Hasandağı
Aksaray-Niğde sınırında eski bir Stratovolkan Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Aksaray-Niğde sınırında eski bir Stratovolkan Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Hasandağı ya da Hasan Dağı deniz seviyesinden 3268 metre yüksek olan tepesiyle bir volkanik dağdır. Büyük Hasan ve Küçük Hasan Dağı olmak üzere iki büyük krateri vardır. Melendiz dağının büyük kısmı, bu iki kraterden çıkan lavlardan meydana gelmiştir. Büyük Hasan dağında iyi muhafaza edilmiş bir ana krater ile onun etrafında parazit koniler bulunur. Küçük Hasan dağının zirvesi bir Somma durumundadır. Yani eski kalderanın sınırlarını teşkil eden dikliklerin artıkları vardır. Bunlar sayesinde ilk kraterin şeklini çıkarmak mümkündür. Adı geçen kraterden çıkan andezit ve bazalt lavları kuzeye doğru akarak geniş bir alana yayılmış, tüfler ise Kızılırmak'a kadar ulaşmıştır.[1] Bu dağ Aksaray ve Niğde il sınırları içerisinde yer almaktadır. 1750 metresine kadar meşe ormanlarıyla kaplıdır. Dağın eteklerinde ve çevresinde çeşitli Türk boyları ve özellikle de Yörükler yaşarlar. Özellikle ana volkan konisini oluşturan Büyük Hasan Dağı (3268 m); kuzeybatısındaki Aksaray Ovası batısındaki Obruk Platosu ve güneyindeki Bor Ovası düzlüklerinden aniden yükselerek kasvetli bir doğal Abide görüntüsü sunmaktadır. Bu ana volkan konisinin doruğu tipik bir kraterden oluşmakta ve kraterin tabanında bir krater gölü bulunmaktadır. Ana koninin hemen güneydoğusundaki daha küçük boyutlu ve yükseltisi daha az olan ikiz koni ise Küçük Hasan Dağı (2844 m) olarak anılmaktadır. Bu volkan konisinin de doruğu tipik bir krater halindedir. Oldukça taze ve karakteristik volkan şekilleriyle Türkiye'nin en genç volkan dağları arasında bulunan Hasan Dağı volkanik ünitesi tarihi çağlardan bu yana daldığı uykusuna devam etmektedir. Dağın eteklerinde Antik Roma şehri Nora bulunmaktadır.
Hasandağı | |
---|---|
Hasan Dağı | |
En yüksek noktası | |
Yükseklik | 3.268 m (10.722 ft) |
Çıkıntı | 1.922 metre (6.306 ft) |
Listelenme | Ultra zirve |
Koordinatlar | 38°7′48″K 34°10′12″D |
Coğrafya | |
Konum | Merkez, Aksaray, Türkiye |
Sıradağ | Toros Dağları |
Jeoloji | |
Dağ türü | Stratovolkan |
Son patlama | M.Ö. 7000 (Tahmini) |
Dağ, çeşitli safhalarda püskürmüş olan materyallerden oluşmuş tipik bir volkan konisi görünümündedir. Temelde, koninin iskeletini oluşturan andezitler, onun üzerinde ise bazalt akıntıları bulunmaktadır. Son dönemde ise, eski lav akıntılarındaki yarıklardan çıkan genç bazalt akıntıları ve bazalt koniler (kül konileri) meydana gelmiştir. Dağın doruğunda ana baca üzerinde bir krater, doğu yamaçlarda ise parazit koniler bulunmaktadır. Dağın yamaçlarında, dördüncü zamanda meydana gelen aşınmalarla vadi biçimindeki yarıntılar meydana gelmiş durumdadır. Hasan dağlarının hemen yakınında Melendiz Dağı bulunur. Bu dağ da, oluşum zamanı, yapı ve şekil bakımından Hasan dağına benzer özellikler gösterir. Tuz Gölü'nün güneyinde bulunan Karacadağ, Meke Dağı ve Karadağ da Erciyes Dağı ve Hasandağı ile aynı hat üzerinde bulunan diğer volkan konileridir.[2]
20 Eylül 2020'de Hasandağ'ın güneybatısında meydana gelen 5.3 şiddetindeki depremin ardından dağda basınçlı gaz çıkışları (fümerol) oluştu.[3] [4] [5] Kasım 2021'de yapılan incelemeler sonucunda magma düzeyinde yükselmeler tespit edildi.[6]
Antik yerleşim olan Çatalhöyük'teki insanlar Hasan Dağı'nın etrafından obsidyen toplarlardı ve muhtemelen diğer yerleşim yerlerindeki insanlarla lüks eşyalar için takas yaparlardı. Obsidyen aynalar ve pullar da bulunmuştur. Bazen sanat tarihçileri tarafından ilk manzara olarak tanımlanan ve kimi insanlara göre tasviri yerleşim yerindeki evlerin üzerinden yükselen Hasan Dağı'nın Çatalhöyük halkı için önemi bir duvar resmi olarak da görülebilir.
Arap-Bizans savaşları sırasında Bizans'ın başkenti İstanbul'u akınlara karşı uyarmak için Bizans İşaret Sisteminde güneyden kullanılan ikinci dağdır.
Ankara'dan Aksaray'a 3 saatte gidilebilir. Aksaray'ı geçtikten sonra Hasan Dağı'na iki yoldan ulaşabilirsiniz. Hasan Dağı'na Batı yönünden yaklaşmak için Yukarı Dikmen Köyü'nü, Kuzey yönünden yaklaşmak için ise Helvadere'yi tercih edebilirsiniz.
Aksaray'ı geçince sağda Taşpınar kasabası sapağını geçtikten 3–5 km sonra Taşpınar köprüsünden sola dönülüyor. İlk olarak karşınıza Aşağı Dikmen Köyü çıkıyor. Köyü geçince yol ikiye ayrılıyor. Sağ yol Yukarı Dikmen Köyü'ne (tabela mevcut) sol yol ise Gözlükuyu Köyü'ne gidiyor. Etkinliğe Yukarı Dikmen'den başlayıp önce patikayı sonra dere yatağını takip ederek, uygun kamp yerlerine ulaşılabilir.
Eski ismi Harlıdere, târihte ise Nora olarak isimlendirilmiş olan Helvadere'den dağ evine giden yol veya inşaat hâlindeki astım hastanesine ve yaylaya gidilen toprak yoldan dağa doğru sapılarak taşlıklı geniş bir patika ile vâdi içindeki kamp alanına varılabilir. Vâdinin her iki yanı da kuraktır ve gri rengiyle çok uzak mesâfelerden bile seçilebilir. Kamp alanının bulunduğu vâdinin devamında, bacalar olarak isimlendirilen mevkiinin 150 m kadar ilerisinde vâdi tabanı seviyesinde en kurak mevsimlerde dâhi su bulmak mümkündür.
Zirvesine ulaşmak için pek çok yol vardır. Herhangi bir teknik tırmanış zorluğuyla karşılaşılmaksızın iyi bir tempo ile rahat bir rotadan günübirlik olarak dâhi zirveye ulaşmak mümkündür. En kolay yol, dağın doğu yamacındaki çarşak saha tarafından gerçekleştirilir. Karsız mevsimlerde iniş, zaman zaman tehlikeli olabilir. Dağ sâdece Yılankar rotası ile, bugüne kadar bilinen 4 kişinin hayâtını kaybetmesine sebep olmuştur. Dik kayalık kısımlardan günün belirli saatlerinde taş düşmeleri de görülebilir. Kış mevsiminde zeminin karla örtülmesi ile birlikte dik ve uzun yamaçların rüzgâra açık olan kısımları kimi zaman buz hâlini alabilir. Bu ihtimâller göz önünde bulundurarak krampon ve buz kazması alınmalıdır. Karşılaşılabilecek bir diğer sorun ise yükseklikten meydana gelebilecek muhtemel dağ hastalıkları olabilir. Ancak bunlar baş ağrısı ve mîde bulantısından farklı şeyler olmayacaktır. Zirve çanağı (veya krater ağzı olarak da isimlendirilir) çok eski tarihlerde bir göle sahip olsa da günümüzde kurak bir çukurdur. Zirve, krater çukurunun güney yönünde yükselir ve birkaç adım kenarında 5 çadır sığabilecek büyüklükte kamp alanları vardır. Açık havalarda; zirveden Melendiz, Erciyes, Aladağlar, Bolkarlar ve Karacadağ rahat bir şekilde görülebilir.
Büyük Hasan Dağı dağcılık ve doğa sporları açısından da önemli bir potansiyele sahiptir. Gerek yerli ve gerekse yabancı doğa sporcuları yılın her mevsimi tırmanışlar gerçekleştirmektedir. Daha ziyade kış mevsiminde kış tırmanışlarına sahne olan Büyük Hasan Dağı'na yaz mevsiminde su kaynaklarının yetersizliği nedeniyle daha seyrek tırmanış yapılmaktadır. Günümüzde herhangi bir planlı koruma uygulamasının olmadığı Hasan Dağı'nda koruma-kullanma dengelerinin oluşturulup doğal potansiyelinin geliştirileceği projelere gereksinim vardır.
Hasan Dağı eteklerinde alt ve üst kısım hâlinde meşe, orta kısım ise bir kuşak dağ kavağı ağaçları görülür. Çevrenin tabi bitki örtüsü bozkır bitkileridir. İklim; kışları soğuk ve sert, yazları ise yağış azlığı sebebiyle kuraktır.
Bu formasyon Melendiz ve Hasan dağları silsilesinin kuzey, batı ve güneyinde geniş sahalar kaplamaktadır. Başlıca indifa noktaları Hasan dağı volkanları ile oradaki birçok lâv menfezi (ve üzerlerindeki koniler) dir. Ayrıca, Gollü dağ indifa noktaları ile Çınarlı mıntakasındaki koniler büyük miktarda kül ve lapilli (isim, jeoloji, (l ince okunur), Fransızca lapilli Yanardağlardan fırlayan çok küçük katı parça.) tahassulüne (Tahassul: Hâsıl olmak. Üremek. Husule gelmek. Bir araya birikip sâbit ve bâki olmak. Netice olarak çıkmak.) yol açmış, bunlar da etüd sahası sınırlarının çok dışarılarına kadar gitmişlerdir. Üç nevi depozit mevcuttur:
Hasan dağının (Leskeri tepe - Tarık tepe mıntakası) güney ve güneybatısında homojen kül ve lapilli çökeltileri bulunmaktadır. Mukavemetsiz (yekdiğerine iyi kaynamamış) beyaz vitrik kül matriksinin içinde muntazam bir şekilde dağılmış ufak ve orta boy beyaz ponza taşı çakılları yer almıştır. Daha seyrek olarak siyah obsidien (obsidiyen isim, Fransızca obsidien Cam kaya.) parçaları ile bir miktar lâv çakılı da vardır. Altunhisar'ın batısında birçok aflörman (Mostra,aflörman jeolojide herhangi bir jeolojik birimin (anakaya, sığ çökeltiler ya da değişik minerallenmelerin) herhangi bir kazı yapmadan yüzeyde gözlenebilen kısmına verilen isimdir.
Mostralara genellikle erozyonun yoğun olduğu bölgelerde daha sık rastlanır. Bunun yanında insan kaynaklı mostralara da rastlamak mümkündür (yol yapımları sırasında ya da herhangi bir madencilik faaliyetinin olduğu bölgelerde). Mostralar sayesinde mostranın bulunduğu bölgenin yapısal jeolojisi hakkında önemli bilgiler elde edilir. Bunun yanında mostralar sayesinde temel jeoloji kurallarının (istiflenme kuralı (Süperpozisyon prensibi (law of superposition)), orijinal yatay çökelme kuralı (en:principle of original horizontality) ve yanal devamlılık kuralı (en:principle of lateral continuity) gelişmesinde önemli katkılarda bulunmuştur. Bu nedenle mostra için jeolojinin temel elementi denilebilir.
Madencilikte ise mostra veren cevherler genellikle yüzey madenciliği yöntemi ile üretilirler.) görülmüştür.
Göllü Dağ bölgesinde tabakalanmış ve boy sırası ayrıtlanmış ponza taşı aflörmanları bu kesimin karakteristik bir özelliğini teşkil eder. Buralarda siyah obsidienler ponza taşı yataklarında önemli bir yekûn tutmaktadırlar. İnce ve kalın taneli lapilli tabakaları burada katkı halinde bulunurlar. Çiftlik'in kuzeyinde yol malzemesi çıkartılan bir taş ocağı halen işletilmektedir. Altunhisar civarında ufak bir aflörmanda tabakalanmış lapilli volkanik kül ve lapilli içinde sayısız andezitik lâv çakılı görülmüştür. Bu formasyon Yakacık vitrik tüfleriyle uygunsuzluk göstermektedir. Yine burada yumuşak malzeme tipik bir dendritik drenaj şekli gelişmiş bulunmaktadır.
Ovada yer almış bulunan bir sürü kül ve cüruf konisi (tümseği) nin örtüsü üstünde sık sık tabakalanmış ve Periklinal yatımlı kül ve ponza taşı lâpillisine raslanmaktadır.Üçüncü tip depozitler Hasan dağının kuzeyi ile kuzeydoğusunda bulunurlar. Çeltek'in güneyinde ve İlhara mıntakasındaki tabakalanmamış küller irili ufaklı lâv ve tüf blokları ihtiva etmekte olup, bunlar tabiî olayların etkisiyle mukavemetsiz matrikslerden kolayca sıyrılmakta ve açığa çıkmaktadırlar. Çeltek'in güneyinde Göstük tüfitleri doğrudan doğruya bu karmakarışık kül çökeltisiyle örtülüdür. Küllerin vücuda getirdiği dik duvarlar içinde andezit-bazalt ve tüf blokları kolayca görülmektedir. Bazen bunlar dimdik kül sütunlarının üzerinde koruyucu bir kapak gibi bulunurlar. Küller ve lapilliler gerek Melendiz ve Keçiboydoran dağlarının andezit-bazaitlarım ve gerekse Kızılkaya ignimbritlerini örtmektedir. Bunların üzerinde de dağ silsilesinin bazaltları ve ovanın konileri bulunur.
Bu mahallî sayılabilen depozit, Büyük Hasan dağının batı yamacındadır ve açık renkli küller, cüruf, lapilli ve tüfler ile andezit bloklarından meydana gelmiş muazzam bir yığıntı teşkil eder. Burada volkanik kül, kum ve çakıl matriks vazifesini görmektedir. Bu topluluk Hasan dağının kuzeybatı yamaçlarındaki dik inişli dere yataklarında aflörman vermektedir. Stratigrafik açıdan bu çökelti iki bazalt akıntısı arasında bulunur. Bir taraftan sahanın batı sınırının çok ötelerine kadar giden bazalt akıntısını örterken diğer taraftan kuzeye akan bazaltların altında kalmıştır. Bunun çok yaygın kül indifaları çökeltileriyle ilgili bulunduğu zannedilmektedir; zira bu da Hasan dağının kuzeyinde ve kuzeydoğusunda karmakarışık durumda görülen küllere birçok yönden benzemektedir. Bu çökelti volkanın yamaçlarından ışık vererek inen bir çığdan, yani gaz içinde süspansiyon halinde (asılı olarak) akan bir kül, cüruf, lapilli ve parçalar selinden hâsıl olmuştur.
Bu tüfler Küçük Hasan dağının güneybatı sathı mailinde bulunurlar. Hasan dağı kül formasyonunun üzerinde ve Küçük Hasan dağı bazalt akıntılarıyla örtülüdürler. Bu formasyonun pek de fazla sayılmayan cesameti ile yapılışı bu tüflerin kül ve lapilli indıfaım takiben, Küçük Hasan dağında vâkı bir kül akımı indıfaının neticesi olması muhtemel görünüyor. Tüflerin sınırı alçak yarlarla belirlidir ve bu yarlar batıda volkandan gelen ve çok uzaklara kadar uzanan bazalt akıntılarının altına dalıp kaybolmaktadır. Bandlı, kaba ve birbirine kaynak olmamış tüflerin plâstik akım yapısı bu alçak yarlarda çok açık gözükmektedir. Plâjioklaz (andezin), kuars, biotit halinde mineral tanecikleri başka başka renkler gösteren bandlarla ve değişik konsantrasyonlarda zuhur eder. Bu farkı konsantrasyonlarda bulunan selektif erozyona (yani, bir tarafın diğerine nazaran daha fazla aşınmasına) yol açmıştır. Tüflerin bazen kırmızı veya beyaz kumtaşlarına çok benzedikleri vâkıdır. Bu tüflerle altlarında bulunan küller arasında ve bir breş tabakası halinde kaba bir şekilde harman olmuş cama benzer ponza taşı yumruları vardır.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.