Remove ads
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Margaret Floy Washburn (Temmuz 25 1871- Kasım 29 1939), 20. yüzyılın başlarında öne çıkan psikologlarından biri olarak en çok hayvan davranışı ve motor teori geliştirme alanındaki deneysel çalışmaları ile tanınıyordu. Psikoloji branşında doktoraya sahip olan ilk kadın (1894), Mary Whiton Calkins ardından APA'da başkan olarak görev alan ikinci kadındı (1921) ve de Deneysel Psikologlar Derneği'ne seçilen ilk kadındı. 2002 yılında yayımlanan “A Review of General Psychology” anketi; Washburn'ü John Garcia, James J. Gibson, David Rumelhart, Louis Leon Thurstone ve Robert S. WoodWorth ile birlikte 20. yüzyıldaki en çok araştırılan psikologlarda 88. sıraya getirdi.
Margaret Floy Washburn | |
---|---|
Born | |
Died | October 29, 1939 68) | (aged
Alma mater | Vassar College (graduated in absentia in 1893), Cornell University |
Known for | Past president, American Psychological Association |
Scientific career | |
Doctoral advisor | Edward B. Titchener |
25 Temmuz 1871'de New York'ta doğdu, Harlem'de piskoposluk rahibi babası Francis ve New York'taki zengin bir aileden gelen annesi Elizabeth Floy tarafından büyütüldü. Ataları Hollanda ve İngiliz kökenliydi ve hepsi 1720 öncesi ABD'de yaşamıştı. Tek çocuktu ve görünüşe bakılırsa çocukken arkadaşı yoktu, zamanının çoğunu yetişkinlerle veya kitap okumakla geçiriyordu. Okumayı okula gitmeden önce öğrendi, bu 7 yaşında okula başladığında hızlıca gelişmesini sağladı. Okulda Almanca ve Fransızca öğrendi. 11 yaşında ilk defa devlet okuluna başladı. 15 yaşında 1886 yılında liseden mezun oldu ve o yılın sonbaharında New York, Poughkeepsie'deki Vassar Üniversitesi'ne hazırlık öğrencisi olarak girdi. Latince ve Fransızcası yeterli olmadığı için hazırlık okudu. Vassar'da lisans yaptığı yıllarda Washburn, felsefeye şiir ve diğer edebi eserlere ilgi duymaya başladı. Ayrıca Kappa Alfa Teta kız öğrenci yurdunun bir üyesi oldu ve ilk olarak psikolojiyle tanıştı. 1891'de Vassar'dan mezun olduktan sonra James Mckeen Cattell ile birlikte, Columbia Üniversitesi'nde yeni açılmış bir psikoloji laboratuvarında çalışmakta karar aldı. Columbia henüz kadın bir yüksek lisans öğrencisini kabul etmediği için yalnızca denetçi olarak kabul edildi. Eğitim gören kadınlara olan aşağılayıcı duygulara rağmen, Cattell ona normal bir öğrenci gibi davrandı ve onun ilk akıl hocası oldu. Hocasının seminerlerine ve derslerine katıldı, erkeklerle birlikte onun laboratuvarında çalıştı. Columbia'ya kabulünün ilk yılında Cattell onu doktorasını almak için yeni açılan Sage Felsefe Okulu'na gitmesine teşvik etti çünkü Columbia'da bir denetçi öğrenci olarak bu imkansızdı. 1891 yılında burs ile kabul edildi.
Cornell'de, E.B. Titchener ile ilk ve tek yüksek lisans öğrencisi olarak çalıştı. Bölümü psikolojiydi. Lisans öğrencisi olarak, Titchener'in önermesi üzerine dokunma algısındaki eşdeğerlik yöntemleri üzerine deneysel bir çalışma yürüttü. İki sömestır boyunca deneysel çalışma ardından, yaptığı çalışma için 1893 baharı sonlarında Vassar Üniversitesi'nden daha sonra yüksek lisans derecesini aldı. Eşdeğerler yöntemi üzerindeki çalışması sırasında, görsel imgelemenin dokunsal mesafe ve yönyargıları üzerindeki etkisi üzerine yaptığı yüksek lisans tezinin konusunu eşzamanlı olarak geliştirmişti. 1894 Haziran ayında sözlü bir sunum yaptı ve psikoloji alanında doktora yapan ilk kadın oldu. Ayrıca yeni kurulan Amerikan Psikoloji Derneği'ne seçildi. Titchener, Washburn'ün yüksek lisans tezini Wilhem Wundt'a gönderdi ve o da onu tercüme etti. 1895'te Philosophische Studien dergisinde yayımlandı.
Mezuniyeti ardından kendisine New York, Aurora'daki Wells Üniversitesi'nin Psikoloji, Felsefe ve Etik Kürsüsü'nde yer alma teklifi edildi. Teklifi kabul etti ve memnun bir şekilde 6 yılı orada geçirdi. Bu sırada arkadaşlarını ve laboratuvardaki çalışmaları görmek için Cornell'e ziyarete gitti. Ancak orada olmaktan yorulduktan sonra bir değişiklik yapmayı düşündü. 1900 baharında Washburn, Cornell Üniversitesi Sage Koleji'ndeki müdürlük pozisyonunu öneren bir telgraf alfı. Pozisyonu kabul etti ve 2 yılını orada geçirdi. Daha sonra Ohio, Cincinatti'deki Cincinatti Üniversitesi'nde psikoloji alanında yardımcı doçentlik teklif edildi. Bu pozisyon aynı zamanda ona psikoloji bölümünün tüm sorumluluğunu verdi. İşi aldı ancak ev hasreti çekmeden anca 1 yıl dayandı. Fakültedeki tek kadın oydu.
1903 baharında mutlu bir şekilde Vassar Koleji'ne Felsefe Doçenti olarak döndü ve kalan yıllarını orada geçirdi. Orada çalışmaya başladığı zaman, yeni açılan psikoloji bölümünün başına geçti. Öğrencilerine iyi davrandı ve onlar da kendisini bir profesör olarak takdir etti. Çoğu öğrencisi mezun olduktan sonra psikoloji alanında çalışmaya devam etti. Washburn, birçok öğrencisinin çalışmalarını yayımladı. O, deneylerini yazıp yayınlarken öğrencileri de bu verileri toplayıp çalışırlardı. 1950 ve 1938 arasında Vassar Lisans Laboratuvarı'nde 68 çalışma yayınladı. Bu çalışmalar, o dönemde herhangi bir Amerikan Üniversitesinden alınan en geniş araştırma serisiydi. Öğrencileri ona, eğlenceye harcaması için büyük miktarda para verdiler ancak o, psikoloji bölümündeki öğrencilere burs kaynağı olarak kullandı.
1937'de bir felç sonrası emekli olmak zorunda kaldı. (Emeritus Psikoloji Profesörü olarak.) Tam olarak iyileşemeden 29 Ekim 1939'da New York, Poughskeep'teki evinde öldü. Hayatını evlenmek yerine ailesine bakmakla ve kariyerine odaklanmakla geçirdi.
Washburn, 20. yüzyılın ilk on yıllarında Amerika Birleşik Devletleri'nde psikolojide önemli bir figürdü ve psikolojinin bir bilim ve bilimsel bir meslek olarak gelişimine önemli ölçüde katkıda bulundu. Wilhelm Wundt'un Etik Sistemlerini İngilizceye çevirdi . [1] Washburn; hayvan davranışı ve bilişsellik alanındaki deneysel çalışmalarını, The Animal Mind (1908) adlı kitabında zihinsel (sadece davranışsal değil) olayların çalışma için meşru ve önemli psikolojik alanlar olduğu fikrini sunmak için kullandı. Bu, elbette, zihin gözlemlenemediğinden ve ciddi bilimsel araştırmalar için uygun olmadığından akademik psikolojideki yerleşik doktrine aykırıydı.
Deneysel çalışmalarını bir yana, geniş çapta okumalar yaptı ve geçici fiziksel hareketlerle iç içe olduklarını belirten daha yüksek zihinsel süreçlerle ilgili Fransız ve Alman deneylerinden faydalandı. Bilince, motor deşarjının uyarılması ve inhibisyonu olan bir epifenomen olarak baktı. Movement and Mental Imagery (1916)' de bütün bir motor teorisi sundu. 1920'de, argümanlarını destkelemek adına dünyanın her tarafından bilgi toplamaya devam etti. Davranışçı ilkelere bağlı kalsa da zihindeki olayları savunmaya devam etti. Psikoloji, davranışçılık, yapısalcılık, işlevcilik ve Gestalt psikolojisine sahip olan büyük düşünce okullarından fikirler aldı ancak psikodinamiğin daha spekülatif teorilerinin çok geçici olduğu için reddetti. Şu anki psikolojik araştırmalarda, Washburn'ün davranışın düşünmenin bir parçası olduğu konusundaki ısrarın yankıları, Thelen and Smith'in (1994) insanlarda bilişin gelişimini açıklamak için kullandıkları dinamik sistemler yaklaşımında görülebilir.
Washburn'ün yayınlanmış yazıları otuz beş yılı kapsıyor ve içinde uzamsal algı, hafıza, deneysel estetik, bireysel farklılıklar, hayvan psikolojisi, duygu ve duygusal bilinç gibi pek çok konuda 127 kadar makale bulunmaktadır. Kariyerinin çeşitli zamanlarında American Journal of Psychology, Psychological Bulletin, Journal of Animal Behavior, Psychological Review ve Journal of Comparative Psychology'de editörlük yaptı. 1909'dan 1910'a ve daha sonra 1925'ten 1928'e kadar Ulusal Araştırma Psikoloji ve Antropoloji Bölümü'nde Psikoloji Temsilcisi olarak görev yaptı.[1] 1921'de Amerikan Psikoloji Derneği'nin 30. başkanı oldu, o zamanlar onurlu bir unvandı. Amerikan Psikoloji Derneği'nin başkanı olmak, büyürken hayallerinden biriydi.[1] 1927'de American Association for the Advancement of Science'ın 1. Bölümünün (Psikoloji) başkan yardımcısı ve başkanı seçildi.[1] 1929'da Uluslararası Psikoloji Komitesi'ne seçildi.[1] Washburn, 1931'de Ulusal Bilimler Akademisi'ne seçilen ilk kadın psikolog ve ikinci kadın bilim insanıydı [2] Aynı yıl, Kopenhag'daki Uluslararası Psikoloji Kongresi'nde Amerika Birleşik Devletleri Delegesi olarak görev yaptı.[1]
Washburn'ün en popüler eseri ve muhtemelen psikolojiye en çok katkı sağlayan ders kitabı The Animal Mind: A Textbook of Comparative Psychology'dir. İlk olarak 1908'de yayınlandı ve hayvan psikolojisindeki deneysel çalışmalar üzerine araştırmaların derlendiği bir kitaptı. Literatür yelpazesi hatırı sayılırdı ve 1. baskıda 476 başlıktan oluşan bir bibliyografyayla sonuçlandı ve sonunda 4. baskıda 1683 başlığa yükseldi. Hayvan Zihni, duyular ve algılardan başlayarak, işitme, görme, kinestetik ve dokunma hissi dahil olmak üzere bir dizi zihinsel aktiviteyi kapsıyordu. Kitapların sonraki bölümleri bilinç ve daha yüksek zihinsel süreçlere odaklandı. Bununla birlikte, kitabın baskın odak noktası hayvan davranışlarıdır.
Dikkate değer bir özellik, dikkate alınan hayvan türlerinin çeşitliliğidir. Washburn, hayvan araştırmalarına farelerin egemen olduğu bir çağda, "karıncalar, arılar, tırtıllar, kediler, tavuklar, kefaller, istiridyeler, hamamböcekleri, inekler, yengeçler, kerevitler, köpekler, yusufçuklar, solucanlar dahil olmak üzere en az 100 tür" diyor. filler, sinekler, kurbağalar, japon balıkları, çekirgeler, kobaylar, at nalı yengeçleri, denizanaları, neşterler, sülükler, fareler, minnows, maymunlar, güvercinler, turnalar, planaryalar, patates böcekleri, rakunlar, semenderler, deniz şakayıkları, deniz kestaneleri, karidesler, ipekböcekleri, salyangozlar, örümcekler, kaplumbağalar, eşek arıları, su böcekleri ve (evet) fareler." [3] Gerçekten de, bütün bir bölümü en basit hayvan olan amipin zihnine ayırıyor.
Hayvan araştırmalarının sonuçlarını yorumlama yöntemlerini ayrıntılarıyla anlatan giriş bölümleri de dikkate değerdir. Hayvan davranışına antropomorfik anlamlar atfetme konusunda temkinli olmasına ve hayvan bilincinin asla doğrudan ölçülemeyeceğini fark etmesine rağmen, katı davranışçılığın bilinci göz ardı etmesine karşı çıktı ve hayvan zihinsel fenomenleri hakkında mümkün olduğunca çok şey anlamaya çalıştı. Hayvan psişelerinin insanlarınkine benzer zihinsel yapılar içerdiğini öne sürdü ve bu nedenle hayvan bilincinin niteliksel olarak insan zihinsel yaşamından farklı olmadığını öne sürdü. Hayvanlar ve insanlar arasındaki nöroanatomik yapı ve davranış benzerliği ne kadar fazlaysa, o kadar fazla bilinç çıkarımı yapılabilir. Onun sözleriyle:
"Hayvanların zihnini tanımamız, hemcinslerimizin zihnini tanımamızla aynı temele dayanır: her ikisi de gözlemlenen davranıştan çıkarım yoluyla elde edilir. Hemcinslerimizin eylemleri bizimkine benzer ve bu nedenle onlardan bizimkine benzer öznel durumlar gibi çıkarımlarda bulunuruz: Hayvanların eylemleri bizimkine tamamen daha az benzer, ancak fark tür değil, derecedir. . . Hayvanlar aleminde bilincin nerede başladığını bilmiyoruz. Onun kesinlikle nerede olduğunu biliyoruz - kendi içimizde; makul bir şüphenin ötesinde nerede var olduğunu biliyoruz - bizimkine benzeyen yapılı hayvanlarda, kendilerini deneyim derslerine hızla adapte eden hayvanlarda. Bu noktanın ötesinde, bildiğimiz kadarıyla, canlı varlıkların en aşağısına varana kadar daha basit ve daha basit şekillerde var olabilir." [4]
Animal Mind, 1917, 1926 ve 1936'da birkaç eklemeden geçti ve ilk baskıdaki materyalin yaklaşık %80'i sonraki baskılarda muhafaza edilmesine rağmen, yaklaşık 25 yıl boyunca karşılaştırmalı psikolojinin standart ders kitabı olarak kaldı. Daha sonraki baskılarla karşılaştırıldığında, önceki baskılar kapsamlı bir şekilde anekdot niteliğinde kanıtlar içeriyordu. 4. baskıya duygularla ilgili bir bölüm eklendi.[5]
Washburn'ün motor teorisi, akıl hocası Titchener'ın yalnızca bilince odaklanan yapısalcı geleneği ile bilinci görünür eylemler lehine reddeden yükselen davranışçılık görüşü arasında ortak bir zemin bulmaya çalıştı. Washburn'ün motor teorisi, tüm düşüncelerin bedensel hareketlere kadar izlenebileceğini savundu. Teorisine göre bilinç, bir hareket veya harekete yönelik bir eğilim, başka bir harekete yönelik bir eğilim tarafından kısmen engellendiğinde ortaya çıkar. Bir nesnenin varlığında duyular, görme, görme, hissetme vb. dahil olmak üzere onun hakkında bir izlenim yaratır. Buna, nesneye doğru ya da nesneden hareket etmeye başlayan bir hareket duygusu eşlik eder. Farklı nesneler, farklı motor hazırlık duyumlarını uyandırır. Nesne mevcut olmadığında, bellek bu duyumları yeniden canlandırır. Öğrenme, hareketlerin bir dizi düzenli dizi ve kombinasyon halinde birleştirilmesinden oluşur. İki hareket hızlı bir şekilde art arda yakından bağlantılı hale geldiğinde, ilk hareketten gelen hareket duygusu bir dizi başlatarak bir sonrakini hazırlar. Fikirler aynı şekilde düzenlenir. Düşünme, ellerin, gözlerin, ses tellerinin ve gövde kaslarının hareketlerinin bir türevi haline gelir (düşünenin duruşunu hatırlayın). Özetle:
"Bilinç var olmasına ve bir hareket biçimi olmamasına rağmen, onun vazgeçilmez temeli olarak belirli motor süreçlere sahiptir ve ... bilinçli süreçleri açıklayabileceğimiz tek anlam, bu temel motor fenomenleri yöneten yasaları incelemektir".[6] '
Washburn, bu teoriyi ilk makaleleri de dahil olmak üzere birçok önemli eserinde sundu ve Duygular ve Duygular: Wittenberg Sempozyumu ve 1930 Psikolojisi dahil olmak üzere çeşitli koleksiyonlara katkıda bulunduğu bölümlerde.[7] Bununla birlikte, en büyük çalışması olarak gördüğü Hareket ve Zihinsel İmgeleme: Ana Hatlar Bir Motor Teorisinin Daha Karmaşık Mental Süreçler adlı eserinde en açık şekilde özetlenmiştir.[8]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.