Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Hint seferleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun Hint Okyanusu'nda yaptığı bir dizi seferlere verilen addır.[1]
Vasco de Gama'nın 1498 yılında Afrika'nın güneyini dolaşarak, Atlas Okyanusu'ndan Hint Okyanusuna geçmesinden sonra, Portekizliler Hint Okyanusu'nda güçlü bir donanma oluşturmuş,[2] Kızıldeniz ve Basra Körfezi'nin Hint Okyanusuna açılan ağızlarının denetimini ele geçirmiş, o zamana kadar Güney Asya mallarının Avrupa'ya ulaşmasında önemli rolü olan Baharat yolu'nu işlevsiz bırakmışlardı.
1517 yılında Yavuz Sultan Selim'in Mısır'ı, 1538 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın Irak'ı ele geçirmesinden sonra, Osmanlı İmparatorluğu Kızıldeniz ve Basra körfezi kıyılarına ulaşmış, fakat deniz hakimiyetini sağlayamamıştı. Bu sebepten, Osmanlı imparatorluğu Portekiz'in Hint Okyanusu'ndaki egemenliğini sınırlamak istiyordu.
Öte yandan Hindistan'ın batısındaki Gucerat Sultanlığı da Osmanlı İmparatorluğu'ndan Portekizlilere karşı yardım talebinde bulunuyordu. Bu konuda ilk talep Yavuz Sultan Selim döneminde gelmişti.
1538 yılından itibaren bir Osmanlı donanması Hint Okyanusuna gönderildi ve okyanusta Osmanlı Portekiz savaşları başladı.[3] Bu seferlerde donanma komutanına Hint kaptanı (veya Mısır kaptanı) deniliyordu. Seferler Hint kaptanının adıyla belirlenen dört ayrı aşamada devam etti. (Kimi tarihçiler bu savaşlardan sonraki Açe Seferi'ni de Hint seferinin devamı sayarlar.)
Osmanlı İmparatorluğu Akdeniz'de büyük bir donanmaya sahipse de, bu donanmanın Kızıldeniz'e geçirilmesi mümkün değildi. Bu sebeple Hint kaptanlığına atanan Hadım Süleyman Paşa Süveyş tersanelerinde 76 parça gemi yaptırdı ve Kızıldeniz üzerinden Hindistan'a hareket etti. (Bu gemilerin kerestesi Alanya'dan İskenderiye'ye gönderilmişti.) Süleyman Paşa önce Kızıldeniz güneyinde (bugünkü Yemen'de) bulunan Aden'i ele geçirdi. Daha sonra Arap Yarımadası'nın ve İran'ın güney kıyılarını izleyerek Hindistan'a gitti.[4]
Ne var ki, Osmanlı donanmasını davet eden Gucerat Sultanı Bahadır Şah ölmüş, yerine gelenler ise Portekiz ile anlaşmışlardı. Süleyman Paşa Kuzey Batı Hindistan'da Diu kalesini ele geçirmek için bazı girişimlerde bulunduysa da, Portekizlilerin kaleye yardıma gelmeleri üzerine geri döndü.
Süleyman Paşa'nın asıl faaliyetleri Yemen'de oldu. Yemen'in bir bölümünü ele geçirdi. Kendisinin Hint kaptanlığından alınmasından sonra, diğer komutanlar Yemen'in tamamını ele geçirdiler. Hatta, bunlardan Özdemir Paşa sonraki yıllarda Kızıldeniz'de karşı yakaya geçip, Habeşistan kıyılarını ele geçirmeye başladı. (Yaklaşık olarak bugünkü Sudan ve Eritre kıyı bölgeleri)
Süleyman Paşa'dan sonra Portekizlilerin Kızıldeniz'e yeniden hakim olmak için Kızıldeniz kıyılarında bazı baskınlar (Süveyş, Cidde, Aden vb.) yaptılar. Portekiz'e karşı ikinci sefer için Piri Reis görevlendirildi. 1551 yılında o sırada 86 yaşında olan Piri Reis yeni bir donanmayla Kızıldeniz'e açıldı ve Umman'ın limanı olan Maskat'ı alarak, Portekiz faaliyetlerine son verdi. Daha sonra Hint Okyanusuna açılan Piri Reis Basra körfezinin ağzındaki 1507 yılından beri Portekiz hakimiyetinde olan, fakat halkı Müslüman olan Hürmüz adasını kuşattı. (Bu ada günümüzde İran yönetimindedir.) 1552 yılında adayı yağmalayan Piri Reis daha sonra Basra'ya geldi. Ancak güçlü bir Portekiz donanmasının geldiğini öğrenince, donanmayı Basra'da bırakıp, kendisine ait üç gemi ile geri döndü. Ne var ki, bu durum büyük tepki doğurdu ve görevden alındı. Mısır'a döndükten sonra bir süre sonra 1554 yılında İstanbul'dan gelen emir gereği idam edildi.
1552 yılında Piri Reis'ten sonra, Hint kaptanlığına atanan Koca Murat Reis'in görevi Basra'da sıkışmış donanmayı Kızıldeniz'e geri getirmekti. Basra'da onardığı 18 kadırga ile denize açılan Murat Reis 25 kadırgadan oluşan bir Portekiz filosu ile karşılaştı ve Portekizlileri gerilemek zorunda bıraktı. Buna rağmen, Portekiz'in Hint Okyanusu'ndaki üstünlüğü devam ediyordu ve Murat Reis donanmayı geri getiremedi. Bu sebepten, kısa süre sonra görevden alındı.
1553 yılında Hint kaptanlığına atanan Seydi Ali Reis'in görevi de 15 parçaya inmiş donanmayı Kızıldeniz'e getirmekti. Seydi Ali Reis bakım yaptırdıktan sonra donanmayı Basra körfezinden çıkarttı ve Arabistan Yarımadası'nın güneyini (bugünkü Umman kıyıları) izleyerek geri dönmeye başladı. Üzerine gönderilen iki Portekiz donanmasından da kurtulmayı başardı. Fakat gemileri Tufan'ı fil denilen o yöreye mahsus şiddetli bir fırtınaya tutuldu. Kalan dokuz gemisiyle doğuya sürüklenen Seydi Ali Reis sonunda Hindistan'a gitmek zorunda kaldı. Elinde sadece altı harap gemi kalan Seydi Ali Reis deniz yoluyla dönemeyeceğini anladığından, kara yoluyla dönmeye karar verdi. 1555 yılında Gücerat başkenti Ahmedabat'ta Ahmet Han ve Delhi'de Baburoğullarından Hümayun Şah'ın huzuruna çıktı ve aldığı yardımla kara yoluyla geri dönmeye başladı. (Adamlarından bir kısmını Hindistan'da bırakmıştı.) Kara yolunda çeşitli maceralar yaşayan Seydi Ali Reis sonunda 1557 yılında Osmanlı toprağına ayak bastı. Seydi Ali Reis'in bu maceralı yolculuğu padişaha takdim ettiği Mir'at-ül Memalik adlı eserinde özetledi.
Osmanlı İmparatorluğu Hint seferlerinden sonra bir defa daha Hint Okyanusu'yla ilgilendi. Bugünkü Endonezya'da bulunan Açe Sultanı Alaaddin Portekizlilere karşı Osmanlı İmparatorluğu'ndan yardım istemişti. 1567 yılında 15 kadırga ve 2 barçadan oluşan yeni bir donanma hazırlandı. Ama daha sonra bu donanma bir Yemen isyanı için kullanıldı ve Açe'ye sadece Kurdoğlu Hızır Reis komutasında iki gemi gidebildi. Tarihte bu sefere Açe Seferi denilir.
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.