Loading AI tools
Pfizer ile işbirliği içinde BioNTech'ten COVID-19'a karşı mRNA aşısı Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısı (kod adı BNT162b2, INN: tozinameran, tescilli adı: Comirnaty,[1]) BioNTech ve Pfizer şirketlerinin iş birliğinde geliştirilen COVID-19 aşısı. Dünya Sağlık Örgütü tarafından sıkı düzenleyici kurumlar olarak tanımlanan kurumlardan acil kullanım onayı ve düzenli kullanım onayı alan ilk COVID-19 aşısıdır.[2][3][4] Etkin maddesi tozinameran adıyla bilinmektedir.
Klinik verisi | |
---|---|
Uygulama yolu | Kas içi enjeksiyon |
Tanımlayıcılar | |
CAS Numarası | |
DrugBank |
Birleşik Krallık, Aralık 2020'de acil durum sebebiyle kullanıma izin veren ilk ülke oldu.[5] Dünyadaki ülkelerin çoğunda belirli düzeylerde kullanımına izin verilmiştir.[6][7][8][9] 23 Ağustos 2021 tarihinde, Pfizer-BioNTech aşısı Amerika Birleşik Devletleri'nde FDA tarafından on altı ve üstü yaşındaki insanlarda kullanımına izin verilen ilk COVID-19 aşısı oldu.[10][11][12]
Klinik çalışmaları Nisan 2020'de başlayan aşının faz 3 klinik çalışmasında 40.000'den fazla kişi yer almıştır. Toplamda 180 COVID-19 vakası üzerinden yapılan Aralık 2020 tarihli ara analizde aşının COVID-19 hastalığını engellemede %95 etkili olduğu tespit edilmiştir. Aşının yaygın yan etkileri arasında enjeksiyon bölgesinde hafif ağrı, hâlsizlik ve baş ağrısı yer almaktadır.[13][14]
BNT162b2'nin (aşı adayının) orijinal geliştiricisi BioNTech olurken, üretim partnerlerinden biri de Pfizer'dir.[15][16] Eylül 2021 itibari ile, şirket tarafından 1.5 milyardan fazla doz COVID-19 aşısı dünya çapında sevk edildi.[17] 30 Mart 2021 itibarıyla, Pfizer ve BioNTech 2021 yılında yaklaşık 2.5 milyar doz aşı üretmeyi hedeflediklerini açıkladılar.[18][19] Aşı aşırı düşük sıcaklıklarda saklanması gerektiğinden dağıtımı ve depolaması lojistik bir sorun oluşturmaktadır.[20] BioNTech ve Pfizer, ultra soğuk depolamaya ihtiyaç duymayan kuru-soğutulmuş versiyonunu test etmektedirler.[21]
Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısı, S antijenine karşı bir bağışıklık tepkisi oluşturarak SARS-CoV-2 virüsü enfeksiyonunun sebep olduğu COVID-19 hastalığına karşı koruma sağlamak amacıyla kullanılmaktadır.[22][23] Aşı COVID-19 sebebiyle oluşan hastalık ve ölüm oranını azaltmak amacıyla kullanılmaktadır.[24]
Aşı, "kas içi enjeksiyon için beyazdan kirli beyaza, steril, koruyu içermeyen, donmuş süspansiyon" olarak çok dozlu bir flakonda tedarik edilmektedir.[23][25] Aşı uygulanmadan önce oda sıcaklığında çözülmeli ve serum fizyolojik ile seyreltilmelidir.[25]
İlk uygulama iki doz olarak yapılmaktadır.[24] Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) dozlar arasında üç ile dört hafta arasında bir boşluk bırakılmasını önermektedir. İkinci dozu on iki haftaya kadar geciktirmek, yaşlı yetişkinlerde bile ilgili bütün varyantlara karşı bağışıklık tepki seviyesini (immünojenisite) artırmaktadır.[26] Pitch çalışmasının yazarları ise Delta varyantına karşı optimal aralığın yaklaşık sekiz hafta olduğunu ve daha uzun aralıkların reseptörleri dozlar arasında savunmasız bırakacağını düşünmektedir.[26] Tedariklerin sınırlı olduğu bölgelerde ölümleri önlemek amacıyla, DSÖ yüksek öncelikli gruplarda yüksek kapsamda birinci doz uygulanabilmesi için ikinci dozun on iki haftaya kadar ertelenmesini önermektedir.[27]
Bağışıklamadan sonraki 6 ay kadarki dönem boyunca aşının etkinliğini izleyen çalışmalar, sağlıklı yetişkinlerde ağır hastalıkların önlenmesi için üçüncü bir ek dozun gerekli olduğunu teşhis edememiştir.[27][28][29] Bununla birlikte, birkaç aylık bir süre boyuncu aşının etkinliğinde bir düşüş gözlenmiştir. Bu da, nötralize edici antikor seviyelerini yükseltmek için üçüncü bir doza potansiyel bir ihtiyaç olduğunu göstermektedir.[30][31] Bazı ülkelerde bağışıklığı yetersiz olan kişilerde 28 günün ardından üçüncü bir doz uygulanabilmektedir.[32][33][34] İsrail'de 60 yaş ve üzeri kişilerle yapılan bir araştırma, üçüncü dozun enfeksiyon ve ciddi hastalık vakasını azalttığını ve ikinci dozdan sonra oluşan ilk koruyu etkinliğe yakın bir seviyeye geri geldiği sonucunu bulmuştur.[35]
Mayıs 2021'de The New England Journal of Medicine'de yayınlanan bir vaka kontrol çalışması, Katar'daki aşı olanların arasında Pfizer-BioNTech aşısının, belgelenmiş herhangi bir Alfa varyantı (B.1.1.7 soyu) vakasına karşı %89.5 etkinliğe, Beta varyantı (B.1.351 soyu) vakasına karşı da 75% etkinliğine sahip olduğunu keşfetmiştir. Aynı çalışma, aşının herhangi bir SARS-CoV-2 varyantına karşı şiddetli, kritik veya ölümcül hastalığa karşı etkinliğinin de %97.4 olduğunu belirtmiştir.[36]
Aşı için yapılan faz 3 çalışmalarında ciddi bir sağlık sorunu bulgusu bildirilmemiştir ve ciddi yan etki vakalarının da çok düşük seviyede olduğu gözlenmiştir.[37][38]
Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısının çoğu yan etkisi hafif ile orta şiddettedir ve birkaç gün içerisinde geçmektedir.[1][39] Bu durum diğer yetişkin aşılarına benzemektedir ve vücudun virüse karşı bağışıklık oluşturduğunun normal bir göstergesidir.[39] Klinik denemeler sırasında, her 10 kişiden 1'inden fazlasını etkileyen yan etkiler sıklık sırasına göre aşağıdaki gibidir: enjeksiyon yapılan bölgede ağrı ve şişlik, yorgunluk, baş ağrısı, kas ağrısı, titreme, eklem ağrısı ve ateş.[40] Ateş ikinci dozdan sonra daha sık görülmektedir.[40]
Avrupa İlaç Kurulu (EMA) aşının güvenliği ile ilgili verileri düzenli olarak incelemektedir. 8 Eylül 2021 tarihinde EMA tarafından yayınlanan güvenlik raporu Avrupa Birliği içerisinde uygulanan 392 milyon dozdan gelen verilere dayandırılarak yazılmıştır.[1] EMA'ya göre, "Comirnaty'nin COVID-19'u önleme konusundaki yararları her türlü riske baskın gelmektedir; ve aşının kullanımına dair herhangi bir değişiklik önerisi bulunmamaktadır."[1] Nadir yan etkiler içerisinde (her 1000 kişiden en fazla 1'ini etkileyen) geçici olarak tek taraflı yüz sarkması ve kurdeşen veya yüzün şişmesine sebep olan alerjik reaksiyonlar bulunmaktadır.[22]
Polietilen glikol (PEG) maddesine karşı belgelenmiş aşırı duyarlılık (çok nadir görülen bir alerji), Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısı için "uygun olmayan hal" olarak listenmiştir.[41] Uygulanan bir milyon doz aşıda yaklaşık on bir vakada aşırı şiddetli alerjik reaksiyon gözlenmiştir.[42][43] ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri tarafından yayınlanan bir rapora göre, bu alerjik reaksiyonlarının %71'i aşının uygulanmasından sonraki 15 dakika içinde gerçekleşmekte ve çoğunlukla (%81) belgelenmiş bir alerji veya alerjik reaksiyon öyküsü olan kişilerde gerçekleşmektedir.[42] 9 Aralık 2020 tarihinde Birleşik Krallık İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurulu (MHRA) "önemli" alerjik reaksiyon öyküsü olan kişilerin Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısını almamaları gerektiğini tavsiye etti.[44][45][46] 12 Aralık'ta, Kanada'nın düzenleyici kurulu da "Birleşik Krallık'taki her iki kişininde ciddi alerjik reaksiyon öyküsü vardı ve düzenli olarak adrenalin enjektörleri taşıyorlardır. İkisi de tedavi gördü ve iyileşti" diyerek aynı tavsiyeyi kendi halklarına verdi.[47]
İsrail Sağlık Bakanlığına göre, 16-30 yaş aralığında bulunan küçük bir erkek grubunda ikinci doz ile miyokardit arasında olası bir ilişki bulunmaktadır.[48] Aralık 2020 ile Mayıs 2021 arasında, her 1 milyon aşılanan kişi arasında 55 miyokardit tanısı konulan vaka bulunmaktaydı ve bunların %95'i düşük şiddetteydi.[48] Nisan 2021'den bu yana, ABD'de Pfizer-BioNTech veya Moderna aşısı ile aşılandıktan sonra her 1 milyon kişiden yaklaşık 13'ünde miyokardit ve perikardit vakalarında artış olduğu bildirilmiş ve bu kişilerin çoğunlukla erkek ve 16 yaşın üzerinde oldukları belirtilmiştir.[49] Bireylerin çoğu uygun tedavi ve istirahat ile çabucak iyileşmektedir.[50]
Pfizer ve BioNTech, aşıyı Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'daki kendi tesislerinde üretmektedirler. Aşının Çin'de dağıtım ve üretim lisansı, BioNTech yapılan yatırım ile Fosun şirketi tarafından satın alınmıştır.[16][51]
Aşının üretimi için üç aşamalı bir süreç gereklidir. İlk aşama, spike proteini (başak proteini) kodlayan DNA plazmitlerinin Escherichia coli baktelerine aşılanarak moleküler klonlamasını içermektedir. Bütün piyasalar için, bu aşamada ABD'de Chesterfield,Missouri'de bulunan küçük bir Pfizer pilot tesisinde gerçekleştirilir.[52][53] Dört günlük büyüme sürecinin ardından, bakteriler öldürülüp kırılarak açılır ve hücrelerinin içeriği, istenen DNA ürününü elde etmek için bir buçuk hafta boyunca saflaştırılır. DNA sevkiyat için şişlenir ve dondurulur. Bu aşamada DNA'nın güvenli ve hızlı bir şekilde taşınması o kadar önemlidir ki, Pfizer bu konuda yardımcı olması amacıyla bu aşamada şirket jetini ve helikopterini kullanmıştır.[54]
İkinci aşama ise Pfizer'ın Andover, Massachusetts, ABD'deki tesisinde[55] ve BioNTech'in Almanya'daki tesisinde gerçekleşmektedir.[56] DNA istenilen mRNA ipliğini oluşturmak için bir şablon olarak kullanılır.[54] Bu işlem yaklaşık dört gün sürmektedir.[56] mRNA oluşturulup saflaştırıldıktan sonra, her biri 10 milyon doz taşıyabilen büyük bir alışveriş çantası büyüklüğündeki plastik torbalara doldurulur. Daha sonra bu torbalar bunları bir sonraki tesise götürecek kamyonlara yüklenir.[54]
Üçüncü aşama Pfizer'ın Portage, Michigan, ABD[57] ve Puurs, Belçika'daki tesislerinde gerçekleşmektedir. Bu aşamada mRNA lipid nanopartiküller ile birleştirilir, flakonlara doldurulur. Daha sonra bu flakonlar kutulanır ve dondurulur.[54] Gerekli lipitlerin tedariki ise Croda International'ın yan kuruluşu Avanti Polar Lipids tarafından sağlanmaktadır.[58] Kasım 2020 itibarıyla, üretim prosesinde ilerlemeyi en çok yavaşlatan süreç mRNA'nın lipit nanopartikülleriyle birleştirilmesidir.[54] Lipitlerin ve mRNA'nın birleştirilip flakonun hazır edilmesi her ne kadar dört gün sürse de, üretilen her parsel 40 kalite-kontrol önlemine karşı doğrulama sürecinden geçerken derin dondurucuda birkaç hafta geçirmektedir.[56]
Mayıs 2021'den önce,[59] Puurs'ta bulunan Pfizer tesisi ABD dışındaki bütün konumlara giden flakonlardan sorumluydu.[56] Bu yüzden bu tarihten önce ABD dışında Amerika ülkelerinde yapılan bütün dozlar için en az iki okyanus aşırı uçuş gerektirmekteydi (Biri DNA'yı Avrupa'ya götürmek için biri bitmiş aşı flakonlarını geri getirmek için).[56]
Şubat 2021'de BioNTech, 2021'de 2 milyar doz üretmek üzere üretimini %50'den fazla artıracağını,[60] Mart sonunda ise tekrar üretimi 2.5 milyar doza yükselteceklerini duyurdu.[61]
Şubat 2021'de Pfizer, tüm üretim sürecinin başlangıçtan bitişine kadar ortalama 110 gün sürdüğünü ve şirketin süreyi 60 güne indirme konusunda ilerleme kaydettiğini açıkladı.[62] Üretim sürecinin yarısından fazlası, üç aşamanın her birinde gerçekleştirilen titiz testlere ve kalite güvence kontrollerine ayrılmıştır.[62] Pfizer ayrıca bu sürecin 280 ayrı bileşen gerektirdiğini ve 19 farklı ülkede bulunan 25 tedarikçiye dayandığını açıkladı.[56]
Aşı üreticilerinin büyük ölçekli üretime geçmeden önce hız ve maliyet etkinliği açısından belirli bir aşı yapma sürecini optimize etmeleri normalde birkaç yıl alır.[62] COVID-19 pandemisi yüzünden ortaya çıkan acil durum hali nedeniyle, Pfizer ve BioNTech aşının laboratuvarda formüle edilen orijinal süreciyle hemen üretime geçti, ardından bu süreci güvenli bir şekilde hızlandırmanın ve üretim miktarını büyütmenin yollarını belirlemeye başladı.[62]
Eylül 2020'de BioNTech, aşı üretim kapasitesini genişletmek amacıyla Novartis'ten Almanya'nın Marburg kentinde bir üretim tesisi satın almak için bir anlaşma imzaladığını duyurdu.[63] Tam olarak faaliyete geçtiğinde tesis, yılda 750 milyon doza kadar veya ayda 60 milyondan daha fazla doz üretecektir. Bu, BioNTech'in Avrupa'da aşı ürettiği üçüncü tesisi olacaktır. Pfizer ise ABD ve Avrupa'da en az dört üretim tesisini aşı üretimi için kullanmaktadır.[63]
Marburg tesisi daha önce Novartis tarafından kanser immünoterapisi için kullanılmıştı.[64] Mart 2021'in sonunda BioNTech, mRNA aşısı üretimi için tesisi güçlendirmeyi ve 300 personelini yeniden eğitmeyi bitirdi ve üretime başlamak üzere onay aldı.[64] Marburg tesisi, mRNA üretiminin yanında, mRNA'yı lipitlerle birleştirerek lipit nanopartikülleri oluşturma adımını da gerçekleştirmektedir. Bu işlemin ardından aşıyı doldurma ve paketlemek üzere diğer tesislere göndermektedir.[64]
23 Nisan 2021'de EMA, Pfizer'ın Puurs'daki tesisinde parsel boyutunda ve ilgili proses ölçeğinde bir artışa izin verdi. Bu artışın Avrupa Birliği'ndei aşı tedarikini önemli ölçüde etkilemesi beklenmektedir.[65][66]
Nisan 2021 sonunda Pfizer'ın Puurs tesisine göre coğrafi olarak her iki ülkeye çok daha yakın olan Kalamazoo tesisinden Meksika ve Kanada'ya aşı dozları ihraç etmeye başladığı bildirildi.[59]
Aşı, seyreltildiğinde 0.45 mL donmuş ve 1.8 mL seyreltici ile toplamda 2.25mL aşı içeren flakonlarda verilmektedir.[67] Flakondaki etiketlere göre, her flakonda beş adet 0.3mL'lik doz bulunmaktadır, ancak arta kalan miktar bir veya muhtemelen iki ilave doz için kullanılabilmektedir.[67][68] Ek dozları elde etmek için düşük ölü boşluklu şırıngaların kullanılması tercih edilir ve bir flakon içinde kalan kısmı dozlar atılmalıdır.[67][69] İtalyan İlaç Kurulu, flakonlarda kalan fazla dozların kullanımına resmi olarak izin verdi.[70] Danimarka Sağlık Bakanlığı ise iki flakondaki fazla dozların karıştırılarak kullanılmasına izin vermektedir.[71] 8 Haziran 2021 itibarıyla, her flakonda altı doz bulunmaktadır.[40][69] Amerika Birleşik Devletleri'nde flakonlar, normal şırınga ile kullanıldığında beş doz, düşük ölü boşluklu şırıngalar ile kullanıldığında altı doz olarak sayılmaktadır.[72]
Aşı kullanımından otuz gün önceye kadar 2 ile 8 °C derece arasında[73][73] ve kullanımından iki saat önceye kadar da 25 °C ile 30 °C arasında saklanabilmektedir.[74][75][76][77] Dağıtım sırasında ise aşılar, −80 ile −60 °C arasındaki sıcaklıkta kalabilen özel muhafazalarda kalmaktadır.[20]
Düşük gelirli ülkeler, aşının aşırı soğukta taşınması ve saklanması için gerekli soğuk lojistik zincirine sınırlı kapasitede sahiptir.[78] Gerekli saklama sıcaklığı bu aşının benzeri olan Moderna aşısından çok daha düşük seviyelerdedir.[79] Endonezya Bio Farma'nın başkanı Honesti Basyir, gerekli soğuk zincir kabiliyetine sahip olmadıkları göz önüne alındığında, dünyanın en kabalık dördüncü ülkesi için bu aşıyı satın almanın söz konusu bile olmadığını söyledi.[80] Benzer şekilde, Hindistan'ın mevcut soğuk zincir ağı, aşı gerekliliklerinin çok üzerinde, yalnız 2 ile 8 °C arasındaki sıcaklıklarla başa çıkabilmektedir.[81]
Pfizer'a göre, aşının araştırılması ve geliştirilmesi için 1 milyar dolara yakın bir maliyet gerektiğini belirtmiştir.[82]
BioNTech, Mart 2020'de Fosun şirketinden 1.58 milyon BioNTech hissesi ve Çin'de BNT162b2'nin gelecekteki geliştirme ve pazarlama hakları karşılığında 135 milyon dolar değerinde bir yatırım almıştır.[51][83]
Nisan 2020'de BioNTech, Pfizer ile bir ortaklık imzaladı ve yaklaşık 113 milyon dolarlık öz sermaye yatırımı da dahil olmak üzere 185 milyon dolar aldı.[84]
Haziran 2020'de BioNTech, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Yatırım Bankası'ndan 110 milyon euro finansman yatırımı aldı.[85] Bankanın BioNTech ile anlaşması, pandeminin başlarında banka personelinin portföyünü gözden geçirip BioNTech'i bir COVID-19 aşısı geliştirebilecek şirketlerden biri olarak ortaya koymasıyla başladı. Avrupa Yatırım Bankası, 2019'da BioNTech ile ilk işlemi çoktan imzalamıştı.[86][87]
Eylül 2020'de, Alman hükûmeti BioNTech şirketine COVID-19 aşı geliştirme programı için 375 milyon euro hibe etmiştir.[88]
Pfizer CEO'su Albert Bourla, paranın nasıl harcanacağına dair anlaşmaların ve raporların bilim adamlarını bürokrasiyle uğraşmalarına sebep olacağı için aşının geliştirilmesi adına ABD hükûmetinin Warp Speed Operasyonu'ndan fon almamaya karar verdi. Fakat Pfizer, diğer ülkelerle yaptığı gibi, ABD ile de aşının nihai dağıtımı için bir anlaşma imzaladı.[89]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.