Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Jean-Baptiste Vanmour veya diğer kullanımıyla Jean-Baptiste van Mour (9 Ocak 1671, Valenciennes - 22 Ocak 1737, İstanbul), tür resimleri, portreleri ve tarihsel yapıları konu alan resimleriyle tanınan Flaman asıllı Fransız ressam.
Jean-Baptiste Vanmour | |
---|---|
Genel bilgiler | |
Diğer ad(ları) | Jean-Baptiste van Mour |
Doğum | 09 Ocak 1671 Valenciennes |
Ölüm | 22 Ocak 1737 (66 yaşında) Galata, İstanbul, Türkiye |
Uyruk | Flaman |
Alanı | Ressamlık |
Etkin yıllar | 17.YY-18.YY |
Etkilendikleri | Tarihsel yapılar, İstanbul, Osmanlı imparatorluğu |
Ünlü yapıtları |
|
1699'da Fransız elçisi Marquis de Ferriol'un maiyetinde İstanbul'a gelen Vanmour, Osmanlı elçi kabul törenlerini ve Lale Devri İstanbul'unu bütün ayrıntılarıyla resmetmiştir.
Yüz iki adet tablosunun gravür tekniği ile çoğaltılması ile meydana getirilen "Osmanlı Kıyafet Albümü" adlı koleksiyon ile Avrupa'da tanındı. Marquis de Ferrol, Vanmour'a sipariş ettiği tabloları Paris'e döndükten sonra bir gravür albümü olarak yayımlamış; bu albüm tüm Avrupa'da büyük ilgi görmüş, tercüme baskıları yapılmış, başka sanatçılara esin vermiştir.
Marquies de Ferriol'den sonra elçilik görevini üstlenenler de (Kont des Alleurs, Marquies de Bonnac, Vicomte d'Andrezel ve Marquis de Villeneuve), Vanmour'a pek çok tablo siparişi verdiler. Elçi de Bonnac, Fransa'ya döndükten sonra, Fransız Kralı XIV. Louis'ye Vanmour'un başarılarını ve resim sanatındaki ustalığını övmüş ve ona bir unvan verilmesini önermiştir. Böylelikle, Vanmour, Kral XIV. Louis tarafından "Kral'ın Doğu'daki özel ressamı" unvanını aldı.
Sanatçı ömrünün sonuna kadar İstanbul'da kaldı, 1737'de Galata'da öldü.
1671 yılında Fransa'nın kuzeyindeki Valenciennes kentinde doğdu. Annesi Marie-Anne Lebrun, babası bir marangoz olan Simon Vanmour'dur. Jean Baptiste Vanmour, alt kardeşin en büyüğüdür.[1] Vanmour'un gençlik yıllarına ve aldığı eğitime dair bilgiler azdır. Antoine Watteau'nun hocası olan Jacques - Albert Gerin'den resim dersleri aldığı sanılmaktadır. 1699'a doğru Paris'e gitmiş ve Comte de Ferriol'ün dikkatini çekerek, onun himayesine girmiştir.
Comte de Ferriol 1699'da İstanbul elçiliğine atanınca Vanmour'u da birlikte götürdü. Ferriol onu, geleneksel giysileri içinde çeşitli Osmanlı tiplerini çizmekle görevlendirdi. Sanatçı, elçinin siyasal yaşantısını konu alan eserlerin yanı sıra ağırlıklı olarak İstanbul'la ilgili eserler gerçekleştirdi. Bu tablolarda peyzajlar, İstanbul halkının yaşantısı, Osmanlı sarayı ile ilgili sahneler ve kabul törenleri yer almaktaydı.
Elçinin dönüşünde götürdüğü bu tablolardan gerçekleştirilen 100 parçalık gravür koleksiyonu 1712'de Fransa'da Recueil de cent estampes représentant différentes nations du Levant (Levant'ın Çeşitli Ülkelerini Tanıtan 100 Oyma Baskı Derlemesi) adı altında basılarak ve büyük ilgiyle karşılanmıştır. Le Hay adlı mühendis tarafından basılan eserin, kısa sürede İtalya ve Almanya'da sahte kopyaları piyasaya çıkmış, daha sonra İngiltere ve İspanya'da orijinalinden tercüme baskıları yapılmıştı. Bu albüm, Antoine Watteau, Francis Smith ve Antonio Guardi gibi pek çok sanatçıya esin kaynağı oldu. Vanmour daha sonra Estampes orientales (Doğu Oymabaskıları) adlı bir derleme daha yayımladı. Sanatçı, bu sıralarda Avrupa'da bir ressam olarak da tanındı.
Vanmour, Elçi Comte de Ferriol ile birlikte Paris'e dönmemiş ve İstanbul'da görev yapan diğer Fransız elçilerinin maiyetinde bulunarak yaşamının sonuna kadar İstanbul'da kalmıştır. Sanatçı, bu dönemde Fransa Bahriye Nezareti'ne sunulmak üzere Fransa Elçisi Marquis de Bonnac'ın emriyle Türklerin balık tutma yöntemlerini gösteren bir seri tablo yapmıştır. Başka ülkelerin elçilerinin portre ve kabul töreni resmi siparişlerini de yerine getiren Vanmour'un Venedik balyoslarının kabul törenlerini gösteren tabloların bir bölümü halen Beyoğlu'nda, İtalyan Başkonsolosluğu'nda bulunmaktadır. Vanmour'un elçi Vicomte d'Adrezel'in Topkapı Sarayı’na kabul törenini resmeden tablosu, günümüzde Bordeaux Sanat Müzesinde bulunmaktadır.
1727'de İstanbul'a gelen Hollanda elçisi Cornelis Calkoen, Vanmour'un eserlerine büyük ilgi göstermiş ve topladığı eserler daha sonra koleksiyon olarak Amsterdam Devlet Müzesi'ne intikal etmiştir. Hollanda elçisi Cornelis Calkoen'in topladığı Vanmour eserleri, 1978'de İstanbul'da Atatürk Kültür Merkezi'nde sergilenmiştir.[2]
Vanmour 1725'te “Kralın Levant'taki Sürekli Ressamı" (Peintre Ordinaire du Roy en Levant) unvanıyla onurlandırıdı. Bu unvanı alan ilk Fransız sanatçısıdır.
Vanmour elçilerin sultanı ya da sadrazamı ziyaretlerini, görkemli geçit törenlerini, şölenleri resmetmesinin yanısrıa İstanbul limanını, Boğaziçi'nin birçok köşesini, süslenen, raks eden ya da hamamda yıkanan Türk kadınlarını, sema yapan Mevlevi dervişlerini konu aldığı resimler yaptı. İstanbul'la ilgili eserlerinden bazıları Sarraf, Rum Düğünü, Açık Havada Eğlenen Rumlar, Arnavut Askerlerinin Portresi, Patrona Halil, Çavuş, Padişah, Türk Düğünü, Mevlevi Dervişlerinin Yemeği ve Bentler olarak sayılabilir.
Sanatçı, 1730'da Patrona Halil İsyanı'na (1730) da tanık oldu. Patrona Halil'i arkadaşlarıyla birlikte betimlediği resim 18. yüzyıl Osmanlı tarihinin en ilginç belgelerinden biridir ve Amsterdam Devlet Müzesi'nde sergilenir.
1737'de Galata'da ölen Vanmour, İstanbul'da defnedilmiştir. Dönemin önemli şahsiyetlerinden olan sanatçının ölümü İstanbul dışında da büyük üzüntü yaratmış, hakkında Fransız Mercure de France gazetesinde bir anma makalesi yayımlanmıştır.[1] Vanmour'un mezarının İstanbul'da Galata'daki, eski Fransız Konsolosluğu sınırları içinde bulunun RR. PP. Jésuites-Saint Louis Kilisesi bahçesinde, Baron de Salagnac'ın mezarının yanında olduğuna dair pek çok kayıt bulunmasın rağmen, mezarı belirleyici bir işaret yoktur.[3]
18. yüzyıldan itibaren Avrupa'dan Osmanlı topraklarına çok sayıda ressam ve seyyah gelmiştir. Özellikle Fransız ve İngiliz Elçilikleri yoluyla, İstanbul'a önemli ressamlar gelip Boğaziçi'nde eserler vermiştir.[4] Elçi ressamları Osmanlı yaşamına ve anıtlarına ilişkin resim dizileri, panoramalar, kıyafet albümleri hazırlayarak, elçi ve diplomatlarla beraber sanat piyasasını yönlendirmekteydiler.[5] Vanmour da Fransız elçiliği yoluyla bu şehre yerleşen ve hayatının sonuna kadar İstanbul'da yaşayan ressamlardandır.
Elçi ressamları özellikle Osmanlı elçi kabul törenlerini resmetmişlerdir. Osmanlı'da gerek Müslüman gerekse Hristiyan elçilerinin sadrazam ve padişah tarafından kabulü belirli bir protokole bağlıydı. Elçilere eşlik eden birçok Avrupalı yazar bu protokolü ayrıntıyla anlatmış ve elçilerin birlikte getirdikleri ressamlar da bu törenleri resimlemiştir.[6] Ferriol'ün Vanmour'u beraberinde İstanbul'a getirmesinin asıl nedeni, dönemin padişahı II. Mahmut'un huzuruna çıktığı anın kaydedilmesi olmalıdır ancak bu mümkün olmamış; elçi huzura kabul edilmemiştir. Ferriol, Ocak 1700'de sadrazam tarafından kabul edilmiş; ne var ki padişahın huzuruna kılıcı ile çıkmak istemesi sonucu patlak veren tartışma büyümüş ve ısrarından vazgeçmeyince huzura kabul edilmemişti.[1]
Vanmour, ilk patronu olan Ferriol'ün huzura kabulünü resimleyemediyse de 1737'deki ölümüne kadar geçen otuz yedi yıl boyunca farklı elçilerle çalışmış ve bazılarının huzura kabul edilişlerini resimleyebilmiştir.[1] Vanmour sadece Fransız elçilerinin değil, diğer Avrupalı elçilerin kabul törenlerini de resmetmiştir. İçlerinde en önemlisi 7 Mayıs 1727'de maiyeti ile birlikte İstanbul'a gelen Hollanda elçisi Cornelis Calkoen'dir. Colkoen Vanmour'a Türklerin gündelik yaşamına dair resimler de yaptırmıştır. Venedik balyosunun elçi kabul törenini gösteren dört tabloluk serisi İstanbul'da Pera Müzesi'nde sergilenmektedir.
Osmanlı devlet, saray, askeri ve toplumsal yapısından kesitler sunan ve özellikle bu sınıflara ait bireylerin gösterildiği kıyafet albümleri, Osmanlı resim sanatı içerisinde özellikle belgeleyici nitelikleri ile önemli bir yer tutar. Altlarında çoğunlukla yabancı dilde açıklamalar bulunan bu albümler, günümüz ifadesi ile birer moda resmidir. Konu edilen figürler, belirgin giyim-kuşam özellikleri ile resmedilir. Albümlerin zengin içerikleri altlarına yapılan yazılı açıklamalarla da iyice kıymetlenir. Bunlar belli ki Osmanlı toplumunu tüm ayrıntıları ile tanımak veya tanıtmak isteyen kişiler için hazırlanmıştır.[7]
Vanmour, ilk patronu olan ve İstanbul'a birlikte geldiği Charles de Feriol için yüz iki resimden oluşan bir albüm hazırlamıştı. Albümdeki resimler, grup portreleri, tek figürler ve iç mekân sahneleri olmak üzere üç ana başlık altında incelenebilir.[1] Tek figür kompozisyonlarında Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan farklı milletlere mensup kadın ve erkekler ile Osmanlı Sarayı görevlileri resmedilmiş, iç mekân sahnelerinde kadınlara ve dervişlere yer verilmiş, grup portrelerinde çeşitli gelenek ve ritüelleri gerçekleştiren figürler betimlenmiştir. Ferriol ülkesine döndükten sonra bu resimleri gravür olarak bastırmıştır ancak resimlerin orijinallerinin bugün nerede olduğu bilinmez.
Ferriol'ün Vanmour'a yaptırdığı bu küçük resimler ilk olarak 1712-1713 yıllarında mühendis Le Hay tarafından yayımlandı. Kısaca “Recueil Ferriol” diye adlandırılan albüm, ikinci kez 1914'te ve üçüncü kez 1915'te basıldı. 1915 baskısına resimleri anlatan yirmi altı sayfalık tanıtım bölümü eklendi. Kitabın ayrıca 1717'de Nuremberg'de, 1723'te Amsterdam'da, 1746'da Paris'te ve 1769'da Londra'da yayımlandığı bilinir. Venedik'te, İspanya'da kopya baskılarının yapıldı.
Albümün 1915 baskısı Türkçeye çevrilip 1980 yılında Osmanlı Kıyafetleri başlığı ile yayımlandı.[1] 2014 yılında ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş tarafından “Lâle Devri Ressamı Vanmour'un Çizimleriyle Osmanlı Kıyafet Albümü[8] adıyla eserin tıpkıbasımı gerçekleştirildi.
Vanmour'un albümü, Avrupa'da uzun yıllar etkisi altına alan Türköri modasına öncülük etmesi ve Osmanlı yaşamını tüm canlılığı ile gözler önüne sermesi açısından büyük önem taşır. Batılıların doğuyu anlama kaygısıyla hazırlanan bu eserdeki 102 çizime dönemin Büyükelçisi Ferriol'un detaylı anlatımı eşlik etmektedir. Bu yönüyle albüm, dönemi için bir istihbarat raporu olarak da değerlendirilir.[9] Albümdeki resimler daha sonra kartpostal olarak da bastırılmıştır.[10] Jean-Baptiste Vanmour'un eserlerinde işlenilen kıyafetler, devlet kültürünü ve devlet içerisindeki hiyerarşiyi belgelemek adına kullanılırdı. Elçiliklerin resmi ve gayri resmi törenlerde meydana çıkan gelenek ve görenekleri algılanması ve kendi topraklarına aktarabilmeleri açısından böyle bir belgeleme yapılması önemliydi.
Ferriol'dan sonraki büyükelçilerde Vanmour'a benzer tablo siparişleri vermeye devam ettiler. Kendisinden özellikle elçiler, portrelerinin yapılmasını talep etmişler ve İstanbul yaşamını görüntüleyen tablolarına sahip olmak için adeta ısrarcı bir tavır içerisinde olmuşlardır. Böylesine yüksek taleplerden dolayıdır ki, Vanmour'un atölyesinde bazı yerli sanatçıları da görevlendirerek, bu siparişleri yetiştirmeye özen gösterdiği varsayılmaktadır.[11]
Vanmour Osmanlı Devleti'’nde Lâle Devri'nin tanığı olan tek ve ilk oryantalist ressamdır.[12] Bu yüzden Osmanlı'nın en gösterişli zamanını fırçasıyla tuvale aktarabilmiştir. Aynı zamanda sadece Osmanlı'nın günlük yaşamını değil, saray yaşamını da resmedebilecek şekilde sarayın içinde tuval resmi yapan ilk ressamlardandır[13] Jean-Baptiste Vanmour e eserlerine kıyafetleri ve günlük yaşamın tüm inceliklerini işlemiştir.
Jean-Baptiste Vanmour'un gerek kendi eserlerinde (bakınız: Yeniçeri, Elçi Alayı Serisi vb.) gerek öğrenci yetiştirdiği Vanmour Okullarının eserleri (bakınız: Sohbet, İmam vb.) gerekse diğer oryantalist sanatçıların resimleri (bakınız: Kozbekçi Mustafa Ağa ve Maiyeti, Mehmed Said Efendi ve Maiyeti, Mehmed Said Efendi Portreleri, Türk Hareminden Bir Sahne, Yusuf Agah Efendi, Vergennes Kontesi'nin Türk Giysileri İçinde Portresi, Fransız Büyükelçisi Vergennes Kontu Charles Gravier'nin Türk Giysileri İçinde Portresi, Mustafa Ağa vb.) incelediğinde, Osmanlı mimarisiyle aynı değerde kıyafetlerin de değeri ortaya çıkmaktadır.[kaynak belirtilmeli]
Sanatçının yapıtları arasında, plastik değerler açısından gelişmiş örnekler kapsamında olan resimler olduğu gibi, boya dokusu, kompozisyon düzeni, figüratif anlatımlar bakımından daha zayıf nitelikler taşıyan eserlerin de yer aldığı görülmüştür.[1] Resimler bir bütün olarak incelenip birbirleriyle teknik açıdan karşılaştırıldığında farklı ellerin varlığı göze çarpar. Bu çerçevede, Vanmour’un İstanbul'da bir atölyesinin olduğu ve burada yerel ressamları çalıştırdığı öne sürülmektedir. Konularına göre yapılan gruplarda yer alan resimler, kendi içlerinde de teknik açıdan karşılaştırıldığında, hangi resimlerin Vanmour tarafından yapıldığı ya da hangilerinde başka ellerin çalıştığı tespit edilmektedir.[1]
Vanmour Okulu'na ait birkaç eser şöyledir:
2003 yılında, Vanmour'un resimleri ile çağdaşı nakkaş Levnî’nin eserleri ‘Lale Devri İstanbul'una İki Özgün Bakış - Van Mour ve Levnî’ adıyla Topkapı Sarayı'nda sergilenmiştir.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.