Taciz birçok kötü davranışı kapsamaktadır. Kelime hukuki bir anlamda kullanıldığı zaman tehdit edici, rahatsızlık veren ve toplum tarafından tasvip edilmeyen davranışları kasteder. İfade özgürlüğünü destekleyen toplumlar da, sadece ısrarla tekrarlanan ve doğru olmayan ifadeler hukuki anlamda taciz sayılır. Cinsel taciz, ısrarcı ve istek dışı cinsel yaklaşımlar için kullanılan terimdir. Bu tür taciz genellikle sokakta yalnız yürürken bazen de iş ortamlarında gerçekleşir ve cinsel yaklaşımları geri çevirmek mağdur kimseyi dezavantajlı bir durumda bırakabilir.
Amerika Birleşik Devletleri
1969 yılında ABD Savunma Bakanlığı tarafından taslağı çıkarılan İnsan Amaçları Beyannamesi (ing. Human Goals Charter), işyeri ortamında tacizi yasaklayan kurallar oluşturulmasına öncülük etmiştir ve her iki cinsiyete de eşit saygı gösterilmesini resmileştirmiştir.
Kanada
1983 yılında federal hükûmetin yetkisi altında yürürlüğe giren Kanada İnsan Hakları Kanunu, işyeri ortamında cinsel tacizi yasaklamıştır.
Birleşik Krallık
Birleşik Krallık'ta, insanları tacizden koruyan yasalar arasında 1997 Tacizden Korunma Kanunu (ing. Protection from Harassment Act 1997) ve 1994 Cezai Adalet ve Kamu Düzeni Kanunu (Criminal Justice and Public Order Act 1994) yürürlükte bulunur.
Türkiye
26 Eylül 2004 tarihinde kabul edilen Türk Ceza Kanunu'nun 105. maddesine göre cinsel taciz suç sayılmaktadır. Ayrıca, cinsel taciz bir işyeri ortamında işlendiği takdirde verilecek ceza oranı artırılmaktadır.[1]
Tacizin hukuki anlamda tanınmış bazı genel kategorileri:
Hukuki taciz - ısrarlara bir kişiye veya gruba karşı manevi bir amaç olmaksızın devamlı dava açmak
Cinsel taciz (Türkiye'de çalışma ortamında daha sert anlam taşımaktadır). Tacize uğrayan kadın ancak şikayet yoluyla ceza davası açılmasını sağlayabilir. AB Hukukunda İspat yükü erkekte TCK'da' kadindadir. Amerika ve İngiltere'de agir bir suç olarak tanımlanan cinsel taciz, Türk Ceza Kanunu'nda ayrı bir suç olarak tanımlanmamıştır. TCK 421: 'Kadınlara ve erkeklere söz atanlar 3 aydan 1 seneye, sarkıntılık edenler 6 aydan 2 seneye kadar hapsolunur' demektedir. Bu davalarda takibat icrası şahsi davaya bağlıdır
Psikolojik taciz - tahrik edilmeden sürekli mağdur kişinin alanını işgal etmek veya işine mâni olmak. ABD'de ayrıca fiziksel ve sözlü değil düşmanca bir bakış bile taciz sayılabilmiştir.
Nefret konuşmaları - belirli bir topluluğa karşı yönlendirilen ve nefret içeren kışkırtıcı ifadeler
Kabadayılık Oyun alanlarında, okulda, işgücünün olduğu başka yerlerde yapılan tacizdir. Genelde fiziksel ve psikolojik olarak bir kişiye bir veya birden fazla kişinin kötülük yapmasıyla olur.
Çete halinde takipçilik Psikolojik bir taciz olup mağdur kişinin hayatının tamamen mahvolmasına neden olur. Kişide kötülük yapacak insan hakkında ya çok az bilgi olur ya da hiç olmaz. Bu bir organize taciz olup çevrenin dışında kalan ayak takımı tarafından yapılabilir ve hedef 7 gün 24 saat boyunca rahatsız edilir.
Psikolojik taciz Küçük düşürücü ve sövgü dolu hareketlerden dolayı kişinin kendine olan güvenini azaltan veya eziyete uğramalarına neden olan taciz türüdür. Sözsel bir olay veya jestdir. Bu kategoriye çalışma alanındaki taciz ve çete halinde takipçilik alınabilir.
Irkçı taciz Bu taciz de hedef ırk veya etnik gruptur. Taciz kelimeler, eylemlerle olur ve bu da ırklar arasında bir derece meydana getirmektedir.
Dinsel taciz Sözsel, psikolojik veya fiziksel olup dininin vecibelerini yerine getirenlere veya getirmeyenlere yapılan tacizdir.
Cinsel taciz Kişinin iznini almadan cinsel temas, dokunma, sözle sarkıntılık şeklinde gerçekleşir.
Takipçilik Kişinin izinsizce takip edilmesi ve göz hapsinde tutulması nedeniyle güvenliğinden kuşku duymasına yol açar.
Sokak tacizi Genelde sokakta ve halka açık yerlerde gerçekleşir. Ahlak dışı ve hoşgörülmeyen kelimelerden veya hareketlerden kaynaklanan taciz türüdür.
Ancak Amerika ve İngiltere'de ayrı bir suç olarak tanımlanan cinsel taciz, Türk Ceza Kanunu'nda ayrı bir suç olarak tanımlanmamıştır. TCK 421: 'Kadınlara ve erkeklere söz atanlar 3 aydan 1 seneye, sarkıntılık edenler 6 aydan 2 seneye kadar hapsolunur' demektedir. Bu davalarda takibat icrası şahsi davaya bağlıdır Türk Ceza Kanunu Madde 10511 Mayıs 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Erişim: 7 Kasım 2006