Remove ads
Rusya'nın ilk devlet başkanı (1991–1999) Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Boris Nikolayeviç Yeltsin (Rusça: Бори́с Никола́евич Е́льцин) (1 Şubat 1931, Sverdlovsk - 23 Nisan 2007, Moskova), Rusya'nın ilk başbakanı ve devlet başkanı.
Boris Nikolayeviç Yeltsin Борис Николаевич Ельцин | |
---|---|
Yeltsin'in resmî portresi, 1992 | |
Rusya devlet başkanı | |
Görev süresi 12 Temmuz 1991 - 31 Aralık 1999 | |
Başbakan | Yegor Gaydar 1992 Viktor Çernomirdin 1992-1998 Sergey Kiriyenko 1998 Yevgeni Primakov 1998-1999 Sergey Stepaşin 1999 Vladimir Putin 1999 |
Başkan Yardımcısı | Alexander Rutskoy (1991–1993) |
Yerine geldiği | Mihail Gorbaçov (SSCB adına) |
Yerine gelen | Vladimir Putin |
RSFSC Yüksek Sovyeti Prezidyum Başkanı | |
Görev süresi 29 Mayıs 1990 - 10 Temmuz 1991 | |
Yerine geldiği | Vitali Vorotnikov |
Yerine gelen | Ruslan Hasbulatov geçici |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | Boris Nikolayevich Yeltsin 1 Şubat 1931 Sverdlovsk (Bugün Yekaterinburg) |
Ölüm | 23 Nisan 2007 (76 yaşında) Moskova, Rusya |
Evlilik(ler) | Naina Yeltsina (e. 1956; ö. 2007) |
Çocuk(lar) | Tatyana Dyachenko (1960) |
Dini | Rus Ortodoks |
İmzası |
Rus kökenli bir çiftçinin oğludur. İnşaat mühendisliği öğrenimi gördükten sonra, bir inşaat işletmesinde idareci olarak vazife aldı. 1961'de Sovyetler Birliği Komünist Partisi'ne girdi. Parti içinde hızla yükselerek Sverdlovsk bölgesi parti birinci sekreterliğine getirildi. Mihail Gorbaçov'un Sovyetler Birliği devlet başkanı oluşundan hemen sonra Moskova'ya çağrıldı. Nisan 1985'te Komünist Partisi Merkez Komitesine seçildi. Ekim 1985'te de Moskova Parti Teşkilatı Şefi oldu. Kısa zamanda kamuoyunun güvenini kazandı. Aynı zamanda Politbüro'ya da girdi. Yegor Ligaçev ile anlaşmazlığa düştü. 1987'de Gorbaçov tarafından görevden uzaklaştırıldı. Şubat 1988'de partiyle ilgili bütün yetkileri elinden alındı. İnşaat Bakanı Yardımcılığına tayin edildi.
Daha sonra Moskova'da halkın isteklerini dile getiren bir siyasetçi olarak sivrildi. Mart 1989'da Moskova'da %89,6 oranında oy alarak SSCB Halk Temsilcileri Kongresine seçildi. Siyasi ve ekonomik sahada çoğulculuğu savundu. Mayıs 1990'da Gorbaçov'un isteğine aykırı olarak Rusya Federasyonu Komünist Partisi Başkanlığına getirildi.
Haziran 1991'de Rusya Başkanlığına seçildi. 19 Ağustos 1991'de SSCB başkanı Gorbaçov'a karşı sertlik yanlıları tarafından düzenlenen darbeyi şiddetle protesto etti. Darbecilere karşı halkı direnişe çağırdı. Moskova'da Beyaz Saray denen Rusya parlamento binasına ulaşmayı başardı. Darbecileri suçlu ve hain ilan ederek, ordu ve KGB içinde darbeye karşı çıkanların ve ABD'nin yardımıyla Beyaz Saray'ı direnişin merkezine dönüştürdü. Gorbaçov'un Devlet Başkanı olarak yeniden göreve dönmesini sağladı. Darbenin başarısızlığa uğratılmasında ve Gorbaçov'un yeniden göreve dönmesinde en önemli rolü oynadı. Darbecilere karşı gösterdiği kararlı tutumuyla büyük bir prestij kazandı. Gorbaçov'un bazı başarısızlıkları Yeltsin'i daha güçlü hâle getirdi. Gorbaçov'un göreve dönmesinden sonra askeriyede ve çeşitli devlet kademelerinde yapılan tasfiye hareketleri ile nüfuzunu artırdı. Anayasaya aykırı kararnameler çıkardı ve Gorbaçov'dan bağımsız uygulamalara girişti. Komünist Partiyi yasakladı ve bütün parti mallarına el koydu.
Askerî darbe girişimi 17 Mart 1991'deki Sovyetler Birliği Referandumu'na göre 20 Ağustos 1991'de yapılacak olan yenilenmiş birlik antlaşmasının da iptal edilmesine sebep oldu. Siyasi reformların yanı sıra, ekonomik konularda da reformlara giden Yeltsin, 2 Ocak 1992'de yürürlüğe girecek olan yüksek oranlı fiyat artışları hususunda halktan ve parlamentodan destek istedi. Rusya parlamentosundan olağanüstü yetkiler aldı.
8 Aralık 1991'de Yeltsin ile Ukrayna ve Belarus Cumhuriyetlerinin Devlet Başkanları Sovyetler Birliği'nin dağıldığını ve Bağımsız Devletler Topluluğu'nun (BDT) kurulduğunu ilân ettiler. Ancak 12 Aralık'ta Rusya Federatif Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Yüksek Sovyeti bu antlaşmanın onaylanmasını reddetti. Sovyet anayasasına göre birliğin dağıtılması ancak Yüksek Sovyet Meclisinin yetkisindeydi. Ancak Yeltsin'in Gorbaçov'u istifaya zorlaması Yüksek Sovyet'in kararını geçersiz kıldı. 21 Aralıkta geri kalan 12 Cumhuriyetin 11'i de BDT'ye katıldı. Yeltsin, Gorbaçov'la birlikte BDT'nin yıl sonunda Sovyetler Birliği'nin yerini alacağını açıkladı. Ancak Gorbaçov 25 Aralık 1991'de Devlet Başkanlığı vazifesinden istifa etti. Çok çabuk davranan Yeltsin, Gorbaçov'un Kremlin'deki ofisine taşındı. Ordunun komutasını eline aldı. Birleşmiş Milletlere Sovyetler Birliği'nin Güvenlik Konseyindeki yerini Rusya Federasyonunun alacağını bildirdi. Nükleer füzelerle ilgili fırlatma şifrelerine el koydu. İdarede ABD'yi örnek alan Yeltsin Başkanlık vazifesini de kendinde topladı.
Eylül 1992’de Halk Temsilcileri Kongresi’nde Sergey Baburin önderliğindeki Ulusal Birlik adlı muhalif grup SSCB'yi dağıtan anlaşmanın 12 Aralık 1991’deki Yüksek Sovyet oturumunda reddedildiğini, bu nedenle anlaşmanın geçersiz olduğunu bildiren dilekçeyi Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi. Fakat Yeltsin denetimindeki mahkeme bu dilekçeyi incelemeye almadı.
Yeltsin 1993 yılında reform önerilerini ve yönetim değişikliklerini engellemeye çalışan Parlamentoyu asker kullanarak dağıttı. Parlamento binasını tanklarla bombalatmaktan bile çekinmedi.[1] Ardından Parlamento seçimleri yapıldı. Seçimleri Yeltsin yanlısı adaylar kazandı. Böylece Yeltsin Parlamento da yandaş sayısını arttırarak konumunu daha da güçlendirdi.
Rusya'nın 1990'lı yıllarda hızlı özelleştirilme sürecinde ülkeyi yöneten Yeltsin, 1994 yılında Çeçenistan'da büyük çaplı bir askerî müdahale düzenledi ve işgal etti. Ardından Çeçenistan'ın özerkliğini sınırlandırarak Rusya egemenliğini sağlamlaştırmaya çalıştı. Ancak Çeçen direnişinin artarak devam etmesi ve Rusya kayıplarının artması sonucu iç politikada zor duruma düştü.
Yeltsin, Rusya Devlet Başkanı olarak son dış gezilerinden birinde Kasım 1999'da Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilâtı (AGİT) zirvesine katılmak üzere İstanbul'a gitti.[2] O günlerde ABD ile ilişkileri gayet iyi durumda olan Türkiye, Orta Asya ve Kafkaslar'da Rusya ile rekabete girişmişti. Zirve sırasında imzalanan Bakü-Ceyhan Boru Hattı antlaşması, ABD destekli Türkiye'nin eski Sovyet topraklarında artan etkisinin bir göstergesiydi. Zirvede ABD Başkanı Bill Clinton ile söz düellosuna giren Yeltsin, Kafkaslar'da bir iç savaş başlatan Çeçen isyancılarını "haydut ve katil" olarak niteledi ve "Silahlı çetelerle aynı masaya oturamayız. Bu teröristlerin kökünü kazımalıyız ve onlara hangi ülkelerin yardım ettiğini biliyoruz" ifadelerini kullandı. Yeltsin, Yugoslavya'ya yapılan NATO hava saldırılarına da karşı çıktı. Bu yorumları, Çeçenistan sorununa barışçı bir çözüm bulunmasını isteyen Clinton'un eleştirisine hedef oldu. Yeltsin Fransa başkanı Chirac ve Almanya şansölyesi Schröder ile yaptığı bire bir görüşmelerde de eleştirilince AGİT toplantısını terk etti ve Rusya'ya döndü.[3]
Yeltsin 1996 yılındaki şaibeli devlet başkanlığı seçimlerinde yeniden başkan seçildi. Ancak seçimin hileli olduğuna yönelik pek çok itiraz yapıldı. Yeltsin'in bu seçimlerde ABD Başkanı Bill Clinton'un devreye girmesiyle, ABD'li danışmanlardan yardım aldığı ileri sürüldü. Yeltsin bu seçimin ilk turunda % 35 oy alırken rakibi Komünist Parti adayı Gennadi Züganov % 32 oy almıştır. İkinci tur seçimlerde Komünist Parti adayı bazı sağcı güçlerin de desteğini almış fakat % 40 oy alabilmiştir. Yeltsin ise % 53 oyla tekrar başkan seçilmiştir. Ancak 20 Şubat 2012'de muhalif cepheden Sergey Baburin ve Sergey Udaltsov 1996 seçimlerinde pek çok seçim sahtekarlığına şahit olduklarını ve bu seçimin galibinin kesinlikle Komünist Parti lideri Gennadi Züganov olduğunu belirtmişlerdir.
Yeltsin 1998 yılındaki ekonomik krizin ardından tamamen otoritesini kaybetti. Bu dönemde başarısızlığını hükûmetlere yükleyerek sık sık başbakan değiştiren Yeltsin giderek ordunun da desteğini kaybetmeye başladı. Ekonomik kriz döneminde göreve getirdiği Yevgeni Primakov'un ekonomide kısmen toparlanma sağlayarak halktan ve meclisten destek alması Yeltsin'de iktidarı kaybetme korkusuna sebep oldu. Bunun üzerine Yeltsin, Mayıs 1999'da başbakan Yevgeni Primakov'u da görevden aldı.
Özellikle 2. döneminde Yeltsin; alkolizm sorunları ve Rusya'yı yönetebilecek sağlığa sahip olmadığından sıkça eleştirilmiştir.
1999 yılında Yeltsin'in kızının ve damadının adının bir yolsuzluk skandalına bulaşması ile Rusya basını Yeltsin'in Başkanlığını iyice sorgulamaya başladı. Yeltsin ise bu baskılara iç ve dış politikada sertlik yanlısı düşünceleri ile tanınan eski KGB ajanı olan Vladimir Putin'i başbakanlığa getirerek karşılık verdi. Ancak aynı yılın sonuna doğru muhalefetten ve halktan gelen baskılara karşı koymakta zorlanan Yeltsin 31 Aralık 1999 akşamı televizyonda yaptığı konuşmada istifa ettiğini ve yerine anayasa gereği Başbakan Putin'in geçeceğini açıkladı.
2000 yılında, emekliliğe ayrıldıktan sonra bir Rusya televizyon kanalında yaptığı röportajında, geçmişte katlanmak zorunda kaldığı en büyük sorumluluğunun, Çeçenistan'da ölen insanlar olduğunu belirtti.[4]
Yeltsin, 23 Nisan 2007 tarihinde kalp yetmezliği sebebiyle öldü.[5] Devlet töreni yapıldı, cenazesine 3 bin kişi katıldı. Rusya'nın önde gelen kamuoyu araştırma şirketlerinden olan Levada'nın Ocak 2015'te yaptığı anket sonuçlarına göre halkın % 9'u Boris Yeltsin hakkında olumlu bir değerlendirmede bulunurken, % 78'i olumsuz bir değerlendirmede bulundu.[6] Yeltsin'in cenazesi Novodeviçi Mezarlığı'na gömüldü.
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Temmuz 2022) |
Rusya Parlamento Başkanı Ruslan Hasbulatov'a göre Yeltsin'in tüm liderliği boyunca "yüzlerce" CIA ajanıyla çevrili olduğunu belirtmiştir. Hasbulatov, Yeltsin'in özellikle tartışmalı 1996 yılındaki seçimleri ABD'nin doğrudan yardımı ve desteği sayesinde kazandığını iddia etmiştir. Yeltsin'in birlikte çalışacağı bakanlar ve yetkililer için CIA ajanlarından onay aldığı da iddia edilmiştir.[7]
Colton, Yeltsin'i "içsel karmaşıklıklarla dolu",[8] hem "matematiksel bir zihin yapısı" hem de "macera zevki" sergileyen bir adam olarak tanımladı,[9] Yeltsin'in "bir durumu bütünsel olarak kavrama sezgisine" sahip olduğunu belirtti.[10] Colton, Yeltsin'in dik kafalı,[11] ve huzursuz olabileceğini düşünüyordu.[12] Evans, Yeltsin'in otobiyografisinde, liderin kendisini bir Rus'tan çok bir Sovyet olarak gördüğünü belirtmiştir.[13] Yeltsin, hayatı boyunca genellikle gizlemeye çalıştığı bir dizi sağlık sorunu yaşamıştır.[14] Çocukken hem kırık bir burnu hem de sakat bir eli vardı ve bu fiziksel özelliklerinden dolayı utanç duymaya devam etti;[15] toplum içindeyken sık sık sol elini masanın altına ya da kravatının arkasına gizlerdi.[16] Ayrıca orta kulak enfeksiyonu nedeniyle sağ tarafı da sağırdı.[17] Annesi dindar bir Ortodoks Hristiyan olmasına rağmen, Yeltsin bir dindar olarak büyümemiş, ancak 1980'lerde ve 1990'larda dindar olmuştur.[18]
Yeltsin, "yönetim tarzının" "sert" olduğunu ve "sıkı disiplin ve verilen sözlerin yerine getirilmesini talep ettiğini" belirtmiştir.[19] Yeltsin bir işkolikti;[20] UPI üniversitesindeyken geceleri sadece dört saat uyuma alışkanlığı geliştirdi.[21] Dakikti ve astlarının geç kalması konusunda çok katıydı.[19] Mükemmel bir hafızası vardı[22] ve okumayı severdi; 1985'te ailesinin elinde yaklaşık 6000 cilt kitap vardı.[23] UPI üniversitesinde eşek şakalarından hoşlanmasıyla tanınırdı.[24] Halk şarkılarını ve pop melodilerini dinlemekten hoşlanırdı[25] ve gençliğinden itibaren lozhki kaşıklarını çalabilirdi.[12] Yeltsin, 1990'larda sağlık durumu kötüleşene kadar buzlu suda yüzmekten hoşlanıyordu ve hayatı boyunca her güne soğuk bir duşla başladı.[9] Ayrıca banya buhar banyosunu kullanmayı da severdi.[12] Yeltsin ayrıca avlanmayı severdi ve kendi av silahları koleksiyonuna sahipti.[26] Çalışanlarına, genellikle onları daha çok çalışmaya motive etmek için saat ve diğer hatıra eşyaları vermeyi severdi.[27] İnsanların küfür etmesinden hoşlanmazdı[28] ve sinirlendiğinde ya da öfkelendiğinde sık sık elindeki kalemleri kırdığı bilinirdi.[29]
Yeltsin'in alkole karşı yüksek bir toleransı vardı ve 1980'lere gelindiğinde ortalamanın üstünde alkol alıyordu.[30] Yeltsin'in en sevdiği yazar Anton Çehov idi,[31] ancak Sergei Yesenin ve Alexander Pushkin'in eserlerini de beğeniyordu.[25] Colton Yeltsin'i "boğuk bariton" bir sese sahip olarak tanımlamıştır.[32]
Doder ve Branson, Yeltsin'in "genç Ruslar için bir kahraman, antikomünist olmaları gerekmeyen ancak Brejnev yıllarının acısı ve ilgisizliğiyle dolu olanlar için bir kült figür" olduğunu belirtmişlerdir.[33] Onun "coşkulu, neredeyse aşırı derecede açık",[34] ve aynı zamanda "karizmatik" olduğunu belirttiler.[33] Yeltsin'in Sovyet yönetimine meydan okurken kendisini "gerçek bir işçi sınıfı kahramanı" olarak sunduğunu da eklediler.[35]
Yeltsin arkadaşlarına sadıktı.[36] Yeltsin, arkadaş olarak mesleki açıdan yetkin ve ahlaki açıdan titiz olduğunu düşündüğü kişileri seçti.[36] Aron, Yeltsin'in arkadaşları arasında "tükenmez bir neşe, coşku ve misafirperverlik kaynağı" olabileceğini belirtmiştir.[36]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.