu kullanıcılarına "devlet güvenlik servisinden gelen direktifler" sonucunda 17 Şubat'ta sokaklara çıkmaları ile ilgili uyaran bir mesaj geldi ki bu servisler ülkenin iki mobil iletişim ağını kullanmakta ve kontrol etmektedir.[104] Al-Jamahiriya'nın ilk sayfası Kaddafi yanlısı gösteriler ve önceki gün Trablus'ta Kaddafi'nin Ahly futbol kulübü ile bir araya gelmesi haberleri ile doluydu, devlet kaynaklı Al-Shams ise bu olayları büyük ölçüde atlamıştı. Daha sonra güvenlik güçlerinin durumu "kontrol" etmek için oraya geldiği ve "şehir dışından" ve "yabancı acentalardan" giriş yaptıkları bu haberlere eklendi.
Önceleri Seyfülislam'ın al-Ghad Medya Kuruluşu 'nun bir parçası olan Quryna, 2010'da Libya devleti tarafından alındı, Bingazi'de düzenin sağlanması ile ilgili son bir rapor yayınladı.Bir makale Libya lideri Kaddafi ile tanışan ve protestoları kınayan "17 Şubat 2006 şehitleri" nin aileleri ile ilgili rapor verdi.
BBC News 18 Şubat'ta "devlet gazetelerinin öncülerinden" Al-Zahf Al-Akhdar'ın protestolara karşı görünüşte bir anlaşmaz tavır takındığını rapor etti ve şöyle yazdı:
"Bu küçük gruplardan [protestocular] gelebilecek herhangi bir zararda - bu insanlar ve asil devrimci güç şiddetle cevap verecektir, ...
İnsanlarımızın gücü, Jamahiriya [yönetim sistemi], devrim ve Kaddafi tüm kırmızı çizgileri oluşturur ve her kim bu çizgileri geçmeye ya da yaklaşmaya çalışırsa bu intiharî bir girişimdir, ateşle oynamak olur."
Libya devlet televizyonu Kaddafi'nin, protestocuların destekleyici sloganları eşliğinde 18 Şubat'ta gerçekleştirdiği Trablus'taki Yeşil Meydan'a kısa bir ziyarette bulunmasının fotoğraflarını yayınladı. BBC News 18 Şubat'ta "Bingazi'de ağır silah kullanımının bildirildiğini" rapor etti. Libya hükûmeti haberleri tamamen kesintiye uğrattı ve yabancı gazeteciler yasaklanıp ülkeden çıkarıldı.[106] Bir hükûmet gazetesi protestocuları Siyonizm ile suçladı.[107]
Libya'da tıbbi malzemeler, yakacak ve yiyecek madde sıkıntısı tehlikeli bir şekilde artmaktadır.[108] 25 Şubat'ta Uluslararası Kızılhaç Komitesi Kızılhaç Libya'daki şiddetli olaylardan etkilenen insanların ihtiyaçlarını karşılamak için 6.4 milyon dolarlık bir acil durum kampanyası başlattı.[109] 2 Mart'ta ise Kızılhaç genel direktörü, sağlık personelinin bölgede işini güven içinde yapabilmesi için herkesin koordineli bir şekilde çalışması gerektiğini hatırlattı.[110] Trablus'taki şiddetten kara yoluyla kaçmaya çalışan günde en az 4.000 kişi, ayaklanmanın ilk günlerinde Libya-Tunus sınırından geçiyordu.Olaylardan kaçanların arasında Mısır,Tunus ve Türk gibi yabancı milletlerden insanlar ve Libyalılar vardı.[111] 1 Mart'tan itibaren, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Tunus ve Libya arasındaki kimsesiz toprakta tehlike altında tutulmuş Afrikalılara karşı ayrımcılık iddialarını doğrulamıştı.[112] 3 Mart'tan itibaren de, sayıları 200.000 olarak tahmin edilen mülteciler Libya'dan Tunus ya da Mısır'a kaçmıştı.Ras Ejder 'de 10.000 kapasiteli de bölgesel bir mülteci kampı kuruldu ve 20.000 ile 30.000 arasında kişi ile dolup taştı. Binlerce insan daha hala sınırın Libya tarafında kalmıştı.3 Mart'tan itibaren bu durum lojistik bir kâbus olarak nitelendirildi ve Dünya Sağlık Örgütü salgın hastalık uyarısı yaptı.[113]
2 milyona yakın bir göçmen miktarı ile, Libya'ya sınırı olan özellikle Mısır ve Tunus gibi şehirler, şiddetten kaçan ulusların ve göçmenlerin sığındığı başlıca yerler oldu. Libyalı milliyetçiler ve göçmen işçiler Mısır'ın Sallum ve Tunus'un Ras Ajdir kentlerine gidiyorlar ve bu durum bir insani kriz ortaya çıkarıyordu. Uluslararası Göçmen Teşkilatı 'na göre 7 Mart'ta Tunus'a 115.399 göçmen (bunlardan 19.184'ü Tunuslu, 47.631'i Mısırlı geri kalanı da çeşitli uluslardandı) Tunus'a, 101,609 göçmen Mısır'a (bunların 65.509'u Mısırlıydı), 2.205 Nijer'e (1.865'i Nijerliydi) ve 5.448 göçmen de Cezayir'e geldi.[114]
Şubat sonunda El Cezire Afrikalı göçmen işçilere saldırıldığını,yaralılar hatta tanıklara göre hükûmet karşıtı gruplar tarafından öldürülenler olduğunu bildirdi. Julius Kiluu, altmış yaşında bir inşaat süpervizörü Reuters'a "Bize insanları öldürmek için tutulmuş kimseler olduğumuzu söyleyen bir yerel grup tarafından saldırıya uğradık. Siyahi insanları görmek istemediklerini de eklemem gerekiyor." diye konuştu. "Kampımız yakıldı, havaalanına gidebilmemiz için bizlere Kenya elçiliği ve kendi ekibimiz eşlik etti." dedi.[115]
2 Mart'ta, Kraliyet Donanması 'ndan HMS York, İsviçre Hükûmeti tarafından desteklenmiş olan tıbbi ve diğer yardım malzemelerini Bingazi'ye getirdi. Bingazi Tıp Merkezi 'ne yapılan tıbbi yardımların direkt olarak Bingazi havaalanına uçması bekleniyordu ama havaalanı kapanınca, yardımlar Malta 'ya yönlendirildi.Yardımlar, Malta Silahlı Kuvvetleri tarafından kısa sürede havaalanından fırkateyne yönlendirildi.[116][117] 8 Mart'ta Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı 'ndan bir konvoy Libya'ya girmişti ve DGP, aynı gün Bingazi şehrinin doğu limanına varmasının beklendiğini söylemişti. Yetmiş metrik ton yüksek-voltajlı tarih çizgisi taşıyan konvoy doğu limanı yolunda Mısır sınırını geçti.
7 Mart'ta BM yardım koordinatörü Valerie Amos Libya'da savaşın anlamını, bir milyondan fazla insanın ülke dışına ya da içine kaçması ve bu insanların yardıma ihtiyacı olması şeklinde ifade etti.[118][119]
İslami Kurtuluş ve Dünya Gıda Programı (DGP) da Misrata'ya bir insani yardım konvoyu düzenlemiştir.[120]
Ayın 14'ü sonlarında bir insani yardım gemisi limanın etrafındaki geçici yerleşmelerde çadırlarda yaşayan yaklaşık 8.300 göçmenin boşaltılması için Misrata şehri limanında doka girdi. Kızılhaç da yakın bir tarihte tıbbi malzeme gemilerinden birinin Misrata limanına gelmesini beklediklerini ifade etti.[121]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.