Ayrıca bakınız: dövüşmek Türkçe Eylem dövmek (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi döver) tokat, yumruk, tekme vurarak canını acıtmak Harp Divanına vermeden önce şurada kemiklerini kırıncaya kadar bir dövsem! - H. E. Adıvar çamaşır, halı vb.ni tokaç, sopa gibi şeylerle vurarak temizlemek bir şeyi toz durumuna getirmek için ezmek Döveçte karabiber dövmek. ezmek çırpmak ateşte ısıtılarak yumuşatılmış bir madeni, vurarak istenilen biçime getirmek Demiri tavında dövmeli. topa tutmak Gemi kaleyi dövdü. çarpmak, sertçe dokunmak Ayakları ile suyu dövüp ürküttüğü balığı gagası ile havalandıran beyaz pelikan. - S. F. Abasıyanık davul vb. çalmak, vurmak Deyimler bir arpa boyu yol almak davul dövmek havanda su dövmek maksadı üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek saçı topuklarını dövmek tepesinde havan dövmek Çeviriler çeviriler Almanca: hauen (de), schlagen (de), wichsen (de), prügeln (de) Azerice: döymək (az) Bulgarca: бия (bg) (bija) Eski Türkçe: çars çars urmak (otk) (çars çars urmak) Fince: lyödä (fi), takoa (fi) Kırgızca: уруу (ky) (uruu) Kırım Tatarca: töbelemek (crh), köteklemek (crh) Latince: ferire (la) Lehçe: bić (pl) Özbekçe: bosmoq (uz), tuymoq (uz), urmoq (uz), yanchmoq (uz) Rusça: бить (ru) (bitʹ), колотить (ru) (kolotitʹ) Tatarca: qínaw (tt) Yakutça: оҕус (sah) (oğus) Yunanca: χτυπώ (el) (chtypó) Kaynakça Türk Dil Kurumuna göre "dövmek" maddesi Atasözleri Harman dövmek keçinin işi değil Türkmence Eylem dövmek kırmak parçalamak, bozmak Kaynakça Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.Wikiwand - on Seamless Wikipedia browsing. On steroids.