Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Saygı, (itibar da denir) önemli kabul edilen veya yüksek itibar veya saygı duyulan birine veya bir şeye karşı gösterilen olumlu duygu veya eylemdir. İyi veya değerli niteliklere duyulan hayranlık duygusunu iletir. Ayrıca, birinin ihtiyaçlarına veya duygularına özen, ilgi veya dikkat göstererek onu onurlandırma sürecidir.[1]
Bu madde, Vikipedi biçem el kitabına uygun değildir. (Kasım 2020) |
Saygı, ilişki içinde olan birey veya kurumların (örneğin dinlerin veya ulusların), birbirlerinin ilgi ve tutumlarının farkında oldukları, yapıcı bir davranış tarzını benimsedikleri olumlu bir duygudur. Saygı, ilişkide olunan, iletişim kurulan varlık veya oluşumun hak, değer, inanç ve her türlü özelliğini göz önünde tutmak ve bunlara önyargısız yaklaşmayı içerir. Her ne kadar tersi gibi gözükse de saygı kavramı haklar kavramının varlığından önce gelir ve haklar kavramına dayanmaz.
Birçok kültürde, insanlar aksini kanıtlayana kadar saygıya layık kabul edilir. Bazı insanlar örnek davranışları veya sosyal rolleri aracılığıyla özel saygı kazanabilirler. Sözde "şeref kültürlerinde" saygı, varsayılan olarak verilmektense bu şekilde kazanılır.[2] Saygıyı gösteren nezaketler, Batı'da "teşekkür ederim" veya Hint alt kıtasında "namaste" gibi basit sözcükler ve ifadeler veya hafif bir eğilme, gülümseme, doğrudan göz teması veya el sıkışma gibi basit fiziksel işaretler içerebilir. Bu tür eylemlerin kültürel bağlama bağlı olarak farklı yorumları olabilir.
Saygı, terim olarak genellikle kişiler arası ilişkilerde kullanılır. Buna göre Türk Dil Kurumunun saygı sözcüğüne verdiği tanımlar şöyledir:
Aslında saygı terimi kişiler arası ilişkilerle sınırlı değildir; hayvanlar, gruplar, müesseseler ve örneğin ülkeler arasında kullanabilen bir terimdir.
Her ne kadar saygı zaman zaman kibarlık veya görgü ile eş anlamlı kullanılsa da, bunlar birer davranışken saygı bir tutumdur. Davranışlarda görülen kültürler arası farklılıklar ve aynı davranışın farklı kültürlerde farklı anlamlar taşıması sonucu zaman zaman kişiler tamamen kendilerine dair unsurlardan veya dışa dönük çeşitli davranışlarından dolayı, saygısızlık kastı olmasa da saygısız olarak tanımlanabilirler.
Gözlemlenebilen bir davranış biçimidir. Kişinin gerçek fikri olmayabilir. Zorlamayla ortaya çıkar. Bu zorlama bazen toplumsal bazen de hukuk kökenli olabilir. Örneğin Devlet Memurları Kanunu memurun amirine karşı saygılı davranmasını zorunlu kılar. (Türkçe’deki “Saygı Göstermek” deyimi bu durumu ifade eder.) Hukuk bu saygı türü ile ilgilenir. Örneğin Devlet Memurları Kanunu, Öğrenci Disiplin Yönetmelikleri saygı ile ilgili düzenlemeler içerir.[3]
Hukuk sistemi insanların gerçek niyeti ve düşüncesi o yönde olmasa bile kamu görevlilerine ve onların da kendi aralarında hiyerarşik olarak birbirlerine karşı saygılı davranmalarını ister.[4] Kimi zaman bu davranışların bir tür aldatmaca olduğu düşünülebilir fakat kamu düzeninin sağlıklı yürüyebilmesi için bu bir zorunluluktur. (Ancak elbette ki saygının doğru anlaşılması, içeriğinin doğru tespit edilmesi gereklidir. Saygı beklentisi adı altında meselenin başka yerlere kaydırılması da başka sorunlar doğuracaktır.) Örneğin 60 kişilik bir sınıfta sadece 2 öğrenci dersi anlatan öğretmene karşı içinde saygı duymuyorsa ve -hukuk sistemi de buna izin verdiği takdirde- gerçek fikirlerine göre davranmaya kalkarlarsa sadece bu 2 öğrencinin yüzünden bir dönem boyunca o ders işlenemez hale gelebilir. Sosyoloji’deki rol kuramının da tespit ettiği üzere insanlardan farklı ortamlara göre farklı roller oynamaları (farklı maskeler takmaları) beklenir ve insanlar da buna göre davranırlar.[5]
Kişinin gerçek fikrinden kaynaklanır. İçseldir. Zorlama ile değiştirilemez. Ancak karşılıklı etkileşim ile zamanla olumlu veya olumsuz yönde kendiliğinden değişebilir. (Türkçe’deki “Saygı Duymak” deyimi ile ifade edilir.) Hukuk bu saygı türü ile ilgilenmez. İnformel saygıyı Türk dili içerisinde karşılayacak ayrı bir kavram olmadığı için sıklıkla "Sevgi" kavramı ile birbirine karıştırılır. Örneğin, “ben bu siyasetçiyi çok seviyorum” cümlesinde olduğu gibi.
Normal koşullar altında saygı davranışını sergileyen kişilerin bunu gerçekten yaptığının yoksa hukuk düzeni öyle istediği için mi ya da korkudan, göze girme gibi kişisel beklentilerden mi kaynaklandığını anlamaya çalışmanın gereği de yoktur, pratik bir faydası da bulunmaz. Bunun için çaba sarf etmek gereksizdir. Ancak teorik olarak bunu anlamak mümkün müdür sorusuna verilecek bir yanıt vardır. Kamu hizmetleri yürütülürken taraflar arasında eşitsiz bir ilişki bulunur. Yani taraflardan birine devlet fazladan yetki vermiştir.[6] Örneğin amir ve memur arasında, öğrenci ve öğretmen arasında olduğu gibi. Kişiler ancak aralarındaki bu eşitsiz ilişki sona erip eşit hale geldiklerinde gerçek düşüncelerini ortaya çıkaracaklardır. Örneğin öğrenci mezun olduğunda, amir emekli olduğunda, memurun tayini çıktığında.
Saygının bir tanımı, birinin veya bir şeyin yetenekleri, nitelikleri ve başarıları tarafından ortaya çıkarılan hayranlık duygusudur.
Onur ifadesi, kişiye hitap ederken veya ondan bahsederken kullanıldığında saygıyı ifade eden kelime veya ifadedir ("Doktor" gibi bir ünvan veya bir zamir biçimi gibi).
Genellikle onur ifadeleri ikinci ve üçüncü şahıslar için kullanılır; birinci şahıs için kullanımı daha az yaygındır. Bazı dillerde, ikinci veya üçüncü şahsa verilen göreceli onuru artırma etkisi olan, onur ifadesine karşıt birinci şahıs biçimleri ("en alçakgönüllü hizmetkarınız" veya "bu değersiz kişi" gibi) vardır. Örneğin, sizden daha yüksek sosyal statüye sahip biriyle Japonca konuşurken nazik dil ve saygı ifadeleri kullanmamak saygısızlıktır. İngilizce konuşulurken Japoncadaki "san" onur eki kullanılabilir.[7]
Çin'de, konuşmacı tarafından uzun süredir tanınmıyorsa, birine adıyla hitap etmek kabalık kabul edilir. İşle ilgili durumlarda, insanlar birbirlerine unvanlarıyla hitap eder. Evde, insanlar birbirlerine genellikle takma adlarla veya akrabalık terimleriyle hitap eder.[8] Çin kültüründe, bireyler arkadaşlarına genellikle birkaç ay genç veya yaşlı olsalar bile genç (yaşça küçük) ve kıdemli (yaşca büyük) olarak hitap eder. Çinliler birinin yaşını sorduğunda, genellikle o kişiye nasıl hitap edeceklerini bilmek için bunu yapar.[8]
İslam kültürlerinde, insanlara saygı göstermenin ör. ebeveynlerin, büyükanne ve büyükbabaların veya öğretmenlerin ellerini öpmek gibi birçok yolu vardır. Muhammed'in sözlerinde "Kardeşinizin yüzüne gülümsemeniz sadakadır" denir.[9] Ayrıca Müslümanların Kuran'a büyük bir özenle davranmaları önemlidir, çünkü Kuran Tanrı'nın sözü olarak kabul edilir. Kuran'ı yere koymak veya kirli ellerle tutmak gibi eylemler yasaktır ve ardından bir bağışlanma duası yapılmalıdır.
Hindistan'da, bir kişinin ayağı yanlışlıkla bir kitaba veya yazılı bir materyale (bilgi tanrıçası Saraswati'nin tezahürü olarak kabul edilir) veya başka bir kişinin vücuduna dokunduğunda, saygıdan dolayı, bunu sağ elle tek bir el hareketi (pranāma) şeklinde bir özür izlemesi, suçlu kişinin önce nesneye parmak uçlarıyla ve sonra alnına ve/veya göğsüne dokunması geleneği vardır. Bu ayrıca, zenginlik tanrıçası Lakşmi'nin bir tezahürü olarak kabul edilen para için de geçerlidir.[10] Pranāma veya Hint kültüründe ayaklara dokunma, bir saygı göstergesidir. Örneğin, çocuk büyükanne ve büyükbabasını selamladığında, genellikle ellerini büyükanne ve büyükbabasının ayaklarına dokundurur. Hint kültüründe, ayakların sevgi ve güç kaynağı olduğuna inanılır.[11]
Birçok Afrika/Batı Hint kökenli toplumda ve bazı Afrika/Batı Hint kökenli olmayan toplumlarda, saygı yumrukların birbirine değmesiyle ifade edilebilir.
Batı'da yaygın olan birçok jest veya fiziksel eylem Japonya'da saygısızlık olarak kabul edilebilir. Örneğin, birisine doğrudan işaret edilmemelidir. Birini selamlarken veya teşekkür ederken, daha aşağı statüdeki kişi daha yüksek statüdeki kişiden daha aşağı eğilmezse bu aşağılayıcı olabilir. Eğilmenin süresi ve seviyesi yaş ve statü gibi birçok faktöre bağlıdır.[12] Bazı fiziksel saygı belirtileri yalnızca kadınlar için geçerlidir. Bir kadın kozmetik veya sutyen kullanmazsa, profesyonel olmadığı düşünülebilir veya diğerleri onun durumunu umursamadığını düşünebilir.
Başkalarına saygı, bir erdem veya karakter gücü çeşididir. Filozof Immanuel Kant saygı erdemini Kategorik buyruk'un özü yapmıştır:
Çin kültüründe, eğilmek genellikle yaşlılara ve atalara saygı göstergesi olarak saklanır. Eğilirken, sağ elin yumruğunu sol elin avuç içine, mide hizasına koyarlar. Eğilme ne kadar derin olursa, o kadar fazla saygı gösterirler.
Geleneksel olarak, Çin kültüründe pek fazla el sıkışma olmazdı. Ancak, bu hareket artık insanlar arasında, özellikle Batılıları veya diğer yabancıları selamlarken yaygın olarak uygulanmaktadır. Birçok Batılı, Çin el sıkışmalarını çok uzun veya çok zayıf bulabilir, ancak bunun nedeni Çinlilerin daha zayıf bir el sıkışmayı bir tevazu ve saygı hareketi olarak görmeleridir.[8]
Kowtowing, yani diz çöküp alnının yere değecek kadar derin eğilmek, tapınaklardaki ibadetler sırasında uygulanır. Kowtowing, esas olarak ölüleri onurlandırmak veya bir tapınakta derin saygı göstermek için kullanılan güçlü bir harekettir.[8]
Birçok davranış kuralı, gençlerin yaşlılara saygı göstermesi etrafında döner. Aileye saygı, atalara, aileye ve yaşlılara saygı gösterme erdemidir. Birçok kültürde olduğu gibi, genç Çinli bireylerin yaşlılara saygı duymaları, önce onların konuşmasına izin vermeleri, onların ardından oturmaları ve onlara karşı gelmemeleri beklenir. Bazen yaşlı biri bir odaya girdiğinde herkes ayağa kalkar. İnsanlar genellikle en yaşlıdan en gence doğru tanıtılır. Genellikle, gençler büyükleri için kapıları açmak için ellerinden geleni yapar ve onların önünde bacak bacak üstüne atmazlar. Yaşınız ne kadar büyükse, size o kadar fazla saygı gösterilmesi beklenir.[8]
Birçok yerli Amerikan toplumunda saygı, yerli insanlara kültürlerini öğreten bir ahlaki değer olarak görülür. Bu ahlaki değer, topluluğa katılımı etkileyen ve ayrıca insanların kültürlerine entegre olmalarına ve gelişmelerine yardımcı olan bir süreç olarak ele alınır. Bu nedenle saygı değeri çocuklukta öğretilir.[14]
Davranış ve katılım biçimi olarak saygı, çocukların toplumlarında nasıl davranmaları gerektiğinin temeli olarak özellikle önemlidir. Çocuklar aile için yemek pişirme, evi temizleme ve süpürme, bebek akranlarına bakma ve mahsul işleri gibi büyüklerin yaptığı işleri yaparlar. Yerli çocuklar bu aktivitelere katılımlarını bir saygı temsili olarak görmeyi öğrenirler. Yapılan işlere katılarak saygı göstererek çocuklar sadece kültür hakkında bilgi edinmekle kalmaz, aynı zamanda bunu uygular.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.