En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları
Ayzer Danga
Türk baterist Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Remove ads
Ayzer Danga (13 Şubat 1947, İstanbul - 27 Ağustos 2021, İstanbul), Türk baterist.[1] Anadolu rock çizgisinden taviz vermeyerek Mavi Işıklar, Moğollar ve Dostlar gibi birçok müzik grubunda yer almıştır.
Remove ads
Yaşamı ve kariyeri
Özetle
Bakış açısı
Ayzer Danga, 13 Şubat 1947’de Pendik’te eski ahşap konaklardan birinde doğdu ve burada büyüdü. Savaş sonrası dönemin yokluklarını derinden yaşayan bir kuşağın içindeydi. İlerleyen zamanlarda müzik ve eğlence mekanlarına talep artınca heveslenip müzisyenlik hayallerine dalmaya başladı. 1960’lı yıllarda müzik hayatına başladı. Bu dönemlerde müzikle uğraşmak ekonomik açıdan çok zordu. Yabancı müzik icra etmek ve çalacak enstrüman bulmak kolay değildi. Hatta gitar için teli bile zor bulurlardı. Bu zorlu zaman içerisinde kendi davulunu yapan Danga, büyük bir hevesle kendi davul çalma metodunu geliştirdi.[2] Konağın çatı katına kurduğu davuluyla gece gündüz takılır ve çalışırdı. Yanında konyağı eksik olmazdı. Bir de duvardaki Moğollar ve Cem Karaca konser afişlerini hiç indirmezdi.
Abilerinden birinin Pendik’te oyuncakçı dükkanı vardı. Ayzer oraya bayılır, orada çok mutlu olurdu. Davul çalışmadığı zamanlarda soluğu orada alırdı, zira orada içindeki çocuğu ortaya çıkarırdı. Bu dükkan sonradan butik olmuştu. Abisinden yıllar sonra aynı sokağın köşesinde Ayzer de bir butik dükkanı açmıştı. Müzisyenliğe merak salan Ayzer, mahallesindeki gitar çalan üç arkadaşıyla Siyah Örümcekler adında bir grup kurmaya karar verdi. Ardından beraberce döneminin ünlü olan The Shadows grubunun eserlerini çaldılar. Sonra sinemalarda filmler başlamadan önce sahne almaya başladılar. Bu zamanlarda Mavi Işıklar grubu ile o zaman tanışan Danga, davulcu olarak onlarla çalışmaya başladı ve profesyonel müzik hayatına giriş yaptı. Bu sayede Anadolu rock ile tanışmış oldu. Bir süre sonra gruptan ayrılarak askere gitti ve döndüğünde Moğollar’a katıldı.[3]
Yetmişli yıllarda birlikte çalıştıkları günlerde Cahit Berkay, konserler ve provalar esnasında Danga’ya şu tekerlemeyle ile takılıp şakalaşırdı: “Ayzer Danga, Ayzer Danga… Akşama kadar çalar bir manga… Danga da danga, danga da danga…” Tekerlemenin son satırında Ayzer, trampet vuruşlarıyla hecenin ritmine eşlik ederek parçaya girer ve çalmaya başlardı. Dönemin kalabalık çalma tarzından bir davulcu olarak bol zil, bol atak, bol solo ya da döneminin tabiriyle çin-çan sololarıyla dolu şekilde çalıyordu. Sonuçta Power Trio’ları kendilerine örnek alıyordu.[2]
Hoşuna gitmeyen konularda bile neşesini kaybetmemeye çalışır, ardından birçok espri yapardı. Hatta bunlara taklit ve ses kullanma yeteneğini de katardı. Seyirci karşısında ve sahne çıkış anında çok heyecanlanan Danga’nın bu duygusu, kalabalık ortamlara girildiği zamanda çok yükselirdi. Sahneye çıkarlarken Taner Öngür’ün yanına sokulur ve “Sert ve dik bakacaksın seyirciye, o senden korksun.” derdi. Ses Dergisi’nin 1971 yılında verdiği ve meşhur olan derginin fotoğrafının çekileceği anda da Öngür’ün kulağına aynı şeyleri fısıldamıştı. Aslında bir çeşit telkindi, bu yolla heyecanını yatıştırmaya çalışıyordu ama sahneye çıktıktan sonra açılıyordu ve bir sürü atak yapıyordu.
Danga’nın Cem Karaca ile birlikte İzmir Fuarı’nda çalıştığı günlerdi. Yanlarında Taner ve onun kardeşi aynı zamanda topluluğun rodisi Yener Öngür vardı. Hepsi kızarmış tavuk eşliğinde bira seviyordu fakat Ayzer çok daha düşkündü, özellikle içme kısmında. Bir keresinde Yener, sahne saati yaklaşırken ortadan kaybolan Ayzer’i aramaya başladı. Tavukçuya bile gitti baktı ama bir türlü bulamadı. Nihayetinde sahneden yaklaşık beş basamak merdivenle inilen tuvalette ihtiyacını görür pozisyonda sızmış bir halde bulmuştu. Çok içmişti ama sarsınca hemen ayılmış, sahneye fırladığı gibi çalmaya başlamıştı.
Murat Ses topluluktan ayrıldıktan sonra Ayzer, Taner ve Cahit üçlü oldular ve Levent’te ortak bir ev tuttular. Cahit, o günlerden şöyle bir anı anlatıyor: “Ayzer’in altında Amerikan donu, üstünde herif atleti, başında motosiklet kaskı, elinde de alto saksofon çalmaya uğraşıyor. Tabi hepsinde kafa bi dünya…” Eve Cem Karaca da geliyordu. Gündüz grup için provalar yapıyorlardı. Ama hava kararınca üçlü, önce Kulüp 12 ve ardından Babadilla Kulüp derken günlerini pavyonda geçiriyorlardı.
Birçok Anadolu rock grubunda boy gösteren Danga, 1975’te Edip Akbayram ve Dostlar’a katıldı. İlerleyen zamanlarda dağılma tehlikesiyle karşı karşıya kalan grubu Danga, Akbayram’la anlaşarak yeniden ayaklandırdı. Alkol bağımlılığının önüne geçemeyen Danga, konserlere de sarhoş çıkmaya başladı. Sahneye çıktığında sarhoşluğundan dolayı dengede kalamadığı için gruptan atılmak zorunda kaldı.[4] Müzikal kariyerinin devamında doksanların ortasında eşinin isteği üzerine Antalya’ya yerleşti ve daha sakin bir yaşamı tercih etti. İçinde bulunmaktan tedirgin olduğu kalabalıkların ona göre olmadığını düşünüyordu. Zamanla Ayzer, eski arkadaşlarından ve müzikten kopmuştu. Birbirlerinden nadiren haber alıyorlardı ama ne zaman görüşseler bıraktıkları yerden aynı sıcaklıkla devam ediyorlardı. Memur Evleri denen semtte eşi ve oğlu Onur ile mutluydu. Dinleyiciler onu yıllar sonra Moğollar’ın 50. yıl konserinde sahnede görmüştü.[3]
Remove ads
Ölümü ve hakkında söylenenler
Özetle
Bakış açısı
Danga, 27 Ağustos 2021'de doğum yeri İstanbul'da 74 yaşında Covid-19 nedeniyle öldü.[5] Danga ile 4 yıl boyunca Dostlar'da çalışan Edip Akbayram, ölümünün müzik dünyası için büyük bir kayıp olduğunu söyledi ve şunları ekledi: "Çok üzgünüm. Anadolu Pop müziğinin en önemli davulcularından birisidir. 10 yıl kadar birlikte çalıştık. Çok güzel işlere imza attık beraber. Daha sonra Antalya'ya yerleşti. Hoş sohbet ve gülecen birisiydi. Kaybı müziğimiz için büyük bir kayıp."
Moğollar'dan Taner Öngür de üzüntüsünü dile getirerek yavaş yavaş eksildiklerini belirtti. Cem Karaca ve Moğollar döneminde, Cahit Berkay ve Danga ile birlikte çaldıklarını söyleyen Öngür, "Önümüzde de Cem Karaca vardı. Power trio denilen bir türü yapıyorduk. Dolu dolu çalardı. Çok güçlü bir davulcuydu." diye konuştu. Danga'nın kendine has bir mizah anlayışı olduğunu dile getiren Öngür şunları söyledi: "Harika bir arkadaştı. Komik insandı. Kendine has bir mizahı vardı. Ayzer daha önce Özdemir Erdoğan ve Mavi Işıklar'da da çalıştı. Beat müziği ve caz merakı da vardı. Her tür müzikle ilgiliydi. Plak koleksiyoneriydi."
Cahit Berkay da Danga ile bir araya gelmelerinin 1971 yılında olduğunu ifade etti. Moğollar'ın Fransa'da müzik yapmayı bırakıp Türkiye'ye dönmeye karar verdiğinde, grubun o zamanki davulcusu Engin Yörükoğlu'nun evlenip Fransa'da kaldığını hatırlatan Berkay, "Döndüğümüzde bir davulcuya ihtiyacımız vardı. Biz de Ayzer'i bulduk. Hem müzisyenliği hem de arkadaşlığı ile hatırlayacağım onu. Çok güzel bir dostluğu vardı." dedi. Mizah anlayışını vurgulayan Berkay şunları söyledi: "Muzip bir insandı. Tekerlemeleri kendine göre değiştirip yeni tekerlemeler uydururdu. Çok komik ve iyi bir adamdı."
Müzik yazarı Murat Meriç, Danga'nın müziğine ilişkin olarak, “Ayzer Danga, memleket müziğinin gizli kahramanlarından." değerlendirmesinde bulundu. Moğollar döneminin zaten göz önünde olduğunu vurgulayan Meriç, Danga'nın Mavi Işıklar'da çaldığını ve Erkin Koray'ın Krallar’dan Cemalim’e uzanan kimi şarkılarında da yer aldığını hatırlatarak şunları aktardı: "Moğollar'la yolu 1972 yılında Alageyik Destanı’nda kesişen, hünerini İzzet Öz arşivinden çıkan Cem Karaca & Moğollar imzalı '2.2.1973 Ankara' albümünde duyabileceğiniz Danga; Kerem Güney, Edip Akbayram ve Ersen'le çalıştı. Hikayesini 'yokluklar içinde kendi davulumu yaptım desem yalan olmaz' cümlesiyle başlatır ki doğrudur. Onu tanımamıza sebep sihirli sözcük, hırs. Mahallede kurduğu Siyah Örümcekler, bu yolda ilk durağı. Sonrası, başarılarla dolu. 2016 yılının 11 Mart günü, bahsinin ettiğim '2.2.1973 Ankara' albümünün lansmanında sahnede canlı izleme, tanışma şansına sahip olmuştum. Muhabbeti aklımdan, güler yüzü gözümün önünden gitmeyecek. Alkışlarla uğurluyoruz..."[6]
Remove ads
Kaynaklar
Dış bağlantılar
Wikiwand - on
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Remove ads