Loading AI tools
Avusturyalı fizikçi (1887-1961) Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Erwin Rudolf Josef Alexander Schrödinger (d. 12 Ağustos 1887, Viyana – ö. 4 Ocak 1961, Viyana), Avusturyalı fizikçi ve bilim kuramcısıydı. Schrödinger, kuantum mekaniğinin kurucularından biri olarak kabul edilir. Atom teorisinin yeni, üretken işlevlerinin keşfedilmesine yaptığı katkılar için 1933'te Paul Dirac ile birlikte Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü.
Doğum | 12 Ağustos 1887 Viyana, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu |
---|---|
Ölüm | 4 Ocak 1961 (73 yaşında) Viyana, Avusturya |
Milliyet | Avusturyalı |
Mezun olduğu okul(lar) | Viyana Üniversitesi |
Ödüller | Nobel Fizik Ödülü (1933)
Matteucci Madalyası (1927) Max Planck Madalyası (1937) |
Kariyeri | |
Dalı | Fizik |
Çalıştığı kurumlar | Breslau Üniversitesi Zürih Üniversitesi Berlin Üniversitesi Oxford Üniversitesi Gent Üniversitesi Graz Üniversitesi Dublin İleri Araştırmalar Enstitüsü |
Doktora danışmanı | Franz Serafin Exner |
İmza | |
Schrödinger, Viyana'nın Erdberg ilçesinde, Rudolf Schrödinger ve Georgine Emilia Brenda Schrödinger'in tek çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası bir muşamba masa örtüsü imalatçısı ve botanikçiydi. Annesi Georgine Emilia Brenda (1867–1921), bir kimya profesörü olan Alexander Bauer'in kızıydı. Babası Rudolf Schrödinger Katolik, annesi ise Protestan idi. Çocuklar da Protestan mezhebi uyarınca yetiştirildi.
1898'de Akademisches Gymnasium'a başladı. Bu üst düzey liseden 1906'da yüksek başarıyla mezun oldu. Daha sonra 1906'dan 1910'a kadar Viyana'da matematik ve fizik okudu. 1910'da Franz Serafin Exner'in danışmanlığında fizik doktoru unvanı aldı. Bir yıllık askerlik hizmetinden sonra üniversiteye geri döndü ve 1911'de Exner'in yanında asistan olarak çalışmaya başladı. 1914'te Viyana Fizik Enstitüsü'nde profesör unvanı aldı.[1] Bu enstitüde aralarında Franz-Serafin Exner, Friedrich Hasenöhrl ve K. W. F. Kohlrausch'un da bulunduğu, o dönem için dünyanın en önemli fizikçileri ile çalıştı. Viyana Fizik Enstitüsü yıllarında botanikçi Franz Frimmel ile yakın arkadaş oldu.
1914'te I. Dünya Savaşı başlayınca tekrar askere çağrıldı ve İtalya cephesine yollandı.
Savaştan sonra Viyana'ya dönen Schrödinger, radyoaktif bozunum ve kristal yapıların dinamikleri üzerinde çalışmaya başladı. Mart 1920'de Annemarie Bertel ile evlendi. Aynı yıl Jena ve Stuttgart'ta, 1921'de Breslau Üniversitesi'nde ders verdi. Breslau'da birinci yılını doldurmadan, 1922'de Zürih Üniversitesi'ne geçti.
Zürih'te kendisinden önce Albert Einstein ve Max von Laue'nin görev yaptığı teorik fizik kürsüsünde ders verdi. Kendi adı ile bilinen Schrödinger Denklemi'ni de bu esnada, 1925 yılında kurdu.[2] Böylece kuantum mekaniğini tanımlayan dalga mekaniğini kurdu.[3]Zürih'te geçirdiği altı yıl boyunca renkli görüşün fizyolojisi'nden termodinamik problemlerine değin pek çok konu üzerinde çalıştıysa da, atomaltı parçacıkların mekaniği hakkında yazdığı ve 1926'da arka arkaya yayımladığı altı makalesiyle uluslararası üne kavuştu.
Erwin Schrödinger, 1927 yılında Berlin'e taşındı ve burada Humboldt Üniversitesi'nde Max Planck'ın yerini aldı. Aynı dönemde dünyanın en önemli fizikçileri aynı şekilde Berlin'de görev yapmaktaydı. Berlin'deki yakın çalışma arkadaşlarından biri de Victor Weisskopf'tu. 1933 yılında Nasyonal Sosyalistler'in iktidara gelmesinin ardından, Schrödinger dikkat çekici bir şekilde Naziler'e karşı olduğunu ifade etti ve Almanya'dan ayrılarak Oxford Üniversitesi tarafından teklif edilen görevi kabul etti. Aynı yıl Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü.
1936'da Graz'daki Karl Franzens Üniversitesi'nin iş teklifini kabul ederek Avusturya'ya döndü. Schrödinger, Naziler iktidara geldikten sonra Berlin'i ve Almanya'yı terk ederek Nazi karşıtı tavrını ortaya koymuştu. Buna karşılık 1938 yılında Avusturya'nın Nazi Almanya'sı tarafından işgali sonrasındaki çekimser tavrı, yadırgandı. Tüm olanlara rağmen, Nazi işgali altındaki Avusturya'da görevine devam edebileceğini zannetti. Graz gazetelerinde yayımlanan, Hitler'e itaat edeceğini ifade eden makaleler kaleme aldı. Görünüşe göre kendini güvende hisseden Schrödinger, 1938 yaz tatilini Dolomitler'de geçirdi. Burada bir kez daha Max Planck ile bir araya geldi. Nazi taraftarı üniversite yönetimi, memur dosyasına “alanında mükemmel” değerlendirmesini eklerken Schrödinger'in hakkında “davranışları tutarsız” ve siyasî görüşleri hakkında "güvenilmez" şeklinde şerh düştü ve görevine son verdi. Schrödinger 14 Eylül 1938'de trenle Roma'ya gitti.[4]
Schrödinger, Dublin'e gitti. 1940 yılında kurulan Dublin İleri Araştırmalar Enstitüsü Teorik Fizik Okulu'nun (Dublin Institute for Advanced Studies) müdürlüğüne getirildi. Ünlü Schrödinger Dersleri'ni 1943 yılında Dublin Trinity College'da verdi. 1949'da Bayerische Akademie der Wissenschaften'ın (Bavyera Bilimler Akademisi) ve Royal Society (Kraliyet Cemiyeti) üyesi oldu.[5]
Dublin'e 1939 sonbaharında gelen Schrödinger, burada 17 sene kalacak ve İrlanda vatandaşlığına geçecekti. 1944'te yazdığı Hayat Nedir? başlıklı kitabında organizmaların genetik şifresini ihtiva eden karmaşık bir molekül fikrinden bahsetti. 1950'lerde DNA molekülünün yapısını çözen (ve bu çalışmalarıyla 1962'de Nobel Tıp veya Fizyoloji Ödülü'ne layık görülen) Francis Crick ve James Watson ayrı ayrı yazdıkları anılarında, Schrödinger'in kitabından etkilendiklerini açıkça belirtmişlerdir.
Schrödinger Dublin'de kaldığı süre boyunca, fiziğin değişik alanlarını birleştirecek bir "birleşik alan teorisi" kurabilmek için uğraştı ve bu konuda Einstein'la yazışmaya başladı. 1947'de başarıya ulaştığını zannederek akademik çevrelere ve İrlanda basınına fizikte çığır açacak yeni bir teori geliştirdiğini ilan etti. Ne var ki kısa süre sonra teorisinin hatalı olduğu anlaşıldı. 1954'te yazdığı Doğa ve Yunanlar adlı kitabında Antik Yunan felsefesi ve bilimiyle ilgili yaptığı araştırmaları anlattı.
Schrödinger'in aşk hayatındaki skandallar İrlanda'da da devam etti. Öğrencileriyle ilişkiler yaşadı ve iki ayrı İrlandalı kadından iki tane gayrimeşru çocuğu oldu.
1956'da Viyana'ya döndü. Burada, ölümüne kadar Viyana Üniversitesi Teorik Fizik Enstitüsü'nde ders verdi. Schrödinger, Alpbach'taki üniversite günlerine de katıldı. Burayı beğendiği için son yıllarını burada geçirdi. Kızı Ruth Braunizer, 2018 yılında ölümüne kadar Tirol'e bağlı bu köyde yaşadı.[6]
4 Ocak 1961'de verem hastalığı nedeniyle öldü ve vasiyeti üzerine Avusturya'nın Tirol eyaletinde Alpbach kasabasında defnedildi. Haç şeklindeki mezar taşına, adını taşıyan denklem yazılmıştır.
Schrödinger, 1926 yılında kendi adını taşıyan Schrödinger Denklemi'ni buldu. Schrödinger'in bu kısmî diferansiyel denklem yardımıyla bulduğu kuantum mekaniğine erişim, Heisenberg'in matris mekaniğinden biraz sonra geldi. Schrödinger, bu denklemi oluştururken klasik mekanikten farklı olarak matematiği kullandı. Bu çalışma, ona dünya çapında ün kazandırdı ve sonunda 1933'te Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü. Bu ünlü makale dizisinde (Annalen der Physik Cilt 79, s. 361, 489, 734 ve Cilt 81, s. 109, 1926), denklemin Heisenberg ve Born'un matris mekaniğiyle eşdeğerliliğini de kanıtladı.
Ernst Mach'ın çalışmasını inceledi. Bu çalışma onu renk algılama teorisiyle meşgul etmeye yöneltti. Kısa süre sonra bu alanda tanınmış bir uzman haline geldi. Ayrıca renk uzaylarını özel ölçülerle inceledi ve böylece Uluslararası Aydınlatma Komisyonu'nun daha sonraki XYZ renk uzayının geliştirilmesi gibi önemli teorik önerilerde bulundu. Eklemeli renk karıştırma, vektör toplama kurallarını izler, bu nedenle Schrödinger vektör gösterimini renk ölçümüne dahil etti.[7]
Ay'ın görünmeyen tarafındaki dev Schrödinger krateri, ismini bu fizikçiden alır.
Viyana Üniversitesi Matematik ve Fizik Enstitüsü'ne[8] Erwin Schrödinger adı verildi.
Avusturya'da 1983-1997 arasında tedavülde bulunan 1000 Avusturya Şilini'nin üzerinde Schrödinger'in resmi vardır.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.