Loading AI tools
Yahudilere İsrail’e dönme ve İsrail vatandaşı olma hakkını tanıyan 5 Temmuz 1950 tarihli İsrail kanunu Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Geri Dönüş Kanunu (İbranice: חֹוק הַשְׁבוּת, ḥok ha-shvūt), 5 Temmuz 1950 tarihinde geçen, Yahudilere İsrail’e dönme ve İsrail vatandaşı olma hakkını tanıyan İsrail kanunudur.[1] Geri Dönüş Kanunu’nun ilk bölümünde şu deklarasyon vardır:
Geri Dönüş Kanunu ile İsrail Devleti, Siyonizm hareketinin amacı olan, bir Yahudi Devleti olarak İsrail’in kurulması ilkesine yönelik adım atmıştır.
1970’te giriş ve yerleşme hakkı, büyükbabası ve ya büyükannesinden birinin Yahudi olduğu kişilere ve Yahudi birisiyle evli olan kişilere de verildi. Bu kişilerin Yahudilik tanımını yapan Ortodoks Halakha kanunlarına göre Yahudi olup olmadıkları önemli değildi.[2]
İsrail’e varıldığı gün ya da daha sonraki günlerde, İsrail’e giren kişi, Geri Dönüş Kanunu gereğince, oleh (göçebe) olduğunu belirten bir sertifika alır. Oleh’in İsrail vatandaşı olup olmamayı kararlaştırması için üç ayı vardır. Bu dönem içerisinde vatandaşlık alabilir veya geri çevirebilir. Oleh olma hakkı, Yahudilere ve ya devletin güvenliğine zarar verecek girişimlerde bulunması durumunda kişiden alınır. Ayrıca geçmişinde halkın güvenliğini tehlikeye atacak suçlarda bulunulduysa, oleh olma hakkı anında elinden alınır.[3]
Geri Dönüş Kanunu, 5 Temmuz 1950 tarihinde, Knesset tarafından oybirliğiyle kabul edildi.[4] Bu tarih, Siyonist Vizyoner Theodore Herzl’in ölümüyle aynı güne denk gelsin diye seçildi.[5] Kanuna göre:
Knesset’e yaptığı deklarasyonda, dönemin başbakanı David Ben-Gurion, bu kanunun bir hak tanımadığını ve aslında bir Yahudinin zaten sahip olduğu hakkı tekrar doğruladığını iletti:[6]
Göçle ilgili diğer konuları içeren, diğer kanun, 1952 Vatandaşlık Kanunu’nda geldi.
Başlangıçta, Geri Dönüş Kanunu’ndaki haklar sadece Yahudilere yönelikti.[7] Buna rağmen, kimin Yahudi olup olmadığına açıklık getiremeyen yasama organı, kanunda bu tanımı yapmadı ve zamanla bir sorunun kendisi tarafından çözülmesine bıraktı. Sonuç olarak, kanun, geleneksel Halaha tanımına dayadı kendisini, ama Yahudi’nin kim olduğu açıklamasının olmaması, değişen görüşlerin ortaya çıkmasına sebep oldu. Bunun sonucu olarak da, birçok farklı Yahudilik akımlarının tanınmak için yarışa girmesine sebep oldu.
Geri Dönüş Kanunu’yla İsrail’e göç eden herkes hemen İsrail vatandaşlığı hakkına sahip olur. Buna rağmen, Geri Dönüş Kanunu’yla göç eden herkesin otomatik olarak “Yahudi” kabul edilmesi üzerinde farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Halaha geleneklerine göre, bir kişi sadece annesi Yahudi ise ve ya Yahudiliğe dönerse Yahudidir. Ortodoks Yahudiler, Reformist ve Muhafazakâr Yahudilerin dönüştürmelerini tanımamaktadır. Buna rağmen, Yahudiliğin hangi dalından gelirse gelsin, kanun her Yahudinin İsrail’e göçmesine ve vatandaşlık almasına izin vermektedir.
Geri Dönüş Kanunu, 1970 yılında değiştirildi ve Yahudi olmayan kişiler de geri dönüş kanunu kapsamına alındı.[8][9] 2 no’lu değişikliğe göre:
Yahudilerin bu kanun kapsamındaki hakları, Uyruk Kanunu kapsamındaki Oleh’in hakları ve bir Oleh’in başka herhangi bir kanun kapsamındaki hakları, bir Yahudinin torunlarına ve çocuklarına verilir. Ayrıca, bir Yahudinin eşine, bir Yahudinin çocuğunun eşine ve bir Yahudinin torununun eşine de bu haklar tanınır. Bu haklar sadece gönüllü bir şekilde Yahudilikten vazgeçip başka dini seçenlere tanınmaz.[10]
1970’dan itibaren, kanunun kapsamına giren gruplar şunlardır:
Halaha’ya göre hala Yahudi olsalar da, Yahudilikten istekleriyle ayrılanlar, Geri Dönüş Kanunu’yla İsrail’e gelip vatandaşlık alamazlar. 1970 yaşa değişikliği, “Yahudi kimdir?” tartışmasıyla doğmuştur. O zamana kadar, kanun bu soruyla ilgilenmiyordu. Kararın kapsayıcı olmasının birçok açıklaması oldu. Bunlardan biri, Nuremberg Kanunları’nın, kimin Yahudi olduğuyla ilgili Halaha inançlarını önemsememesiydi. Başka bir açıklama ise, hükûmetin anti-semitik kampanyası sonrasında, Polonya’dan gelen 1968 göç dalgasıydı. Bu göçmenler çok asimile olmuştu ve birçok Yahudi olmayan aile üyelerine sahiptiler.[11]
Başka bir açıklama ise, göçmen sayısını artırarak, artan Arap nüfusunu dengelemekti. Demografik tehlike olarak görülen, Arap nüfusu artışı, İsrail’e göçebilmelik şartlarını değiştirtti.[12] Diğer bir açıklama, negatif bir perspektife sahip olarak, dindar Yahudiler tarafından ortaya atılmıştır. Onlara göre, Laik hükûmet unsurları, İsrail’deki dindar kesimlerin politika üzerindeki etkilerini azaltmak için, laik ve Yahudi olmayan eşleri İsrail’e kabul ediyorlardı.[13] İsrail Hahamlığı tamamen Ortodoks bir yapı olmakla birlikte, çok daha sınırlı ve katı bir Yahudilik tanımına sahiptir. Bu nedenle Geri Dönüş Kanunu ile İsrail vatandaşlığı almış binlerce kişiye, Hahamlık, Yahudi evliliği izni vermemiştir.[13] 2008 yılı itibarıyla, 2,734,245 Yahudi, 1950 yılından bu yana İsrail’e göçmüş oldu.[14] Yüzlerce ve binlerce kişi, Ortodoks Yahudilik tanımlarına göre Yahudi olarak kabul edilmemelerine rağmen, İsrail vatandaşlığı aldı.[15]
Geri Dönüş Kanunu’nun 2(b) kısmı, İç İşleri Bakanlığına, birkaç nedenden dolayı, vatandaşlık reddi hakkını tanımaktadır. Bu nedenler arasında, başvuru yapan bir kişinin, İsrail Devleti’ne tehdit (Yahudi Devletine vatan hainliği) oluşturacağı şüphesini uyandırması, geçmişinde cinayet gibi ciddi suçlara bulaşmış olması, kanun kaçağı olması, Yahudi halkının ve amaçlarının karşıtı bir tutum içinde olması, İsrail halkının sağlığını tehlikeye sokacak hastalıklara sahip olması vardır.[16] Bu hüküm, İsrail’in kurulmasından beri birkaç defa kullanılmıştır. Bazı dikkate değer örnekleri arasında, Robert Soblen varıdır. Soblen, Sovyetler Birliği'ne casusluk yapan Amerikalı bir Komünistti ve müebbet hapisten kaçmak için, İsrail’e göçmüştü. Diğer bir örnekse, Meyer Lansky’dir. Amerikalı bir gangster olan Lansky, önce vatandaşlık almış, iki yıl sonra kovulmuştur. Çeşitli bombalamalara bulaşan Victor Vancier’de aynı şekilde red almıştır. Geri Dönüş Kanunu ile vatandaşlık vermek aynı kişilerde ülkeden uzaklaştıramamak anlamına gelmemektedir.
1989 yılında, İsrail Yargıtay’ı Mesihi Yahudiliğin başka bir din olduğu ve böylece Mesihi Yahudiliğe inananların, Geri Dönüş Kanunu’yla Aliyah hakkına sahip olmadıkları kararını aldı.[17] 16 Nisan 2008’de, babaları ve dedelerinin, Mesihi Yahudi olduğu gerekçesiyle vatandaşlık başvurularının kabul edilmedikleri için yargıya başvuran birkaç kişiyle ilgili, Yargıtay bir karar verdi. Başvuranların argümanları, Halaha’ya göre hiçbir zaman Yahudi olmadıkları ve bundan dolayı dönme maddesinin dışında kalmadıklarıydı. Bu argüman kararda desteklendi[18][19] ve yönetim başvurularını tekrar gözden geçirme kararı aldı. Bunun dışında, Mesihi Yahudiler, Geri Dönüş Kanunundan, Yahudi soyundan geldiklerini ispatlarlarsa (baba ve ya büyükbabalarının Yahudi olması), yararlanabilirler.
Eleştirmenler, Geri Dönüş Kanunu’nun, Demokratik Devlet iddialarına ters düştüğü iddiasında bulunmaktadır.[20][21]
Filistinliler ve Filistinli Göçmen hakları savunucuları, Geri Dönüş Kanunu’nu, Filistinlilerin, Filistinli Geri Dönüş Hakkı iddialarıyla karşılaştırarak eleştirirler.[22] Bu eleştirmenler, Filistinlilerin geri dönüşüne izin verilmemesini, saldırgan ve kurumsal etnik ayrımcılık olarak görmektedirler.[23]
Birleşmiş Milletler Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu’nun bir raporu, Geri Dönüş Kanunu’nu aşırı bir şekilde eleştirdi, “Nereden geldikleri önemli olmadan ve İsrail’le bir ilişkileri olup olmadıklarını göstermeden, Dünya’nın her yerindeki Yahudilere, İsrail’e girme ve İsrail vatandaşlığı hakkını tanırken, ellerindeki belgelerle atalarının topraklarına geri dönme hakkını Filistinlilere vermeme” politikasının “Nüfus Mühendisliği” olduğunu ve İsrail’in bir “Yahudi Devleti” olarak kalması için bu kanunun yürürlükte olduğunu yazdı. Rapor daha sonra yarattığı tartışmalardan dolayı geri çekildi.[24][25]
10 Haziran 2011 tarihinde, Geri Dönüş Kanunu, biri Yahudi ve diğeri Hristiyan hemcins çiftin İsrail’e Aliyah yapmasıyla test edildi. Bu çift, Aliyah yapmak isteyen ilk hemcins ve farklı dinlerde olarak evlenen çiftti. Farklı cinsle evli olup farklı dinlerden gelen çiftlere birlikte Aliyah statüsü verilirken, bu gay çiftten Yahudi olanına hemen Aliyah verildi ama diğerinin işlemleri, İçişleri Bakanlığı tarafından ertelendi.[26] 19 Ağustos 2011’de, İçişleri Bakanlığı, Yahudi olmayan eşe de, Geri Dönüş Kanunu’na uyarak, vatandaşlık verdi.[27]
2014 yılında, İçişleri Bakanı Gidon Sa’ar, LGBT çiftlerin, içlerinden birisinin Yahudi olmamasına rağmen, Aliyah yapabileceklerini ve aynı anda vatandaşlık alabileceklerini resmi olarak açıkladı.[27]
Yasanın destekçileri, Avrupa devletlerinde de benzeri, içinde etnik tema taşıyan kanunların olduğunu belirtmektedir.[28] Destekçilerin bazı argümanları:
İsrailli Yahudiler, Yahudi göçmenlerin gelmesine oldukça büyük destek vermektedirler. 2016 yılında yapılan bir ankette, Yahudi İsraillilerin 98%’i kanunun Yahudi göçmenleri İsrail’e getirmesini destekliyordu.[33] Buna rağmen, aynı kanunun, Yahudi olmayan birçok kişiyi de İsrail’e getirmesi şikâyet konusu oldu.[34]
Geri Dönüş Kanunu’na İsrailli Araplar daha az destek vermektedir. 2017 yılında Haifa Üniversitesi’de Sosyolog olan Sammy Smooha’nın, 700 Yahudi ve 700 Arap’la gerçekleştirdiği ankette, Arapların sadece 25.2% si Geri Dönüş Kanunu’nu kabul etti. Bu yüzde, 2015 yılında 39% idi.[35] Eylül 2007’de, Petah Tikva’da, eski Sovyetler Birliği’nden gelen bir grup gencin kurduğu, oldukça şiddet yanlısı olan bir Neo-Nazi grubunun keşfedilmesi, siyasetçilerin Geri Dönüş Kanunu’nu tekrar gözden geçirmeleri çağrısını yeniledi.[36] Milli Dini Parti’den Effi Eitam ve dini Siyonist hareketi temsil eden Milli Birlik, daha önce Geri Dönüş Kanunu’nu ek yasalarla değiştirmeye yeltendi. Onlara göre, “İsrail, kendisinden ve Yahudilerden nefret edenler için bir sığınak oldu. Bu insanlar Geri Dönüş Kanunu’nu istimar ederek, hissettikleri nefretle harekete geçmek için İsrail’e geliyorlardı”.[37] Siyasi spektrumun diğer tarafındaki Birleşik Arap Listesi milletvekillerinden Ahmed Tibi ve Ta’al systemin çifte standartlı olmasını eleştirdi, “İnsanlar İsrail’e başka yerlerden göçerek otomatik olarak vatandaşlık alıyorlarken, Nasıra ve Tayibe’li araplar, akrabalarını gezmek için izin alamıyorlar ve bunun nedeni ise sadece Arap olmaları.”[37]
Kanunu korumak isteyenler arasında, kanunun diliyle ilgili bir anlaşmazlık bulunmaktadır. Kanundaki “Yahudi” ve “Yahudi kişiler” tanımı tartışmaya açık. İsrailli ve diaspora Yahudileri birbirlerinden grupsal olarak farklıdır ve bu kanundaki Yahudi tanımı da doğal olarak her iki grup için farklıdır. Ayrıca “Yahudi Devleti” ve “Yahudilerin Devleti” terimleri ile ilgili de süregelen bir tartışma var olmaktadır. Yıllar boyunca, birçok İsrail İçişleri bakanı, Geri Dönüş Kanunu ile ilgili sorunları inceledi ve nasıl kanunun nasıl daha doğru uygulanması ile ilgili bocaladı. Kanunla ilgili fikrini paylaşması için yargıya da çeşitli çağrılar yapıldı. Bu tekrar tekrar gündeme gelen sorun, İsrailliler arasındaki farklılıkları sadece açığa çıkarmamakta, ayrıca kötüleştirmektedir.
Merkezi sorunlardan biri, Vatandaşlık ve göçmenlik amaçlı Yahudiliğe dönenlerin geçerliliğine kimin karar verecek olmasıdır. Tarihi olarak bu sorumluluk, İsrail Dini İşler Bakanlığına bağlı, İsrail Hahamlık Şefliğine aitti ama günümüzde bu bir soru işaretine sahiptir. Bu yöntem İsrail’deki ve İsrail dışında Ortodoks olmayan dini liderlerin Güçlü eleştirilerine maruz kaldı. Sorunu çözmek için birçok girişimde bulunuldu. Bunlardan en sonuncusu Ne’eman Komisyonu’ydu fakat kördüğüm henüz çözülemedi. 31 Mart 2005 tarihinde, İsrail Anayasa Mahkemesi, İsrail dışında gerçekleştirilen bütün din değişimlerinin, Geri Dönüş Kanunu ile belirtilen kurumlar tarafından tanınması gerektiği kararını 7-4 oyla aldı. Böylece İsrail dışında gerçekleştirilen din değişimlerinin geçerli sayılması kesinleşti.[38]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.