Thomas Paine (9 Şubat 1737 – 8 Haziran 1809), Amerikan Devrimi'nin gerçekleşmesine ve Amerika Birleşik Devletleri Bağımsızlık Bildirgesi'nin yayınlanmasına yol açan düşünce ve fikirler üzerinde büyük etkisi olan İngiliz asıllı Amerikalı siyasi yazar, teorisyen ve aktivist.
Evren, devinimle sürmekte olan bir sistem olarak maddelerden oluşmaktadır.
Discourse to the Theophilanthropists (1798)
American Crisis (1776–1783)
Mantığı kullanmayı reddeden biriyle tartışmaya girmek; bir ölüye ilaç tedavisi uygulamaya benzer.
The Crisis No. V
Public Good (1780)
Bilginin görev olduğu bir yerde bilgisizlik bir suçtur.
İnsan Hakları (1791/1792)
Her ülkenin yerleşik halkı, yasalarmedeniyeti altında kolaylıkla medenileşebilir fakat henüz medenileşmemiş bir durumda olan ve neredeyse her zaman savaşan yönetimler medeni yaşamın medenileşmemiş kısmı büyük ölçüde devam ettirmek üzere ürettiği bolluğu yoldan çıkarırlar. Böylece yönetimin barbarlığını bir ülkenin iç medeniyetine sokularak medeniyetten ve özellikle de yoksuldan, kendi geçimleri ve rahatları için kullanılması gereken bu kazançların büyük bölümünü alırlar. Ahlak ve felsefenin bütün yansımalarının dışında insanlığın işgücünün dörtte birinden fazlasının her yıl bu barbar sistem tarafından harcandığı hazin bir gerçektir.
İnsan Hakları
Mantık ve bilgisizlik, her biri bir diğerinin zıddıdır ve insanlığın büyük bir kitlesini etkiler. Bunlardan birisine bir ülkede yeterince genişlikte değer verilmesi ortamı oluşturulursa yönetim mekanizması kolaylıkla işler hale gelir. Mantık yalnızca kendisine boyun eğer; bilgisizlik ise kendisine dikte edilen neyse ona.
Bölüm I, 1791
Soruşturma ile sadece hata ve gerçek olmayan şey küçülür.
Bölüm I, 1791
Barışın hiçbir maliyeti yoktur. Buna ek olarak tüm masrafıyla herhangi bir zaferden son derece daha avantajlıdır.
Bölüm I, 1791
Olaylara oldukları gibi bakarım, yer ya da kişi gözetmeksizin. Dünya vatanım, tüm insanlar kardeşim ve iyilik yapmak dinimdir.[1]
Bilgisizlik çağı, Hristiyanlık sistemi ile birlikte başladı.
1. Bölüm, 1793
Gelecek nesiller için plan yaparken, erdemin kalıtsal olmadığını hatırlamamız gerekir.
1. Bölüm, 1793
Her bilimin temelinde, evreni düzenleyen ve yönetenler kadar sabit ve değiştirilemez ilkelere dayanan bir sistem vardır. İnsanoğlu bu ilkeleri yapamaz, sadece keşfeder.
Orijinali: Every science has for its basis a system of principles as fixed and unalterable as those by which the universe is regulated and governed. Man cannot make principles, he can only discover them.
1. Bölüm, 1793
İnsanınmutluluğu için zihinsel olarak kendisine inançlı olması zorunludur. İnançsızlık inanmayı ya da inanmamayı kapsamaz. İnançsızlık kişinin neye inanmadığına yönelik inancını ortaya koymasıdır.
Sözde inanca araç olan Yahudi, Romen, Yunan, Türk, Protestan ibadet mekanlarına veya bildiğim başka bir ibadethaneye inanmıyorum. Benim mabedim kendi aklımdır.
Bölüm I, 1793
Yahudi, Hristiyan veya Türk olsun fark etmez. Bütün ulusların ibadethaneleri insanların üzerine korku salmak, insanları köleleştirmek, gücü tekeline almak ve çıkar sağlamak amaçlı kurulmuş insan icadından başka bir şeye benzemiyor.