Remove ads

Tek parti rejimi, devlet yönetimiyle özdeşleşen bir siyasi partinin tek başına yasama meclisi ve hükûmeti oluşturduğu rejimlere verilen addır. Mutlak hakim tek parti dışındaki tüm partiler ya yasa dışıdır ya da tek parti rejiminde partiler bulunuyorsa da; bu partiler seçimlere yalnızca sınırlı ve kontrollü katılım hakkına sahiptir. Ülkede başka siyasi partilerin kurulmasının yasak olmadığı, mecliste yürütme ve yasamada farklı partilerin koltuk sahibi olabildiği ancak devletin tek partiyle yönetildiği de facto durumlara ise tek parti yönetimi denir.[1]

Dünya devletleri hükûmet sistemlerine göre renklendirilmiştir:
Parlamenter sistemler: Hükûmet başkanı yasama organı tarafından seçilir veya aday gösterilir ve yasama organına karşı sorumludur
  Törensel bir hükümdarı olan anayasal monarşi
  Törensel bir cumhurbaşkanı olan parlamenter cumhuriyet

Başkanlık sistemi: Hükûmet başkanı (cumhurbaşkanı) halk tarafından seçilir ve yasama organından bağımsızdır
  Başkanlık cumhuriyeti

Hibrit sistemler:
  Yarı başkanlık cumhuriyeti: Yürütme başkanı yasama organından bağımsızdır; hükûmet başkanı cumhurbaşkanı tarafından atanır ve yasama organına karşı sorumludur
  Meclisten bağımsız cumhuriyet: Hükûmet başkanı (cumhurbaşkanı veya yönetim kurulu) yasama organı tarafından seçilir, ancak yasama organına karşı sorumlu değildir

Diğer sistemler:
  Teokratik cumhuriyet: Yüce lider önemli miktarda yürütme ve yasama gücünü elinde bulundurmaktadır
  Yarı anayasal monarşi: Hükümdar önemli yürütme veya yasama gücünü elinde bulundurur
  Mutlak monarşi: Hükümdarın sınırsız gücü vardır
  Tek parti rejimi: İktidar anayasal olarak tek bir siyasi partiye bağlıdır
  Askerî cunta: Askerî liderlerden oluşan komite hükümeti kontrol eder; anayasal hükümler askıya alınır
  Geçici hükûmet: Mevcut rejimin anayasal olarak tanımlanmış bir dayanağı yoktur
  Bağımlı bölgeler veya hükûmetleri olmayan yerler

Not: bu tablo de facto demokrasi̇ derecesi̇ni̇ deği̇l, de jure hükûmet si̇stemleri̇ni̇ göstermektedi̇r.
Remove ads

Kavram

Parti-devlet bütünleşmesine dayanan tek parti rejimi, modern diktatörlüklere özgü bir yönetim biçimidir. Eski diktatörler genellikle muhaliflerini susturmak ve halkı siyaset alanının dışına itmekle yetinmişlerdir. 20. yüzyıl popülist diktatörleri ise, iktidarı "halktan alma" efsanesini korumaya gayret etmişler, siyasi uyarı ve propaganda işlevlerini en küçük toplum birimine kadar örgütlemeyi hedeflemişler, plebisitler veya benzeri oylama yöntemleriyle "halkın onayını" almaya büyük önem vermişlerdir. Halkı uyarmak ve yönlendirmek görevini üstlenen Parti, bundan ötürü olağanüstü önem kazanarak bazen devletin asli kurumlarının (ordu, polis ve bürokrasinin) dahi önüne geçmiştir.

Tek partili sistemler kendi içerisinde hukuki durumlarına göre üçe ayrılırlar.

  • Gerçek (Reel) Tek Partili Sistemler: Hukuken ve fiilen sadece bir parti siyasi yaşama egemen bulunmaktadır. Bu partinin dışında başka partilerin kurulmasına kesin asla izin verilmez. Başka partiler yasaklanmıştır ve kurulmaları halinde illegal olarak görülürler. Geçici bir sistem değil, tek parti uygulamasının daimi olması öngörülür.
  1. Otoriter tek partiler: Genellikle ulusal entegrasyonu ve bütünleşmeyi, iktisadi kalkınmayı gerçekleştirme veya çağdaşlaşma gibi belirli hedeflere yönelirler. İdeolojik yönleri baskın değildir. Kimi zamanda bir liderin meşruiyetini ve otoritesini desteklemek amacı güderler. Örneğin bazı Arap ülkelerindeki Baas Partileri gibi.
  2. Totaliter tek partiler: Kapsayıcı bir ideolojiye dayanırlar. Parti, ideolojinin gereklerine göre yeni bir toplum modeli oluşturmayı amaçlar. Bu amaca ulaşabilmek için de, sosyal yaşamı tümüyle kontrol altında bulundurma hakkını kendinde görür. Her tür ekonomik, sosyal ve siyasal faaliyete müdahale eder. Komünist ve faşist tek partiler totaliter tek partilerin en bilinen örnekleridir ve bu ülkelerde başka partilerin kurulmasına izin verilmediği gibi toplum tek bir ideolojiye bağlanmaya çalışılır.
  • Hegemonyacı Tek Partili Sistemler: Görünüşte birden çok parti vardır fakat bu şekli bir uygulamadan ileri gitmez. Çünkü mutlak üstünlüğü bulunan parti dışında başka partilerin varlığına izin verilse de bunlar asla gerçek anlamda muhalefet partileri değildir. O yüzden diğer partiler “uydu partiler” (peyk partiler) olarak nitelenirler. Bu küçük uydu partilerin asıl egemen güç olan hegemonyacı parti karşısında rekabet etmeleri ve iktidarın el değiştirmesi mümkün değildir. Örneğin Çin Halk Cumhuriyeti'nde asal güç durumundaki Çin Komünist Partisi'nin dışında başka partilerin kurulmasına izin verilmiştir. Ancak bunlar çoğulcu/demokratik sistemlerdeki muhalefet partilerinden farklıdırlar. Çünkü buradaki uydu partiler iktidar partisinin karşısında onun muhalifi değil, destekleyicisi olarak yanındadırlar. Bu nedenle görünüşte çok partili gerçekte ise tek partili sistem vardır. Bazı görüşlere göre gerçek birçoğulcu demokrasiye geçişin ara formudur.[2]

Ayrıca bu sınıflandırmanın dışında sistemin geçici olmasına veya demokratikliğine bakılarak başka alt türler de eklenebilmektedir.

  1. Geçici Tek Partili Sistemler: Ülke içerisinde oluşan bir kriz ortamını hızlı kararlar maksadıyla düzeltmek veya yeni kurulmuş rejimlerde yeni bir sistem oluşturulmadan önceki geçici süreçlerdir.
  2. Baskın Tek Partili Sistemler: Gerçekte çok partili ve çoğulcu bir uygulama vardır ve aslında tek partili bir rejim olarak sınıflandırmak doğru değildir. Çünkü Birden çok parti yasal olarak bulunur ve eşit (vaya dengeli) şartlar altında faaliyet gösterirler. Ancak içlerinden birisi, sürekli olarak topladığı oy ve parlamentoda sağladığı çoğunluk bakımından diğerlerine oranla çok daha güçlü ve üstündür. Örneğin Hindistan Ulusal Kongre Partisi. Sistem demokratik olduğu için diğer (veya küçük) partiler de muhalefet görevlerini serbestçe yerine getirirler (hegemonyacı sistemin aksine).
Remove ads

Örnekler

Mevcut tek parti rejimleri

Daha fazla bilgi Ülke, Parti ...
Kapat

Eski tek parti rejimleri

Baskı ortamında yapılan 1912 seçimlerinden tek parti olarak çıkan ve Haziran 1913'ten sonra meclisteki tekil muhaliflerin çoğunu tasfiye eden İttihat ve Terakki yönetimi (1913-1918), bazı bakımlardan modern tarihin ilk tek parti rejimi sayılabilir. Rusya'da Kasım 1917'deki devrim ile yönetime el koyan ve bir ay sonraki Duma seçimlerinde diğer partileri tasfiye eden Bolşevik Parti yönetimi, genellikle tek parti rejimlerinin dünyadaki ilk örneği olarak kabul edilir. İtalya'da Mussolini önderliğinde 1922'de iktidara gelen Faşist Parti, 1925'te diğer partileri yasaklayarak tek parti rejimini resmîleştirmiştir. Türkiye'de 8 Nisan 1923'te seçilen ikinci Türkiye Büyük Millet Meclisine sadece bir partinin katılmasına izin verilmiş, Kasım 1924'te kurulan muhalefet partisinin Mart 1925'te kapatılmasıyla tek parti düzeni resmi nitelik kazanmıştır; 1950'de Demokrat Parti'nin iktidara gelişi ile sona ermiştir.

Türkiye

Siyasi partilerin katılmadığı 1908 seçimlerinden sonra, İttihat ve Terakki Fırkasının çeşitli baskı ve zorbalık yöntemleriyle Mecliste mutlak çoğunluğu elde ettiği 1912 seçimleri ("Sopalı Seçim" olarak anılır[kaynak belirtilmeli]) Türkiye'de ilk tek partili rejim denemesinin başlangıcıdır.[3]

1913'te İttihat ve Terakki yönetimi belli başlı muhaliflerini idam ve diğerlerini hapsetmek suretiyle siyasi alanda mutlak egemenliğini kurdu.[4] 1919 Kasım ayında yapılan son Mebusan seçimlerinde de, İttihat ve Terakki geleneklerini sürdüren Müdafaa-yı Hukuk teşkilatı, Anadolu illerinden sadece kendi yandaşlarının seçilmesini sağladı. Seçilmeyi başaran muhalif mebuslar, 12 Ocak 1920'de toplanabilen meclisi boykot ettiler.[5]

1920'de toplanan Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde nispeten özgür bir tartışma ortamı korundu ve 1922'de birbirine muhalif iki grup oluşabildi. (Bak. Birinci Grup, İkinci Grup).

Nisan 1923'te yapılan İkinci Meclis seçimlerine sadece Birinci Grup üyeleri arasından devlet başkanı Mustafa Kemal Paşa'nın oluşturduğu tek listenin katılmasına izin verildi.[6] Seçime katılmayı deneyen bağımsız adaylar çeşitli baskılarla çekilmeye zorlandılar[kaynak belirtilmeli]. Sonuçta resmi aday listesi dışında iki veya üç bağımsız aday Meclise girebildi.[7] 1923'te Cumhuriyet Halk Fırkası/Partisi'nin kurulmasından sonra, 1927, 1931, 1935, 1939 ve 1943 genel seçimlerine sadece CHP listesi katıldı.[8] CHP'nin 1927 Tüzüğü uyarınca aday listeleri partinin "değişmez genel başkanı" sıfatıyla Cumhurbaşkanı Atatürk—1938'den sonra "Milli Şef" İsmet İnönü—tarafından belirlendi ve ilan edildi.[9]

1930 yılında Atatürk'ün girişimiyle bir muhalif parti (Serbest Fırka) kurma denemesi yapıldıysa da, Serbest Fırka kuruluşundan 3 ay sonra kendini feshetti.[10]

İkinci Dünya Savaşı sonunda, ufukta beliren Sovyetler Birliği tehdidine karşı ABD ve İngiltere'nin diplomatik desteğini kazanmak amacıyla Türkiye tek parti düzenine son verme kararını aldı[kaynak belirtilmeli]. 1 Kasım 1945'te İnönü TBMM açış konuşmasında Atatürk'ün de nihai amacının demokrasiye geçmek olduğunu belirterek, '... Tek eksiğimiz hükûmet partisinin karşısında başka parti bulunmamasıdır,' dedi. Aralık ayında CHP'den ayrılan bir grup milletvekili 7 Ocak 1946'de Demokrat Parti'yi kurdular. 1946'nın ilk aylarında birçok yeni parti kuruldu ise de, bunların birçoğu hükûmet tarafından kapatıldı. Örneğin Türkiye Komünist Partisi'yle bağlantılı Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi (TSEKP) ve Türkiye Sosyalist Partisi (TSP) gibi sol partiler açılır açılmaz yasaklandı.

21 Temmuz 1946 seçimlerinde Türkiye'nin ilk çok partili tek dereceli seçimleri yapıldı. Ancak bu seçimde de 1912'de olduğu gibi sandık sonuçları güvenli bir şekilde meclise yansımadı. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde ise DP büyük çoğunlukla seçimi kazanarak iktidara geçti.

Türkiye'de 1950 dönemeci, dünyada tek partili bir rejimin savaş veya ihtilal gibi kanlı olaylar olmaksızın serbest seçimlerle sona erdirilmesinin, çok az sayıda, hatta tek örneğidir.

Remove ads

Ayrıca bakınız

Kaynakça

Wikiwand in your browser!

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.

Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.

Remove ads