Remove ads
15 ila 17.yüzyıllar arasında kullanılan namludan doldurulan bir tüfek türü Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Arkebüz, (Hollandaca: haakbus, Almanca: hakenbüchse) 15 ila 17. yüzyıllar arasında kullanılan namludan doldurulan bir tüfek türüdür. Ateşli silahın adı Almanca hakenbüchse kelimesinden türetilerek diğer dillere farklı şekillerde geçmiştir.[1] Öncülü olan küçük toplardan farkı çakmaklı/fitilli olmasıdır. Ardılı olan tüfekler gibi yivsizdir.
Arkebüz | |
---|---|
Çeşidi | Tüfek |
Hizmet geçmişi | |
Kullanıcılar | Avrupa Orduları Japonya |
Kullanıldığı savaşlar | İtalya Savaşları Yeni Dünyanın fethi Seksen Yıl Savaşı Nagashino Muharebesi |
Üretim tarihi | |
Tasarımcı | Bilinmiyor |
Üretici | Çok çeşitli |
Özellikler | |
Namlu uzunluğu | Değişken |
Azami menzil | Değişken |
Düşük hızlı bir ateşli silah olan arkebüz, zırhlı düşman birliklerine karşı kullanılırdı. Zırh özellikle 1400 yılından 17. yüzyılın ortasına kadar Avrupa'da standart asker kıyafetine dâhildi. Kaliteli zırhlar uzak mesafeden ateşlenen arkebüz mermilerini durdurabilirdi.[2] Buna rağmen yakın mesafeden ağır süvari zırhlarını bile delebilirdi. Bu yüzden ateşli silah teknolojisi geliştikçe piyade askerlerinin kuşandığı zırhlar da zamanla ortadan kalkacaktır.
Askerî anlamda arkebüzün ateş gücü, dönemsel ordulara büyük avantaj verse de arkebüzün etkisini artıran gelişme Hollanda ve Japonya askerî birliklerinin mükemmelleştirdiği salvo ateşidir. Salvo ateşi taktiği sayesinde bir sıra oluşturan askerler sırayla düşmana cepheden ateş edip yerlerini arkadaki sıraya bırakacak şekilde dizilirler. Arka arkaya sıralanan askerlerin birbirlerinin ardından ateş etmesi taktiği ilk kez Aelian Tacticus tarafından önerilmiştir. Askerler bu taktiği alışıp atışlarını hızlı ve etkili şekilde yapmaya başlayınca arkebüzlü ordular savaş meydanlarında üstün gelmeye başlamıştır. Bu şekilde önce destek silahı olarak düşünülen arkebüz dönemsel orduların asıl silahı olmaya başlamıştır.[3]
Arkebüzlerde çarklı çakmağın geliştirilmesiyle ateşleme mekanizmaları daha da kolaylaştı. Bu dönemle arkebüzler yalnızca bir piyade silahı olmaktan çıkarak atlı askerlerin de kullanabildiği bir tabancaya dönüştü.
Arkebüz çakmak mekanizmasıyla ateşlenir. Öncüllerine göre daha uzun bir namluya sahiptir. 16. yüzyılla beraber ateşleme sistemi gelişmeye başlar. Bazı örneklerdeki genişletilmiş namlu ağzı, doldurmayı kolaylaştırmak için yapılmıştır. Tüm arkebüzler el yapımı olduğu için ve yaygın şekilde üretildiği için standart bir örnek bulunmamaktadır.
Arkebüzün tetik mekanizması arbaletin tetik mekanizmasını andırır. Tetiğin çekilmesiyle beraber ateşleyici ileri sürülerek barutun alev alması ve silahın ateşlenmesi sağlanır. 16. yüzyılla beraber daha küçük ve hassas tetik yapısı geliştirilmeye başlanır. Fransız yapımı arkebüzlerde eski tarz tetikler 17. yüzyıla kadar geçerli olacaktır.
Bir arada çok sayıda arkebüzün ilk kullanımı Macaristan kralı Hunyadi Mátyás döneminde olur.[4] Macaristan'daki Kara Ordu bünyesindeki piyade askerlerinde her dört askerden birinde arkebüz bulunuyordu. Ancak kral Mátyás, savaş alanında arkebüzün yavaşlığından ötürü kalkan taşıyan askerleri tercih etmiştir. Arkebüzcüler kargılarla korundukları şekilde savaş alanında yerleştirildiklerinde ağır süvarilere ve piyadelere karşı çok başarılı olmuştur.[5] Bu şekilde savaşılan ve ateşli silahların doğrudan sonuca etki ettiği ilk muharebe 1503 yılındaki Cerignola Muharebesi olmuştur.[6]
Arkebüz 16. yüzyılın başlarında Rusya'ya geldiğinde arkebüz kullanan askerlere pishchal'niki denirdi. Moskova Knezliği 1510 yılında Pskov'un, daha sonra 1512 yılında Smolensk'in alınmasında arkebüzcüler çok faydalı olsalar da çok pahalı birlikler olduklarından savaş sonrası terhis edilirlerdi. Rusya Çarlığı 1545 yılında muharebeye sürdüğü süvari arkebüzcülerle tarihte bir yeniliği başlatmıştır. Rus topraklarında arkebüzcüler barış zamanında el üstünde tutulmaya başlanarak toprak sahibi olmaları ve ticaret yapmalarında kolaylıklar sağlanmıştır.[7]
16. yüzyıl İtalya Savaşları sırasında arkebüz yoğun olarak kullanılır. Portekiz ve İspanyol Konkistadorlar Yeni Dünya'nın fethinde arkebüzü kullanmıştır. Meksika'yı fetheden Hernan Cortes ordusunda arkebüzlerin bulunduğu bilinmektedir.
Arkebüz Japonya'ya, adaya kazayla ayak basan Portekizli tacir Fernão Mendes Pinto tarafından 1543 yılında getirilmiştir. 1550 yılına gelindiğinde silahın çok sayıda kopyası yapılmış ve muharebelerde kullanılır olmuştu. Arkebüz taktiklerini geliştiren Oda Nobunaga 1575 yılındaki Nagashino Muharebesi'nde salvo ateşi sayesinde zırhlı süvarilere karşı önemli bir zafer kazanmıştır. Arkebüz alanında gelişim sağlayan Japonlar Kore'nin işgal edilmesi sırasında da bu silahları kullanmıştır.
İspanyol egemenliğine karşı başkaldıran De Zeven Provinciën birliği Seksen Yıl Savaşı'nın ardından kazandığı zaferle bağımsız Hollanda'yı kuracaktır. Bu dönemde Orange Prensi Maurice arkebüzlerin birlikte kullanılmasını en üst düzeye çıkartarak kesintisiz bir salvo ateşiyle başarı kazanmıştır.
Osmanlıların yakından tanıdığı arkebüzler zamanla düzenli piyadelerin en önemli savaş aleti olmayı başardı. Eski Türkçedeki belgelerde bu piyadelerden söz edilirken tüfeng-endaz tabiri kullanılır. Tüfeng-endaz olan bir askerin yanında taşınabilir (portatif) bir askeri silah taşıdığı anlaşılır. Bununla birlikte ordunun sınır boylarında görev yapan 'sekban' askerleri de zamanla arkebüz silahlarıyla donatılmıştır. Ayrıca Osmanlı topraklarında üretilen arkebüzler zamanla sanat haline getirilmiş üzerine Türk motifleri ve bazı Osmanlıca yazılar yazılmıştır.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.