Bereketzade Ali Efendi Camii
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.
Bereketzade Ali Efendi Camii, İstanbul'un Beyoğlu semtinde, Galata Kulesi'nin hemen altında 15. yüzyılda inşa edilmiş cami.
Temel bilgiler | |
---|---|
Konum | Beyoğlu, İstanbul, Türkiye |
Koordinatlar | 41°01′30″K 28°58′27″D |
İnanç | İslam |
Durum | Faal |
Mimari | |
Mimari tür | Cami |
Mimari biçim | Osmanlı |
Tamamlanma | 15. yüzyıl |
Özellikler | |
Minare sayısı | 1 |
İstanbul'un fethinden sonra Galata da inşa edilen ilk cami olarak bilinir. İçinde bulunduğu Bereketzade Mahallesine adını verir. Günümüzde Beyoğlu Göz Hastanesi olan eski İngiliz Bahriye Hastanesi'nin yakınında bulunan ibadethane, ahşap çatılı klasik bir mahalle mescididir. Banisi, Galata Kulesi dizdarlarından Bereketzade Hacı Ali Bin Hasan'dır.
Kaynaklarda bir medrese ve çeşmesinden de bahsedilir. Medrese günümüze ulaşamadı; zaman içerisinde harap olan çeşmenin yerine ise 1732 tarihinde Defterdar Mehmed Efendi tarafından yeni bir çeşme yaptırıldı.
1920'li yıllarda ibadete kapatılan cami, 1939'da İstanbul Anıtlar ve Müzeler Müdürlüğü tarafından "korunması gereken yapı" statüsüne alındı. Koruma kararına rağmen 1948-1952 yıllarında belediye tarafından yıllarda tamamen yıkıldı; arsası otoparka çevrildi.[1] Bereketzade çeşmesi ise bulunduğu yerden kaldırılıp Galata Kulesi’nin Beyoğlu yönündeki duvar kalıntısının önüne nakledildi.
Cami, 1990’lı yıllarda Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun onayı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından aslına uygun olarak yeniden inşa edildi.
Cami kitabesinde, Galata Kulesi’nden mescidin minaresine ve buradan da aşağıya Karaköy eski limana inen, ancak bir kişinin geçebileceği gizli bir geçidin olduğu yazılıdır.[2]
Hüseyin Ayvansarayî’nin "Hadikatül Cevami" adlı eserinde cami civarında üzerinde yazı olmayan ve Bereketzade Ali Efendi'ye ait olduğu belirtilen bir mezar taşından söz edilir.[3] Ancak günümüze böyle bir mezar kalıntısı ulaşmamıştır.