Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Galya, Geç Antik Çağ'da ve Merovenj döneminde Latin Hristiyanlığının önemli bir erken merkeziydi. 3. yüzyılın ortalarında, Roma Galya'sında organize olabilmiş birkaç kilise vardı. Hristiyanlara uygulanan eziyetlerin sona ermesinden kısa bir süre sonra, MS 314'te Latin dünyasının piskoposları bir konsil için Arles'de toplandı. Galya Kilisesi, geç Roma döneminde, Ariusçuluk, Priscillianizm ve Pelagianizm olmak üzere üç dogmatik krizden geçti. Frank Krallığı döneminde düzenlenen bir dizi sinod, Batı Kilisesi'nin Germenvari bir gelişmeye işaret etmektedir. I. Clovis 511 yılında Birinci Orléans Konsili'ni yönetmiştir.
Bu madde, öksüz maddedir; zira herhangi bir maddeden bu maddeye verilmiş bir bağlantı yoktur. (Ekim 2022) |
Roma Galyası'nda Hristiyanlığın bahsi ilk kez MS 177'de Roma Galyası'nın dini merkezi olan Lyon'da (antik Lugdunum) hristiyanlar katledildiğinde geçmektedir.[1]
Lyon'daki kırk sekiz şehit, Gallo-Romen toplumunun her kademesini temsil ediyordu. Aralarında bir aristokrat olan Vettius Epagathus; profesyonel sınıftan Bergama'lı doktor Attalus; Kiliseden, Lyonlu Piskopos Pothinus, diyakon Sanctus ve hristiyanlığa yeni geçmiş Maturus ve ayrıca genç köleler Blandina ve Ponticus bulunmaktaydı.[2]
Eusebius, Lyon ve Vienne'de Hristiyanların erken dönemine dair yaşananları kaydeden tek yazılı kaynaktır.[3] Burada geçen bilgiler Lyon Kilisesi'nin o dönemde Galya'daki tek organize olmuş kilise olduğunu düşündürtmektedir. Vienne'deki kilise, diğer bölgelerdeki örneklerden yola çıkarak yorumlamak gerekirse, Lyon'dakine bağlı gibi görünmektedir. Muhtemelen bir diyakoz tarafından yönetilmekteydi.
Hristiyanlığın Galya'ya ilk kez nasıl geldiği ve ilk olarak nereye yerleştiği tamamen bir varsayım meselesidir. Galya'da Hristiyanlığın sağlam bir şekilde kurulması, kuşkusuz Asya'dan gelen misyonerler sayesinde olmuştur. Lyon'un ilk piskoposu Pothinus, Smirni Piskoposu Polikarp'ın ve onun halefi İrinaios'un bir öğrencisiydi. Büyük olasılıkla bu ilk misyonerler deniz yoluyla gelip Marsilya'ya ulaştılar, devamında Rhône nehri boyunca ilerleyerek Lyon'a yerleştiler.[1] Lyon ve Vienne'deki cemaatin Hristiyanları "ağırlıklı olarak doğu kökenliydiler"[4] ve Roma'daki toplulukla yakın bağlarını sürdürüyorlardı.
Eusebius, İrinaios'un piskoposu olduğu Galya Kiliseleri tarafından yazılan mektuplardan bahsetmektedir.[5] Paskalya tüm Hristiyan topluluklarında aynı gün kutlanmıyordu; 2. yüzyılın sonlarına doğru Papa I. Victor, Roma kullanımını evrenselleştirmek istedi ve Küçük Asya'nın paskalyayı başka bir tarihte kutlayan bazı kiliselerini aforoz etti. İrinaios yazdığı bir mektupla barışı sağlamak için müdahale etti. Aynı tarihlerdea, Autun'da (antik Augustodunum) bulunan Yunanca bir yazıtta, Pectorius adlı bir kişi, Efkaristiya'nın sembolü olan İhthisi kavramını kullanmaktadır.[6] Galya piskoposlarının ortaya çıktığı üçüncü bir olay, Novatiyanizm tartışmasıdır. Kartacalı Siprianus 254'te Lyon Piskoposu Faustinus ve Galya'daki diğer piskoposların, Novatian'ın düşünceleri karşısında konumlandıklarını yazmaktadır.[7] Yalnızca Arles'li Marcianus Novatian'ın düşüncelerini desteklemekteydi.
Bir dizi yerel efsane, episkopos makamının kuruluşunu Havariler dönemine kadar geriye çekmektedir. Örneğin 6. yüzyılın başlarında, Arles'lı Caesarius, imzası 314'teki Arles Konseyi'nde görünmesine rağmen, Daphnus'u havarilerin bir öğrencisi yapmış ve Vaison'un ilk Piskoposu ilan etmiştir.[8] Keza aynı şekilde, bundan yüz yıl önce onun seleflerinden biri olan Patrokles, kilisesinin tarihini Arles Kilisesi'nin kurucusu St. Trophimus'un havarilerin bir öğrencisi olduğu gerçeğine dayandırmaya çalışıyordu.
Bu tür iddialar yerel düzlemde gurur vericiydi ve Orta Çağ boyunca da yayılmaya devam ettiler. Öte yandan Galya'nın I. Clemens tarafından Roma'dan gönderilen misyonerler tarafından evanjelize edildiği de iddia edilmişse de, bu teori, tarihi kayıtları karmaşıklaştıran ve gizleyen bir dizi yanıltıcı anlatıya ve sahteciliğe ilham verdi.[1]
Gregorius Historia Francorum'da (I, xxviii) Galya'nın evanjelizasyonu ile ilgili ikinci grup anlatılara dayanan bir bilgi aktarmaktadır. Ona göre, 250 yılında Roma, Galya'da çok sayıda kilise kuran yedi piskopos gönderdi:
Gregorius'un ifadesi tarihçiler tarafından bazı çekincelerle de olsa kabul edilmektedir. Bununla birlikte, Gatianus'un son halefi olan Gregorius, kilisesinin başlangıcı hakkında bir bilgiye erişmiş olsa da, üç yüz yıllık bir zaman aralığı, onu kayda aldığı olaylardan ayırmaktadır. Dahası, örneğin Paris piskoposları örneğinde olduğu gibi, yazdıkları arasında kendisinin de farkında olduğu bazı ciddi kronolojik problemler bulunmaktadır. Büyük ihtimalle yazdıkları gerçeklerden ziyade 6. yüzyılın genel bakış açısını temsil eden bir geleneği yansıtmasıdır. Gerçekle efsanenin ne ölçüde birbirine karıştığını söylemek zordur.
3. yüzyılın ortalarında, Kartacalı Siprianus'un tanık olduğu gibi, Galya'da organize olabilmiş birkaç kilise vardı. Büyük zulüme çok fazla maruz kalmamışlardır, zira Konstantin'in babası I. Constantius Chlorus, Hristiyanlığa düşmanlık beslememekteydi. Arles konsili katılımcı listesine bakıldığında, aşağıdaki piskoposlukların varlığı kayda geçmiştir:
Arles Konsili, Galya Kilisesi tarihinde yeni bir dönemin başlangıcına işaret etmektedir. Belirli kasabalar yeni İnanca erkenden geçmiş ve misyon faaliyetine bilhassa 4. ve 5. yüzyıllarda devam etmişlerdir. Ancak kültürlü sınıflar uzun süre eski geleneklere sadık kaldılar. Öğretmen ve hümanist olan Ausonius bir Hristiyandı, ancak buna dair o kadar az kanıt vardır ki, bazen bu durum sorgulanmaktadır. Aynı dönemde okullarda, örneğin Autun'da, Hristiyan imparatorların erdemleri ve eylemlerini öven pagan retorikçiler vardı. Ancak 5. yüzyılın sonlarına doğru Galya'daki bilginlerin çoğu Hristiyanlaşmıştı. Ateşli bir Hristiyan olan Salvianus (yaklaşık 492'de öldü), pagan bir anne babanın oğluydu. Poitiers'li Hilary, Sulpicius Severus, Nola'lı Paulinus ve Sidonius Apollinaris, Kilise ile edebiyat dünyasını uzlaştırmaya çalışıyorlardı. Sidonius'un kendisi de, geleneğin aktardığı paganizm düşüncelerinden bütünüyle muaf değildir. Galya'da İncil'in kendisini edebi kültüre gerçekten uyarlayıp uyarlayamayacağı sorusu ortaya çıkmıştı. Ancak bu tartışmalar barbarların akın etmesiyle sona erdi.
Bununla birlikte, İmparatorluk boyunca Hristiyanlığın ilerlemesi esas olarak şehirlerde gerçekleşmiştir. Kırsal yerler, Hristiyanlar için Eski Galya dininin ve Greko-Romen putperestliğinin hüküm sürdüğü yerlerdi. Gallo-Romen toplumu arasında, hastalıkların tedavisi için veya bir ölüm vesilesiyle büyü ve tılsımların kullanılması hâlâ yaygındı; insanlar pınarlardaki ve ağaçlardaki ruhlara taparlar, Greko-Romen perileri gibi diğer doğa ruhlarına inanırlar, güneş ve ayın önemini kutsal sayarlar ve kehanetlere inanırlardı. Bu geleneklerden bazıları Kelt ve Roma döneminin kalıntılarıydı. Galya halk inançları ve uygulamaları, Roma öncesi döneme değin uzanmaktadır.[10] Bu gibi gelenekler, kırsal alanlarda misyonerlerin karşılaştığı başlıca engeldi. Pannonia'nın yerlisi, Tours Piskoposu ve manastırların kurucusu Tourslu Martin, özellikle Orta Galya'da bu kırsal putperestliğe karşı bir haçlı seferi başlattı. Bir keresinde, Autun civarında kutsal bir ağacı keserken, bir köylü tarafından saldırıya uğramış ve neredeyse mucizevi bir şekilde kurtulmuştur. Diğer başka vaizler de kırsal bölgelerden geçtiler, örneğin önceden bir asker olan Rouen Piskoposu Victricius ya da Brives'li Aziz Martin. Ancak onların çabaları köylülerin üzerinde kalıcı bir etki yaratmamıştır. Kırsal kesimler daha dirençli olmaya devam etmiş ve 5. yüzyılın başlarında, Autun semtinde hasadı kutsamak için Kibele'nin arabasının alayı gerçekleşti. 6. yüzyılda, Hristiyanlığın ilk ve en güçlü dayanaklarını elde ettiği bölgelerden biri olan Arles şehrinde, Piskopos Caesarius hala popüler hurafelere karşı mücadele etmekteydi ve onun vaazlarından bazıları halkla ilgili önemli bilgi kaynaklarımız arasında yer almaktadır.
Yeni kurulan manastırlar, halkın alt sınıflarının Hristiyanlaşmasına büyük ölçüde yardımcı oldu. Başka yerlerde olduğu gibi Galya'da da ilk Hristiyan çileciler kişisel özgürlüklerini korudular. Manastır hayatı uygulaması Galya'da, Aziz Martin (ö. 397) ve Cassian (ö. 435) tarafından başlatılmıştır. Martin, Tours yakınlarında başlangıçta keşişlerin ayrı mağaralarda veya ahşap kulübelerde yaşadığı Marmoutier büyük manastırını kurmuştur. 415'te Cassian Marsilya'da ilk manastırı kurmuştur. O, daha önce Doğu keşişlerini ve özellikle Mısır'ı ziyaret etmiş ve oradaki gelenekleri Gallo-Roma yaşamının koşullarına uyarlamıştır. "De institutis coenobiorum" ve "Collationes XXIV" adlı iki çalışmasıyla Galya çileciliğinin kurucusu olmuştur. Aynı zamanda Honoratus, Marsilya yakınlarındaki küçük Lérins adasında (Lerinum) ünlü bir manastır kurmuştur ve burası bir mistisizm ve teoloji okulu haline gelmiştir. Bu dönemde keşişler henüz herhangi bir sabit ve kodlanmış kurala göre yaşamaya başlamamışlardı. Bu tür yazılı anayasalar için Arles'lı Caesarius'un zamanda ortaya çıkmıştır.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.