Atriyal fibrilasyon (AF veya A-fib), anormal kalp ritmi ile karakterize edilen, kalp kulakçıklarının hızlı ve düzensiz bir şekilde kasılmasıdır.[1] Zamanla daha uzun ve muhtemelen sabit hale gelecek kısa süreli anormal kalp atışları halinde başlayan atriyal fibrilasyonda[2] genellikle semptom görülmez.[3] Ancak bazen kalp çarpıntısı, bayılma, baş dönmesi, nefes darlığı veya göğüs ağrısı olabilir.[4]
Kalpte elektriksel iletim | ||
Normal sinüs ritmi | Atriyal fibrilasyon |
Hastalık, artan kalp yetmezliği, demans ve felç riskleri ile ilişkilidir.[3] Bir çeşit supraventriküler taşikardidir.[5]
Risk faktörleri
Yüksek tansiyon ve kalp kapak hastalıkları, AF'ye karşı en yaygın önlenebilir risk faktörleridir.[6][7] Kalp ile ilgili diğer risk faktörleri arasında kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı, kardiyomiyopati ve konjenital kalp hastalığı bulunur.[6] Gelişmekte olan ülkelerde kalp kapak hastalığı sıklıkla romatizmal ateşin bir sonucu olarak ortaya çıkar.[8] Akciğer ile ilişkili risk faktörleri arasında KOAH, obezite ve uyku apnesi bulunur.[3]
Diğer faktörler arasında aşırı alkol tüketimi, tütün kullanımı, diyabet ve hipertroidi sayılabilir.[3][8][9] Buna rağmen vakaların yarısı bu risk faktörlerinin hiçbiriyle ilişkili değildir.[3]
Tanı
Nabız tutularak konan tanı bir elektrokardiyogram (EKG) yardımı ile de doğrulanabilir.[10] AF gösteren tipik bir EKG, P dalgası göstermez ve düzensiz bir ventriküler ritim sunar.[10]
Tedavi
AF, kalp atış hızını normal seviyeye yakın bir hıza (hız kontrolü olarak bilinir) yavaşlatmak veya ritmi normal sinüs ritmine (ritim kontrolü olarak bilinir) dönüştürmek için ilaçlarla tedavi edilebilir.[6] Elektriksel kardiyoversiyon AF'yi normal sinüs ritmine dönüştürmek için de kullanılabilir ve genellikle acil durumlarda kullanılır.[11] Ablasyon, bazı insanlarda tekrarı önleyebilir.[12]
İnme riski düşük olanlar için, tipik olarak spesifik bir tedavi gerekmez,[13] ancak aspirin veya pıhtılaşma önleyici bir ilaç zaman zaman tedavi için düşünülebilir.[13] Çoğu insanda inme riski daha yüksektir.[14] Düşük riskli olmayan hastalar için pıhtılaşma önleyici ilaçlar genellikle tavsiye edilir.[13] Pıhtılaşma önleyici ilaçlar arasında varfarin ve doğrudan oral antikoagülanlar bulunur.[13] Bu ilaçlar inme riskini azaltmasına rağmen, aşırı kanama oranlarını arttırırmaktadırlar.[15]
Epidemiyoloji
Atriyal fibrilasyon en yaygın görülen ciddi anormal kalp ritim bozukluğudur.[3] Avrupa ve Kuzey Amerika'da, (2014 itibarıyla) nüfusun yaklaşık %2 ila %3'ünü etkilemektedir.[2] Bu, 2005 yılındaki nüfusun %0,4'ten %1'e yükselmesidir. Gelişmekte olan ülkelerde, erkeklerin yaklaşık %0,6'sı ve kadınların %0,4'ü etkilenmektedir.[2] AF'li kişilerin oranları yaş ile artmaktadır; 50 yaş altında %0.1, 60 ila 70 yaş arasında %4 ve 80 yaş üstünde %14 oranlarında gözlemlenmektedir.[2] A-fib ve atriyal flutter, 2015 yılında 193.300 ölüme neden olmuştur. Bu sayı 1990 yılında 29.000'dir.[16][17]
Tarihçe
Düzensiz bir nabzın ilk bilinen raporu, 1749'da Jean-Baptiste de Sénac tarafından ortaya konmuştur.[3] Bu durum ilk olarak 1909 yılında Thomas Lewis tarafından EKG ile belgelenmiştir.[3]
Kaynakça
Wikiwand in your browser!
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.