Loading AI tools
Urla Belediyesi sınırları içinde, kasabanın deniz kıyısındaki İskele Mahallesi'nde yer alan ve Tunç Çağı boyunca yerleşime konu olmuş arkeolojik alan Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Limantepe, İzmir ili Urla belediyesi sınırları içinde, kasabanın deniz kıyısındaki İskele Mahallesi'nde yer alan ve Tunç Çağı boyunca (MÖ 3. binyıldan itibaren, Truva Savaşı dönemi olarak kabul edilen MÖ 1300-1400'lere kadar) yerleşime konu olmuş tarih öncesi dönem (prehistorya) arkeolojisi siti.
Ege Denizi'nin bilinen en eski limanlarından biridir. Sit alanı, 1950'de Profesör Ekrem Akurgal tarafından keşfedilmiş olup, kazıları 1979'dan günümüze Hayat Erkanal başkanlığındaki uluslararası bir ekip tarafından sürdürülmektedir.
Urla'nın kuzeyinde bulunan kıyı ovası büyük bir olasılıkla bir uzun koyun sonradan dolması sonucu oluşmuştur. Önce bir kum setiyle denizle ilişkisi kesilen koy, Zongurlu ve Kocadere çaylarının getirdiği alüvyonlar sonucu bir birikinti ovasına dönüşmüştür.[1] Bu dönüşüm sırasında deniz içindeki doğal bir kaya grubu anakaya ile birleşerek bugün Liman Tepe'nin bulunduğu yarımadanın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Yarımada; kuzeyinde bulunan kayalık yüzünden kuzey rüzgarlarına kısmen kapalıdır. İzmir Körfezi'ne doğru uzanan kayalık çıkıntının iki uç yanının doğal liman oluşu ve özellikle körfezin deniz ticaretine uygun şartlar taşıması; bu yerin Son Neolitik Çağ'dan itibaren iskana maruz kalmasının en büyük nedenlerindendir.[1] Güneydeki bereketli kıyı ovası yerleşiklerin olasılıkla gıda ihtiyaçlarını karşılamıştır. Antik Klozamenai kentinin; tarihöncesi yerleşmelerin yıkıntılarından oluşan tepeyi bir akropol gibi kullanarak hemen güney kesiminde yer alışı, bu alandaki yerleşme tarihini Roma Dönemi'ne kadar devam ettirmektedir. Antik isimlerin çok kez tarih öncesi isimlerden çıktığı düşünülürse, yerleşmenin MÖ 3. bin yıl isminin antik çağ ismine benzeyen bir isimde olduğu ileri sürülebilir. Limantepe, kıyıdaki ve yakın çevresindeki yazlık yapılarla kısmen tahrip edilmiştir. Üzerinden geçen çağdaş asfaltın güzergâh değiştirmesi için de kazı başkanı tarafından girişimde bulunulmuştur.[1]
İzmir il merkezinin batı-güneybatısında; Urla ilçe merkezinin kuzeyindeki İskele Mahallesi'nde; modern limanın doğusunda; Karantina Adası'nın güneyinde; tam karşısındadır. Bu yerleşme yerine İzmir-Urla kara yolundan Urla iskelesine doğru ayrılan kara yolu ile ulaşılmaktadır. Karayolu tepenin tam üzerinden geçerek tepeyi doğu-batı istikametinde kesmiştir.[1]
Höyüğün kuzeydeki topoğrafik açıdan yükselen bölümünde, anakayanın hemen üzerinde tespit edilen dönem, düzensiz taşlarla inşa edilmiş tek sıra temellere sahip wattle and daub tekniğinde yapılmış basit bir mimari biçimi yansıtmaktadır.[2] En az iki farklı evreye sahip bu tabakada, dönemin karakteristiği olan perdah bezemeli kaplar, bol miktarda Melos obsidyeni, çeşitli idoller ve mermerden yapılmış konik gövdeli bir kaba ait bir parça ele geçmiştir.[3] Liman Tepe bu dönemde özellikle Doğu Ege Adaları ve Batı Anadolu sahil kesimi ile kültürel açıdan bir bütünlük göstermektedir.[4]
Orta Kalkolitik tabakanın hemen üzerinde açığa çıkarılan, bu döneme ait yine wattle and daub mimariye sahip büyük bir yangınla yıkılmış bir evin köşesi açığa çıkarılmıştır. Ev içerisinde yanmış halde çok bol miktarda buğday tohumu ele geçmiştir. Bu tabakaya bağlı ele geçen seramik, bölgede çağdaşı Bakla Tepe'den de çok yakından tanınan koyu renk astarlı ve parlak perdahlı, beyaz boyalı örneklerle karakterize olmaktadır.[3] İçten kalınlaştırılmış ağız kenarlı çanaklar en yaygın formdur. Melos obsidyeni bu dönemde de yoğun olarak kullanılmaktadır. Obsidyenden yapılan dilgiler ve ok uçları yine Batı Anadolu sahil kesimi ve Ege Adaları'ndan yakından tanınmaktadır.[2][4][5]
Liman Tepe, Geç Kalkolitik'ten sonra kesintisiz bir şekilde Erken Tunç Çağı başında da iskân edilmeye devam etmiştir. Erken Tunç Çağı I'in en erken evreleri ile ilgili veriler bugün için çok kısıtlı sayıdadır. Bunu takip eden evrelerde, oldukça kaliteli ‘Kiklad Tavası’ örnekleri ele geçmiştir ki bunlar, Bakla Tepe ve Aphrodisias bölgesi'ndeki Karahisar örneği dışında, Anadolu'da ele geçen tek örnekleri oluşturur.[3] Liman Tepe tava parçaları, Anadolu'da bulunan en kaliteli örnekleri oluşturmaktadır.[5] Liman Tepe, en azından bu dönemden itibaren güçlü bir savuma sistemiyle çevrilmiştir. Dış kısmında, toplama taşlarla yapılmış rampa şeklinde meyilli bir duvarla desteklenen savunma sistemi, levha taşlar kullanılarak inşa edilmiştir. Sur duvarı üzerinde yaklaşık 1.5 m arayla diş şeklinde payandalar yapılmıştır.[2][3][4][6]
Kazılan alanda Erken Tunç Çağı II dönemine ait iki mimarî tabaka tespit edilmiştir. Daha geç olan ve Erken Tunç Çağı II sonlarına tarihlenen tabakada bir duvar ile bir yapının batı kısmı açığa çıkarılmıştır.[3] Kenarlarında büyük levha taşlar, orta kısmında ise moloz taşlar kullanılarak inşa edilen duvarın bir kısmı, 2005 yılında açığa çıkarılmış ve duvarın direkt olarak alttaki Erken Tunç Çağı II savunma sistemi üzerine oturduğu tespit edilmişti.[5][7]
Geç Tunç Çağı kalıntıları altında açığa çıkarılan Orta Tunç Çağının Liman Tepe'deki 3. ve 4. mimarî tabakalarına ait kalıntılar kısmen korunmuş olarak açığa çıkarılmıştır. Daha geç olan 3. mimarî tabakada çok az kalıntı tespit edilmiş olup dağılmış durumdaki bir çömleğin parçalarının yanında bir adet domuz başı, çömlek parçalarının altında ise aynı domuza ait kaburga, ayak kemikleri ve sırt omurgasına ait kemikler açığa çıkarılmıştır. Domuzun baş kısmının gövde ile ters istikamette olduğu, omurgalarının ise tamamen başka tarafta yer aldığı görülmüştür.[7] Bu durum, hayvanın kesildikten sonra buraya bırakıldığını göstermektedir. Buna ilâveten biri hayvanın baş kısmında, diğeri ise çömlek parçalarının arasında dağılmış durumda iki adet fincan ele geçirilmiştir. Kazılan alanda bu kalıntıların dışında 3. mimarî tabakaya ait başka bir kalıntı tespit edilmemiştir. Orta Tunç Çağının 4. mimarî tabakasına (LMT III – 4) ait kalıntılar, kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan bir oval yapının sadece batı kısmından oluşmaktadır. Yapının apsis kısmını kaplayan levha taşların tahribata uğradığı görülmüştür. Bu yapının doğu tarafında 2006 yılında yapılan kazılarda formu belli olmayan üç fırın tabanı açığa çıkarılmıştır. Aynı mimarî tabakaya ait bu fırın tabanlarının buluntu yerleri itibarıyla bu oval yapı ile bağlantı içerisinde kullanılmış olmaları gerekmektedir.[6]
Liman Tepe'yi bir tarihöncesi yerleşme olarak bilim dünyasına ilk defa E. Akurgal duyurmuştur. Klazomenai antik kentinde 1979 yılında G. Bakır ve Ç. Anlağan yönetiminde başlayan kazılar; akropol olma ihtimali ile Limantepe'yi de kapsamıştır. Özellikle 1980 ve 1981 yılı kazılarında çağdaş yolun güneyinde anıtsal bastion/kule bulunmuş, yerleşmenin İlk Tunç Çağı'ndaki önemi ortaya çıkmıştır. 1992 yılından itibaren H. Erkanal yönetiminde, yalnız Liman Tepe'yi kapsayan kazılar hala devam etmektedir. Karada yapılan bu kazılara, Hayfa Üniversitesi Recanati Deniz Bilimleri Enstitüsü'nün yürüttüğü M. Artzy başkanlığındaki su altı kazı çalışmaları ve jeoloji araştırmaları da eklenmiştir. Klazomenai kenti ise 1921-1922 yıllarından itibaren araştırılmaktadır.[1]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.