Gıda güvencesi
Gıdanın bulunabilirliği ve erişilebilirliğinin ölçülmesi / From Wikipedia, the free encyclopedia
Gıda güvencesi, gıdanın bulunabilmesinin ve bireylerin buna erişebilme yeteneğinin bir ölçüsüdür. Uygun fiyat sadece bir faktördür. Gıda güvencesizliğinin binlerce yıl öncesinde bile bir endişe kaynağı olduğuna dair kanıtlar vardır. Antik Çin ve Antik Mısır'daki merkezi otoritelerin yiyecekleri kıtlık zamanlarında depolardan serbest bıraktığı biliniyor. 1974'te Dünya Gıda Konferansı'nda, “gıda güvencesi” terimi, arzı vurgulayarak tanımlandı. Gıda güvencesinin "gıda tüketiminin istikrarlı bir şekilde genişlemesini karşılayabilmek ve üretim ve fiyatlardaki dalgalanmaları dengeleyebilmek için dünya gıda kaynaklarından, her zaman, yeterli, besleyici, çeşitli, dengeli ve makul temel gıda maddelerinin bulunabilirliği olduğunu" söylediler.[1] Daha sonra yapılan tanımlara “talep ve erişim” konularını eklendi. 1996 Dünya Gıda Zirvesi'nin son raporu, gıda güvencesinin "tüm insanlar her zaman, aktif ve sağlıklı bir yaşam için diyet ihtiyaçlarını ve gıda tercihlerini karşılamak için yeterli, güvenli ve besleyici gıdalara fiziksel ve ekonomik erişime sahip olduklarında" var olduğunu belirtir.[2][3]
Hanehalkı gıda güvencesi, tüm üyeler her zaman aktif ve sağlıklı bir yaşam için yeterli yiyeceğe erişebildiği zaman mevcuttur.[4] Gıda güvencesi olan bireyler açlık içinde veya açlık korkusuyla yaşamazlar.[5] Öte yandan, gıda güvencesizliği, ABD Tarım Bakanlığı (USDA) tarafından, "beslenme açısından yeterli ve güvenli gıdaların sınırlı veya belirsiz mevcudiyeti veya sosyal olarak kabul edilebilir şekillerde kabul edilebilir yiyecekler elde etme konusunda sınırlı veya belirsiz bir kabiliyet durumu" olarak tanımlanmaktadır.[6] Gıda güvencesi, kuraklıklar, nakliye aksamaları, yakıt sıkıntısı, ekonomik istikrarsızlık ve savaşlar gibi çeşitli risk faktörleri nedeniyle gelecekteki kritik gıda tedarikinin bozulmalarına veya kullanılamamasına karşı bir dayanıklılık ölçüsü içermektedir.[7] 2011-2013 yılları arasında, tahminen 842 milyon insan kronik açlık çekti.[8] Birleşmiş Milletler'in Gıda ve Tarım Örgütü veya FAO, gıda güvencesinin dört temelini mevcudiyet, erişim, faydalanma ve istikrar olarak tanımlamıştır.[9] Birleşmiş Milletler (BM) 1948’de İnsan Hakları Bildirgesi’nde[5] Gıda Hakkı'nı kabul etti ve o zamandan beri tüm diğer haklardan yararlanabilmek için hayati önem taşıdığını söyledi.[10]
1996 Dünya Gıda Güvenliği Zirvesi, “gıdanın siyasi ve ekonomik baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini” ilan etti.[3]