Loading AI tools
Amerikalı aktivist Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Rachel Aliene Corrie (10 Nisan 1979 - 16 Mart 2003), ISM (International Solidarity Movement - Uluslararası Dayanışma Hareketi) gönüllüsü ABD'li bir barış aktivistidir.[1][2] Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta İsrail Savunma Kuvvetlerine (İSK) bağlı zırhlı bir buldozer altında ezilerek öldürülmüştür.[1][3]
Rachel Corrie | |
---|---|
Doğum | Rachel Aliene Corrie 10 Nisan 1979 Olympia, Washington, ABD |
Ölüm | 16 Mart 2003 (23 yaşında) Refah, Gazze Şeridi |
Ölüm sebebi | İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülmüştür. |
Milliyet | ABD |
Ebeveyn(ler) | Craig Corrie, Cindy Corrie |
Resmî site | rachelcorriefoundation.org |
Son sınıfta okul ödevi olarak Refah-Olympia kardeş şehir projesi[4] kapsamında Gazze'ye gittiğinde İkinci İntifada sürmekteydi.[5] Gazze'deyken İsrail ordusu tarafından Filistinlilerin evlerinin yıkılmasına şiddetsiz eylemlerle engel olmaya çalışan ISM aktivistleriyle tanıştı.[1][6][7]
Gazze'ye geleli henüz iki ay olmamıştı ki,[4] 16 Mart 2003 tarihinde iki İsrail buldozerine karşı 8 ISM aktivistinin 3 saatlik direnişi sonunda öldürüldü.[3][8] Ölümü öncesinde üzerinde parlak, fosforlu, turuncu bir yelek ve elinde megafon vardı. Öldürüldüğü esnada Filistin'deyken tanıştığı dostu eczacı Samir Nasrallah'ın ailesinin evini yıkmaya çalışan İsrail buldozerinin karşısında duruyordu.[9] Buldozer tarafından iki kez çiğnenmesi sonucu kafatası kırıldı, kaburgaları parçalandı ve akciğerleri delindi.[10]
Corrie'nin ölümünden sorumlu olan buldozer operatörü tartışmalıdır. Görgü tanıkları buldozer operatörünün bir İsrail askeri olduğunu ve kasıtlı bir şekilde Corrie'yi ezdiğini iddia etmektedirler. İsrail hükûmeti ise olayın bir kaza olduğunu ve operatörün Corrie'yi görmediğini iddia etmektedir.[11][12][13][14]
2005 yılında Corrie'nin ailesi İsrail devletine karşı bir hukuk davası açtı. Davada İsrail kapsamlı ve güvenilir bir soruşturma yürütmemekle, Corrie'nin ölümünden sorumlu olmakla[15] suçlanmakta ve Corrie'nin kasıtlı bir şekilde ya da askerlerin umursamazca ve ihmalkar davranışları sonucu öldürüldüğü iddia edilmekteydi.[3] Corrie'nin ailesi sadece 1 dolarlık sembolik bir tazminat talebinde bulunarak sadece Corrie ve onun savunduğu Filistin davası için adalet istediklerini göstermek istediler.[16]
Ağustos 2012'de bir İsrail mahkemesi davayı reddetti[3] ve İsrail'in 2003'teki askeri soruşturmasını onaylayarak İsrail hükûmetinin Corrie'nin ölümünden sorumlu olmadığına hükmetti.[15] Bu karar İsrail yargı sisteminin ve soruşturmanın meşruiyetinin sorgulanmasına yol açtı.[17][18][19]
Rachel Corrie'nin anısına My Name Is Rachel Corrie (Benim Adım Rachel Corrie) isimli tiyatro ve The Skies are Weeping (Gökyüzü Ağlıyor) isimli kantat yapıldı. 2008 yılında Corrie'nin yazıları derlenerek Let Me Stand Alone (Bırakın Tek Başıma Direneyim) başlığı altında yayımlandı ve başlangıcı şöyleydi:
“Dünyayı daha iyi bir yer hâline getirmenin yollarını arayan genç bir kadının olgunlaşmasının penceresinden.”[20]
Onun adına kurulan Rachel Corrie Foundation for Peace and Justice (Rachel Corrie Barış ve Adalet Vakfı) çalışmalarını sürdürmektedir.
Corrie 10 Nisan 1979 tarihinde dünyaya geldi. Olympia, Washington'da büyüdü. Sigorta yöneticisi olan Craig Corrie ile Cindy Corrie'nin en küçük çocuğu idi. Cindy ailesini "ortalama bir ABD'li, ekonomide liberal, siyasette muhafazakâr, orta sınıf bir aile" olarak tanımlamıştır.[21][22][23]
Capital High School adlı liseden mezun olduktan sonra Corrie, Olympia'da The Evergreen State College adlı devlet üniversitesine devam etti. Birkaç sanat dersi de aldığı okuluna bir sene ara vererek Washington State Conservation Corps adlı çevre koruma kuruluşunda bir sene gönüllü olarak çalıştı. Corrie ayrıca üç sene boyunca haftada bir akıl hastalarını ziyaret ettiği gönüllü çalışma içinde yer aldı.[23]
Evergreen State College'da okuduğu sırada Olympians for Peace and Solidarity (Barış ve Dayanışma Yanlısı Olympialılar) adlı yerel bir örgütte barış faaliyetlerinde bulunarak kendini barışa adadı. Corrie daha sonra Batı Şeria ve Gazze'de İsrail ordusunun politikalarına şiddetsiz eylemlerle karşı koymaya çalışan International Solidarity Movement'a katıldı.[1] Son senesinde Oympia ve Refah arasında 'kardeş şehir' projesi için Gazze'ye gidip ISM protestocularına katılmak niyetiyle bağımsız bir öğrenim programı önerdi. Ayrıca ayrılmadan önce Olympia ve Refah çocukları arasında bir mektup arkadaşlığı projesini organize etti.[10][24]
22 Ocak 2003'te İsrail'e uçtuktan sonra bir geceyi Doğu Kudüs'te geçirdi. Refah'a gidip ISM eylemlerine katılmadan önce iki gün ISM'nin Batı Şeria'daki merkezinde eğitim aldı.[10][22] Riskleri önlemek için basit kurallar içeren 'anında müdahale' dersleri gördü. Olaydan sonra yazılan bir makalede özetle şöyle deniyordu: "Fosforlu yelekler giyin. Koşmayın. Askerleri ürkütmeyin. Megafonla iletişim kurmaya çalışın. Varlığınızdan haberdar edin.[10] 27 Ocak 2003'te Corrie ve hemşehrisi William Hewitt Erez kontrol noktasına gidip Gazze Şeridi'ne geçtiler.[10]
Corrie, Refah'tayken İsrail Savunma Kuvvetlerince kullanılan zırhlı buldozerlerin ev yıkımlarını engellemek için canlı kalkan oldu.[25]
Refah'taki ev yıkımları İsrail silahlı kuvvetlerine göre askeri amaçlar için uygulanan genel bir stratejiydi. İnsan hakları örgütlerine göre ise bir 'toplu cezalandırma' metodundan başka bir şey değildi. İsrailli bir insan hakları örgütü olan B'Tselem'in verdiği bilgiye göre Refah'ta 2000-2004 yılları arasında yaklaşık olarak 1700 ev yıkıldı ve 17.000 kişi evsiz kaldı.[26][26] Corrie, Filistin dışından gelen ve bu yıkımları canlı kalkan oluşturarak önlemetye çalışan 8 kişilik bir grubun üyesiydi.[26]
Corrie ve iki ISM üyesi ilk gecelerini İsrail kontrol kuleleri tarafından sıklıkla ateş altına alınan ve Pembe Hat boyunca yoğun nüfuslu bir yer olan Block J denilen yere çadır kurarak geçirdiler. Kendilerini Filistin sakinlerini ve İsrail askerlerini görebilecek şekilde konuşlandırdılar ve İsrailli keskin nişancıların hedefi olmaktan sakınmak için kendilerinin uluslararası kişiler olduklarını gösteren bir flama astılar. İsrailli askerlerin onların çadırlarının birkaç adım ötesine ateş açmaları üzerine Corrie ve arkadaşları varlıklarının İsrailli askerleri caydırmaktan çok provoke ettiğini düşünerek çadırlarını toplayıp alanı terk ettiler.[10]
Kişta isimli Filistinli bir tercüman olayla ilgili şunları belirtti: "Ocak sonları ve Şubat ayları çok karışık zamanlardı. Sınır boyunca her yerde ev yıkımları vardı ve aktivistlerin yapacakları başka hiçbir şey yoktu."[10] Kişta aynı zamanda ISM aktivistleriyle ilgili şu yorumu yaptı: "Onlar sadece cesur değildi, ayrıca çılgınlardı da."[10]
Yapılan eylemler aktivistler için pek güvenli değildi: Bir İngiliz, İsrail keskin nişancısının mermisiyle öldürülen bir Filistinli gencin naaşını çıkarmak için zeytinliğe girdiği esnada bir şarapnelin isabet etmesi sonucu yaralanmıştı, Jenny isminde İrlandalı bir barış aktivisti de bir buldozer tarafından neredeyse eziliyordu.[10]
Filistinli militanlar İsrail kontrol kuleleriyle Filistinli sakinler arasındaki çadırlarda kalan uluslararası kişilerin çapraz ateş altında kalmalarından endişe ettiklerini ifade ediyorlardı. Bazı Filistinli sakinler de genç aktivistlerin ajan olabileceklerinden şüpheliydiler. Corrie bu şüphelerin üstesinden gelebilmek için birkaç kelime Arapça öğrenip Bush yönetiminin suçlarını alaycı bir şekilde eleştirmeye çalışıyordu.[10] Zamanla ISM üyeleri Filistinli ailelerce misafir edilerek barınma yerleri ve yemekleri Filistinli aileler tarafından tedarik edilmeye başlandı. Buna rağmen Corrie öldürülmeden önceki günlerde ISM üyeleri hakkında yalan yanlış bilgiler içeren bir belge Refah'ta dolaşmaya başladı. Belgedeki "Onlar kim? Niye buradalar? Onların buraya gelmesini kim istedi?" gibi sorular ISM aktivislerini hayal kırıklığına uğrattı ve endişelendirdi.[10] Corrie'nin öldürüldüğü sabah aktivistler bu belgenin etkilerini ortadan kaldırmanın yollarını aramaya başladılar. Aktivistlerden biri, "Hepimiz buradaki rolümüzün çok pasif olduğunu düşünüyoruz. Yaptığımız şey sadece İsrail ordusunu geciktirmek." diyordu.[10]
14 Mart 2003'te Middle East Broadcasting Center'a (Orta Doğu Yayın Merkezi) verdiği bir röportajda Corrie şunları söylemişti:
İnsanların yaşama kabiliyetlerinin sistematik bir şekilde yıkılmasına şahitlik ediyormuşum gibi hissediyorum. İnsanlarla akşam yemeğine oturuyorum ve bazen şunun farkına varıyorum: Kocaman bir askeri makine bizi kuşatmış ve bu makine birlikte yemek yediğim insanları öldürmeye çalışıyor.[10]
Gordon Murray’in Ocak 2003’teki bir makalesine göre, Corrie hayatının son bir ayında Canada Well isimli şirkette İsrailli buldozerlerin tahrip ettiği su kuyularını tamir etmeye çalışan Refah belediye çalışanlarını koruyabilmek için çok vakit harcamıştı. Canada Well 1999’da bir CIDA (Canadian International Development Agency - Kanada Uluslararası Kalkınma Ajansı) kuruluşu olarak kurulmuş, tahribat öncesinde El İskan su kuyularıyla Refah’ın su ihtiyacının %50’sinden fazlasını karşılamıştır.
Şehirde sıkı karne uygulaması vardı (yalnızca birkaç saat su verilen şehir günlerce bu suyla idare etmek zorundaydı). Murray ayrıca şunları da belirtiyordu yazısında: ”İsrail keskin nişancıları ve tankları kuyuları tamir etmeye çalışan belediye çalışanlarını öldürmeye başlayıncaya kadar ISM aktivistleri sakinliklerini korumuşlardı." Corrie, röportajlarından birinde şunu söylemişti: "Grubumuzun İsrail Bölge Komuta Merkezinden aldığı izne ve ayrıca megafon ve flamalara rağmen yine de İsrail askerleri, yaklaşık bir saatlik zaman aralıklarıyla aktivistlerin ve işçilerin üzerine birkaç kez ateş açıyorlardı. Hatta mermilerin birisi, üç uluslararası kişi ile bir çalışanın arasına gelerek yerdeki molozları onların suratına sektirecek kadar yakın gelmişti."[27] Yine Murray’in yazdıklarına göre Kanada hükûmeti İsrail ordusunun yaptıklarını resmi şekilde protesto etmeyip kınamamasına karşın, kuyuların tamiri için yaklaşık 450.000 dolar ödenek ayırmayı kararlaştırmıştı.[28]
Corrie Gazze’deyken Irak işgaline karşı 15 Şubat 2003’te düzenlenen savaş karşıtı protestoların bir uzantısı niteliğindeki bir protestoya katılmış, el yapımı bir Amerikan bayrağını yakarken görüntülenmiştir.[10][29] Robert Spencer onu çocukların gözü önünde bayrak yakarak ABD’ye karşı nefreti körüklediğini belirterek eleştirmiştir.[30]
Corrie’nin ölümünün ardından ISM, Corrie’nin ailesinin geniş yankı bulan bu bayrak yakma hadisesiyle ilgili yaptığı şu açıklamayı yayınladı:
Bu eylemi tasvip etmesek de, bu olayı belirli bir çerçeve içerisinde değerlendirmek gerektiğini düşünüyoruz. Rachel Gazze’de Irak savaşı karşıtı bir gösteriye katılmıştır. Rachel biri ABD, biri de İsrail bayrağı olmak üzere çocukların yakmak üzere çizdikleri bayraklar için çocuklara yardımcı oluyordu. Rachel üzerinde Davut’un yıldızının bulunduğu İsrail bayrağını yakmayı düşünmüyordu. Fakat protesto esnasında savaş yüzünden ve kendi devletinin uyguladığı dış politika yüzünden Gazze’de meydana gelen, kendisinin de şahitlik ettiği onca yıkımı düşününce, kendi bayrağını yakmakta bir sakınca görmedi. Gazze’de Rachel adına düzenlenen anma töreninde çekilen bir fotoğrafta şunu gördük: Filistinli çocuklar ve yetişkinler ABD bayrağına sarılı sembolik bir tabut taşıyarak Rachel’ı onurlandırıyorlardı. Şunu söyleyebiliriz ki son yıllarda Gazze’de ABD bayrağına hiç bu kadar saygılı davranılmamıştı. Biz şuna inanıyoruz ki Rachel Filistin halkına ABD’nin farklı bir yüzünü göstermiştir. O da merhamet yüzüdür. Umarız ki Rachel en çok ABD bayrağıyla olan bu fotoğrafıyla hatırlansın.[31]
Rachel’ın Gazze’den annesine yolladığı e-maillerden dördü daha sonraları The Guardian gazetesinde yayınlanmıştır.[32] Ocak 2008’de Norton yayınevi, içerisinde Rachel’ın e-maillerinin ve diğer yazılarının bulunduğu ‘Let Me Stand Alone’ başlıklı kitabı yayımladı.[33][34][35] Yale Üniversitesinden Profesör David Bromwich’a göre Rachel ardında Mahatma Gandi ve Martin Luther King’in titizlikle uyguladığı türden büyük bir duyarlılık ifade eden mektuplar bırakmıştır.[36] Annesine bir mektubunda Corrie şöyle yazmıştır: "Şunu söyleyebilirim ki Filistinlilerin kahir ekseriyeti Gandi’nin şiddet dışı direnişini uygulamaktadır."[33] "My Name Is Rachel Corrie" (Benim Adım Rachel Corrie) adlı tiyatro ve "The Skies Are Weeping" (Gökyüzü Ağlıyor) adlı kantat bu mektuplardan uyarlanmıştır.
Filistin'de iken annesine yazdığı bir mektupta Rachel Corrie oradaki yıkımı ve zulmü şöyle ifade etmiştir:
"Dünyada böyle bir zulmün kıyamet koparmadan gerçekleştirilebileceğine inanamıyorum.
Dünyanın böyle korkunç bir hale gelmesine göz yumuşumuza tanıklık etmek canımı yakıyor, geçmişte de yaktığı gibi."[37]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.