Loading AI tools
27. Osmanlı padişahı (1774–1789) Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
I. Abdülhamid (Osmanlı Türkçesi: عبد الحميد اول Abdü’l-Ḥamīd-i evvel) (20 Mart 1725 – 7 Nisan 1789), 27. Osmanlı padişahı ve 106. İslam halifesidir. III. Ahmet'in oğlu ve III. Mustafa'nın kardeşidir.[1][2]
I. Abdülhamid | |||||
---|---|---|---|---|---|
İslâm Halifesi Emîrü'l-mü'minîn İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Han | |||||
27. Osmanlı Padişahı | |||||
Hüküm süresi | 21 Ocak 1774 - 7 Nisan 1789 (15 yıl, 2 ay ve 17 gün) | ||||
Önce gelen | III. Mustafa | ||||
Sonra gelen | III. Selim | ||||
106. İslâm Halifesi | |||||
Hüküm süresi | 21 Ocak 1774 - 7 Nisan 1789 | ||||
Önce gelen | III. Mustafa | ||||
Sonra gelen | III. Selim | ||||
Doğum | 20 Mart 1725 Topkapı Sarayı, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu | ||||
Ölüm | 7 Nisan 1789 (64 yaşında) İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu | ||||
Defin | I. Abdülhamid Türbesi, Fatih, İstanbul | ||||
Eş(ler)i |
| ||||
Çocuk(lar)ı | |||||
| |||||
Hanedan | Osmanlı Hanedanı | ||||
Babası | III. Ahmed | ||||
Annesi | Rabia Şermi Kadınefendi | ||||
Dini | İslam | ||||
İmza |
Sultan I. Abdülhamid, siyasi ve askerî ıslahatlara girişti. Yeniçeri Ocağı'na ve donanmaya yeni bir çehre kazandırmaya çalıştı. Yeniçerilerin sayımını yaptırdı ve gereksiz yere fazla para alanları tespit ettirdi. Bu faaliyetleri yürüten Sadrazam Halil Hamit Paşa, menfaati bozulanlar tarafından padişaha şikâyet edildi. Sultan Abdülhamid'i devirerek onun yerine Selim'i tahta çıkarmak istediği suçlamasıyla yaptığı tüm olumlu çalışmalara rağmen Halil Hamit Paşa, Sultan I. Abdülhamid'in emriyle idam edildi.[3] 1782 İstanbul yangınında itfaiye çalışmalarına katılmasından dolayı halkın sevgi ve takdirini kazanmıştı.[4]
Sultan I. Abdülhamid, bütün başarısızlıklara rağmen Osmanlı padişahları arasında iyi niyeti ve gayreti ile anıldı. Merhametli, nazik ve şefkatli kişiliğiyle takdir topladı.[4] Padişah olduktan sonra 49 yıllık saray hayatının ardından İstanbul'da sık sık dolaşmış, değişik semtleri ziyaret etmiş, farklı kıyafetlerle tebdil çıkarmıştır.[5] Bunun yanında esnaf ve halkın derdini de dinlerdi.[2]
Adaletli ve merhametli bir padişah olan I. Abdülhamid, Beylerbeyi'nde bir cami ve okul, Bahçekapı'da bir sebil, bir imaret, bir kütüphane ve bir türbe (Şimdi bunların yerinde Dördüncü Vakıf Han vardır.) Emirgan'da bir cami ile çeşme ve Medine'de yaptırdığı bir medrese ile mimari çalışmalarda da bulunmuştur. Kendinden sonra oğulları IV. Mustafa ve II. Mahmut da padişah olabilmiştir.
İstihkâm Okulu açılmıştır. Yeniçeri sayımı yapılmış ve ulufe alım-satımı yasaklanmıştır. Sürat topçuları ocağı genişletilmiş, lağımcı ve humbaracı ocakları ıslah edilmiştir.
Sultan I. Abdülhamid, 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı'nın kötü ilerlediği bir dönemde tahta geçti.[6] Ruslara karşı konulamayacağını anlayan Osmanlı Devleti, 21 Temmuz 1774 tarihinde Küçük Kaynarca Antlaşması'na imza attı. Buna göre Kırım'a bağımsızlık verildi. Ruslar, Karadeniz'de ticaret yapıp donanma bulundurabilecek, Balkanlar'da Ortodoks toplulukların haklarını koruyacaklardı. Osmanlı Devleti Rusya'ya savaş tazminatı verecek, ancak Rusya; Eflak, Boğdan, Besarabya ve Akdeniz'de işgal ettiği adaları Osmanlı Devleti'ne geri verecekti. Fakat bu bölgelerde Osmanlı Devleti genel af ilan edecek, halka din ve mezhep özgürlüğü verecek, halktan vergi almayacak, isteyen istediği yere göç edebilecekti.
Tahta geçtikten altı ay sonra Kaynarca Antlaşması'nı imzalayan Padişah, birkaç ay sonra da İran ile yüz yüze geldi. Kaçarların rakibi olan Kerim Han Zend, 1775'te Basra'yı kuşatınca Mayıs 1776’da İran'a karşı savaş ilan edildi. 1776'da İranlıların eline geçen Basra, ancak üç yıl sonra geri alınabildi.
Küçük Kaynarca Antlaşması sonucunda Osmanlı Devleti ile Rusya arasında kalıcı bir barış sağlanamamıştı. Çünkü Rusya Kırım'ı tamamen kendisine bağlamak istiyordu. Kırım'da Osmanlı hükûmetinin tayin ettiği III. Selim Giray Han ile Rusların Kırım'a Han olarak seçtikleri Şahin Giray arasında bir iç savaş çıktı.
Yeni bir Osmanlı-Rus savaşı ihtimali belirmesi üzerine Aynalıkavak Tenkihnamesi imzalandı. Küçük Kaynarca Antlaşması'nın bazı maddeleri değiştirildi. Bu maddeler arasında Rusların Kırım'dan askerlerini çekmesi, Osmanlı Devleti'nin ise Rusların istediği Şahin Giray'ın hanlığını kabul etmesi yer alıyordu. Ancak tamamen Rus taraftarı olan Şahin Giray'ı Kırım halkı istemedi. Çıkan ayaklanmayı bahane eden Şahin Giray, Rus kuvvetlerini Kırım'a çağırdı. Kırım Hanlığı, Rusya'nın Kırım'ı ani işgali sonucu 9 Temmuz 1783 tarihinde Rusya'ya bağlı bir eyalet hâline geldi.[7]
Osmanlı Ordusu, Temeşvar eyaletinde stratejik bir konumda bulunan Muhadiye Boğazı'nı ele geçirdi. Avusturyalıların toparlanmasına fırsat vermeden onların üzerine yürüdü. Bu sırada Avusturya İmparatoru II. Joseph, 80.000 kişilik bir ordu ve 500 topla Sebeş Boğazı'na geldi. 21 Eylül 1788 tarihinde yapılan Sebeş Muharebesi'nde Koca Yusuf Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu büyük bir zafer kazandı. İki ayrı cephede hem Avusturya, hem de Rusya ile savaşmak zorunda kalan Osmanlılar, orduyu ikiye ayırmıştı. Bu durum Osmanlı Devletini zor durumda bıraktı. Saldırıya geçen Ruslar, Özi Kalesi'ni kuşatarak 20-25.000 kişiyi katlettiler.[8] (17 Aralık 1788). Bu haberin İstanbul'a ulaşması üzerine Sultan I. Abdülhamid kederinden hastalandı ve felç geçirdi.[5] Ancak, 7 Nisan 1789'da ölene kadar devlet işleriyle ilgilenmeye devam etti.
I. Abdülhamid döneminin en akılda kalıcı olaylarından biri de büyük İstanbul yangınlarıdır. Bu yangınların çoğu kundaklama sonucu çıkmıştır. 9 Temmuz 1780 Samatya'da çıkan yangında binden fazla ev ve dükkân yok oldu. 24 Temmuz 1782 Balat yangınında ise 7.000'e yakın bina yok oldu. 1780 Cibali yangını ise İstanbul'un karşılaştığı en büyük yangınlardan biriydi, 50 saat devam eden yangında 20.000 bina kül oldu.
Sultan I. Abdülhamid, mimarî alanda birçok eser yaptırdı. Kendi adını verdiği Sultan I. Abdülhamid Külliyesi, İstanbul Beylerbeyi Camii, Emirgan Çeşmesi, Hasköy Silahdar Yahya Efendi Çeşmesi, Gülşehir Kurşunlu Camii, Yozgat Ulu Camii, Unkapanı Şebsafa Camii ve Karavezir Medresesi bunların arasında en önemlileridir.
1787-1792 Osmanlı-Rus savaşında Özi Kalesi'nin Rusların eline geçtiği ve kale içindeki halkın Ruslar tarafından katledildiği haberini duyunca sağ tarafına felç geldi ve 64 yaşında iken 7 Nisan 1789'da öldü. Cenazesi Bahçekapı'da kendi yaptırdığı türbesine defnedildi.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.