Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Yunanistan sineması uzun ve zengin bir tarihe sahiptir. Zaman zaman savaş ya da siyasi istikrarsızlık nedeniyle baskıya uğramasına rağmen Yunanistan film endüstrisi iç pazara hakim olmuş ve uluslararası başarıya ulaştı.[5] Yunan filmlerinin özellikleri arasında dinamik bir konu, güçlü karakter gelişimi ve erotik temaları mevcuttur. Kayıp (1982) ve Sonsuzluk ve Bir Gün (1998) filmleri Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye kazandı. Beş Yunan filmiyse Yabancı Dilde En İyi Film Akademi Ödülü'ne aday gösterildi.
Yunan filmleri 1900'lerin başlarında ortaya çıkmış olmasına rağmen Yunan-Türk Savaşı'nın bitiminden sonra ilk olgun filmler çekilmeye başlandı.[6] Dimitris Gaziadis'ın Astero (1929)'su ya da Ahilleas Madras'ın Maria Pentagiotissa (1929)'sı gibi bu dönemdeki filmler, folklorik unsurların bol olduğu duygusal melodramlardan oluştu.[7] Orestis Laskos'un Dafnis kai Hloi (1931) filmi yurtdışında gösterilen ilk Yunan filmlerinden biridir ve bir Avrupa filminde ilk röntgenlenen çıplak sahneyi içermektedir.[8] Mihver Devletleri'nin işgâli sırasında Yunanistan film endüstrisi, denizaşırı ülkelere taşınmaya yönelik olan baskıyla mücadele etti.
Yunan İç Savaşı'nın ardından Yunan sineması bir canlanma yaşadı. İtalyan Yeni-Gerçekçiliğinden esinlenen Grigoris Grigoriou ve Stelios Tatasopoulos gibi yönetmenler, bu dönemde profesyonel olmayan aktörlerin kullanıldığı mekânda çalışmalar yaptı. 1950'ler ve 1960'larda Yunan sineması, Cannes'da izlenen Mihalis Kakoyannis'in Stella (1955) filmi ile başlayan altın çağını yaşadı. 1960 filmi Pazar Günü Asla, beş dalda Akademi Ödülleri'me aday gösterilmiş ve başrol oyuncusu Melina Merkuri ise Cannes'da Cannes Film Festivali En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandı. Kakoyannis'in Zorba (1964) filmi üç Akademi Ödülü elde etti.
1967 cuntasının sansür politikaları ve yükselen yabancı rekabet Yunan sinemasında bir düşüşe neden oldu. 1970'lerin ortasında demokrasinin yeniden canlandırılmasından sonra, filmleri sık sık uluslararası ödüllere layık görülen yönetmen Theo Angelopoulos liderliğindeki Yunan film endüstrisi yeniden gelişmiştir. 1980'lerde sanat filmleri sinemasına doğru kayış seyirci sayısında düşüşe neden oldu. 1990'lı yıllarda, Yunan genç film yapımcıları ikonografik motiflerle deneysel filmler yapmaya başladı. 2000'li yılların sonlarında finans krizinin yarattığı finansman sorunlarına rağmen Yorgos Lanthimos'un Köpek Dişi (2009) ile Athina Rachel Tsangari'nin Attenberg (2010) filmleri uluslararası alanda başarılı bulunmd.[9]
1897 ilkbaharında, Atina Rumları ilk sinemacılık girişimlerini izledi ("bülten"de kısa filmler). 1906'da, Manaki Kardeşler'in Makedonya'da kayıt yapmaya başlamasıyla Yunan sineması doğdu ve Fransız film yapımcısı “Leons”, Atina'nın midi-Olimpiyat oyunlarından (1906 resmi olmayan Olimpiyat oyunları) ilk "Newscast"ı üretti.
Atina'nın ilk sinema salonu bir yıl sonra açıldı ve diğer özel 'projeksiyon odaları' faaliyete başladı. 1910-11'de ilk kısa çizgi filmler, filmlerinin çoğunda da rol alan yönetmen Spiros Dimitrakopoulos tarafından üretildi. 1911'de Kostas Bachatoris, ilk Yunan filmi olarak kabul edilen ve bilinen bir geleneksel aşk hikâyesini ele alan Golfo (Γκόλφω) filmini takdim etti. 1912'de ilk film şirketi (Athina Film) ve 1916'da Asty Film kuruldu.
Birinci Dünya Savaşı sırasında, yapım sadece belgeseller ve haber bültenleriyle sınırlıydı. George Prokopiou ve Dimitris Gaziadis gibi yönetmenler savaş alanından ve daha sonraları Yunan-Türk Savaşı sırasında İzmir yangınının (1922) sahneler çektiler.
Ticari olarak başarı elde edem ilk Yunan filmi, Villar (Nikolaos Sfakianakis) ile Nitsa Philosofou'nun yazdığı, yönettiği ve oynadığı Faliro'nun Kadın Hamamında Villar (Ο Βιλλάρ στα γυναικεία λουτρά του Φαλήρου) filmidir. 1924'te, bir Yunan komedyen olan Michael Michael (1895–1944) kısa film komedileri ortaya koydu.
1926'da Gaziadis, Dag Films'i kurdu ve ilk sesli filmleri çekmeye çalıştı. Bu şirket ilk filmi olan Aşk ve Dalgalar'ı (Eros kai kymata) 1927'de takdim etti ve 1920'lerin sonlarında ve 1930'ların başında orta derecede başarı elde etti. Şirket ağırlıklı olarak, genellikle roman uyarlaması olan tarihi filmler üretmiştir. Dag, Nikos Hatziapostolou'nun Yunan operetine dayanan bir sesli film olan Apaches of Athens'i (Oi Apahides ton Athinon) çekti. Gaziadis ayrıca, "Delphic Idea"nın yeniden canlandırılmasına yönelik genel çabasının bir parçası olarak eşinin desteğiyle Angelos Sikelianos'un bir fikri olan 1927 Delphic Festivalini de filme aldı.
Orestis Laskos (1908–1992) tarafından yönetilen 1931 filmi Daphnis ve Chloe (Δάφνις και Χλόη), Avrupa sinemasının tarihindeki ilk röntgenci çıplak sahneyi içermektedir. Aynı zamanda yurt dışında gösterilen ilk Yunan filmidir. 1932'de Olympia Films, Dimitris Koromilas'ın bir oyununa dayanan The Shepherdess's Lover (Ο αγαπητικός της βοσκοπούλας) filmini gösterime soktu. Ahilleas Madras, Maria Pentagiotissa (1929) ve Sorcerer of Athens (1931) gibi filmleriyle bu dönemde etkili olan yönetmenlerden biridir.
1930'ların sonlarında, bir dizi Yunan sinemacı, 1936'daki darbenin ardından iktidara gelen Metaxas Rejimi'nin düşmanlığı nedeniyle Yunanistan'ı terk etti. Yunan film endüstrisi Türkiye'de ve daha sonra Mısır'da yeniden göründü. II. Dünya Savaşı sırasındaki Alman işgaline rağmen, Yunan direnişinde faal olan bir film yapımcısı olan Philopemen Finos, Finos Films'i (1942) kurdu ve bu şirket, daha sonra en başarılı Yunan stüdyolarından biri haline geldi. Finos'un en eski prodüksiyonlarından biri olan Kalbin Sesi (Η φωνή της καρδιάς) (1943, Dimitris Ioannopoulos tarafından yönetildi) büyük bir izleyici kitlesi elde etti. Bu dönemde bir başka önemli film olan Alkış (Tιροκροτήματα) (1944, George Tzavellas tarafından yönetildi), Finos'un rakibi Novak Films tarafından çekildi.[10]Yunanca: Η φωνή της καρδιάςYunanca: Χειροκροτήματα
1944'te Katina Paksinu, Sam Wood tarafından çekilen Çanlar Kimin İçin Çalıyor filmindeki "Pilar" rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Akademi Ödülü ile onurlandırıldı.
1950'ler ve 1960'lar Yunan sinemasının "Altın Çağı" olarak kabul edildi. Bu dönemin yönetmenleri ve oyuncuları Yunanistan'da önemli tarihi figürler olarak kabul edildi ve bazıları uluslararası alanda beğeni elde etti: Mihalis Kakogiannis, Alekos Sakellarios, Melina Mercouri, Nikos Tsiforos, Iakovos Kambanelis, Katina Paxinou, Nikos Koundouros, Ellie Lambeti ve Irene Papas. Film noir unsurları içeren filmlerin sayıca çokluğuyla yılda altmıştan fazla film yapıldı. George Tzavellas'ın yönettiği 1955 filmi Istoria mias kalpikis liras (Η κάλπικη λίρα), Grigoris Grigoriou'nun yönettiği 1951 filmi Bitteres Brot (Πικρό Ψωμί) ile Nikos Kunduros'un yönettiği 1956 filmi O drakos (Δράκος) bu dönemdeki önemli filmler arasındadır.Yunanca: Η κάλπικη λίραYunanca: Πικρό ΨωμίYunanca: Δράκος
Finos Film ve yönetmen Alekos Sakellarios, 1950'lerin sonlarında çeşitli filmlerde işbirliği yaptı. Bu işbirliği sonucunda The Hurdy-Gurdy (Φτώχεια και Φιλότιμο, 1955) ve devam filmi Laterna, ftoheia kai garyfallo (Λατέρνα, 1958) ve I theia apo to Chicago (Η Θεία από το Σικάγο, 1957) ile Maiden's Cheek (Το ξύλο βγήκε από τον Παράδεισο, 1959) gibi filmler ortaya çıkmıştır.
Mihalis Kakoyannis'in yönettiği ve Iakovos Kambanelis'in yazdığı 1955 filmi Stella, Cannes'da gösterildi ve Yunan sinemasını "altın çağına" taşıdı. Filmde rol alan Melina Merkuri, gösterime katılan Amerikalı gurbetçi yönetmen Jules Dassin ile Cannes'da tanıştı ve bu tanışma evlenmeyle sonuçlandı. Dassin, Merkuri'nin başrolünde olduğu 1960 Yunan filmi Pazar Günü Asla filmini yönetti. Film, Merkuri'nin En İyi Kadın Oyuncu gösterilmesi dahil birkaç dalda Akademi Ödülü'ne aday oldu ve besteci Manos Hacıdakis, En İyi Özgün Şarkı Akademi Ödülü'nü kazandı. Çift, 1967 müzikal sahne uyarlaması olan Illya Darling'de de birlikte çalıştı ve bu oyundaki rolüyle Merkuri, Tony Ödülleri'ne aday gösterildi. Merkuri, Dassin'in yönettiği Topkapı ve Phaedra gibi filmlerde de başrol oynadı ayrıca 1969 Amerikan komedisi Gaily, Gaily filminde de yer aldı.
Anthony Quinn'in başrolünde oynadığı ve Kakoyannis'in yönettiği 1964 filmi Zorba, büyük bir ticari başarı elde etti ve En İyi Yönetmen, En İyi Uyarlanmış Senaryo ve En İyi Film Akademi Ödülleri'ne aday gösterildi. Film, yazar Nikos Kazancakis'in Zorba romanının bir uyarlamasıdır. Bu dönemdeki diğer önemli filmler arasında Antigone (1961), Electra (1962), The Red Lanterns (1963) ve Battlefield Constantinople (1970) yer almaktadır.
Selanik Uluslararası Film Festivali ilk olarak 1960 yılında yapıldı ve daha sonra Yunanistan ve Balkanlar bölgesinden yeni çıkan film yapımcıları için ana vitrin haline geldi. Festival, hem uluslararası hem de Yunan filmlerini göstermekte ve en iyi film için "Altın İskender" ödülü verilmektedir.
1969 yılında Costa-Gavras filmi Z, En İyi Yabancı Film ve En İyi Film için Akademi Ödülü'ne aday gösterildi.
1970'lerin ortasındaki diktatörlüğün çöküşünden sonra Yunan filmlerinin üretimi arttı, ancak film endüstrisi yabancı rekabeti ve televizyonun yükselişi ile mücadele etti. Mihalis Kakoyannis'in 1977 filmi Iphigenia, En İyi Yabancı Film dalında Oscar'a aday gösterildi. 1970'ler ve 1980'ler boyunca Theo Angelopoulos, eleştirmenlerce beğeni toplayan bir dizi film yönetti. Bunlar arasında The Travelling Players (1975), The Hunters (1977) ve Voyage to Cythera (1984) yer almaktadır. Sonsuzluk ve Bir Gün filmi 1998 Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ile Ekümenik Jüri Ödülü kazandı. Costa-Gavras'ın Kayıp filmi 1982 Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye kazandı. Yönetmen Costas Ferris'in 1983 filmi Rembetiko, Berlin Uluslararası Film Festivali'nde Gümüş Ayı kazandı.
Sol eğilimli Panhelenik Sosyalist Hareket 1981'de iktidara geldiğinde partinin üyesi Melina Merkuri, Kültür Bakanı olarak atandı. Bu görevindeyken Yunan film endüstrisi için hükûmet desteği aldı ve yurt dışında Yunan sinemasını tanıtmak için ağlar kurdu. Hükûmet fonlarının artmasıyla pek seyirci toplamayan yavaş ilerleyen, serebral sanat filmlerinin baskın olmasına yol açtı.
1990'lı yıllardan itibaren daha genç yönetmenler, orta düzeyde ticari başarıyı getiren daha çağdaş temalı filmlere yöneldiler.[11] 1999 yılında, televizyon dizisi yazarları Michalis Reppas ve Thanasis Papathanasiou, çağdaş ünlü aktörlerle işbirliği yaparak on yılın en başarılı filmi olan seks tabu komedisi Safe Sex'i yaptı.
1998 yılında, paranın insanlık üzerindeki etkisine dair görsel bir deneme olan Money, A Mythology of Darkness, Vassilis Mazomenos tarafından çekildi ve film, Avrupa'nın ilk üç boyutlu animasyon filmi oldu. Film, hem Yunanistan'da hem de yurtdışında beğenildi, 1999'da Avrupa Fantezi Ödülü'ne (George Melies Ödülü) aday gösterildi ve aynı yıl, Fantasporto'daki jüri özel ödülünü kazandı. Sanatsal deneyimleri ve erken Alman dışavurumculuğunun etkileri ile tanınan Mazomenos, daha sonra Guilt (2009) ve 10. Gün (2012) filmleriyle farklı bir anlatı geliştirdi. Yunanistan'ı harap eden ekonomik krizde acı çeken yedi kişiye odaklanan Lines (2016) filmi eleştirel beğeni aldı ve festivallerde övüldü.
2003 yılında, yönetmen Tasos Boulmetis'in büyük bütçeli filmi Bir Tutam Baharat (Politiki kouzina), Yunanistan'da yılın en başarılı filmi oldu ve gişede 12 milyon avroyu aştı. 2004'te Pantelis Voulgaris'in Gelinler (Nyfes) filmi bir milyondan fazla izleyici tarafından izlendi ve yedi milyon civarı hasılat elde etti. 2007'de en başarılı film Yannis Smaragdis tarafından yönetilen El Greco'ydu.
2009 yılında, Yorgos Lanthimos tarafından yönetilen Köpek Dişi, Cannes Film Festivali'nde Prix Un Certain Regard kazandı ve 2011'de 83. Akademi Ödülleri'nde Yabancı Dilde En İyi Film dalında aday oldu.[12] Athina Rachel Tsangari tarafından yönetilen Attenberg (2010), Venedik Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu dalında Coppa Volpi (Ariane Labed) kazandı.[13] 2001 yılında, 68. Venedik Film Festivali'nde Alps filmi En İyi Film dalında Osella Ödülü (Yorgos Lanthimos ve Efthimiοs Filippou) kazandı.[14]
2011 yılında sadece yirmi sinema filmi çekildi.[15]
2013 yılında Alexandros Arvanas'ın yönettiği Miss Violence, 70. Uluslararası Venedik Film Festivali'nde En İyi Yönetmen Ödülü dalında Gümüş Aslan kazandı.
|
|
|
|
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.