Loading AI tools
Ege Denizi'nde bir grup adaya verilen isim Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
On İki Ada, Menteşe Adaları veya Dodekanez (Yunanca: Δωδεκάνησα Dodekanesa), Adalar Denizi'nde bulunan bir grup adaya verilen isimdir.[1]
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Haziran 2021) |
On İki Ada Δωδεκάνησα | |
---|---|
On iki Ada'nın illerindeki belediyelerin konumu | |
Ülke | Yunanistan |
Bölge | Güney Ege |
İdari merkez | Rodos |
Alt idari birimler | Liste
|
Yüzölçümü | |
• Toplam | 2.714 km² |
Yüzölçümü sırası | 18. |
Nüfus (2005) | |
• Toplam | 200.452 |
• Sıra | 12. |
• Yoğunluk | 74/km² |
• Yoğunluk sırası | 14. |
Zaman dilimi | UTC+02.00 (DAS) |
• Yaz (YSU) | UTC+03.00 (DAYS) |
Posta kodu | 85x xx |
Alan kodu | 2241-2247 |
ISO 3166 kodu | GR-81 |
Plaka kodu | ΚΧ, ΡΚ, PO, ΡΥ |
Resmî site imathia.pkm.gov.gr |
Bu bölümün özgün araştırma, doğrulanamaz veya yoruma dayalı ifadeler içerdiği düşünülmektedir. Lütfen iddiaları kontrol ederek ve yeni kaynaklar ekleyerek geliştirin. Özgün araştırmadan oluşmuş ifadeler kaldırılabilir. Ayrıntılar maddenin tartışma sayfasında bulunabilir. |
On İki Ada ismini, Osmanlı Devleti’nın gayrimüslim bölgelerde uyguladığı yönetim şeklinden almıştır. 12’li denen bu sisteme göre her on hane birer temsilci çıkarır, bu temsilciler de aralarından bölgeyi yönetecek "on iki kişilik bir ihtiyar heyeti" seçerdi. Türkçe "On İki Ada" ismi; ilk önce Yunancaya, daha sonra bire bir çevrilerek diğer Batı dillerine girmiştir.
"On İki Ada" denen adalar grubunda, isminin çağrıştırdığı gibi sadece on iki adet ada yoktur. "On İki Ada" olarak adlandırılan bu ada grubunun sadece büyük olanları sayılırsa on dört ada, büyüklü küçüklü hepsi sayılırsa yirmiden fazla ada ve adacık vardır. Bunlara "Güney Sporat Adaları" veya "Güney Sporatlar" denmektedir. Ayrıca her adanın kendi ismi vardır. Buradaki on iki sayısı; adaların sayısını ifade etmek için değil, "on iki üyeli meclisle yönetilen adalar" anlamındadır.
Osmanlılarda ise önceleri "Ege adaları" denmiş, sonra ise Cezayir-i Bahr-i Sefid (Akdeniz Adaları)" ve "Cezair-i isna aşer" denmiştir. Daha sonra yönetim vilayeti olan Akdeniz Adaları; Sisam ve Sakız Adası gibi, On İki Ada'nın dışında kalan adaları da içine almaktaydı.
Türkler bu adların bazılarını Türkçenin hançeresine uydurmuş, bazılarına ise Türkçe isimler vermişlerdir. Rodos ismi olduğu gibi kalmış. Kasos, Kaşot olmuş; Karpethos, Kerpe; Aliminya, Limoniye; Simi, Sömbeki; Tilos, İlyaki; Nisiros, İncirli; Mandraki, Yalı; Kos, İstanköy; Astropalya, Koçbaba; Kalimnos, Kilimli; Kharki, Herke olmuş; Patmos, Meis, Herke, Lipos, Leros ise olduğu gibi söylenmiştir.
Avrupa kaynaklarında ise söz konusu adalar grubu için "Güney Sporatlar Adaları" veya "Güney Sporatlar" ifadeleri kullanılmıştır.
"On İki Ada" tabiri, Yunanlar tarafından Balkan Savaşı öncesinde, adaların İtalyanlar tarafından işgalinden sonra kullanılmıştır.
Oniki Adalar Güneydoğu Ege Denizi'nde bulunmaktadır ve doğuda Türkiye, güneybatıda Girit ve batıda Kiklad Adaları ile komşudur.
1- Astypalaia - İstanbulya
2- Halki - Herke, Hereke, Herkit
3- Kalymnos - Kilimli, Kelemez
4- Karpathos - Kerpe
5- Kasos - Kaşot, Çoban
6- Kos - İstanköy
7- Leros - İleriye, İleryoz
8- Nisyros - İncirli
9- Patmos - Batnaz
10- Rhodes - Rodos
11- Symi - Sömbeki
12- Tilos - İlyaki, İlleki, Papazlık, Piskopi, İlkil
13- Kastellórizo/Megisti - Meis, Kızılhisar
Adelfoi Syrnas Islets - Kızkardaşlar
Anditilos - Askino
Armathia - Ermeniya, Akça
Alimia - Limoniye, Alimniye, Hırmanlu
Astakidonisia - İstakida adaları
Avgo - Yumurta
Chamili - Kamulin, Kamelya
Divounia (Ouanianisia) - İkikardaşlar
Gialesíno - Yavalsa
Glaros - Laros
Gyali - Sakarcılar, Sakarcalar, Yalı
Kalolimnos - Kalolimni, Kalolimnoz, Kaldimnos
Kandelioussa - Çerte, Kandilli
Kinaros - Ardıçcık, Zenari
Lipsi - İlipsi, Eşekler
Levitha - Koçbaba, Koçpapaz
Liadi Islets - Kendiroz
Marmarás - Marmar, Marmara, Mermer
Mavra - Mavra
Nimos - Miskin
Ofidoussa - Yaban, Yılan
Pachia - Pakya
Pergousa - Pergusa
Plati - Plati
Saria - Doğancık, Sariye, Saros, Misarya
Sesklio - Seskili
Sofrano Islets - Safran adaları (Büyük Safran & Küçük Safran & Soka)
Stroggyli - Birgöz
Syrna - Ardacık, Sirina
Telendos - Telendos
Trianisia - Üçadalar
On iki adalar tarih öncesi çağlardan beri yerleşim yeri olmuştur. Girit'teki Neopalatial dönem'de adalar yoğun bir şekilde Minoslaşmıştı (temas MÖ 2. binyılda başlar). Minosluların çöküşünün ardından adalar, MÖ 1400'lerden Dorlar'ın MÖ 1100'lere gelişine kadar Miken Yunanları tarafından yönetildi. Sonraki yüzyıllar boyunca ekonomi ve kültür geliştirerek bağımsız varlık olarak gelişmeye Dor döneminde başladılar. Erken Arkaik dönem Rodos ve Kos gruptaki başlıca adalar olarak ortaya çıktı. MÖ 6. yüzyılda Dorlar Rodos'ta Lindos, Kameiros ve Ialyssos adında üç büyük şehir kurdu. Kos adası ve Küçük Asya ana karasındaki Knidos ve Halikarnassos şehirleriyle birlikte bunlar Dor Heksapolisi'ini oluşturuyordu.
Antik Çağ'da Yunan dünyasının bir parçası olan adalardan özellikle Rodos ve İstanköy (Kos) köklü tarihleriyle öne çıkarlar.
Bu gelişme, MÖ 499 civarında, adaların kısa süreliğine Persler tarafından ele geçirildiği Pers-Yunan savaşları nedeniyle kesintiye uğradı. Atinalıların MÖ 478'de Persleri mağlup etmesinden sonra şehirler Atina egemenliğindeki Attika-Delos Deniz Birliği'ne katıldı. MÖ 431'de Peloponez Savaşı patlak verdiğinde, hâlâ birlik üyesi olmalarına rağmen büyük ölçüde tarafsız kaldılar.
Peloponnesos Savaşı MÖ 404'te sona erdiğinde, On iki Ada büyük ölçüde Ege'deki büyük çatışmalardan uzaklaştırılmış ve nispeten sakin ve refah dolu bir dönem başlamıştı. M.Ö. 408 yılında Rodos'un üç şehri birleşerek tek bir devlet oluşturmuş ve adanın kuzey ucunda Rodos adında yeni bir başkent inşa edilmişti. Bu birleşik Rodos, önümüzdeki bin yıl boyunca bölgeye hakim oldu. On iki Ada'daki diğer adalar da önemli ekonomik ve kültürel merkezler haline geldi. Bu merkezlerden en önemlisi olan Kos, Hipokrat tarafından kurulan tıp okulunun yeri olarak hizmet verdi.
Peloponnesos Savaşı tüm Yunan uygarlığının askerî gücünü o kadar zayıflatmıştı ki, işgale açık hale geldi. Adalar M.Ö. 357 yılında Karya kralı Mausolos tarafından, M.Ö. 340 yılında ise Persler tarafından ele geçirildi. Ancak Pers egemenliğinin bu ikinci dönemi neredeyse ilki kadar kısaydı ve Büyük İskender'in M.Ö. 332'de Persleri mağlup etmesiyle adalar hızla büyüyen Makedon İmparatorluğu'nun parçası oldu ve adalarda yaşayanlar büyük bir rahatlama yaşadı.
İskender'in ölümünden sonra adalar ve hatta Rodos bile onun yerine geçmek isteyen birçok general arasında paylaştırıldı. Adalar, Mısır'daki Ptolemaioslarla güçlü ticari bağlar kurdu ve birlikte MÖ 3. yüzyılda Ege'deki ticareti kontrol eden Rodos-Mısır ittifakını oluşturdular. Rodos'un önderliğinde adalar denizcilik, ticaret ve kültür merkezleri haline geldi: Rodos paraları Akdeniz'in hemen her yerinde dolaşıyordu ve adaların felsefe, edebiyat ve retorik okulları ünlüydü. MÖ 304'te inşa edilen Rodos Heykeli belki de onların zenginliğini ve gücünü en iyi simgeliyordu.
MÖ 164'te Rodos, Roma ile bir antlaşma imzaladı ve adalar, çoğunlukla özerkliklerini korurken, az çok Roma Cumhuriyeti'ne bağlı hale geldi. Rodos kısa sürede Romalı soylu aileler için büyük bir eğitim merkezi haline geldi ve adalar (ve özellikle Rodos) Roma'nın önemli müttefikleri olduğundan, çok sayıda ayrıcalığa ve genel olarak dostane ilişkilere sahiptiler. Bunlar sonunda MÖ 42'de, Jül Sezar'ın MÖ 44'te öldürülmesinin ardından çıkan kargaşada kaybedildi ve ardından Gaius Cassius Longinus adaları işgal edip yağmaladı. Daha sonra Roma İmparatorluğu'nun bir parçası oldular. Titus, Rodos'u Provincia Insularum 'un başkenti yaptı ve sonunda adalar, Roma İmparatorluğu'nun 18. Eyaletinin parçası olarak Girit'e katıldı.
1. yüzyılda Aziz Paul adaları iki kez, Aziz Yuhanna ise birçok kez ziyaret edip adaları Hristiyanlığa dönüştürmeyi başardı ve onları Hristiyanlığın çoğunlukta olduğu ilk bölgeler arasına yerleştirdiler. Aziz Yuhanna sonunda onların arasında yaşamaya başladı ve ünlü Vahiy kitabını yazdığı Patmos'a sürgüne gönderildi.
MS 395'te Roma İmparatorluğu Doğu ve Batı yarımlarına bölündüğünde, adalar daha sonra Bizans İmparatorluğu'na dönüşen Doğu kısmına dahil oldu. Çok sayıda istilayla kesintiye uğramasına rağmen neredeyse bin yıl boyunca varlıklarını sürdürdüler. Bu dönemde bağımsız bir varlık olarak yeniden ortaya çıkmaya başladılar ve On iki Ada teriminin tarihi yaklaşık 8. yüzyıla kadar uzanır. Doğu Roma dönemine ait çok sayıda kanıt bugün adalarda, özellikle de o döneme ait çeşitli koruma durumlarındaki yüzlerce kilisededir.
10. ve 11. yüzyıllarda, Konstantinopolis Roma İmparatorluğu adına bölge, Cenova (Vignolo de'Vignoli ailesiyle birlikte) ve Venedik'in (Cornaros ailesiyle birlikte) güçlü denizcilik şehir devlet filoları hakimiyetindeydi ve ticari vergi haklarıyla güvence altına alınıyordu. Cenevizliler, Konstantinopolis'in Paleologos İmparatorlarından bir antlaşma kopardıklarında, On iki Ada'nın bazı kısımlarını ve Sakız adası'ndan Rodos'a kadar İznik İmparatorluğu'nun itibari gücü altında kalan diğer doğu adalarını işgal etmeye başladı. Ceneviz aile boylarının (Moresco, Vignoli, Giustiniani, Spinola ve diğerleri) her biri bazı adaları elinde tutuyordu ve onlara deniz koruması karşılığında yönetim, ticaret ve hammadde (mastika vb.) kullanma hakları veriliyordu. Ortodoks rahipler ise Patmos ve Leros'ta hüküm sürüyordu.
Bizans dönemi, adaların Cenevizliler tarafından Hospitalier Şövalyeleri (St John Şövalyeleri) için kiralanıp satılmasıyla sona erdi: Rodos 1309'da güçlendirildi ve adaların geri kalanında şövalyeler yavaş yavaş kaleler ve hisarlar inşa etti. Sonraki birkaç on yıl boyunca Ceneviz filosu deniz yollarından sorumlu olmaya devam etti ve üslerini ve ticaret depolarını (Empori) elinde tuttu. Şövalyeler, Rodos'u kaleleri haline getirdi ve başkentini, adaların geri kalanına dağılmış diğer kaleler ve hisarlarla birlikte etkileyici bir kalenin hakim olduğu görkemli bir Orta Çağ şehrine dönüştürdüler. Bu devasa tahkimatlar, 1444'te Mısır Sultanı'nın ve 1480'de Fatih Sultan Mehmet'in istilalarını püskürtmeye yetti. Nihayet 1522'de Rodos'taki kale Kanuni Sultan Süleyman'ın ordusunun eline geçti, diğer adalar da yıl içinde istila edildi. Geriye kalan birkaç şövalye Malta'ya kaçtı.
Böylece Osmanlı İmparatorluğu'nda birkaç yüz yıllık bir dönem başladı. On iki Adalar, Takımadalar Eyaleti içinde ayrı bir sancak oluşturdu.
Özellikle Rodos'a Türk aileler yerleştirildi. Başlangıçta yönetim açısından Midilli Sancakbeyliği içinde yer alan adalar daha sonra Kaptanpaşa Eyaleti'ne, 1867'de de Cezayir-i Bahr-i Sefid Eyaleti'ne bağlandı. Bu düzenleme, İtalyan kuvvetlerinin Trablusgarp Savaşında adaların büyük bölümünü ele geçirmesine (Mayıs 1912) değin sürdü. Aynı dönemde İkaria Yunan kuvvetlerinin eline geçerken Meis, Osmanlıların elinde kaldı.
Nüfusun, Osmanlı yönetimine tabi olması koşuluyla bir takım ayrıcalıkları elinde tutmasına izin verildi. Sultan Süleyman'ın fermanı ile Osmanlı generallerinin sivil işlerine karışmasını veya halka kötü muamele etmesini yasaklayan özel bir özerk statü karşılığında özel bir vergi ödediler. Bu garantiler, Akdeniz gemiciliğinin kavşağında bulunan stratejik konumla birleştiğinde adaların zenginleşmesine olanak tanıdı.
1822'deki bağımsızlık ilanından sonra ezici çoğunlukla Yunan nüfusu (sadece Rodos ve İstanköy'de Türk toplulukları vardı) ağırlıklı olarak Yunanistan'a yöneldi ve adalıların çoğu Yunan İsyanı'na katıldı, bunun sonucunda On iki ada'nın kuzey kısmı (Sisam dahil)) kısaca Doğu Sporadlar ve Güney Sporadların Yunan vilayetleri oldu. Özellikle Kasos, yetenekli denizcileri nedeniyle 1824'te Mısırlılar tarafından yok edilinceye kadar önemli rol oynadı.
1828 Londra Protokolü'nde adaların çoğunun yeni Yunan devletinin parçası olması planlanıyordu ancak Yunanistan'ın bağımsızlığı 1824'te tanınınca 1830 Londra Protokolü'ne göre adalar yeni Yunanistan Krallığı'nın dışında bırakıldı.
19. yüzyıl adaların en zengin dönemlerinden biri haline geldi ve çok sayıda konak bu döneme aittir.
Rodos ve İstanköy'de Türk Müslüman azınlık yaşamaktadır. Kaynaklar, İstanköy ve Rodos'taki Türk nüfusunun yaklaşık 5.000,[2] 6.000,[3] veya 7.000 olduğunu tahmin etmektedir.[4]
Libya'da Trablusgarp Savaşı'nın patlak vermesinden sonra, 1912 başlarında İtalya, büyükşehir topraklarına yakın olan Osmanlı hükûmetine baskı uygulamak amacıyla, Meis hariç, bugünkü On iki Ada'nın tamamını işgal etti.[5]
1912 yılında imzalanan Uşi (Ouchy) Antlaşmasına göre İtalya, On İki Ada'yı Osmanlı İmparatorluğu'na verecekti. Ancak adaların Yunanlar tarafından işgal edilebileceği düşüncesiyle Balkan Savaşı'nın sonuna kadar İtalyanlarda kalmasına karar verildi. Ancak İtalya, bu adaları Osmanlı İmparatorluğu'na vermekten vazgeçerek kendi topraklarına kattı. İşgal, Birinci Dünya Savaşında İtalya'nın Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etmesinden (21 Ağustos 1915) sonra da devam etti.
Savaş sırasında adalar İngiltere ve Fransa için önemli bir deniz üssü haline geldi; İtalya her iki ülkeyle de müttefikti. On iki adalar, en ünlüsü Gelibolu'daki sefer olmak üzere çok sayıda seferin sahneleme alanı olarak kullanıldı. Fransızlar ve İngilizler bazı küçük adaları işgal etti ancak Rodos İtalyan işgali altında kaldı.
1915'te Fransızlar Meis'i de (Kastellorizo) da işgal etti.
I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı'ya dayatılan Sevr Planı ile On İki Ada ve Meis'in İtalya'ya bırakılması amaçlanmıştı. Sevr Planı'nın hayata geçirilememesinin ardından Lozan Antlaşması'nda da On İki Ada'nın İtalyan yönetiminde kalması teklif edilmiş ve bu madde kabul edilmiştir. Savaştan sonra, 29 Temmuz 1919'da imzalanan Tittoni-Venizelos anlaşması, İtalya'nın Rodos'un kontrolünü elinde tutması sırasında daha küçük adaların Yunanistan'a katılması çağrısında bulundu. Anlaşma ayrıca İtalya'nın güneybatı Anadolu karşılığında Antalya'yı alacağı takasın da ana hatlarını çiziyordu. Türk Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi'nde Yunanistan'ın yenilgisi ve modern Türkiye'nin kurulması mübadeleyi engelledi. İtalya, Lozan Antlaşması hükümleri uyarınca On iki Ada'yı Possedimenti Italiani dell'Egeo olarak resmen ilhak etti. Mussolini, Rodos'u, İtalyan kültürünün Levant'ta yayılması için bir odak noktası görevi görecek modern bir ulaşım merkezi haline getirmeyi umarak bir İtalyanlaştırma programı başlattı. Adalarda ezici çoğunlukla Yunanca konuşuluyordu, Türkçe konuşan bir azınlık ve Yahudi İspanyolcası konuşan daha küçük bir Yahudi azınlık vardı. Göçmen İtalyanca konuşanlar marjinal bir dil topluluğuydu.
Her ne kadar İtalyan devleti adaları Dışişleri Bakanlığı'nın kontrolüne vermiş olsa da, yönetimleri Akdeniz'de bir İtalyan imparatorluğu projesine ve Libya, Somali, Eritre ve 1936'dan sonra Etiyopya'daki İtalyan kolonilerine güçlü şekilde bağlıydı.
Adalarda egemenliği güvence altına almanın bir parçası olarak İtalya, denizaşırı imparatorluğuna özgü yerel nüfus için bir tür imparatorluk vatandaşlığı oluşturdu ve uyguladı. İtalyan Ege vatandaşlığı (cittadinanza egea italiana) olarak adlandırılan bu vatandaşlık biçimi, yerel siyasi hakları kapsıyordu ve askerlik hizmetini kapsamıyordu. 1934'ten sonra, On iki Ada vatandaşları askerlik hizmetini tamamlayıp tam İtalyan vatandaşı olmak için başvuruda bulunabildiler. Bu, İtalyan Faşizmini destekleyen ve İtalyan imparatorluğunun mali refahlarını teşvik eden bir ülke olduğunu düşünen birçok yerel halkın tercih ettiği bir seçenekti. İtalyan Ege vatandaşlığı aynı zamanda adaların, Türk-Yunan Savaşı'nı sona erdiren İkinci Lozan Antlaşması'nın bir hükmü olan Ege'deki Yunan ve Türk azınlık nüfuslarının mübadelesinden muaf tutulmasını da sağladı. 1934'ten sonra yurtdışından İtalyan Ege vatandaşlığının kazanılması ve babasoyluluk ilkesine göre İtalyan Ege vatandaşlığının aktarılması da mümkün olmuştur. Bu reform, İtalyan vatandaşlığının temelini oluşturan jus sanguinis ilkesini yansıtıyordu ve özellikle Mısır'daki Yunanca konuşan On iki Ada kökenli büyük göçmen topluluğuna yönelikti.[6]
Faşist yönetim adaları modernleştirmeye, sıtmayı ortadan kaldırmaya, hastaneler, su kemerleri inşa etmeye, Rodos'un başkentine elektrik aydınlatması sağlayacak bir enerji santrali inşa etmeye ve On iki Ada kadastrosunu kurmaya çalıştı. St. John Şövalyelerinin ana kalesi de yeniden inşa edildi. Betonun hakim olduğu Faşist mimari tarzı, adaların pitoresk manzarasını önemli ölçüde bozdu (ve ayrıca sakinlere İtalyan yönetimini hatırlattı) ve sonuç olarak, mimarinin en önemli örneği olmaya devam eden Leros kasabası Lakki'nin ünlü örneği dışında, büyük ölçüde yıkıldı veya yeniden düzenlendi.
1936'dan 1940'a kadar Cesare Maria De Vecchi, Ege'deki İtalyan Adaları'nın valisi olarak görev yaptı ve İtalyan dilinin resmi kullanımını teşvik etti ve II. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla kesintiye uğrayan İtalyanlaşma sürecini destekledi.[7] On iki adaların 1936 İtalyan nüfus sayımında toplam nüfus 129.135 idi ve bunların 7.015'i İtalyan'dı.
İkinci Dünya Savaşında İtalya, 1941'de Girit'i işgal etmek için On iki Ada'yı deniz hazırlık alanı olarak kullanan Mihver Devletleri'ne katıldı. İtalya'nın Eylül 1943'te teslim olmasının ardından adalar kısa süreliğine Almanlar ile İtalyanlar da dahil olmak üzere Müttefik kuvvetler arasında savaş alanı haline geldi. II. Dünya Savaşı'nda İtalya'nın 1943'te teslim olmasından sonra İngilizlerin adaları alma girişimleri başarısızlığa uğradı.
Almanlar, On İki Ada Seferi'nde galip geldi ve 1944'te Yunanistan ana karasından sürülmelerine rağmen, On iki Ada 1945'teki savaşın sonuna kadar işgal altında kaldı; bu süre zarfında 6.000 kişilik Yahudi nüfusunun neredeyse tamamı sınır dışı edildi ve öldürüldü. Yahudi İspanyolcası konuşan bu Yahudilerden yalnızca 1.200'ü Türkiye'nin yakın kıyılarına kaçarak hayatta kalabildi.
8 Mayıs 1945'te Alman garnizon komutanı Otto Wagener, adaları Rodos'ta İngilizlere bırakarak 5.000 Alman ve 600 İtalyan askerî personelini teslim etti.[8]
Savaştan sonra adalar Britanya'nın askeri himayesi altına girdi ve neredeyse anında kendi sivil işlerini yürütmelerine izin verildi, bunun üzerine adalar ayrı bir egemenlik ve askeri kontrol altında olsa da gayri resmi olarak Yunanistan ile birleştiler. Adaları da isteyen Türkiye'nin itirazlarına rağmen, İtalya ile 1947 Paris Antlaşması ile On İki Ada'nın yönetimi resmen Yunanistan'a geçti.[1]
Yunanistan'dan ayrı bir yargı alanı olarak eski statüsünün mirası olarak, amatör radyo amaçları açısından hala ayrı "varlık" olarak kabul edilir ve esasen "yayında" bağımsız bir ülke olarak statüsünü korur. On iki Ada'daki amatör telsiz çağrı işaretleri, Yunanistan için SV yerine SV5 önekiyle başlar.[9]
On iki Ada enosisinin 70. yıldönümü, 2017 yılında Yunan Parlamentosu'nun etkinlik için özel bir kutlama oturumu düzenlemesiyle kutlandı.[10][11]
Günümüzde Rodos[12] ve On iki adalar popüler seyahat hedefleridir.
On İki Ada, Yunanistan'ın vilayetlerinden biriydi. 2011 Kallikratis reformunun bir parçası olarak vilayet kaldırıldı ve toprakları Güney Ege idari bölgesi içinde dört bölgesel birime bölündü:
On İki Ada Vilayeti Yunanistan'ın vilayetlerinden biriydi. 2011 Kallikratis reformu kapsamında, vilayet kaldırıldı ve toprakları Güney Ege idari bölgesi içinde dört bölgesel birime bölündü:[13]
Vilayet aşağıdaki belediyelere ve topluluklara bölünmüştür. Bunlar da 2011 Kallikratis reformunda yeniden düzenlendi.
Belediye | YPES code | Yer adı (farklıysa) | Posta kodu | Alan kodu |
---|---|---|---|---|
Afantou | 1205 | 851 03 | 22410-50 ila 53, 56, 57 | |
Archangelos | 1202 | 851 02 | 22440-2 | |
İstanbulya | 1203 | 859 00 | 22430-4 | |
Attavyros | 1204 | Empona | 851 09 | 22460-5 |
Herke | 1227 | 851 10 | 22460-45 | |
Dikaio | 1206 | Zipari | 853 00 | |
Ialysos | 1208 | 851 01 | 22410-90'dan 98'e | |
Irakleides | 1207 | Antimacheia | 853 02 | 22420-6 |
Kallithea | 1209 | Kalythies | 851 05 | 22410–6, 84'ten 87'ye |
Kelemez | 1210 | 852 00 | 22430–2, 50, 59 | |
Kameiros | 1211 | Soroni | 851 06 | 22410-40 ila 42 |
Kerpe Adası | 1212 | 857 00 | 22450–2, 3 | |
Çoban Adası | 1213 | 858 00 | 22450-4 | |
İstanköy | 1214 | 853 00 | 22420-2 | |
İlipsi | 1215 | 850 01 | 22470-4 | |
İleryoz | 1216 | 854 00 | 22470-2 | |
Lindos | 1217 | 851 07 | 22440–2,3 | |
Meis | 1218 | 851 11 | 22460-49 | |
İncirli | 1219 | 853 03 | 22420-3 | |
Batnaz | 1222 | 855 00 | 22470-3 | |
Petaloudes | 1223 | Kremasti | 851 04 | 22410-90 through 98 |
Rodos | 1224 | 851 00 | 22410–2,3,4,6,7,8 | |
Güney Rodos | 1220 | Gennadi | 851 09 | 22440-4 |
Sömbeki | 1225 | 856 00 | 22460-70'den 72'ye | |
İlyaki | 1226 | 850 02 | 22460-44 | |
Topluluk | YPES kodu | Yer adı (farklıysa) | Posta kodu | Alan kodu |
Eşek Adası | 1201 | Eşek Adası | 850 01 | 22470 |
Olimpos | 1221 | 857 00 | 22450 |
1997 yılına kadar Oniki Ada illere bölünmüştü:
On iki Ada'nın yerel spesiyaliteleri şunlardır:
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.