Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Slippery When Wet, Amerikalı rock müzik grubu Bon Jovi'nin 18 Ağustos 1986'da Mercury Records tarafından satışa sunulan üçüncü albümüdür. Prodüktörlüğünü Bruce Fairbairn'in üstlendiği albüm Kanada'nın Vancouver şehrindeki Little Mountain Stüdyoları'nda kaydedildi. Bon Jovi'nin kariyerinin dönüm noktası olarak nitelendirilen Slippery When Wet, grubun ticari açıdan en başarılı albümüdür ve Bon Jovi'yi zirveye taşıyan albüm olmuştur. Bon Jovi'nin en bilindik hitleri olan "You Give Love a Bad Name", "Livin' on a Prayer" ve "Wanted Dead or Alive"ı içeren albüm 1987'de Billboard dergisi tarafından yılın en çok satan albümü olarak belirlendi.[1]
Slippery When Wet | ||||
---|---|---|---|---|
Bon Jovi stüdyo albümü | ||||
Yayımlanma | 18 Ağustos 1986 | |||
Kaydedilme | Ocak 1986 - Haziran 1986, Little Mountain, Vancouver, Kanada | |||
Tarz | Glam metal, Hard rock | |||
Yapımcı | Bruce Fairbain | |||
Bon Jovi kronolojisi | ||||
| ||||
Slippery When Wet albümünden çıkan single'lar | ||||
|
Tüm dünyada günümüze dek 28 milyondan fazla satan ve tüm zamanların en çok satan albümleri arasında yer alan Slippery When Wet,[2] 2006 yılında Robert Dimery tarafından hazırlanan Ölmeden Önce Dinlemeniz Gereken 1001 Albüm kitabında yer aldı ve [2] 2007 yılında NARM ve Rock and Roll Hall of Fame tarafından hazırlanan "her müzik koleksiyonunda olması gereken 200 albüm" listesinde yer aldı.[3]
Bon Jovi, 1984 çıkışlı kendi adını taşıyan ilk albümü ve 1985 yılında yayımlanan ikinci albümü 7800° Fahrenheit ile istediği çıkışı yakalayamamıştı. Her iki albüm de ABD'de altın plak ile ödüllendirilip orta düzeyde başarı elde etmiş, birkaç hit çıkarsa da hem grubun hem de plak şirketinin ticari açıdan beklentilerini karşılamamıştı. Grup üyeleri her zaman hayal ettikleri rock yıldızlığı konumuna ulaşamamış hala alt grup olarak sahne almaktaydılar.[4] Grup, 1985 yılının Aralık ayında Ratt'in alt grubu olarak çıktıkları Amerika turu biter bitmez New Jersey'ye döndü üçüncü albümleri için 1986'nın Ocak ayından itibaren çalışmaya başladı.
Bon Jovi, üçüncü albümlerinin ya tamam ya devam albümü olacağını ve elde edecekleri büyük başarının bu albüme bağlı olduğunu düşünüyordu. Albümün beste aşaması 1986 yılının Ocak ayında başladı. "Wanted Dead Or Alive" ve "Never Say Goodbye" bu çalışmalar esnasında bir öğleden sonra Richie Sambora'nın annesinin New Jersey'deki evinde Jon Bon Jovi ve Richie Sambora tarafından yazıldı. Grubun ilk iki albümlerinin turneleri esnasındaki yaşamlarından esinlenerek yazılmış olan "Wanted Dead Or A Alive"'ın sözlerinde Jon Bon Jovi, turne esnasında yollarda kendini bir kovboy gibi hissederken turne otobüsünü ise çelik bir ata benzetmektedir.[5] "Wanted Dead Or Alive" ve "Never Say Goodbye"'ın ardından Jon Bon Jovi ve Richie Sambora, "Let It Rock", "Raise Your Hands" ve "Social Diseise" şarkılarını yazdı. Albümde Jon Bon Jovi'nin tek başına yazdığı tek şarkı "Wild In The Streets" idi.
Jon Bon Jovi'nin asıl düşüncesi, Bryan Adams'ın Tina Turner'la yaptığı düete benzer benzer bir şey yapmaktı. Başka biri için şarkı yazıp beraber düet yapmak düşüncesindeydi.[6] Ancak bu fikir değişti ve A&R yetkilisi Desmond Child ismini buldu. Jon Bon Jovi ve Richie Sambora ünlü söz yazarı ve besteci Desmond Child ile ilk olarak New Jersey'de, Richie Sambora'nın annesinin evinde buluştular. Bir araya geldikleri ilk gün, evin bodrum katında birbirlerini daha iyi tanımak adına birkaç saat süren bir sohbetin ardından merdivenlere oturarak "You Give Love A Bad Name"'i yazmaya başladılar. Şarkı, bir buçuk saat içinde tamamlandı. "Livin On A Prayer" ise Jon Bon Jovi, Richie Sambora ve Desmond Child tarafından Desmond Child'ın New York'taki evinde yazıldı. Şarkının sözleri, işsiz kaldığı için gitarını satmak zorunda kalan Tommy ve onun için restoranda çalışan fakat kaçma hayalleri kuran Gina'nın hayata tutunma hikâyeleri hakkındadır. Şarkı piyano ile bilikte ilk yazıldığında bilinen son halinden oldukça uzaktı. Şarkının ünlü bass riffi ve grup albümü kaydetmek için bir araya geldiğinde ortaya çıktı. Richie Sambora, "Livin' On A Prayer" şarkısıyla ve Bon Jovi ile özdeşleşmiş Talk Box'ı ilk kez bu şarkıda kullandı. Richie Sambora, bu aleti kullanmada Joe Walsh ve Peter Frampton'dan ilham aldığını belirtmiştir. Jon Bon Jovi ve Richie Sambora albüm için Desmond Child ile "I'd Die For You" ve "Without Love" olmak üzere iki şarkı daha yazdılar. Jon Bon Jovi, ilerleyen yıllarda verdiği bir demeçte şarkı Desmond Child ile çalışmakla ilgili olarak;
Bizi bir üst seviyeye taşıyacak yazarlık seviyesine sahipti. Ne olduğumuzu değiştirmeye çalışmadı ama elimizdekilerden biraz daha fazlasını elde edebilmemiz için ekstra yollar önermek amacıyla iyileştirmeye çalıştı;
Jon Bon Jovi ve Richie Sambora, ilk iki albümün soundundan memnun olmadıkları için yeni albümde farklı bir prodüktör arayışı içerisindelerdi. Kanadalı prodüktör Bruce Fairbairn'in hard rock grubu Black 'n Blue'nun prodüktörlüğünü yaptığı 1985 tarihli Without Love albümü, ses kalitesiyle Jon Bon Jovi'nin ilgisini çekti ve hemen Bruce Fairbairn'i aradı.[7] Bruce Fairbairn ancak Kanada'ya gelirlerse onlarla beraber çalışmayı kabul edeceğini söyledi. Grup beste aşamasından sonra Bruce Fairbairn ve albümün miksini yapacak olan ses teknisyeni Bob Rock ile Kanada'nın Vancouver şehrinde Little Mountain Stüdyoları'nda albümün kaydı üzerinde çalışmaya başladılar. Grubun albümün kaydı için gittiği Kanada'nın Vancouver şehri ile ilgili olarak Richie Sambora şu yorumu yapmıştır;
İlk iki albümde kontrol bizde değildi. Plak şirketinden oradan buradan çok fazla işimize karışan insan çıkıyordu. Çok gençtik ve bazı şeyleri kafamıza zorla sokuyorlardı, kendi düşüncelerimiz ikinci planda kalıyordu. Slippery albümünü kaydetmek için Vancouver'a gittik. Ailelerimizden, arkadaşlarımızdan, müzik endüstrisindeki kişilerden tamamen uzaklaştık. Vancouver bizim için yeni bir şehirdi, orada olmaktan heyecan duyuyorduk ve yapacak bir sürü değişik şey vardı. Bu yüzden kimsenin bizi gelip bulamayacağı bir yerde olmak iyi bir şeydi.
Albüm bittiğinde Jon Bon Jovi, Richie Sambora ve Desmond Child albümdeki 3 şarkıdan çok umutluydu. Jon Bon Jovi, You Give Love a Bad Name ve Wanted Dead or Alive şarkıları hakkında Desmond Child ve Richie Sambora'ya katılıyordu fakat Livin' on a Prayer'ın yeterince iyi bir şarkı olmadığını ve onun yerine ısrarla albüm için yaptıkları başka bir şarkı olan Edge of a Broken Heart'ın albümde yer alması gerektiğini düşünüyordu. Richie Sambora ise Livin' on a Prayer'ın o güne kadar yazdıkları en iyi şarkı olduğunu savunup ısrarla albümde olması gerektiğini düşünüyordu.[5]
Albümün kaydından sonra New Jersey'e dönen grup albümde yer alacak şarkıları belirlemek için günümüzde New Jersey'de Pizza Palor Jury olarak bilinen pizzacıya giderek şarkıları buradaki insanlara dinlettiler ve dinleyicilerin beğenileri doğrultusunda albümde yer alacak olan şarkılara karar verildi. Şarkıların dinletildiği pizzacıdaki insanlar sayesinde Livin' on a Prayer'ın albüme konulmasına Edge of a Broken Heart'ın da albümden çıkarılmasına karar verilerek grubun kariyerini olumlu yönde etkileyecek karara varılmıştır.[5]
Albümün ismi olarak ilk önce Wanted Dead or Alive'da karar kılınmıştı. Hatta albüm kapağı için grup üyelerinin vahşi batı filmlerini andıran fotoğrafları çekilmişti.[8] Ancak bir gün, grubun albümün kaydı için bulundukları Vancouver'da gittikleri No 5 Orange Strip Clup adındaki striptiz kulübünde dansçı kızların şovu esnasında akıllarına bambaşka bir fikir geldi ve albümün adının o anda Slippery When Wet olmasına karar verdiler.[9]
Albümün kapağında üzerinde Slipery When Wet yazan sarı bir tişört giymiş bir kadın yer almaktaydı. Fakat albüm kapağı hazır olduğunda plak şirketi yöneticileri o dönemdeki baskın plak mağazası zincirlerinin albümü cinsiyetçi bir kapakla taşımayı reddedeceğinden çekiniyordu. Jon Bon Jovi de kapağın baskısının pembe bir çerçeve içinde olmasından hiç hoşlanmamıştı.[10][11] Albüm Japonya'da bu kapak ile basılmış olmasına rağmen yeni bir kapak arayışı içine girildi. Plak şirketi Jon Bon Jovi'ye yeni albüm kapağı belirlenmesi için 24 saat verdi. Ertesi gün Jon Bon Jovi fotoğraf stüdyosuna gelip ıslak bir plastik çöp poşetinin üzerine sprey sıkıp eliyle Slippery When Wet yazıp resmini çekti ve albüm kapağı olarak bu kullanıldı.[12]
Slippery When Wet, 16 Ağustos 1986'da satışa sunuldu. Albüm, yayınlanışının ikinci ayında ABD'de Billboard 200 albüm satış listesinde 1 numaraya yükselerek grubun Amerikan Billboard listelerindeki ilk bir numara albümü oldu. Albümden yayınlanan ilk single You Give Love a Bad Name ise 29 Kasım 1986 tarihinde ABD'de Billboard Hot 100 listesinde 1 numaraya yükselerek Bon Jovi'ye kariyerinin ilk 1 numara hitini kazandırdı.[5][13][14]
Albümden yayınlanan ikinci single Livin' on a Prayer, Şubat 1987 ile Mart 1987 arasında Billboard Hot 100 listesinde 4 hafta 1 numarada kalarak grubun ABD'deki ikinci bir numara single'ı oldu ve gruba Amerikan müzik tarihinde arka arkaya iki single'ı bir numara olan ilk ve tek hard rock grubu unvanını kazandırdı. Livin' on a Prayer, Kanada[15], Avustralya[16], Yeni Zelanda, İngiltere, İrlanda[17], Belçika[18], Hollanda, İsveç, Norveç ve Güney Afrika[19] olmak üzere on ülkenin single listelerinde de ilk beşe girip birçok ülkede de ilk onda yer alarak grubun uluslararası alandaki ilk büyük hiti oldu.
Albüm 1987 yılının Şubat ayında ikinci single Livin' On A Prayer'ın etkisi ile ABD'de tekrar zirveye geri döndü ve Nisan ayına kadar arka arkaya yedi hafta bir numarada yer alıp Billboard 200 albüm satış listelerinde toplamda sekiz hafta boyunca 1 numarada kalarak rock müzik adına bir rekor olan Led Zeppelin'in 7 hafta boyunca 1 numarada kalan 1969 tarihli Led Zeppelin II albümüne ait olan rekoru geçti. Slippery When Wet, Billboard 200 albüm satış listesinin ilk beşinde 38 hafta yer alarak Michael Jackson'ın Thriller ve Bruce Springsteen'in Born in the U.S.A. albümlerinin ardından 80'lerin en uzun süre ilk beşte kalan üçüncü albümü oldu.[20] Albüm, Billboard 200 albüm satış listesinin ilk yüzünde ise 94 hafta boyunca yer aldı.
Günümüzde Jon Bon Jovi'nin, "Millî Marşımız" dediği grubun en bilindik hitlerinden biri olan üçüncü single Wanted Dead or Alive ise 1987 yılının Mayıs ayında ABD'de Billboard Hot 100 listesinde 7 numaraya kadar yükselip ilk ona girdi ve albüme Amerikan müzik tarihinde üç şarkısı ilk ona giren ilk hard rock albümü unvanını kazandırdı. Ancak bu rekor 1989 yılında yine bir Bon Jovi albümü olan New Jersey tarafından geçildi. Wanted Dead Or Alive'ın video klibi MTV tarihinin en uzun süre 1 numarada kalan video klibi olmayı başardı.[21]
Grubun plak şirketi Mercury Records, albümden yeni bir single daha satışa sunmak istiyordu. Single olarak yayımlanmamasına rağmen "Never Say Goodbye" ABD'de radyolarda en çok çalınan şarkılar arasındaydı. Önce "Never Say Goodbye" sonra "Wild In The Streets" ardından da "I'd Die For You" şarkılarının single olarak satışa sunulması planlanmıştı. Bunlardan "Never Say Goodbye" Ağustos 1987'de grup, ana grup olarak sahne aldığı Monsters Of Rock Festivali için İngiltere'deyken ve Eylül ayında ise Avustralya turnesi esnasında bu ülkedeyken sadece İngiltere ve Avustralya'da single olarak yayınlandı. Fakat grup 1987 yılının Ekim ayında turneyi bitirip evlerine dönmek istedi. Albüm yılın en çok satan albümüydü ve turne yılın en büyük turnesi idi. Jon Bon Jovi'ye göre bu noktada albüm için kanıtlanabilecek daha fazla bir şey kalmamıştı. Bir an önce yeniden stüdyoya girip Slippery When Wet'in başarısının tesadüf olmadığını kanıtlamak istiyordu.
Albüm birçok ödülü de beraberinde getirdi. Slippery When Wet, Billboard dergisi tarafından ABD'de 1987 yılının en çok satan albümü olarak belirlenirken Livin' On A Prayer, Jukebox Association Of America tarafından 1987 yılının en çok çalınan şarkısı olarak belirlendi. Livin' On A Prayer'ın video klibi 1987 MTV Video Müzik Ödülleri'nde En İyi Sahne Performansı Videosu ödülünü,[22] kazanırken grup Amerikan Müzik Ödülleri'nde de Yılın Grubu ödülünü kazandı ve People's Choice Ödülleri'nde ise halk tarafından Yılın Rock Grubu olarak seçildiler.[23] Slippery When Wet, ABD'de, RIAA tarafından 1999 yılından itibaren verilmeye başlanan 10 milyonun üzerinde satan albümlere verilen bir ödül olan olan Elmas Plaket ile ödüllendirildi. Günümüze kadar tüm dünyada 25 milyondan fazla sattı.[24] Slippery When Wet, eski Bon Jovi albümleri içerisinde Cross Road ile birlikte satışı hala en fazla devam eden albümü olup Nielsen Soundscan verilerine göre ABD'de sadece 2003-2008 arası 1 milyon 200 bin satmıştır. ABD'de hala her ay en az 10 bin adet satmaktadır ve bu rakam tatil günlerinde daha da artmaktadır.
Slippery When Wet sadece içinde güzel şarkılar olan çok satmış sıradan bir albüm olarak görülmemektedir. Bu albümün rock müziğe, en önyargılı olarak bakılan dönemde iyimserlik ve neşeyi getirerek bu türün çok büyük kitleler tarafından dinlenilmesini sağladığı savunulmaktadır. Slippery When Wet elde ettiği başarılarla hard rock şarkılarının MTV ve radyolarda daha fazla çalınmasında büyük rol oynamış seksenlerin ikinci yarısına damgasını vuracak olan hard rock müziğinin ticari açıdan altın çağını yaşadığı dönemin başlangıcı olmuştur. Kısa sürede Bon Jovi benzeri gruplar MTV'de boy göstermeye başlamıştır.
Slippery When Wet sadece Bon Jovi'nin yıldızını parlatmamıştı. Albümün ekibinden albümün prodüktörü Bruce Fairbairn ve You Give Love A Bad Name ile Livin On A Prayer'ın bestecilerinden Desmond Child, Aerosmith'in 1987 yılının sonunda yayımlanan Permenant Vacation isimli albümünde Aeorsmith ile çalışarak grubun rock müzik tarihinin en büyük geri dönüşünü gerçekleştirmesinde büyük rol oynamışlardı. Yine Slippery When Wet'in ses miksajını yapmış olan ses teknisyeni Bob Rock ise 1989 yılında Motley Crue'nun 1991 yılında ise Metallica'nın albümlerinin prodüktörlüğünü üstlenerek büyük bir üne kavuştu. You Give Love A Bad Name, Livin' On A Prayer, Wanted Dead Or Alive ve Never Say Goodbye'ın video kliplerini çeken Wayne Isham ise bu klipler sayesinde dönemin en başarılı video klip yönetmeni olarak ünlendi. Slippery When Wet'in başarısında rol oynayan herkes rock müzik dünyasının aranan isimleri haline gelmişti. Slippery When Wet'in büyük başarısının ardından Hard Rock'ın zirve noktasına ulaşmasıyla Grammy ödüllerinde ilk defa 1989 yılında Hard Rock kategorisinde ödül verilmeye başlandı.
1989 MTV Video Müzik Ödülleri töreninde Jon Bon Jovi ve Richie Sambora'nın akustik olarak sergiledikleri Livin On A Prayer ve Wanted Dead Or Alive performansları Mtv'nin doksanlı yıllarda gerçekleştireceği Mtv Unplugged serilerine ilham kaynağı olmuştur ve akustik gitarla yapılan şarkıların artışının esas kaynağı olarak gösterilmiştir.
2006 yılında Robert Dimery tarafından hazırlanan 1001 Albums You Must Hear Before You Die (Ölmeden önce dinlemeniz gereken 1001 albüm) kitabında yer alan albüm Bon Jovi'nin plak şirketi olan Mercury Records'un tarihi boyunca en fazla satan albümüdür. Livin' On A Prayer, Vh1'ın hazırladığı 80'lerin en iyi 100 şarkısı sıralamasında 1 numarada, You Give Love A Bad Name ise yine aynı kanalın hazırladığı Gelmiş geçmiş en iyi 100 Hard Rock şarkısı sıralamasında 20. sırada yer almıştır. Wanted Dead Or Alive'ın video klibi ise Mtv'nin hazırladığı Gelmiş geçmiş en iyi 100 video klip sıralamasında 41. sırada yer almıştır.
Slippery When Wet albümü, 2006 yılında albümün yirminci yılı nedeni ile DVD olarak ikili disk şeklinde yayımlanmıştır. Birinci diskte albümün özgün versiyonu yer alırken ikinci diskte dvd olarak albümden yayımlanmış video klipler ile birlikte şarkıların 5.1 Surround ses sitemine göre kaydedilmiş sürümleri yer almaktadır.
No. | Başlık | Şarkı yazar(lar)ı | Süre |
---|---|---|---|
1. | "Let It Rock" | Bon Jovi, Sambora | 6:12 |
2. | "You Give Love A Bad Name" | Bon Jovi, Sambora, Child | 4:50 |
3. | "Livin' On A Prayer" | Bon Jovi, Sambora, Child | 5:07 |
4. | "Social Disease" | Bon Jovi, Sambora | 6:30 |
5. | "Wanted Dead Or Alive" | Bon Jovi, Sambora | 5:36 |
6. | "Raise Your Hands" | Bon Jovi, Sambora | 4:30 |
7. | "Without Love" | Bon Jovi, Sambora, Child | 5:44 |
8. | "I'd Die For You" | Bon Jovi, Sambora | 5:54 |
9. | "Never Say Goodbye" | Bon Jovi, Sambora | 5:06 |
10. | "Wild In The Streets" | Bon Jovi | 5:27 |
Bon Jovi
Ekstra müzisyenler
Prodüksyon ekibi
Liste (1986) | En iyi sıralama |
---|---|
ABD Billboard 200[27] | 1 |
Avusturalya(Kent Music Report)[28] | 1 |
Avusturya (Ö3 Austria)[29] | 2 |
Birleşik Krallık (OCC)[30] | 6 |
Kanada Top Albums/CDs (RPM)[31] | 1 |
Hollanda (MegaCharts)[32] | 5 |
Finlandiya (Suomen virallinen lista)[33] | 1 |
Almanya (Offizielle Top 100)[34] | 11 |
Japonya[35] | 10 |
Yeni Zelanda (RMNZ)[36] | 1 |
Norveç (VG-lista)[37] | 1 |
İspanya(AFYVE)[38] | 8 |
İsveç (Sverigetopplistan)[39] | 3 |
İsviçre (Schweizer Hitparade)[40] | 1 |
Bölge | Sertifika | Satış/gönderi |
---|---|---|
ABD (RIAA)[41] | 15× Platin | 15.000.000^ |
Almanya (BVMI)[42] | Platin | 500.000^ |
Avustralya (ARIA)[43] | 6× Platin | 420.000^ |
Birleşik Krallık (BPI)[44] | 3× Platin | 900.000^ |
Kanada (Music Canada)[45] | Elmas | 1.000.000^ |
Danimarka (IFPI Denmark)[46] | Altın | 10.000^ |
Finlandiya (Musiikkituottajat)[47] | Platin | 73,564[47] |
Hong Kong (IFPI Hong Kong)[48] | Altın | 10.000* |
İtalya (FIMI)[49] | Altın | 25.000* |
Hollanda (NVPI)[50] | Platin | 100.000^ |
Yeni Zelanda (RMNZ)[51] | Platin | 15.000^ |
Norveç (IFPI Norway)[52] | Altın | 50,000[52] |
İspanya (PROMUSICAE)[53] | Platin | 0^ |
İsviçre (IFPI Switzerland)[54] | 2× Platin | 100.000x |
*yalnızca sertifikaya dayalı satış rakamları |
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.