Fars kökenli SünniHanbeli bir sufi idi.[1][2][3] Muhyiddin, Gavs-ül-A'zam, Kutb-i Rabbani, Sultan-ul-Evliya, Kutb-i A'zam ve El-Bâz el-Eşheb gibi lâkapları vardır. Babası Ebû Salih Musa Zengidost'tur. Peygamber torunu Hasan bin Ali'nin oğlu olan Hasan el-Mu'tena'nın oğlu Abdullah el-Kâmil'in soyundandır. Annesinin ismi Fatıma, lakabı Ümm-ül-hayr olup, anne tarafından da peygamber torunudur. Bu nedenle de Abdülkādir Geylânî hem Seyyid (baba tarafından peygamber torunu) hem de anne tarafından Şerif'tir.
Remove ads
Abdülkādir Geylânî, 1077 yılında Gilan Eyaleti'nin Neyf köyünde doğdu. Babası küçük yaşta ölen Geylânî, 1095 yılında Bağdat'a gitti.[4] Çok küçük yaşlardan itibaren farklı bir yapısı olduğu çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir. Bağdat'ta dönemin tanınmış âlimlerinden dersler alarak hadis, fıkıh ve tasavvuf eğitimini geliştirdi.[5]
Hocalarından Ebu Said Mahzumi'nin medresesinde haftada üç gün pazartesi, salı ve cuma gecesi verdiği ders ve vaazları çok yoğun ilgi görmüştür. İslamtasavvuf'unu herkesin anlayacağı şekilde sundu. Önceden Şafii mezhebi'nde idi. Hanbelî mezhebi unutulmak üzere olduğundan Hanbeli mezhebine geçti ve bu tercihi mezhebin yayılmasında etkin bir yeri olmuştur.[4]
Remove ads
Abdülkadir Geylânî çok sayıda kız ve erkek çocuk sahibi olmuştur. Onlar vasıtasıyla Kadirilik tarikatı Mısır, Kuzey Afrika, Endülüs (İspanya), Irak, Suriye ve Anadolu'ya yayılmıştır. Oğullarından Ebu Abdurrahman Şerafeddin İsâMısır'a yerleşmiş olup Mısır'daki Kadirî şeriflerin dedesidir. Abdülkādir Geylânî'nin torunları, Kuzey Afrika'da daha çok "Şerif", Irak, Suriye ve Anadolu'da ise Seyyid ve Geylânî diye anılmaktadır.
El-Gunye li-tâlibî tarîki’l-hak . Dinî hükümlerden iman, tevhit ve ahlâkı konu alır. İçeriği Ebû Tâlib el-Mekkî'nin Kutü'l-kulûb'una benzer. İbadetlerin faziletine ve Müslümanların günlük hayatla ilgili hâl ve hareketlerine geniş yer verilir. Akait konuları selef akîdesi esas alınarak açıklanir. Şîa, Mu‘tezile ve Cehmiyye gibi mezhepler ağır dille reddedilir. Allah hakkında teşbih ve tecsimi andıran bazı izahlara yer verilir. Eserde tasavvufî konular, zühd ve takvâ seviyesinde ele alınır. Orijinal dille baskı: (Kahire 1288). Farsça tercüme ve baskı: Abdülhakîm es-Siyâlkûtî (1282), El-Gunye Lahor 1282. Trk. terc. ve Eski Türkçe baskı (1303) Umdetü’s-sâlihîn fî tercemeti Gunyeti’t-tâlibîn, İstanbul. Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı Meyan, A. Faruk (1971), İlim Esrar Hazinesi, İstanbul.
El-Fethu’r-rabbânî ve’l-feyzü’r-rahmânî 1150-1152 döneminde çoğunu medresede, bir kısmını ribâtta verdiği vaazların müridleri tarafından notlar hâlinde yazılmasından ortaya çıkartılan 62 bölümlük bir eser. Sonunda vefatını anlatan bir zeyil bulunur. Tasavvuf konusunda en önemli eseri. Orijinal dille baskı: (Kahire 1281, 1303). Trk. terc. ve yeni Türkçe baskı: Akçiçek, Abdülkadir (1961) El-Fethu’r-rabbânî ve’l-feyzü’r-rahmânî, İstanbul. Trk. terc. ve yeni Türkçe baskı: Arıkan, Yaman (1986) El-Fethu’r-rabbânî ve’l-feyzü’r-rahmânî, İstanbul.
Fütûhu'l-gayb. Oğlu Abdürrezzâk'ın babasının meclislerinde topladığı 78 vaazdan oluşur. Eserin sonunda ölürken yaptığı vasiyetten ortaya çıkan bir soy şeceresi bulunur. Orijinal dille baskı: İstanbul 1281; Kahire 1304. Arapça şerh edilmiş baskı: İbn Teymiyye, (1984) "Şerhu kelimât min Fütûhi’l-gayb" Câmiu’r-resâil, s. 71-189, Cidde. Almanca terc. ve baskı: Braune, Walter (1933) Die Futûh al-Gaib das Abdal-Qadir, Leipzig 1933. Trk. terc. ve yeni Türkçe baskı: Akçiçek, Abdülkadir (1962) İlâhî Armağan, Ankara.
El-Füyûzâtü’r-rabbâniyye fî evrâdi’l-Kadiriyye. Nesir ve nazım halindeki dua ve evrâddan meydana gelen bir risâle. Orijinal dille baskı İstanbul (1281), Kahire (1303). Trk. terc. ve yeni Türkçe baskı: Yıldırım, Celal Eser (1975), İlâhî Feyzler, İstanbul.
Mektûbât. Abdülkadir'in 15 mektubu. Trk. terc. ve Eski Türkçe baskı: Refet Süleyman Paşa (1276), Mektûbât-ı Şeyh Abdülkadir-i Geylânî, İstanbul. Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı: Akçiçek, Abdülkadir (1966) Onların Mektupları, İstanbul. Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı: Uluçınar, Bekir (1981), Mektubat, İstanbul.
Cilâü’l-hâtır min kelâmi Şeyh Abdilkâdir. El-Fethu’r-rabbânî’nin 57. ve 59. bölümler. Bir yazma nüshası Süleymaniye Ktp. (Bağdatlı Vehbi Efendi, nr. 685).
Sırrü’l-esrâr ve mazharü’lenvâr. Bir yazma nüshası Süleymaniye Ktp. (Celâlettin Ökten, nr. 239). Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı: Akçiçek, Abdülkadir (1964), Ötelerden Haber, İstanbul .
Ed-Delâil. Evrâd ve Salavâtü’l-kübrâ adlarıyla da anılmakta. Eser, El-Gunye’nin Mi‘rac’la ilgili bölümlerinden derlenmiştir. Trk. terc. ve Eski Türkçe baskı: Süleyman Hasib (1273, 1306), İstanbul
Es-Sirâcü’l-vehhâc fî leyleti’l-Mirrâc: Orijinal dille baskı: İstanbul 1312. Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı: Güner, Mustafa (1975) Üç Aylar ve Faziletleri, Ankara. Trk. terc. ve Yeni Türkçe baskı: Hasırcızâde (1994) Üç aylar ve Mübarek Geceler, İstanbul 1984.
Akıdetü’l-Bâzi’l-eşheb (Behcetü’l-esrâr’ın kenarında). Çeşitli kaside ve manzumelerini ihtiva eder. “Muhyî” mahlasını kullanan Abdülkadir-i Geylânî'nin “Hamriyye”, “Ümmiyye”, “Tâiyye”, “Lâmiyye”, “Tasavvufiyye” adlı kaside ve manzumelerini içine alan iki yazma mecmua, Süleymaniye Ktp. (Pertev Paşa, nr. 615/3 ve Hacı Mahmud, nr. 2598/5)
Su eserlerin de Abdülkadir-i Geylânî atif edilebilmektedir:
Kitâb fî usuli’d-dîn: Yazma nusha:(Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 2763/9);
El-Esmâǿü’l-hüsnâ: Yazma nusha(Süleymaniye Ktp., Düğümlü Baba, nr. 496/1);
Kitâb-ı Hamse-i Geylânî: Yazma nusha (Süleymaniye Ktp., Serezli, nr. 4050);
Gavsiyye (Hamriyye). Allah'la Abdülkadir-i Geylânî arasında geçtiği iddia edilen konuşmaları ihtiva eder. Bu risâle ona ait olmadığı kabul edilmektedir. Bir yazma nüshası Süleymaniye Kütüphanesi'nde (Hacı Mahmud, nr. 2855). Orijinal dille baskı İsmail Fenni (1228) Vahdet-i Vücûd ve Muhyiddin Arabî, İstanbul 1928. Trk. terc. ve Eski Türkçe baskı: Mehmed Abdüllatif (1266) Tercüme-i Gavsiyye, İstanbul 1266.
Zikrü’l-makamât fî tarîki’l-hak. Yazam nusha: (Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 5399/8);
Yevâkıtü’l-hikem; el-Mevâhibü’r-rahmâniyye. Bu eserlerin ilk üçü dışındakiler Geylânî'ye ait olmayıp bazı kitaplardan ve hakkındaki menkıbelerden derlenmiştir.
Remove ads
Abdülkadir Geylânî,21 Şubat 1166'da 87 yaşında öldü. Cenazesi, Irak'ın Bağdat kentinde Dicle'nin doğu kıyısında, Rusafa'daki Babul-Şeyh medresesindeki bir türbeye defnedildi. Safevi I. Şah İsmail döneminde, Geylânî'nin mezarı yıkıldı. Ancak 1535 yılında Osmanlı PadişahıKanuni Sultan Süleyman hala ayakta olan türbenin üzerine bir kubbe yaptırmıştır.[6]
1 Ramazan Geylânî'nin doğum günü olarak kutlanır, ölüm yıl dönümü 11 Rabi'u't-Sani'dir, bazı alimlerin 29 Şa'ban ve 17 Rabi'tu't- Sani'ye verirler. Hindistan alt kıtasında, onun "urs" veya ölüm yıldönümüne Giyarwee Shareef veya Onurlu Gün denir.[7]
W. Braune, Abd al-Kadir al-Djilani, The Encyclopaedia of Islam, Vol. I, ed. H.A.R Gibb, J.H.Kramers, E. Levi-Provencal, J. Schacht, (Brill, 1986), 69;"Otoriteler Geeylâni'nin Hazar Denizi'nin güneyindeki Gilan'da bulunan Neyf (Nif) kökenli bir Fars olduğu konusunda hemfikirdirler."
Uludağ, Süleyman (1988), "Abdülkâdir-i Geylânî" TDV İslam Ansiklopedisi Cilt:1 Sayfa:234-239, Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı İSAM Online:11 Mart 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.