Loading AI tools
Cengiz Han'ın en büyük oğlu olan Cuci'nin oğlu Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Batu (Moğolca: Бат Хаан, Rusça: Баты́й, Farsça: باتو Bātū, Çince: 拔都, bá dōu; 1205 - 1255), Cengiz Han'ın en büyük oğlu olan Cuci'nin oğludur.[3] Moğol İmparatorluğu'na bağlı Altın Orda'nın kurucusudur.[4] 1240 - 1255 yılları arasında Altın Orda Devleti'ni yönetmiştir. Lehistan ve Macaristan ordularını yendikten sonra kurduğu devlet Rus toprakları ve Kafkaslarda 250 yıl egemen olmuştur.[5]
Batu Han | |
---|---|
Altın Orda Hanı | |
Altın Orda Han'ı Yarısı(Gök Orda) | |
Hüküm süresi | 1240-1255 |
Sonra gelen | Sertak Han |
Doğum | 1207 Moğolistan |
Ölüm | 1255 (47-48 yaşlarında) Saray Batu |
Eş(ler)i | Borakçin Hatun |
Çocuk(lar)ı | Sertak Han Togogan Abügan Sınggum[1] |
Hanedan | Borjigin |
Babası | Cuci |
Annesi | Ukhaa ujin[2] |
Dini | Tengricilik |
İbn Bibi Batu Han hakkında “iyi ahlakı, engin cömertliği, yaratıklara iyi davranıp şefkat göstermesiyle tanınan, zayıfa ve güçlüye yardımlarıyla büyük padişahlara üstünlük kazanmış” ifadelerini kullanmaktadır.[6] Eli açık bir yapıya sahip olan Batu Han kendisine gelen hiçbir hediyeyi hazinesine koymadan hepsini din, millet ayrımı gözetmeksizin halka dağıtmıştır.[7] Yanına gelen tüccarların tüm mallarını çok yüksek fiyatlardan aldığı için zaman içerisinde hazinesinde para bitmiş ve Möngke Han'a kendisine on bin gümüş çubuk vermesi için Tobichagh isimli elçisini göndermiştir.[8] Adil bir hükümdarlık süren Batu Han kendisine bağlı devletlerden haksızlığa uğrayarak yanına gelen herkesin hakkını da korumuştur.[9] Cüzcanî'ye göre Batu Han Müslüman'dır fakat hiç kimseye söylememiştir.[10] Ancak başka hiçbir kaynakta Cüzcanî'nin bu iddiasını kanıtlayacak bilgi yoktur. Batu Han'ı hayatının son yıllarında gören Rubruk, onun yüzünün sonralardan kırmızımsı lekeler ile kaplı olduğunu belirtmiştir. Bu durumda romatizma hastalığının belirtilerinden biridir.[11]
Oğlu Cuci öldükten sonra Cengiz Han topraklarının oğullarını geçmesini buyurarak yönetimi Batu'ya verir. Batu'nun ağabeyi Orda Han da buna karşı çıkmaz. 1227 yılında Cengiz Han öldüğünde ise topraklar Batu ile Orda arasında yeniden dağıtılacaktır. Buna göre Batu İdil Nehri'nin batısındaki toprakları, Orda ise sonradan Ak Orda devletini kuracağı nehrin doğu kıyısındaki toprakları alacaktır. Batu, Ögeday komutasındaki Kuzey Çin seferine katılırken, kardeşi de batıda Kumanlar, Alanlar ve Bulgarlara karşı savaşır.
Kuzey Çin'in fethinden sonra Ögeday, kurultayda Batu'dan batıya doğru seferlere devam etmesini ister. 1235 yılına gelindiğinde Kırım topraklarını zaten fethetmiş olan Batu 130 bin kişilik orduyla Doğu Avrupa'ya ilerlemeye başlar. Ögeday'ın emriyle sefere Güyük, Büri, Möngke, Hulgen, Kadan, Baydar gibi Moğol asillerinin yanı sıra Sübedey, Borolday gibi önemli komutanlar katılır. Ordunun genel komutası Sübedey'dedir.
İdil Nehri'ni geçen ordu Volga Bulgarlarının topraklarını işgal eder. Volga Bulgarları, Kıpçaklar ve Alanların işgale karşı direnişleri bir yıl içinde bastırılır. 1237 yılının Kasım ayında Batu, Kiev Knezliği sarayına elçi göndererek II. Yuri'den bağlılığını bildirmesini ister. Yuri Moğollara teslim olmayı reddedince Ryazan kuşatılır. 6 gün süren muharebelerden sonra şehir tamamen yerle bir edilir. Yuri'nin, Moğol ordusunu durdurmak için oğullarının komutasında gönderdiği ordular yenilir. Kolomna ve Moskova şehirleri yakılır. 4 Şubat 1238 tarihinde Vladimir kuşatılır. 3 gün içinde başkent yakılır ve tamamen yokolur. Kraliyet ailesinin çoğunluğu yangında ölecek, Yuri kuzeye çekilir. Yeni kurduğu ordu ise Moğollar tarafından 4 Mart 1238 tarihinde Sit Nehri'nde hezimete uğratılır.
Bundan sonra Moğol ordusu gruplara ayrılarak Rus şehirlerine saldırır. Rostov, Uglich, Yaroslavl, Kostroma, Kashin, Ksnyatin, Gorodets, Galich, Pereslavl-Zalessky, Yuriev-Polsky, Dmitrov, Volokolamsk, Tver ve Torzhok ele geçirilir. Moğollara karşı en başarıyla direnen şehir 7 hafta boyunca işgalcilere boyun eğmeyen Kozelsk olur. Moğollara bağlılığını ilan eden Smolensk yıkımdan kurtulurken, Novgorod ve Pskov coğrafi engeller ve uzaklıklarından dolayı işgale uğramaz. İşgal sırasında Moğollar arasında da sorunlar yaşanır. Batu ile gerilim yaşayan Güyük ve Buri geri çağrılacak, Ögeday sadece Güyük'ün cepheye geri dönmesine izin verecektir. 1240 yılının Aralık ayında kuşatmadan sonra Kiev de ele geçirilince tüm Rus toprakları Moğol boyunduruğuna girmiş olur.
Moğolların ilerleyişinden kaçan Kumanlar Macaristan Krallığına sığınırlar. Batu, Macar kralı IV. Bela'ya sayısız elçiler gönderecek ve cevap alamayacaktır. Batu, Moğollara ihanet ettiğini iddia ettiği Kumanların iadesini isteyerek Macarları tehdit eder. Tarihçiler arasında Batu'nun amaçları hakkında ortak bir görüş yoktur. Batu'nun tüm Avrupa'yı fethetmek mi istediği, yoksa sadece hakim olduğu toprakların güvencesini sağlamak için mi Doğu Avrupa seferi düzenlediği bilinmemektedir. Lehistan ve Macar topraklarına saldırmayı planlayan Sübedey ve Batu bu ülkelere casuslar göndererek durum hakkında bilgi sahibi olurlar. Genel komuta Sübedey'de olacak şekilde istila planı hazırlanır. Üçe bölünen ordunun ilk grubu Lehistan topraklarına girerken, ikinci grup Karpatlara girer, üçüncü grup ise Tuna Nehri boyunca ilerler. Lehistan Ordusu Legnica Muharebesi, Macar Ordusu ise Mohi Muharebesinde yenilir. Macaristan ovası, Avusturya ve Dalmaçya Moğol egemenliğine girer. Mağlubiyetten sonra Bela ve kardeşi Koloman kaçmayı başarmıştır. Bela kendisine sadık takipçilerinden dinlenmiş atlar alarak, yalnızca Vochu isimli Slav rehine tarafından korunarak ve geceleri ağaçlar arasında saklanarak Moğollardan kaçmayı başarmıştır. Kardeşi Koloman ise kadın ve çocukları ile beraber yaralı bir vaziyette Peşte'den bir tekneyle Hırvatistan'a geçip, Macar topraklarına geçmek istemiş, ancak aşırı kan kaybından dolayı hayatını kaybetmiştir.[12] 1241 yılında Batu ve Sübedey İtalya ve Almanya topraklarına sefer düzenleme planları yaparken Aralık ayında Ögeday Han'ın ölüm haberi alınır. Yeni hanın seçilmesi için geri çağrılan Moğol asilleri başkent Karakurum'a gitmek üzere cepheyi terk edecektir. Sübedey geri dönse de Batu fethedilen topraklarda kalacaktır.
II. Deşt-i Kıpçak Seferi sırasında Ögedey Han tarafından başkomutan olarak görevlendirilen Batu, bu sefer sırasında Güyük ve Buri ile tartışma içerisine girmişti.[13] Batu, bu tartışmayı amcası Ögedey Han'a şu şekilde haber yollayarak bildirmişti;
"Ebedi cennetin gücüne ve amcamın iyi niyetine güvenerek, Rus halkını tahrip ettik. On bir ülke ve halkını usullerimize uygun bir şekilde boyun eğdirdim. Zaferimizden sonra büyük bir çadır kurup konaklarken şölen yapıp eğlenmeye karar verdik. Şölende başlarında orada bulunan prenslerin en büyük olanı ben olduğum için bir veya iki kase tören şarabı içen ilk kişi ben oldum. Bu davranışımdan dolayı Güyük ve Buri bana kızdılar, ziyafete katılmayı reddettiler. Bana hakaret edip gittiler." demiştir.[14]
Bu haber üzerine Ögedey Han Güyük'ü Karakurum’a geri çağırmıştır. İlk zamanlar Ögedey Han çok kızgın olduğu için huzuruna çıkmasına müsaade etmemiştir. Bir süre sonra huzuruna çağırıp ona;
"Rus halkı senin öfken ve kızgınlığından dolayımı teslim oldu zannediyorsun. Rus halkını tek başına boyun eğdirdiğini zannedip kalbinde ki o gururla senden daha kıdemli bir insana Batu'ya isyan ediyorsun.” diye azarlamıştır.[15]
Bu tartışmadan kaynaklanan soğukluk nedeni ile Batu, Güyük Han'ın tahta geçmesini istememiştir. Yapılacak olan kurultayı elinden geldiği kadar erteletmiştir.[16] Nihayet 1246 yılında yapılan kurultaya da rahatsızlığını bahane ederek katılmamıştır.[17] Batu Han huzuruna gelen Suzdal knezi Yaroslav'ı kurultaya katılmak üzere Karakurum'a göndermişti. Kurultayda hazır bulunan ve katılan Yaroslav bir daha Rusya'ya geri dönememişti. Plona Carpini, Yaroslav'ın cesedinin mor bir renk aldığını söyleyerek bu ölüm nedeninin zehirlenme olduğunu bildirmiştir[18] Vernadsky bu ölümün Güyük ile Batu arasındaki gerginlikten dolayı olduğunu belirtmektedir. Güyük, Batu'nun atadığı bir knez olan Yaroslav'ı sesiz bir şekilde ortadan kaldırarak ona gözdağı vermek istemiş olabilir.[19]
Güyük Han aslında Batu'nun etkisi altında bulunan yerlere stratejik hamleler yaparak Batu'nun hâkimiyet sahasını daraltmak istemiştir. Nitekim Batu'nun karşısında bir yönetim anlayışı sergilemiştir. Bu amaçla Gürcistan tahtına Batu'nun destek verdiği David Narin yerine Ulu David'i getirmiştir. Anadolu'da ise Batu tarafında yönetim süren Sultan İzzeddin Keykavus'u tahttan indirerek yerine IV. Kılıç Arslan’ı getirmiştir.[20] Güyük Han aynı zamanda Anadolu, Azerbaycan ve İran'da Batu tarafından vergi toplamakla görevli bulunan memurları görevden alarak bölgede tek yetkili olarak Elcidey Noyan'ı görevlendirmişti.[21] Batu'da bu duruma karşılık kendi adamları yerine atanan Güyük Han'ın adamlarını öldürtmüştür. Bunun gibi olaylar Batu ve Güyük arasındaki sorunu daha da derin bir hale gelmesine yol açmıştı.[22] Batu, büyük hanlık ile ilişkilerini doğal bir çerçevede tutmak istemiştir. Anadolu ve Kafkasya'da kendisine karşı yürütülen siyasete açıktan bir karşılık vermemiştir. Yaroslav'ın öldürülmesine de bir tepki göstermemiştir. Güyük Han'a karşı net bir şekilde muhalefet davranışı sergilememiştir.[23] Hiç şüphe yok ki annesi Töregene Hatun’dan sonra merkezi yönetimi güçlendirmek için çalışmalar yapan Güyük Han’ın en fazla otoritesini sarsan Batu Han’dı. Güyük Han’ın hâkimiyetini sağlamlaştırması ve Batu ile mücadele etmesi için birçok nedeni vardı. Geçmişte yaşadıkları tartışma, kurultaya Batu Han’ın gitmemesi ve merkeze uzakta bir bölgede muazzam bir güç kazanmış olması Güyük Han için tehlike olarak görülmüştür.[24]
Güyük Han hastalığını öne sürerek İmil’deki havanın ve suyun kendi sağlığı için iyi geldiğini belirterek büyük bir askeri güçle batıya doğru yola koyulmuştur. Yol üzerinde ne zaman bir yerleşim yerine gelinirse insanlara altın ve kumaş verilmesini emretmiştir. Bu şekilde hakimiyeti altındaki insanların fakirliğinin son bulmasını sağlamak istemiştir. Batıya doğru hareket edilmesinin asıl nedeni farklı olabilirdi. Sorgatani Beki çok zeki ve akıllı bir insan olarak onun bu seyahatinin başka bir nedeni olabileceğini düşünmüştür. Hastalığın öne sürüldüğü bu yürüyüş aslında bir hile olabilir, düşüncesi ile Batu Han’a haberci yollamıştır. Sorgatani Beki Batu’ya “Güyük Han bir ordu ile sana doğru geliyor hazırlıklı ol” haberini yollamıştır. Batu Han bu habere minnettar olarak hazırlıklara başlamıştır.[25]
Güyük Han'ın yapmak istediklerini başarılı bir şekilde tamamlanması için Batu Han'a boyun eğdirmesi gerekiyordu. En azından tüm kırgınlığı sona erdirip, Güyük Han, Batu'yu kendi emrine almalıydı. Bu durumun da gerçekleşmesinin çok zor olduğunu biliyordu. Batu Han için de seçenekler çok sınırlıydı ne yaparsa yapsın ya da ne söz verirse versin güvende olacağının garantisi yoktu. Cengiz Han'ın kardeşi Temügge Odcigin'in nasıl idam edildiğini duymuştu. Güyük Han'ın batıya doğru büyük ordular ile yürümesinden endişelenmesi doğaldı. Güyük Han'ın geldiğini haber alan Batu Han doğuya doğru hareket ederken, kardeşi Şiban'ı Güyük Han'ın gerçek niyetini öğrenmesi için önden göndermiştir. 1248 yılının ilkbaharında Beşbalık'a bir haftalık yolculuk mesafesinde olan Urungu Nehri'nin kıyısında Kum Sengir olarak adlandırılan yerde aniden ölmüştür.
Ölümünün nedeni hakkında Rubruk'un iki farklı açıklaması vardır. Ya Batu Han tarafından zehirlendi ya da şiddetli bir kavgada Şiban tarafından öldürüldüğünü bildirmiştir.[26] Vernadsky bu ölümün normal bir ölüm olmadığını muhtemelen Tuluy'un dul eşi Sorgatani Beki veya Batu Han'ın ajanları tarafından zehirlendiğini belirtmektedir.[27] Geleneklere uygun olarak Sorgatani Beki Oğul Gaymış'a kıyafet ve başlık yollayarak başsağlığı dilemiştir. Batu Han da gelenekler çerçevesinde başsağlığı dileklerini iletmiştir.[25] Bu iki Moğol ileri geleni arasında bir harp olma olasılığı Güyük Han'ın ölümü ile de ortadan kalkmıştır.[28]
Batu ile Güyük arasındaki çekişme Moğol istilası altındaki Gürcü Krallığında şiddetli şekilde hissedilir. Ögeday tarafından Moğol hakimiyetini yaymak üzere görevlendirilen Baycu Noyan, İran'daki ordusuyla Anadolu üzerine yürür. Anadolu Selçuklu Devleti 1243 yılında yapılan Kösedağ Muharebesinde yenilerek Moğol boyunduruğuna girer. Baycu Noyan, Selçukluların elindeki Gürcü prens VII. Davit Ulu'yu serbest bırakarak Güyük'ün sarayına gönderir. Gürcü tahtına kendi oğlunun çıkmasını isteyen kraliçe Rusudan ise Batu'nun sarayına oğlu VI. Davit Narin'i gönderir. Batu, VII. Davit Ulu'yu Gürcü topraklarının egemeni olarak tanıyarak desteklese de, Güyük Batu'nun kararını çiğneyerek VI. Davit Narin'i Gürcü kralı ilan eder.
Batu ile Güyük arasındaki gerginlik daha da artınca bölgedeki komutanı olan Baycu Noyan'ı görevden alacak ve Eljigidei adlı Moğol komutanı getirecektir. Bu dönemde Güyük, Rus topraklarında Batu'ya karşı ittifak yapmaya girişecek ve Aleksandr Nevski ile ittifak yapacaktır. Batu'yu huzuruna çağırdığı bir dönemde Güyük ölecektir.
Güyük ölünce Batu için Ögeday ve oğlu Güyük tarafından sürdürülen aile hanedanına son verme şansı ortaya çıkar. Tahta geçme şansı olan Batu, kendisi çok hasta iken ziyaretine gelen Möngke'nin bağlılığından etkilenecek ve 1250 yılında kendi hakimiyetindeki topraklarda yapılacak kurultayda Möngke'nin hanlığını destekleyecektir. Karara karşı çıkan Ögeday ve Çağatay soyundan Moğol prensler kurultayın Moğolistan'da yapılması gerektiğini öne sürerler. Batu, kardeşi Berke ve oğlu Sartak’ın korumasında olduğu halde Möngke’yi Moğolistan’a gönderir ve resmî kurultayda han seçilmesini sağlar. Ögeday hanedanının devam etmesini isteyen prensler kurultay tanımayacaktır. Bunun üzerine 1251 yılında tahta geçen Möngke rakiplerini hızla tasifiye eder.
Batı Rus topraklarında ise Batu’ya karşı çıkan Rus prens II. Andrey isyancı Moğol prenslerine destek verir. Bunun üzerine Vladimir’e saldıran Batu’nun ilerleyişi Novgorod ve Pskov önlerinde Töton Şövalyeleri tarafından durdurulur. Bu bölgeyi ise Batu Han ve oğlu Sartak ile dostluğu olan Aleksandr Nevski yönetecektir.
Möngke’nin iktidarı sırasında ona yardım ettiği için Batu’nun prestiji en yüksek seviyededir. Kardeşi Berke’nin itirazlarına rağmen Hülagu’nun seferlerine asker gönderecektir. Ancak Moğol İmparatorluğunda belirginleşmeye başlayan ayrılık sonunda Moğollar kendi aralarında savaşmaya başlayacaktır.
Batu’nun soyu kurmuş olduğu Altın Orda haricinde de bölgede çok sayıda hanedanda sürdürülecektir.
Batu’nun en az dört çocuğu olduğu bilinmektedir. Bunlardan Sartak babası öldükten sonra 1255-56 yılları arasında Altın Orda tahtına çıkacak, ancak Möngke’yi Moğolistan’da ziyaretinden az sonra ölecektir.[dn 1] Ondan sonra tahta amcası Berke geçecektir. Müslümanlığı seçen Berke, Moğolistan İmparatorluğuna şeklen bağlı kalsa da Abbasileri yenen akrabası Hülagû Han ile savaşacaktır. Bu dönemde artık Moğol İmparatorluğundaki çatlak iyice artmış olacak ve Altın Orda bağımsız bir devlet konumuna gelecektir. Berke, Doğu Avrupa’ya karşı büyük seferlere girişmeyecek ve iktidarı döneminde bazı yağma seferleri yaşanmasına rağmen kardeşi Batu dönemine göre Avrupa’da Moğol istilası yaşanmayacaktır. Altın Orda diğer Moğol devletlerine göre en uzun süre ayakta kalan olacaktır.[dn 2]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.