Loading AI tools
Üzüm çeşidi Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Zinfandel ya da Primitivo, şarap yapımında kullanılan kırmızı bir üzüm çeşididir. Vitis vinifera türü içerisinde yer alan Zinfandel'in, DNA analizleri neticesinde genetik olarak Hırvat üzümleri Crljenak kaštelanski ve Tribidrag ile Puglia, İtalya'da yetiştirilen Primitivo ile eşdeğer olduğu belirlenmiştir. Avrupa Birliği, Ocak 1999'da Zinfandel'i Primitivo'nun eş anlamlısı olarak tanımlarken ticari anlaşmazlıklar nedeniyle bu süreç Amerika Birleşik Devletleri'nde daha ağır işlemektedir.
Zinfandel/Primitivo | |
---|---|
Üzüm (Vitis) | |
Tür adı | Vitis vinifera |
Diğer adı | Crljenak kaštelanski, Gioia del Colle, Kratošija, Locale, Morellone, Plavac veliki, Pribidrag, Primaticcio, Primativo, Primitivo di Gioia, Primitivo di Locale, Primitivo nero, Uva della Pergola, Uva di Corato, Zin Familierement, Zinfandel, ZPC[1] |
Orijinal kökeni | Hırvatistan |
Önemli üretim yerleri | Kaliforniya, Puglia, Dalmaçya |
VIVC kimliği | 9703 |
Zinfandel, 2019 yılı verilerine göre Amerika Birleşik Devletleri'nin başlıca şarapçılık bölgesi Kaliforniya'da 16 bin 200 hektar bir alanda dikilidir. Bu, 374 bin hektar bağı bulunan Kaliforniya'nın yaklaşık %4,4'ünü oluşturur. Yetiştiği diğer önemli bölgeler, Puglia ve Dalmaçya kıyılarıdır. Batı Avustralya, Güney Avustralya, Güney Afrika, Birleşik Devletler'in Batı Kıyılarının görece sıcak bölgeleri, Meksika, Languedoc ve Türkiye'de de görece daha az miktarda yetiştirilir. Bağda, diğer üzüm çeşitlerine kıyasla daha fazla bakım gerektiren Zinfandel'in ince kabuklu taneleri, büyük ve sıkı salkımlar halinde büyür. Olgunlaşmaları için sıcak bir iklime ihtiyaç duyar.
Zinfandel, içerdiği yüksek şeker miktarı ile %15'i aşan (ABV) alkol seviyelerine fermente edilebilir. Genel olarak gövdeli ve yüksek alkollü kırmızı şaraplar üretilirken farklı stillerde de işlenebilir. Bir hata sonucu üretilen, ancak günümüz Kalifoniya şarap endüstrisinin büyük ticari başarılarından biri kabul edilen Beyaz Zinfandel (White Zinfandel) roze tarzındadır. Zinfandel şaraplarında hissedilen aromalar; yapıldığı üzümün olgunluğuna, yetiştirildiği yere, asmanın yaşına ve şarap yapımcısının uyguladığı tekniklere göre farklılık gösterir.
Arkeolojik kalıntılar; Zinfandel çeşidinin de içerisinde yer aldığı Vitis vinifera'nın Kafkasya çevresinde MÖ 6000 civarında dikilmeye başlayarak bundan bir süre sonra şarap üretiminin keşfedildiğini, daha sonra ise asma yetiştiriciliğinin Kafkasya'dan Akdeniz ve çevresine yayıldığını gösterir.[2] Her ne kadar 19. yüzyılın sonlarındaki asma biti salgınıyla neredeyse birçoğu tamamen ortadan kaybolsa da Hırvatistan'ın bir zamanlar 19. yüzyılda şarap endüstrisinin temelini oluşturan ve Zinfandel ile ilgili genetik bağı olan birkaç yerli çeşidi bulunur. Bu çeşitlilik, Zinfandel'in Hırvatistan'da uzun süredir yetiştirildiğini gösterir. 2001 yılında Kaliforniya Üniversitesinde yapılan DNA araştırması sonucunda, Hırvatistan'ın Dalmaçya kıyılarında keşfedilen ve yerel halk tarafından Crljenak kaštelanski (çev. 'Kaštela'nın kırmızı üzümleri') olarak adlandırılan üzüm çeşidiyle, yine bölgede Tribidrag olarak bilinen çeşidin aslında Zinfandel olduğu doğrulanmıştır. Ayrıca bu araştırma, Hırvatistan'ın yerel üzümlerinden Plavac Mali'nin, Zinfandel ve Dobričić çeşitlerinin birbirleriyle bağlarda zaman içerisinde tür içi melezlenmesi sonucu oluştuğunu gösterir.[3]
Avrupa Birliği tarafından Ocak 1999 tarihinde Zinfandel ile eş anlamlı ilan edilen Primitivo üzümünün ilk belgelenmiş kullanımı 1870'lerin İtalyan hükûmeti yayınlarında görülmektedir.[4] İtalya'da Primitivo'nun, Zinfandel teriminin ilk belgelenmiş kullanımından 40 yıl sonra ortaya çıkması, daha önceleri asmanın Atlantik'in ötesinden (Kaliforniya), İtalya'ya getirildiğini öne sürmekteydi ancak bu hipotez, Hırvat kökenin keşfedilmesinden sonra geçersiz oldu.[5] 18. yüzyılda Adriyatik deniz yolu ile İtalya'nın Puglia bölgesine getirilen Primitivo, Bari yakınlarındaki Gioia del Colle'deki kilisenin rahibi Don Francesco Filippo Indellicati tarafından çeşidin erken ("primo") olgunlaşan çeşitleri seçilerek Liponti'ye dikildi. Altamura Kontes Sabini'nin 19. yüzyılın sonlarında Manduria'lı Don Tommaso Schiavoni-Tafuri ile evlendiğinde çeyizinin bir parçası olarak büyük Primitivo DOC'ye ekilmesi için Primitivo asmaları hediye edildi.[6] İtalya'nın kuzey Puglia bölgesinde ağustos ayında olgunlaşarak yaygınlaşan Primitivo üzümünün adı, diğer çeşitlerden daha erken olgunlaşma eğilimine atıfta bulunan primativus veya primaticcio terimlerinden türemiştir.[7]
Zinfandel'in Amerika Birleşik Devletleri'ne gelişi muhtemelen Viyana'daki imparatorluk fidanlığı aracılığıyla olmuştur. Bu fidanlar, muhtemelen önceleri Venedik Cumhuriyeti'ne ait olan Dalmaçya bölgesindeki topraklar üzerinde Habsburg Monarşisi'nin hakimiyet sürdüğü sırada elde edilmişti. 1820 ile 1829 yılları arasında Long Island'da bahçıvanlık yapan George Gibbs, Schönbrunn'dan ve Avrupa'nın başka yerlerinden asmalar getirtmiştir. Charles L. Sullivan, William Robert Prince'in A Treatise on the Vine (1830, çev. 'Asma Üzerine Bir İnceleme') adlı kitabında geçen "Black Zinfandel of Hungary" (çev. 'Macaristan'ın Kara Zinfandel'i') kısmında George Gibbs'in 1829 yılında yaptığı satın alımlardan birine atıfta bulunmuş olabileceğini öne sürer.[8][9] Webster sözlüğünde Zinfandel'in Avusturya'da yetiştirilen Zierfandler üzümünün adından türetilen Macarca bir kelime olan tzinifándli'nin (czirifandli) bozulması olduğu öne sürülse de[10] Zierfandler ve Zinfandal birbirinden çok farklı üzüm çeşitleri olduğundan, yukarıda bahsedilen George Gibbs'in siparişinde bu iki üzümün etiketlerinin uzun Atlantik seyahati esnasında karışmış olma ihtimali üzerinde de durulabilir.[8]
Gibbs, 1830'da Boston'u ziyaret ettikten kısa bir süre sonra Boston'da yaşayan Samuel Perkins sofralık "Zenfendal" üzümü satmaya başlamıştı. 1830'da Gibbs, benzer bir çeşit olan "Siyah St. Peters" adı verilen bir çeşidi daha tedarik etmişti. O dönemde İngiltere'de birçok asmanın adında "St. Peters" olması, Gibbs'in bu asmaları İngiltere'den tedarik etmiş olabileceğini de göstermektedir. Siyah St. Peters hakkında bilinen çok az şey arasında, 1850'lerde Kaliforniya'ya gelen Siyah St. Peters üzümlerinin 1870'lerde Zinfandel olarak satılmaya başlayan üzümlerle aynı olduğu bulunuyor.[8]
1835 yılında Boston'un önde gelen fidancılarından Charles M. Hovey, sofralık üzüm çeşidi olarak Zinfandel'i önerdikten kısa bir süre sonra seralarda yaygın olarak yetiştirilmeye başlamıştı. O dönemde sofralık üzüm olarak dikilen Zinfindal üzümünden şarap yapılmasına ilişkin ilk referans ise, John Fisk Allen'ın "Üzüm Asmasının Kültürü ve Muamelesinde Pratik İncelemesi (1847)" kitabında yer almaktadır. 1850'lerden sonra Doğu Kıyısında Zinfandel gibi ancak serada yetiştirilebilen üzümler, yerini Concord gibi açık havada yetiştirilebilen üzüm çeşitlerine bırakmıştı.[8]
1850'lerde Kaliforniya Altına Hücum'a katılan, William Robert Prince ve Frederick W. Macondray (Faxon Atherton'un oğlu) gibi asma yetiştiricileri, Zinfandel fidanlarını da yanlarında götürmüştü. Prince notlarında, "üzümün mükemmel bir şekilde kurutulduğunu" ve Zinfandel'in Kaliforniya'da bulduğu "Kara Sonora" ile aynı olduğuna inandığını kaydetmişti. "Siyah St. Peters" olarak bilinen asma Kaliforniya'ya getirildiğinde, başlangıçta ayrı bir çeşit olarak kabul edilse de 1870'lerde Zinfandel ile aynı üzüm çeşidi olduğu kabul edildi.[8] 1857 yılında Joseph W. Osborne muhtemelen Napa'nın hemen kuzeyindeki Oak Knoll bağlarında Kaliforniya'nın ilk Zinfandel şarabını üretti. 1857 yılında Osborne'un Zinfandel üzümlerden ürettiği şarabın beğenilmesinden sonra,[4] bölgede Zinfandel dikimi artışa geçerek, 19. yüzyılın sonunda Kaliforniya'da dikilmiş en yaygın Vitis vinifera çeşidi haline geldi.[11]
19.yüzyılda ekilen bu Zinfandeller'in çoğu, 1920'lerde, Yasak Yılları (1920-1933) boyunca bağlardan sökülerek yok edildi. Bu nedenle 19. yüzyılın sonlarında dikilen ve günümüze ulaşabilen yaşlı Zinfandel asmalarından elde edilen üzümler ile yapılan kırmızı şaraplara oldukça değer verilmektedir. Yasak Yılları boyunca alkol satışının yasak olmasına karşın evde şarap yapımı yasal olduğundan bazı üzüm bağları, evde şarap yapımına uygun üzüm çeşitlerini yetiştirmeyi tercih etmişti.[12] Zinfandel, görece bağların yakınında yaşayan evde şarap üreticileri arasında yaygın iken, nispeten ince kabuklu olması nedeniyle uzun Doğu Kıyısı yolculuğu esnasında çürümeye oldukça yatkındı.[13] Bundan ötürü, kalın kabuklu Alicante bouschet gibi çürümeye daha az yatkın üzüm çeşitleri, sökülen Zinfandel asmalarının yerine yaygın bir şekilde dikildi.[13] 1931 yılında, Doğu Kıyısına 3000 araba (yaklaşık 34.000 ton) Zinfandel üzümü sevk edilirken, 6000 araba (yaklaşık 68.000 ton) Alicante bouschet üzümü sevk edildi.[13]
1930'da ABD şarap endüstrisi Büyük Buhran ve Yasak Yılları nedeniyle zayıfladı.[14] İç pazara ürün tedarik ederek hayatta kalan birçok üzüm bağı, kaliteli Zinfandel yetiştirmek için uygun olmayan Kaliforniya'nın Orta Vadisi'nde yer aldı.[13] Bu nedenle, yasağın sona ermesi ile artan talep, kaliteli şaraplık üzüm sıkıntısını da beraberinde getirdi.[13] O dönemde, çoğu Zinfandel üzümü, fortifiye şarap yapımında kullanılan kupajların içerisinde kendi karakterini yansıtmaktan yoksundu, bununla birlikte, bazı üreticiler Zinfandel'den monosepaj kırmızı şarap yapmakla ilgilenmeye devam etti.
20. yüzyılın ortalarına gelindiğinde, Kaliforniya'da Zinfandel'in kökeni unutulmuştu. 1972'de bir İngiliz şarap yazarı şöyle yazdı: "Büyüleyici bir Kaliforniya üzümü var, Zinfandel, Macaristan'dan geldiği söyleniyor; ancak görünüşe göre şu anda orada da unutulan bir üzüm çeşidi".[15] 1974 ve 1981'de Amerikalı şarap yazarları bunu şu şekilde tanımladılar: "Kaliforniya'nın orijinali, başka hiçbir yerde yetiştirilmedi"[16] ve "Kaliforniya'nın kendi kırmızı üzümleri".[17]
1972'de, Sutter Home Winery'den Bob Trinchero, Deaver bağlarından gelen Zinfandel üzümleri ile daha fazla tanen ve renk içeren bir kırmızı şarap yapabilmek için, pres sonrası üzüm suyunun bir kısmını başka bir tanka aktardı. Saignée yöntemi adı verilen bu yöntemle, tanka aktardığı üzüm suyundan sek bir roze şarap yapan Trinchero, bunu bir İsviçre şarabı olan Oeil de Perdrix adı altında satmaya çalıştı.[18] Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosu İngilizce tercümede ısrar edince, isme "Beyaz Zinfandel" eklenerek, 220 kasa satıldı.[18] O dönemlerde, beyaz şaraba olan talep, dikili olan beyaz şaraplık üzümlerinden üretilebilecek beyaz şarap miktarından daha fazlaydı; bu nedenle diğer Kaliforniyalı üreticiler de, minimum kabuk teması ile kırmızı üzümlerden beyaz şarap yapmaya çalıştı bununla birlikte 1975 yılında Trinchero'nun şarabı, daha %2 oranda alkol üretilebilecek şekere sahipken tüm şeker alkole dönüşmeden, fermantasyonun yaşadı.[19][20] Trinchero, şarabı iki hafta beklettikten sonra tadına tekrar bakarak, bu hafif pembe şekerli şarabı, şişeleyip satmaya karar verdi.[18] Mateus Rosé'nin II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da büyük bir başarıya ulaşması gibi, bu yarı tatlı Beyaz Zinfandel şarabı da son derece popüler oldu.[19] Beyaz Zinfandel, 2006 yılı verilerine göre ABD şarap satışlarının hacim olarak %9,9'unu (değer olarak %6,3), kırmızı Zinfandel şarap satışlarının ise altı katını oluşturdu.[21] Günümüzde satışları düşen Beyaz Zinfandel, genellikle Kaliforniya'nın Orta Vadisi'nde yetiştirilen üzümlerden yapılır.[22] 2019 yılı verilerine göre Kaliforniya eyaletinin şarap satışlarının hacim olarak %3,3'ünü Beyaz Zinfandel oluşturdu.[23]
Günümüzde modern Beyaz Zinfandel şarapları 1975 yılındaki üretilmiş orijinal stile göre daha meyve aromalı ve az şekerli olsa da 1970'li ve 1980'li yıllarda şarap eleştirmenleri, Beyaz Zinfandel stiline mesafeli yaklaştı.[4] Beyaz Zinfandel stilinin başarısı, 20. yüzyılın sonunda kırmızı Zinfandel şaraplarının popülerleşmesiyle birlikte kırmızı şarap yapımında kullanılan birinci sınıf bölgelerdeki birçok eski asmayı sökülmekten kurtardı.[24] İki şarabın tadı önemli ölçüde farklı olsa da, her ikisi de aynı (kırmızı) üzümlerden yapılır ve farklı bir şekilde işlenir.
Zinfandel uzun süredir "Amerika'nın yerel asması ve şarabı" olarak görülüyordu.[25] Kalifornia Üniversitesi, Davis (UCD) profesörü Austin Goheen 1967'de İtalya'yı ziyaret ettiğinde, Primitivo'dan yapılan şarabın ona Zinfandel'i hatırlattığını fark etti.[26] Primitivo, 1968'de Kaliforniya'ya getirildikten sonra ampelograflar tarafından 1972 yılında Zinfandel ile aynı çeşit olduğu ilan edildi. Kaliforniya'da getirilen Primitivo asmalarından 1975 yılında üretilen ilk şarap, Zinfandel şarabı ile benzer özelliklere sahipti.[27] 1975 yılında doktora öğrencisi Wade Wolfe, Zinfandel ve Primitivo'nun aynı izoenzim parmak izine sahip olduklarını gösterdi.[28]
1976 yılında Bari'den Dr. Lamberti Goheen, Primitivo'nun Hırvat Plavac Mali ile aynı üzüm çeşidi olabileceğini önerdikten sonra,[26] 1982'de iki çeşidin benzer olduklarını ancak aynı çeşit olmadıklarını izoenzim analizi ile doğruladı;[26] bununla beraber 1991'de aralarında Hırvat şarap yapımcısı Mike Grgich'in de bulunduğu bazı Hırvatlar, Plavac mali'nin Zinfandel ile aynı çeşit olduğuna ikna olarak, Zinfandel üzerinde yapılan bilimsel araştırmaları desteklemek amacıyla Zinfandel Savunucuları ve Üreticileri (ZAP) olarak bir araya gelir.[11] Bu destekle, Kaliforniya Üniversitesi, Davis, profesörü Carole Meredith Hırvatistan'a giderek Zagreb Üniversitesi ile işbirliği içinde Dalmaçya'da 150'den fazla Plavac mali örneği topladı.[26][29]
1993 yılında Meredith, Primitivo ve Zinfandel'in aynı üzüm çeşidinin farklı klonları olduğunu doğrulamak için bir DNA parmak izi tekniği kullandı.[30] Karşılaştırmalı arazi araştırmaları sonucunda "Primitivo klon seçimlerinin genellikle daha erken meyve olgunluğu, benzer veya daha yüksek verim ve benzer veya daha düşük salkım çürüme yatkınlığı ile Zinfandel'den daha üstün olduğu" bulundu. Bu, yukarıda anlatılan Primitivo'nun, Hırvat üzümünün erken olgunlaşan bir klonu olarak seçildiği yaklaşımı ile de tutarlılık gösteriyor.[31][32][33]
1998 yılına gelindiğinde, Meredith'in ekibi Plavac mali'nin, Zinfandel olmadığını, birinin diğerinin atası olduğunu buldu. 2000 yılında ise Primitivo/Zinfandel'in Plavac mali'nin atalarından biri olduğunu keşfetti.[30] Plavac mali'nin diğer atası ise Ivan Pejić ve Edi Maletić (Zagreb Üniversitesi) tarafından Adriyatik Denizi'nde bulunan Šolta adasından eski bir çeşit olan Dobričić olarak belirlendi.[11][30]
Bu keşif, arama merkezini Dalmaçya kıyı şeridi ve açık deniz adalarına daraltarak, sonunda numuneler arasında eşleşen bir DNA izi bulundu. Eşleşen iz, Kaštel Novi'deki Ivica Radunić'in bağında 2001 yılında örneklenen bir asmadan geldi.[30] Crljenak kaštelanski ("Kaštela Kırmızısı"), uzun yıllar önce ayrılmalarından bu yana bazı genetik farklılıklar meydana gelse de, üzümün ilk ortaya çıktığı bölgede Primitivo/Zinfandel'i temsil ediyor gibi görünmektedir. Meredith artık çeşidi "ZPC" (Zinfandel / Primitivo / Crljenak kaštelanski) olarak adlandırmaktadır.[34]
Bu Hırvat bağında, binlerce başka asmayla karışmış sadece dokuz Crljenak kaštelanski asması bulundu. 2002 yılında, Dalmaçya kıyı kasabası Omiš'te yerel olarak Pribidrag olarak bilinen ek asmalar bulundu.[35] Virüs enfeksiyonları yetiştirilmesini geciktirmesine rağmen, her iki klon da Kaliforniya'da Ridge Vineyards'ın himayesinde yetiştiriliyor. İlk Hırvat ZPC şarabı 2005 yılında Edi Maletić tarafından yapıldı. Zinfandel klonuna göre bağda daha az terbiye isteyen Primitivo'nun Kaliforniya'da dikimleri arttı. Şaraplarında daha çok böğürtlen ve baharat aromaları hissediği belirtiliyor.[36][37]
2012 yılında yayınlana Wine Grapes kitabında Jancis Robinson, Julia Harding ve İsviçreli üzüm genetikçisi Dr. José Vouillamoz, Zinfandel'in kökenlerine ilişkin araştırmayı detaylandırmaktadır. Dünyanın dört bir yanında bulunan üzüm bağlarında yıllarca süren araştırma ve DNA testlerinden sonra, Hırvatistan'ın Split kentindeki yaşlı bir kadının bahçesinde bulunan 90 yaşında tek bir üzüm asması, Zinfandel'in eski bir Hırvat üzümü olduğunu gösteren kanıtları sağladı. Bu asma Hırvatistan'da 15. yüzyıldan beri bölgede Tribidrag olarak biliniyor.[38]
DNA kanıtları ile yerel şarap etiketleme düzenlemeleri, ticari anlaşmazlıklar nedeniyle yavaşlatılan bir süreç olarak yavaş ilerlemektedir. Avrupa Birliği, Ocak 1999'da Zinfandel'i Primitivo'nun eşanlamlısı olarak tanıyarak,[35] İtalyan Primitivo'nun Amerika Birleşik Devletleri'nde ve AB etiketleme kanunlarını tanıyan diğer tüm ülkelerde Zinfandel olarak etiketlenebilmesini sağladı. İtalyan şarap üreticileri bu düzenlemelerden yararlanarak, Alkol ve Tütün Vergisi ve Ticaret Bürosu (TTB) onayıyla Zinfandel etiketli Primitivo şaraplarını Amerika Birleşik Devletleri'ne gönderdi.[11]
Aralık 2007 tarihinde, TTB, Amerikan şarapları için hem Zinfandel hem de Primitivo'yu onaylanmış üzüm çeşitleri olarak listelemesine rağmen, eşanlamlılar olarak listelememektedir.[39][40] ABD'li üreticiler, bu nedenle, ürünlerini Zinfandel veya Primitivo olarak etiketlemelidir. 2002 yılında Alkol, Tütün, Ateşli Silahlar ve Patlayıcılar Bürosu (ATF) bu iki üzümün eşanlamlı olarak tanınmasını önerdi; ancak Temmuz 2008'de bu düzenleme (RIN 1513 – AA32, eski adıyla RIN 1512-AC65) geri çekildi.[41][42]
Zinfandel, Amerika Birleşik Devletleri'nin birçok bölgesinde yetiştirilmekle birlikte, en büyük ekili alan Kaliforniya'da bulunmaktadır. ABD'li üreticiler, Zinfandel üzümlerini kullanarak farklı stillerde şarap üretiyor.[43] Bu stiller, geç hasat tatlı şaraplar, Beyaz Zinfandel, Beaujolais tarzı açık renkli az gövdeli kırmızılardan, güçlü, gövdeli kırmızılara ve fortifiye şaraplara kadar değişen geniş bir yelpazededir.[44] Amerikan Zinfandel şaraplarının kalitesi ve karakteri büyük ölçüde yetiştirildikleri bağın iklimi, konumu ve yaşının yanı sıra şarap yapımcısının kullandığı teknolojiye bağlıdır.[45]
Kaliforniya'da günümüzde çoğu üzüm bağı çeşitlere göre artık tamamen ayrılmış olsa da, geçmişte Zinfandel asmaları, Durif (Petite sirah), Carignan, Grenache, Mourvèdre, Mission ve Muscat çeşitleri ile birlikte bağda karışık olarak dikilmişti. Kaliforniya şarap üreticileri, zaman zaman diğer üzüm çeşitlerini (özellikle Petite sirah) Zinfandel kupajlarında kullanmaya devam ediyor.[46] Kaliforniya'da dikili Zinfandel, 2018 yılı verilerine göre 17.000 hektar, 2019 yılı verilerine göre ise 16.200 hektardır. Bu alan, 2019 yılı verilerine göre toplam 370.000 hektar dikili üzüm bağı bulunan Kaliforniya bağ arazisinin yaklaşık %4,4'üne denk gelir. Sadece şaraplık dikili üzüm alanı dikkate alındığında ise 256.000 hektar dikili şaraplık üzüm bağına sahip Kaliforniya'nın %6,3'ünde Zinfandal dikilidir. Bu rakam şaraplık üzüm çeşitleri içerisinde Zinfandel'i, Chardonnay, Cabernet sauvignon ve Pinot noir'in hemen ardından dördüncü sıraya yerleştiriyor.[47] 2019 verilerine göre 350.000 ton Zinfandel üzümü şarap yapılmak ve/veya meyve suyu olarak kullanılmak üzere ezildi. Bu rakamın tüm Kaliforniya'da ezilmiş üzümlere oranı %8,5'tur. Ayrıca bu sayı, Zinfandel'i 2019 yılında Kaliforniya'da ezilmiş üzümler içerisinde Chardonnay ve Cabernet Sauvignon'dan sonra üçüncü sıraya yerleştirmektedir.[48]
Kaliforniya'nın, Zinfandel ekili bölgelerinin %20'si toplam Zinfandel ekili alanının %80'ini oluşturur; ancak, San Joaquin County, Stanislaus County ve Madera County gibi başlıca üretim alanları, düşük verim ile kalite şaraplar üretmeye odaklanmak yerine, Zinfandel üzümlerini kupaj ve ucuz sofra şarabı üretimi için kullanmaktadır.[47]
Bazı Kaliforniya bölgeleri, her biri tanımlanabilir lezzet özelliklerine sahip, Zinfandel için "istisnai" olarak kabul edilir:[49]
İtalya'nın en çok dikilen 12. üzüm çeşidi olan Primitivo, ülkenin topuğu olarak bilinen kıyı bölgesi Puglia'da yetiştirilir.[51] 1990'lı yıllarda Avrupa Birliği'nin ihtiyaç fazlası şarap üretimini azaltmak maksadıyla asmaların sökülmesini teşvik etmesi nedeniyle ekili alan 8000 hektarın altına düşmüş; ancak son yıllarda ekili alan tekrar artışa geçerek yaklaşık olarak 11.000 hektara ulaşmıştır.[52] Ana üç apelasyon, Primitivo di Manduria, Gioia del Colle Primitivo (Riserva) ve Falerno del Massico Primitivo (Riserva o Vecchio)'dur. Manduria DOC, tatlı (Dolce Naturale) ve fortifiye şarabın (Liquoroso Dolce Naturale, Liquoroso Secco) yanı sıra hâlâ sek kırmızı şarabı da kapsamaktadır. Falerno minimum %85 Primitivo gerektirir; diğerleri %100 Primitivo'dur. Gioia del Colle Rosso ve Rosato %50–60 Primitivo içerir. Cilento Rosso / Rosato yaklaşık %15 Primitivo içerir.[53]
Tarihsel olarak Primitivo üzümü, fermentasyonunu tamamlandıktan sonra kuzeye Toskana ve Piyemonte'ye gönderilerek, bu bölgelerde üretilen düşük gövdeli ve alkollü şarapların gövdesini ve alkol derecesini artırmak için kupajların içerisinde kullanıldı. Primitivo ile Zinfandel arasındaki bağlantı ortaya çıkmaya başladıktan sonra, Puglia bölgesindeki ekimler artmış, bununla birlikte daha fazla monosepaj (kendi başına) olarak şişelenmeye başladı. Günümüzde çoğu İtalyan Primitivo, hacimce %16'yı bulabilen alkol (ABV) içeren rustik, yüksek alkollü kırmızı şarap olarak üretilir. Bazı İtalyan şarap üreticileri, Amerikan tarzında Zinfandel üretebilmek için yeni Amerikan meşesinde şaraplarını yaşlandırmayı denemektedir.[43] Meşe fıçıda olgunlaştırmak doğal olarak yüksek tanenli yapıya sahip olan Primitivo üzümünün, tanenlerinin yumuşamasına da yardımcı olur. Günümüzde monosepaj olarak şişelenen sek kırmızı Primitivo şaraplarının tadım notlarında; siyah kiraz, bazen ahududu, biber ve meyan kökü içeren aromalar ön plana çıkmaktadır.[52]
Hırvat klonu Crljenak kaštelanski, Zinfandel ile bağlantısı ortaya çıkmadan önce Hırvatistan'da monosepaj (kendi başına) bir şarabı üretilmemişti.[35] Kaliforniya Üniversitesi, bağlantı ortaya çıktıktan sonra hem Zinfandel hem de Primitivo klonlarını Hırvatistan'daki Profesör Edi Maletić'e gönderdi. Maletić, Hvar adasına dikilen klonlarla, ilk ZPC şaraplarını 2005 yılında Hırvatistan'da yaptı.[37] Ülkede kırmızı şaraba yüksek bir talep olduğu için hükûmet devam eden araştırmaları destekliyor. Zagreb Üniversitesi'ndeki bağcılık ve enoloji bölümü, 2001'de Hırvatistan'da sadece 22 Crljenak kaštelanski asması bulunurken, 2008'de yaklaşık 2.000 üzüm asmasının bulunduğunu bildirmektedir.[51] 2017 yılındaki rakamlara göre Hırvatistan'da yaklaşık olarak 100 hektar dikili Crljenak kaštelanski bulunmaktadır.[54]
Amerika'nın görece sıcak batı yakası eyaletlerinde az bir miktarda yetiştirilmektedir. Meksika, Baja California'da 1930'lardan kalma eski Zinfandel asmaları bulunmuştur.[55] Ayrıca Batı Avustralya ve Güney Avustralya'nın Mclaren Vale bölgesinde az miktarlarda Zinfandel üzümü bulunmaktadır.[56] Avustralya ve Güney Afrika'da yaklaşık 100 hektar Zinfandel bağı olduğu tahmin edilmektedir. Fransa'nın güneyinde yer alan Languedoc'da az miktarda yetiştirilmektedir.[6][57]
Türkiye'de ilk Zinfandel şarabı 2010 yılında Urla'da yetişen üzümler kullanılarak yerli bir üretici tarafından şişelenmiştir.[58] Ayrıca Bodrum ile Bozcaada'da bulunan bazı şaraphaneler Zinfandeli bağlarına ekmiş ve sınırlı sayıda işlemektedir.[59] Denizli'nin Bekilli ilçesinde bulunan yerli bir üreticinin bağlarında Zinfandel ekilidir. Bu üzümler roze kupajlarının içerisinde ve ayrıca sek kırmızı şarap stilinde kendi başına monosepaj olarak da şişelenmektedir.[60]
Zinfandel asmaları oldukça arsız olup, şiddetli bir şekilde budanmadığı sürece, çok fazla üzüm verme eğilimindedir. Kaliteli şarap yapabilmek için verim kontrol altında tutulmalı ve asma uygun bir şekilde budanmalıdır.[61] Olgunlaşmaları için sıcak bir iklime ihtiyaç duymalarına rağmen, çok sıcak iklimlerde yetişen Zinfandel üzümleri sıcaktan kolayca yanarak buruşabilir bununla birlikte bu üzümler asiditesini kolayca kaybederek, birçok ucuz Zinfandel kupajlarında hissedilen pişmiş reçelimsi aromaları şaraplara aktarırlar.[61] Zinfandel'in ince kabuklu taneleri, büyük ve sıkı salkımlar halinde büyür. Salkım çürümesine yatkındır. Meyveler oldukça erken olgunlaşır ve yüksek miktarda şeker içerir. Hava şartları elverirse, üzümler tatlı şarap yapmak için geç hasat edilebilir. Zinfandel, hem yetiştiği bölgenin özelliklerini yansıtması (terroir), hem de şarap yapımcısının stilini ve becerisini yansıtma yeteneği nedeniyle sıklıkla övülür.[43]
Bağda yaşanan bir diğer sorun Zinfandel salkımlarının düzensiz bir olgunlaşma modeli sergilemesidir. Tek bir salkım hem aşırı olgunlaşmış üzümleri hem de yeşil, olgunlaşmamış üzüm tameleri içerebilir.[6] Bazı şarap üreticileri, salkımları bu değişen olgunluk seviyeleriyle olduğu gibi işlemeyi seçerken diğerleri salkımları birkaç hafta boyunca tek tek elle seçerek hasat eder.[6] Bu son derece zahmetli uygulama, bazı Zinfandel şaraplarının yüksek maliyetinin nedenlerinden biridir. Kaliforniya'da Zinfandel'in, diğer önemli üzüm çeşidi Cabernet Sauvignon'a göre daha fazla bağ bakımına ihtiyaç duymasına rağmen, pazarda daha düşük fiyatlardan alıcı bulması da bir handikap olarak bahsedilebilir.[61]
Geçmişte, kırmızı sek Zinfandel şarapları yüksek alkollü ve düşük asitleri ile damakta dengesiz oldukları yönünde eleştirilmiştir. Günümüzde ise modern şarap yapım teknikleri sayesinde daha dengeli ve kısa sürede içime hazır Zinfandel şarapları üretmek mümkün hale gelmiştir. Öte yandan, Ravenswood'dan Joel Peterson gibi Zinfandel üreticileri, ters ozmoz gibi alkol düşürme tekniklerin şarapta terroir etkisini ve hissini ortadan kaldırdığına vurgulamaktadır. Peterson, bir şarabın %15 alkolü dengeleyecek tanenlere ve asidite gibi diğer bileşenlere sahip olması durumunda, kendi şartlarına göre dengeli kabul edilmesi gerektiğini savunuyor.[43]
Zinfandel şarabının lezzetini etkileyen diğer faktörler fermantasyon süresi, kabuk ile temas, yani maserasyon süresinin uzunluğu, meşe ve benzeri olgunlaştırma teknikleri ile hasat edilen üzümlerin Brix derecesi yer alır.[6] Beyaz Zinfandel üretmek için üzümler henüz çok fazla olgunlaşmadan 20 Brix'te erken hasat edilir. Zinfandel şaraplarında 23 Brix'te (çoğu kırmızı şarabın "olgun" olarak kabul edildiği derece) çilek aromaları hissedilir bununla birlikte kiraz aromaları 24 Brix'te ve ardından 25 Brix'te hasat edilen üzümlerden yapılan şaraplarda ise böğürtlen aromaları hissedilmeye başlar.[43]
Kırmızı Zinfandel şarabı genel olarak, Cabernet sauvignon ve Merlot üzümlerinden yapılan şaraplara göre daha açık renktedir. Kırmızı, roze, tatlı, fortifiye şarap gibi farklı stillerde işlenebilmesi mümkündür.[44] Kırmızı şaraplarında en sık rastlanan özellikleri, damakta, yüksek alkol seviyelerine, orta bir asiditeye, orta bir gövdeye ve orta-yüksek bir tanen yoğunluğuna sahip olmasıdır.[62] Damakta tatlı bir bitişi vardır.[63] Çok geniş bir aroma yelpazesine sahip olsa da reçelimsi aromalar Zinfandel şarabı ile özdeşleşmiştir.[64] Zinfandel kırmızı şarabının aromaları; yapıldığı üzümün olgunluğuna, yetiştirildiği yere, asmanın yaşına ve şarap yapımcısının uyguladığı tekniklere göre farklılık gösterir.[65] Ahududu gibi kırmızı meyve aromaları görece daha soğuk bölgelerden gelen üzümlerden yapılan şaraplarda hissedilirken, böğürtlen, siyah meyve, reçelimsi aromalar ile tütün yaprağı görece daha sıcak bölgelerden gelen Zinfandel şaraplarında hissedilebilir.[62] Şarap yapım teknikleri ile beraber; çilek aromaları, meşe fıçıda olgunlaştırıldığında ise kızarmış ekmek, vanilya gibi tatlı baharat aromaları eklenebilir.[65] Anason ve biber notaları ise erken olgunlaşan primitivo klonundan yapılan şaraplarda daha yaygın olarak bahsedilen aromalardır.[66]
Amerika Birleşik Devletleri'nde her yıl, Kasım ayının üçüncü çarşambası Ulusal Zinfandel Günü olarak kutlanır. Sonuncusu 18 Kasım 2020 tarihinde kutlandı.[67]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.