Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Martijn van Zomeren, University of Groningen'deki Davranışsal ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde misafir profesör olarak görev yapmakta olan, kolektif eylemler konusunda gerçekleştirdiği çalışmalarla tanınan Hollandalı bir sosyal psikologdur.
Bu maddede yeterince bilgilendirici olmayan ve bağlantı ölümüne karşı savunmasız olan yalın URL'ler kullanılmıştır. (Ekim 2023) |
Bu madde, öksüz maddedir; zira herhangi bir maddeden bu maddeye verilmiş bir bağlantı yoktur. (Eylül 2022) |
Martijn van Zomeren sosyal ilişkiler, kültür, sosyal değişim, kolektif eylem, duygular, ahlak, etkililik algısı, kimlik ve genel olarak da politik psikoloji gibi konularda araştırmalar yürütmektedir.[1] Doktora derecesini University of Amsterdam’da sosyal psikoloji alanında elde etmiştir.[2] Van Zomeren şu anda University of Groningen'de lisans düzeyinde Kişiler Arası İlişkiler (Interpersonal Relations) dersini ve yüksek lisans düzeyinde ise Kültürel Psikoloji (Cultural Psychology) dersini vermektedir.[3] Araştırmacı, 2014 yılından bu yana gruplar arası çatışma, sosyal kimlik, politik psikoloji gibi alanlarda tamamlanan 11 lisansüstü tezin danışmanlığını yürütmüştür.[4]
Martijn van Zomeren, üniversite web sayfasındaki kişisel sayfasında çalışma konularını ve ilgi alanlarını özetlediği kısa bir metne yer vermiştir.[5] Van Zomeren ağırlıklı olarak “kolektif dezavantaj” durumuna karşı gerçekleştirilen kolektif eylemleri konu edinen görgül çalışmalar gerçekleştirmekte ve bu çalışmalardan yola çıkarak kolektif eylem kuramlarını geliştirmektedir. Sözü edilen çalışma ve kuramlar barışçıl gösteriler kadar normatif olmayan, saldırgan eylemleri de konu edinmektedir. Dolayısıyla van Zomeren toplumsal hareketleri çok geniş bir skalada ele almaktadır. M. van Zomeren’in çalışmalarında ele alınan dört temel değişken grubu dikkat çekmektedir. Bunlar grup kimliği, duygular, etkililik algısı ve ahlaktır. Bununla birlikte van Zomeren’in araştırmaları kolektif eylem konusunun ötesine geçerek “ilişkiselliği” temel bir motivasyon olarak ele almaktadır. Kuram ve araştırmalarda sıklıkla karşılaşılan “bireylik” durumunun yerine van Zomeren kolektif eylem motivasyonunu sosyal ilişkiler bağlamında ele alan bir yaklaşım önermektedir.[5]
Martijn van Zomeren'in özellikle 2010'lu yıllarında ortalarından itibaren kolektif eylem bağlamının dışına çıkarak benlik, motivasyon, duygu düzenleme gibi konulara yönelmesiyle uyumlu bir içeriğe sahip olan “From Self to Social Relationship” adlı bir kitabı 2016 yılında yayınlanmıştır.[6]
Martijn van Zomeren’in, içinde 81 tane makalenin de yer aldığı; makaleler, kitap bölümleri, kongre bildirileri dâhil olmak üzere toplam 144 yayını bulunmaktadır. Bu makalelerin bazıları European Journal of Social Psychology 1 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Journal of Experimental Social Psychology 16 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Personality and Social Psychology Bulletin 22 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., British Journal of Social Psychology 6 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Journal of Personality and Social Psychology 22 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. gibi çok sayıda atıf alan, saygın, hakemli dergilerde yayınlanan makalelerdir.[7] Bu makaleler arasında açık ara en çok atıf alan ve en fazla popüler olan makalesi, kendisi gibi sosyal psikolog olan Tom Postmes ve Russell Spears ile birlikte 2008 yılında yayınladıkları, “Toward an Integrative Social Identity Model of Collective Action: A Quantitative Research Synthesis of Three Socio-Psychological Perspectives” adlı makaledir.[8] Martijn van Zomeren, aldığı atıfların yaklaşık dörtte birini bu makaleden elde etmiştir.[9] Bu makale, insanların kolektif eylem başlatma ve bu eylemlere katılma motivasyonlarını açıklamada kullanılan, sosyal kimlik aidiyetini temel alan bir model ileri sürmüştür. Bu model Kolektif Eylemin Sosyal Kimlik Modeli olarak adlandırılmaktadır.
Kolektif Eylemin Sosyal Kimlik Modeli (Social Identity Model of Collective Action; SIMCA) sosyal psikoloji alanyazınında kolektif eylemlere ilişkin kuram ve bulguları entegre ederek bütüncül bir model ortaya koymayı hedefleyen bir çabanın ürünüdür. Van Zomeren, Postmes ve Spears (2008) sosyal kimlik, adaletsizlik algısı ve etkililik algısı değişkenlerini ele alan, nicel yönteme dayanan araştırmalardan yola çıkarak üç meta-analiz çalışması gerçekleştirmiştir.[8] Bu temel değişkenler (sosyal kimlik, adaletsizlik algısına bağlı öfke duygusu ve grup etkililiği algısı) aynı zamanda SIMCA’nın temel bileşenleridir. Gerçekleştirilen meta-analizler sonucu desteklenen bu modele göre belirli bir gruplar arası çatışma durumunda insanların kendilerini belirli bir gruba yönelik aidiyet hislerinin düzeyi ifade eden “grupla özdeşleşme”; belirli bir durumda adaletsizlik hissine bağlı olarak ortaya çıkan “öfke” gibi olumsuz duygular ve grubun bir bütün olarak mücadele etmesi halinde değişimi sağlayabileceğine yönelik inancı ifade eden “etkililik algısı” gibi değişkenleri pozitif yönde etkilemektedir. Özellikle “duygusal açıdan yüklü” olan adaletsizlik algısı, nötr bir adaletsizlik algısına kıyasla, politik sosyal kimlik ise politik olmayan sosyal kimliğe kıyasla kolektif eylem niyeti üzerinde daha belirleyicidir. Grupla özdeşleşme düzeyi hem tek başına doğrudan, hem de yordadığı etkililik algısı ve öfke gibi değişkenler aracılığıyla dolaylı şekilde insanların kolektif eylem niyetlerini belirlemektedir.[8]
Van Zomeren’in alanyazına diğer bir önemli katkısı da geleneksel “grup etkililiği” kavramının kolektif eyleme katılımı açıklamadaki yetersizliklerini fark ederek katılımsal etkililik (participative efficacy) kavramını ileri sürmesidir.[10] İnsanların fayda ve zararları göz önüne alarak seçim yaptıklarını ileri süren “rasyonel aktör” perspektifinden kolektif eylemlere bakacak olursak, ait oldukları grubun sosyal değişimi sağlamaya mahir olduğunu düşünen bireylerin bu grubun öncülük ettiği kolektif eylemlere katılmalarının “gereksiz” olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Çünkü “rasyonel” bir aktör, zaten sosyal değişimi sağlaması muhtemel olan grubunun kolektif eylemlerine katılarak kendisini anlamsız bir “zarar olasılığının” içine atmış olacaktır. Bu durum, grup etkililiği algısının yarattığı bir paradoksa da işaret eder: Herkesin “grubum başarılı olacaktır” diye düşündüğü bir bağlamda kolektif eylemlere kimsenin (rasyonel bireylerden oluşan bir topluluk ise) katılmaması beklenir. Bu durumu bir halat çekme oyununda “nasılsa bizim takım kazanır” diye halata fazla asılmayarak kaytaran oyuncunun durumuna benzetebiliriz. Takımdaki çoğu oyuncu bu şekilde düşünürse, başlangıçta kazanmasına kesin gözüyle bakılan takımın kaybetmesi kaçınılmaz olacaktır. Van Zomeren bu fikirden hareketle, Tamar Saguy ve Fabian M. H. Schellhaas adlı iki sosyal psikolog ile birlikte katılımsal etkililik kavramını ileri sürmüş ve bu değişkenin kolektif eylemlere katılımı açıklamada daha başarılı bulmuştur. Katılımsal etkililik, geleneksel grup etkililiği kavramının aksine, grubun başarıya ulaşacağına olan inancı değil, bireyin kolektif eyleme “bizzat kendi katılımının” sosyal değişimi sağlamada olumlu bir etki yaratacağına olan inancını ifade etmektedir.
Van Zomeren, bilimsel konularda görüş yazılarının yer aldığı Mindwise adlı blog sitesine 2019 yılında verdiği bir röportajda psikolojik bir olgu olarak “umut” kavramının sosyal değişim hareketleri üzerindeki olası etkilerini ele almıştır.[11] Bu yazısında Van Zomeren, genellikle kolektif eylem niyetinin güçlü bir yordayıcısı olduğu düşünülen “umut” kavramının bazen (örneğin umut edilen şeyin gerçekleşmesi düşük bir olasılığa sahip ise) istenenin tam tersi yönde bir etki yaratabileceğini belirtmiştir. Araştırmacıya göre küresel ısınmaya önlem alınmasını amaçlayan sosyal-politik hareketlerin sıklıkla “umudu” vurgulamaları, umudun insanlara kendini iyi hissettiren ve harekete geçmekten alıkoyan “oyalayıcı” bir mekanizma işlevi görme riskini barındırmaktadır.[11]
Van Zomeren, 2010’lu yılların ortalarından itibaren bireyin “ilişkisel” bağlamı içinde ele alarak incelenmesi gerektiğini ve bu ilişkiselliğin insanın iyi oluşuna önemli katkıları olduğunu dile getirmeye ve araştırmalarını da daha çok bu yöne kanalize etmeye başlamıştır. Hollandalı araştırmacı bu doğrultudaki görüşlerini de bir görüş yazısı olarak Mindwise blog sitesinde yayınlamıştır.[12]
Ayrıca Martijn van Zomeren, Psychology of Change 18 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. adlı Youtube kanalında yayınlanan Neden Protesto Ederiz? (Why Protest?) adlı bir videoya konuk olarak katılmış ve kolektif eyleme katılımla ilgili alanyazında yer alan bulguları bu kısa videoda özetlemiştir.[13]
Martijn Van Zomeren Society for the Psychological Study of Social Issues, International Society of Political Psychology gibi birçok saygın bilimsel topluluğun üyesidir.[14] Martijn van Zomeren’in yazarları arasında yer aldığı yayınlar 2022 yılı Haziran ayı itibarıyla AD Scientific Index verilerine göre 10003 kez,[15] Google Scholar verilerine göre ise 10396 kez[9] atıf almıştır. Araştırmacı ayrıca akademik başarıları nedeniyle aralarında şunların da yer aldığı pek çok ödül kazanmıştır:[16]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.