Loading AI tools
İran İslam Cumhuriyeti'nin ilk dinî lideri Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Ruhullah Humeyni (doğum adıyla Ruhullah Mustafavî Musevî, Farsça: سید روحالله خمینی, 22 Eylül 1902, Humeyn - 3 Haziran 1989, Tahran), İranlı siyasetçi ve Şii din adamı. Ayetullah Humeyni olarak da anılır. İran İslam Devrimi'nin siyasi ve ruhani lideriydi. Muhammed Rıza Pehlevi rejimine son verip İslam Cumhuriyeti'ni kurdu ve devrimden sonraki tüm dinî ve siyasi yetkileri elinde tuttu.
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Şubat 2024) |
Ruhullah Humeyni روح الله خمینی | |
---|---|
Ocak 1978'de Humeyni. | |
1. İran Yüce Lideri | |
Görev süresi 1 Şubat 1979 (resmî olarak 3 Aralık 1979) - 3 Haziran 1989 | |
Cumhurbaşkanı | Ebu'l-Hasan Beni Sadr Muhammed Ali Recai Ali Hamaney |
Başbakan | Mehdi Bazergan Muhammed Ali Recai Muhammed Cevad Bahonar Muhammed Rıza Mehdevi Kani Mir Hüseyin Musavi |
Yerine geldiği | Muhammed Rıza Pehlevi (İran Şahı olarak) |
Yerine gelen | Ali Hamaney |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 24 Eylül 1902[1][2][3][4][5] Humeyn |
Ölüm | 3 Haziran 1989 (86 yaşında) Tahran, İran |
Defin yeri | Ruhullah Humeyni Türbesi, Tahran, İran |
Partisi | İslami Cumhuriyet Partisi |
Evlilik(ler) | Hatice Sakafi (e. 1929–1989) |
Çocuk(lar) | Mustafa Humeyni Zehra Musavi Sadıka Feride Musavi Ahmed Humeyni |
Dini | Usulî İsnâaşeriyye Caferilik (Şiî İslam)[6][7][8] |
İmzası | |
Resmî site | imam-khomeini.ir |
Ruhullah Humeyni'nin Kronolojisi | |
---|---|
8 Ekim 1962 | Eyalet ve vilayet encümenleri kanunu aleyhinde bildiri yayınlaması |
2 Aralık 1962 | Eyalet ve vilayet encümenleri kanunu'nun iptal edilmesinden sonra bildiri yayınlanması |
22 Ocak 1963 | Referandumun Boykotu ve "Beyaz Devrim" |
22 Mart 1963 | Şah rejimi askerlerinin Feyziye Medresesi'ne saldırısı |
3 Haziran 1963 | Aşura Günü Ayetullah Humeyni'nin Feyziye Medresesinde konuşma yapması |
5 Haziran 1963 | Ayetullah Humeyni’nin tutuklanması ve halkın protestolarının bastırılması |
25 Haziran 1963 | Ayetullah Humeyni’nin Kasr hapisanesinden Aşretabad’da bulunan hapisaneye nakli |
10 Nisan 1964 | Ayetullah Humeyni’nin serbest kaldıktan sonra Mescidi Azam camisinde yaptığı konuşma |
26 Ekim 1964 | Ayetullah Humeyni’nin kapitülasyon aleyhinde yaptığı konuşması |
4 Kasım 1964 | Ayetullah Humeyni’nin tutuklanarak Türkiye’ye sürgüne gönderilmesi |
12 Kasım 1964 | Ayetullah Humeyni’nin Ankara’dan Bursa’ya gönderilmesi |
4 Ekim 1965 | Türkiye'den Irak’ın başkenti Bağdat’a sürgün edilmesi |
7 Ekim 1965 | Samerra’dan Kerbela’ya taşınması |
14 Ekim 1965 | Necef'e taşınması |
14 Ekim 1965 | Necef İlim Havzasında ders vermeye başlaması |
21 Ocak 1970 | Necef'te Velayeti Fakih (Hükûmeti İslami) derslerini vermeye başlaması |
22 Ekim 1977 | Ayetullah Humeyni'nin oğlu Seyyid Mustafa Humeyni'nin şüpheli ölümü |
7 Ocak 1978 | İttilaat gazetesinde Ayetullah Humeyni'ye hakaret içerikli makale yayınlanması |
9 Ocak 1978 | Kum halkının protesto gösterisinin bastırılası |
24 Ekim 1978 | Irak hükûmeti yetkililerince Ayetullah Humeyni'nin Necef'teki evinin ablukaya alınması |
2 Ekim 1978 | Ayetullah Humeyni'nin Irak’tan Kuveyt’e iltica talebi ve Kuveyt devletinin Humeyni’nin girişini engellemesi |
5 Ekim 1978 | Ayetullah Humeyni’nin Irak’tan Paris, Fransa’ya sürgün edilmesi |
12 Ocak 1979 | Ayetullah Humeyni tarafından İnkılap Şurasının oluşturulma emrinin verilmesi |
1 Şubat 1979 | Ayetullah Humeyni’nin 15 yıl sürgünden sonra ülkesine dönmesi |
4 Şubat 1979 | Ayetullah Humeyni tarafından Mehdi Bazergan'ın geçici hükûmete başbakan olarak atanması |
11 Şubat 1979 | İran'da İslam İnkılabının başarıya ulaşması |
1 Mart 1979 | Ayetullah Humeyni'nin Kum'a dönmesi ve orada ikameti |
22 Ocak 1980 | Kum'dan Tahran'a taşınması ve kalp hastalığından dolayı Cemaran'da yaşaması |
3 Haziran 1989 | Kalp rahatsızlığından dolayı kaldırıldığı Tahran’ın Şehit Recai kalp hastanesinde ölümü |
4 Haziran 1989 | Tahran Musallasında halkın Ayetullah Humeyni'ye veda merasimi |
5 Haziran 1989 | Tahran Musallasından Beheşti Zehra Kabristanlığına defnedilişi[9] |
Varlıklı bir ailenin çocuğu olarak 1902 yılında İran'ın Humeyn şehrinde dünyaya geldi. Doğumundan kısa süre sonra babası öldürülen Humeyni, annesini de 15 yaşındayken kaybetti. Humeyni'nin ailesi uzun yıllar dinî ulema geleneğine sahip bir ailedir. Ehlibeytin yedinci imamı olan İmam Musa el-Kâzım'ın torunları olan ataları, 18. yüzyılın sonlarında, asıl vatanları olan Nişabur'dan Kuzey Hindistan'ın Lucknow bölgesine göç etmişlerdi. Kintur isimli küçük bir kasabaya yerleşerek kendilerini bölgenin Şii nüfusuna yönelik dinî eğitim ve öğretim çalışmalarına adadılar. Ailenin en meşhur üyelerinden birisi Mir Hamid Hüseyin'dir. Humeyni'nin Mir Hamidle aynı dönemde yaşamış olan dedesi Seyyid Ahmed, Ali'nin Necef'teki türbesine hac ziyaretinde bulunmak maksadıyla 19. yüzyılın ortalarında Lucknow'dan (ya da Keşmir) ayrıldı. Necef'te Yusuf Han diye biriyle tanıştı ve onun daveti ile Humeyn'e yerleşmeye karar verdi. Kısa bir süre sonra Yusuf Han'ın kızlarından biriyle evlendi. Evliliklerinden Sahibe isimli bir kız ve Seyyid Mustafa Hindî isimli bir erkek çocukları dünyayaya gelmiştir. Humeyni'nin babası olan Seyyid Mustafa dinî eğitimine İsfahan'daki Mir Muhammed Taki Müderrisi ile başlamış, daha sonra dönemin Şii otoritelerinden Mirza Hasan Şirazi rehberliğinde Necef ve Samara'da devam etmiştir.[10]
Beş aylıkken babası yerel bir toprak ağasının buyruğuyla öldürüldü. On beş yaşındayken annesi ve halası ölünce kimsesiz kaldı. 1920'de İslami ilimler üzerine eğitim almak için gittiği Arak kentinde Şeyh Abdülkerim Hairi'nin öğrencisi oldu. 1922'de Kum kentine yerleşti. 1930'da, doğduğu kentin anısına Humeyni soyadını aldı. Felsefe, mantık, kelâm, fıkıh, irfan ve öteki İslam ilimleriyle ilgili çok sayıda yapıt kaleme aldı. 1929'da Betül Sakafi ile evlendi. Evlendiğinde kendisi 27, Betül Sakafi 15 yaşındaydı. Yedi çocukları oldu, bunlardan ikisi öldü.
Humeyni, İslam bilimleriyle ilgili eserlerinden çok, Muhammed Rıza Şah Pehlevi'ye karşı açıkça tutum alması, Batı nüfuzuna karşı çıkması ve devlet yönetiminde İslami kuralların geçerliliğini uzlaşmaz biçimde savunmasıyla tanındı. 1950'lerde ayetullah, 1960'ların başlarında da büyük ayetullah unvanını alarak Şii molla hiyerarşinin en üst katına yükseldi.
Humeyni, 1962-63'te şahın toprak reformu programı çerçevesinde bazı dinsel vakıfların mülklerine el konulmasına muhalefet ettiği için tutuklandı. Bunun üzerine hükûmet karşıtı hareketler patlak verdi.
Humeyni bir yıl tutuklu kaldıktan sonra 4 Kasım 1964'te Türkiye'ye sürgün edildi.
4 Kasım 1964 tarihinde Ankara'ya getirilen Humeyni orada kısa süre kaldıktan sonra, Bursa'ya götürüldü. Orada, Farsça bilen askerî istihbarat uzmanı Albay Ali Çetiner'in evinde misafir olarak kaldı. Tartışmalı eseri Tahrir el-Vesile'yi bu dönemde yazmaya başladı.[11] Daha sonra, şahın adamlarının tavsiyesi üzerine Irak'a sürgün edildi ve Şiilerce kutsal sayılan Irak'ın Necef kentine yerleşti; şahın devrilmesi ve İran'da bir İslam cumhuriyeti kurulması yönündeki çağrılarını oradan sürdürdü. Şah rejiminin halkta uyandırdığı hoşnutsuzluğun tırmanmasıyla 1970'lerin ortalarında İran içindeki etkisi gitgide artmaya başladı. 6 Ekim 1978'de şahın baskısıyla, Irak lideri Saddam Hüseyin Irak'ı terk etmesini isteyince, Fransa'ya gitti ve Paris'in bir banliyösü olan Neauphle-le-Château'ya yerleşti. Oradan şah yönetiminin yıkılması ve bir İslam cumhuriyetinin kurulması yolunda yoğun bir propagandaya girişti. Mesajlarını ilettiği teyp bantları İran'da gitgide genişleyen bir kitleye ulaştı. 1978 sonlarında kitle gösterilerinin, grevlerin ve halk arasındaki hoşnutsuzluğun bütün ülkeye yayılması sonucunda Şah Muhammed Rıza Pehlevi 16 Ocak 1979'da İran'ı terk etti.
1 Şubat 1979'da İran'a döndü ve törenlerle karşılandı. Dört gün sonra bir hükûmet atadı ve 1 Mart'ta yine Kum'a yerleşti. Aralık ayında yapılan anayasa referandumuyla ömür boyu siyasi ve dinsel önder olarak seçildi.
Humeyni, şah karşısında elde ettikleri zaferle yeni bir canlılık kazanan İslami hareketleri eyleme dönüştürdü. Kendisi de İran'ı bir İslam devletine dönüştürmeye kesinlikle kararlı olduğunu ortaya koydu. Ülkede hükûmet politikasının belirlenmesini büyük ölçüde içtihat yetkisine sahip ulema üstlendi, Humeyni ise değişik gruplar arasında hakemlik etmekle ve kişisel ağırlığını kullanmasını gerektiren önemli konularda son kararı vermekle yetindi. Hukuk düzeni olarak İslami hukuk uygulanmasına geçildi. Kadınların başlarını örtmeleri zorunlu kılındı, Batı müziği ve alkol yasaklandı ve şeriat yasalarında belirtilen cezalar uygulamaya kondu.
Humeyni'nin dış politikasının başlıca ilkesi Batı yanlısı çizginin bütünüyle terk edilmesi ve hem ABD'ye, hem de Sovyetler Birliği'ne karşı uzlaşmaz bir tutum alınmasıydı.
Humeyni bir konuşmasında, Türkçülüğü İslami öğretiye aykırı bir fikir olarak değerlendirdi.[12]
Bir grup üniversiteli gencin 4 Kasım 1979'da Tahran'daki ABD Büyükelçiliği'ni ele geçirerek büyükelçilikte ve dışişleri örgütünde görevli 66 ABD vatandaşını rehin almasından sonra ABD ile ilişkiler çatışma noktasına geldi. Humeyni'nin onayıyla yapılan bu eylem, rehinelerin serbest bırakıldığı 29 Ocak 1981'e değin sürdü.
Humeyni, 1980-1988 arasında sekiz yıl süren İran-Irak Savaşı boyunca, Saddam Hüseyin'i cezalandırmak için barışçı bir çözüm aramayı uzun süre reddetti. Ancak ABD'nin İran'ın bir sivil uçağını düşürmesi, (279 sivil İranlı öldü) bir savaş filosunu Basra Körfezi'ne göndermesi ve bu filonun İran petrol rafineleri ve tankerlerine saldırması gibi açık müdahalelerin sonunda 1988'de ateşkese razı oldu. Ülkenin karşılaştığı ekonomik sıkıntılara ve Irak karşısındaki savaşı zaferle sonuçlandırma çabasının boşa çıkmasına karşın, halk üzerindeki karizmatik nüfuzunu ölene değin büyük ölçüde korudu.
1988'de, Birleşik Krallık'ta Şeytan Ayetleri (Satanic Verses) adlı kitabın yazarı ve yayımcısı Salman Rüşdi hakkında ölüm fetvası çıkardıktan kısa süre sonra 3 Haziran 1989 tarihinde öldü. Milyonlarca (10 ile 13 milyon arası tahmin ediliyor) kişinin akın ettiği cenaze namazı tarihe geçti. Cenazesi Behişt-i Zehra'da defnedildi.
Tahrir el Vesile kitabı, birçok konunun yanı sıra, çocuklara yönelik cinsel uygulamalarla ilgili bölümleri nedeniyle de eleştirilere uğramıştır.[13][14] Tahrir el-Vesile'nin 2. cildi sayfa 241'de yer alan Mesele 12'de "Daimi veya gayri-daimi nikâh ile 9 yaşından önce eş ile cima (cinsel ilişkide bulunmak) caiz değildir. Lakin diğer faydalanmalar şehvetle el atmak, sarılmak veya tefhiz etmenin sakıncası yoktur. Hatta emzikteki olsa bile." ifadesi yer almaktadır.
Ruhullah Humeyni, ölümünden bu yana dek, karşıtları tarafından protesto edilmektedir. Mehsa Emini protestoları sırasında, Humeyn kentinde bulunan, Humeyni'nin bugün müze olarak kullanılan evi, protestocular tarafından molotofkokteyli ile ateşe verilmiştir.[15]
Humeyni'nin (200 kadar online kitabı)[16] tefsir, fıkıh, İslam hukukunun kökleri ve İslami geleneklerle ilgili kitapları vardır. Ayrıca kelâm, gnostisizm, şiir, edebiyat, devlet ve siyaset ile ilgili kitapları da vardır.[17] Kitaplarından bazıları:
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.