Osmanlı donanması
Osmanlı İmparatorluğu'nun deniz kuvveti / From Wikipedia, the free encyclopedia
Osmanlı donanması (Osmanlıca: دونانمای همایون, Donanma-yı Humâyûn), Osmanlı Devleti'nin askerî deniz gücü. XIV. yüzyılda kuruldu.[1][2] Osmanlı Devleti, 1323 yılında Karamürsel'i fethederek denize ulaştı, Kara Mürsel komutasında ilk donanma oluşturuldu ve Kocaeli'nde yapılan savaşlarda denizden destek sağlandı.[3][4] 1327 yılında Karamürsel'de ilk Osmanlı tersanesi kuruldu ve böylece deniz gücünün kurumsallaşma çalışmaları başladı.[1] Osmanlı donanmasında hiyerarşik sisteme geçildi, ilk Derya Beyi (Donanma Komutanı), Kara Mürsel Bey oldu.[4] 1337 yılında Kocaeli ele geçirildi; böylece 1353 yılında gerçekleşecek olan Rumeli'ye geçişin önü açıldı.[1] Bundan sonra donanmanın merkezi sırasıyla İzmit, Gelibolu ve son olarak da İstanbul oldu.[1][5]
İstanbul'un Fethi'nde II. Mehmed, donanmadan yararlandı.[5] Karadeniz'de ve Akdeniz'de etkisi artan Osmanlı donanması, Mısır Seferi'nde Osmanlı kuvvetlerine lojistik destek sağladı.[1][5] 1538 yılında Preveze Deniz Muharebesi kazanıldı. Bundan sonra Cerbe Deniz Muharebesi de kazanıldı, Malta kuşatıldı ancak bir şey elde edilemedi. Osmanlı donanmasını büyütmek için birçok tersane kuruldu, ihtiyaç duyulan malzemeler Kocaeli'den, Biga'dan, Samsun'dan, Kastamonu'ndan ve Aydın'dan getiriliyordu.[2][6] Kaptan-ı Deryalara gelenek olarak Cezayir beylerbeyliği verilirdi.[2] Tersane-i Amire'nin bulunduğu Kasımpaşa'nın inzibat sorumlusu donanma idi. Gelibolu, Akdeniz adaları ve İzmir'in bazı yerleri Osmanlı kaptanlarına dirlik olarak verilirdi.[7]
16. yüzyılda Hint Okyanusu'nda Portekiz Krallığı'na karşı Hadım Süleyman Paşa ve Pîrî Reis komutasında seferler düzenlendiyse de, Portekiz donanması üstün geldi ve Pîrî Reis idam edildi.[8] İnebahtı Muharebesi'nden sonra ağır kayıplar veren Osmanlı donanması, kayıplarını telafi etmeyi başardı.[9] Osmanlı Devleti, duraklama döneminden itibaren deniz ticaretinde Avrupalı devletlerden geri kaldı.[5] XVIII. yüzyılda Mezamorta Hüseyin Paşa'nın girişimleri ile donanmada reform yapıldı.[1][2][Not 1] Fakat denizlerde ciddi bir üstünlük sağlanamadı. 1773 yılında Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın Kaptan-ı derya olmasıyla Bahriye Mektebi açıldı, burada modern eğitim verilmeye başlandı ve 1776 yılında Tersane-i Amire'nin yakınlarında ikinci Bahriye Mektebi olarak Hendesehane-i Bahri açıldı.[10] 19. yüzyılda Osmanlı Devleti, Fransa'nın Mısır Seferi'nde Birleşik Krallık donanmasından yardım aldı. Bundan sonra III. Selim'in reformlarını devam ettiren II. Mahmud devrinde donanma, 1827 yılında Navarin'de imha edildi.[11] II. Mahmud döneminde Amerikalı mühendislerin yardımlarıyla reformlar devam etti, Osmanlı tersanelerine modern deniz sanayi girdi ve dönemin en büyük savaş gemisi unvanını elinde tutan Mahmudiye de o dönemde denize indirildi. II. Mahmud'un ölümünden sonra bu mühendisler İstanbul'u terk etmek zorunda bırakıldı,[11] tahta çıkan Abdülmecid döneminde, 1840 yılında Bahriye meclisi kuruldu ve modern donanma çalışmaları devam etti. İlk denizcilik şirketi Şirket-i Hayriye de bu dönemde kurulmuştu. Abdülaziz döneminde ise, 1867 yılında Bahriye Nazırlığı kuruldu. Abdülaziz döneminde devam eden reformlar ile yabancı ülkelerden çok sayıda modern savaş gemisi satın alındı. 1878'den itibaren II. Abdülhamid'in güvensizliği sonucu donanma, Haliç'te terk edildi ve denize açılmadı.[5][11] 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı'nda Osmanlı donanması kendini gösteremedi, 1909 yılında Donanma Cemiyeti'nin çabaları ile modern donanma çalışmaları halkın bağışlarıyla devam etti.[1][5] Bu cemiyetin çabaları ile çok sayıda modern savaş gemisi satın alındı, Alman subaylardan oluşan bir heyet ile reform çalışmaları canlandı. Trablusgarp Savaşı'nda ve Balkan Savaşları'nda Osmanlı donanması etkinlik gösterdi, fakat I. Dünya Savaşı'nda Ege Denizi'nde sınırlı faaliyet göstermek zorunda kalan donanma, Çanakkale Deniz Savaşları'nda başarılı oldu.[1][12] I. Dünya Savaşı'nın ardından donanma, Marmara Denizi'nde İtilaf kuvvetlerinin kontrolü altına girdi.[1]