Loading AI tools
2003'te hazırlandığı iddia edilen darbe planı Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Balyoz ya da Balyoz Harekât Planı 5-7 Mart 2003 tarihlerinde 1. Ordu karargâhında düzenlenen plan seminerinde Türkiye hükûmetini devirmek amacıyla Çetin Doğan liderliğinde hazırlandığı iddia edilen askerî darbe planıdır. Yapılan yargılamalar sonucu, darbe planlarının gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkmıştır.
Plan hakkında 20 Ocak 2010 tarihinde Taraf gazetesinin ilgili haberi üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmış ve soruşturma sonucu açılan davaya 19 Haziran 2010'da İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Mahkeme, 21 Eylül 2012'de Çetin Doğan, Özden Örnek ve İbrahim Fırtına'nın da aralarında bulunduğu 365 sanıktan 325'ini "Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, ıskat veya vazife görmekten cebren menetmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm etmiş, ancak "eksik teşebbüs" nedeniyle çeşitli cezaî indirimlere gitmiştir.[1][2][3]
19 Haziran 2014'te İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, oy birliği ile 234 subayın tahliye edilerek yeniden yargılanmasına karar verdi. Mahkeme, savcılıktaki tüm yakalama kararlarının da kaldırılmasına hükmetti.[4]
24 Mart 2023'te 6 kişiye hapis cezası kararı verildi.[5][6][7]
Balyoz darbe planı ilk olarak Taraf gazetesinin 20 Ocak 2010 tarihinde Mehmet Baransu, Yıldıray Oğur ve Yasemin Çongar imzalı haberinde açıkladığı 2003 tarihli "Balyoz Harekât Planı" başlıklı belgeler ile gündeme geldi. İddialara göre plan, dönemin 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan'ın liderliğindeki cunta tarafından hazırlandı. Darbe zeminini hazırlama amaçlı hükûmete yönelik; Hava Kuvvetleri'nin tasarladığı Oraj ve Deniz Kuvvetleri'nin hazırladığı Suga eylem planları; dini grup liderlerine yönelik 'Döküm'; gayrimüslim cemaat önderlerine yönelik 'Sakal'; darbe karşıtı akademisyenlere yönelik 'Tırpan'; ve darbe karşıtı liberallere yönelik de 'Testere' eylem planlarının uygulanması hedeflenmişti.[3]
Sonradan sahte olduğu ispatlanan dijitallerle Fatih ve Bayezid Camiilerinde bomba patlatılarak hükûmetin sıkıyönetim ilan etmeye zorlanması, Yunanistan hava sahası üzerinde bir Türk jetinin düşürülerek halkın galeyana getirilmesi ve darbe sonrası demokrat görüşlü gazetecilerin tutuklanması gibi planlar gazetelerde yer aldı.[8][9][10][11][12]
Sanıkların sundukları delillerle, sonradan üretildiği şüpheye yer bırakmayacak şekilde gerçek olmadığı ispatlanan cd veya belgelerin yer aldığı iddianameye göre, 'Balyoz'un 5 aşamada gerçekleştirilmesi planlanmıştır:
Balyoz darbe planı ve ekleri, 5-7 Mart 2003 tarihleri arasında gerçekleştirilen bir Plan Seminerinin parçası olarak sunuldu. Plan Seminerini hazırlayan ve yöneten Dönemin 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan bu darbe planını hazırlamakla ve seminerde darbe provası yapmakla suçlandı. İddiaların hedefindeki emekli Orgeneral Çetin Doğan bu haberler üzerine t24.com.tr internet sitesine yaptığı açıklamada: "Cumhuriyet’i koruma ve kollama görevinin gereği olarak (...) EMASYA (Emniyet ve Asayiş) planları seminerlerde elbette ele alınmıştır." dedi.[14] Ancak darbe suçlamalarını reddetti. Söz konusu darbe senaryolarının seminerde görüşülmediğini belirterek: "Yok böyle bir şey. Bu uydurma bir senaryoyla monte ediyorlar. Meşhur bir tabirle, kopyala ve yapıştır usulüyle." dedi.[15] Türk Silahlı Kuvvetleri de haberin ertesi günü yaptığı basın açıklamasında 5-7 Mart 2003 tarihleri arasında gerçekleştirilen Plan Seminerinde "giderek tırmanan bir gerginlik dönemini kapsayan bir senaryo" konu edildiğini doğruladı, ancak bu seminer ile ilgili darbe iddialarını reddetti.[16]
30 Ocak 2010 günü, Taraf muhabiri Mehmet Baransu elindeki belgeleri bir bavul içerisinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne teslim etti. Dosya için Mehmet Berk, Bilal Bayraktar ve Ali Haydar adlı savcılar görevlendirildi.[17]
Özel yetkili savcılar, yaklaşık bir aylık incelemeden sonra 22 Şubat 2010 günü aralarında emekli generaller ve muvazzaf subayların da bulunduğu 49 askeri gözaltına aldı.[18]
4 gün sonra soruşturma kapsamında 13 ilde 1'i emekli 17'si muvazzaf 18 asker daha gözaltına alındı. 3 Mart 2010 günü tutuklananların sayısı 41'e ulaştı.[19]
12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin nöbetçi hakimi Oktay Kuban, 1 Nisan 2010'da aralarında Çetin Doğan'ın da bulunduğu 19 sanığı "kuvvetli suç olgusunun bulunmadığı" gerekçesiyle tahliye etti.[20] Fakat savcılar nöbetçi hakimin aldığı bu karara itiraz etti ve 12. Ağır Ceza Mahkemesi üç kişilik heyet olarak toplandı. Mahkeme 21 şüphelinin tekrar tutuklanmasına karar verdi. Kararda, tahliyelerin, "mevcut somut olgularla çelişen ve soyut gerekçeye dayalı kararlar olduğu" ve "somut belge, bilgi, kayıt ve bilirkişi raporlarının dikkate alınması durumunda kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunduğu" belirtildi. Kararda ayrıca, heyet kararının hakim kararından üstün olduğu da vurgulandı.[21]
Haziran 2010'da İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi nöbetçi hakimi Yılmaz Alp, 26 şüpheliyi tahliyesine karar verdi. Alp, gerekçeli kararında ise şüphelilerin katıldıkları ya da görevlendirildikleri Balyoz Seminer Planı'nda yapılması planlanan eylemlerin icra hareketlerinin gerçekleştirildiğine ilişkin somut olgular bulunmadığını savundu.[22] Gerekçeli kararda "AİHM Iijkov-Bulgaristan" davasına da atıfta bulunulmuş ve AİHM'in verdiği kararda, "şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine yönelik makul şüphenin varlığı tutukluluğun devamı için olmazsa olmaz koşuldur. Ama tutukluluğun belirli bir süreyi geçmesi halinde artık tek başına yeterli değildir. Mahkeme tutukluluğun devamı için diğer yasal gerekçelerin varlığını da aramalıdır. Sadece yasal ya da farazi çıkarımlar tutukluluğun devamı için yeterli değildir. Aksi durum tutuklamanın belirli sayıda ve son derece sınırlı koşullarda uygulanabileceğine ilişkin hükmün ihlali sonucunu doğurur" denmiştir.[23]
Balyoz davası | |
---|---|
Mahkeme | Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi |
Davacı | Kamu adına İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı |
Davalı | Bkz. Balyoz davası sanıkları listesi |
İddia | Suç için anlaşma (TCK'nin 316. maddesi) |
Karar tarihi | 24 Mart 2023 |
Karar | Sanıkların çoğu beraat etti. 6 sanık çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı |
19 Temmuz 2010'da İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi İstanbul Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ergül, Murat Yönder, Süleyman Pehlivan ve Ali Haydar'ın hazırladığı iddianameyi kabul ederek tamamı asker 196 kişi hakkında dava açtı. 968 sayfalık iddianamede sanıklara "Türkiye Cumhuriyeti yürütme organını cebren ıskat ve vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs etmek" suçlaması yöneltildi. Fakat eski TCK'nın 61/1. maddesine dayanılarak "eksik teşebbüs" nedeniyle cezalarda indirim yapılması istendi ve her sanık için 15 yıldan 20 yıla kadar hapis talep edildi.[24]
İddianameye, konu olan tüm darbe plan ve hazırlıkları savcılığa teslim edilen belgeler arasındaki 11 numaralı CD içerisinde bulundu. Savcılar 5-7 Mart 2003 tarihinde gerçekleştirilen resmi plan seminerinin de Balyoz darbe planının bir provası olduğunu iddia ediyor. Sanıkların büyük bir bölümü darbe planlarında isimleri geçtiği için suçlanıyor. Toplam 162 kişinin katıldığı bu seminerde 196 balyoz sanığından 49'u katılımcı olarak yer alıyor.[25]
İddianame kabul edildiğinde davada tutuklu sanık yoktu. Fakat davaya bakacak olan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 23 Temmuz 2010'da 102 sanık için kuvvetli suç şüphesi bulunduğu gerekçesiyle yakalama kararı çıkardı.[26] Yakalama kararı çıkmasına rağmen iki hafta boyunca sanıkların hiçbiri adliyeye gelip teslim olmadı. Bu süre içerisinde yalnızca emekli Albay Ahmet Şentürk yakalandı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan sanıklar karara itiraz ettiler. Cumhuriyet savcısı 10. Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği yakalama kararına, yasalar çerçevesinde itiraz etme hakkının bulunmadığı ancak tutuklama durumunda itiraz edilebileceğini savundu ve itirazların reddi yönünde mütalaada bulundu. Fakat 11.Ağır Ceza Mahkemesi, 101 şüphelinin itirazlarını oy çokluğu ile kabul etti. Üye hakim Metin Özçelik'in muhalif kaldığı kararda, sanıklar hakkında yakalama müzekkeresi çıkarılabilmesi için kaçak olmaları gerektiği ve şüphelilerin bu tanıma uymadığı belirtildi.[27] Bazı sanıkları yaptığı redd-i hakim talepleri ise İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.[28]
Mahkeme ilk duruşma tarihini de 16 Aralık 2010 olarak belirledi. Duruşmalar, Beşiktaş Adliyesi'nin fiziki koşullarının yetersiz olması nedeniyle Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunda gerçekleşti.[26]
Aralık ayında TSK içindeki bir dizi askeri casusluk ve şantaj iddiaları ile ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne özel yetkili savcı Fikret Seçen başkanlığında yapılan baskında İstihbarat Kısım Amirliği odasının döşemesi altında 10 çuval belgele ele geçirilmiştir. Bu belgelerden 43 klasörünün "Balyoz Harekat planı" ile ilgili olduğu anlaşılması üzerine ilgili belgeler, Balyoz darbe planı davasını yürütmekte olan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.[29] Tuğamiral Sinan Azmi Tosun başkanlığındaki askerî bilirkişi heyetinin raporunda bu belgelerle ilgili şu ifadelere yer verilmiştir: "İsth. Bçvş. Erdinç Yıldız, 3 ve 5 numaralı hard disklerin kullanımına 28 Temmuz 2009 tarihinden itibaren son verildiğini, söz konusu disklerin aramanın yapıldığı 6 Aralık 2010 tarihine kadar, imha edilecek diğer malzemelerle birlikte kullanım dışı olarak çeşitli zamanlarda İKK kısım amirliğindeki dolaplarda, kimi zaman da uygun yer yetersizliği nedeniyle İstihbarat Kısım Amirliği odasında döşeme altında bulundurulduğunu belirtmiştir."[30]
Gölcük'teki Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde ele geçirilen belgeleri dava dosyasına ekleyen mahkeme, 11 Şubat 2011 tarihinde "dosyadaki delil durumu, dosyada kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması, delillerin tam olarak toplanılmamış olması, sanıkların konumları itibarıyla delillere etki yapma ihtimalinin olması, tanıkların henüz dinlenilmemiş oluşu, atılı suçun CMK'nın 100. maddesinde belirtilen katalog suçlardan olması, belirtilen bu sebeplerle adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı" gerekçeleriyle 134 sanığın tutuklanmasına, 29 sanık hakkında da yakalama kararı çıkarılmasına karar verdi. Mahkeme, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, emekli Korgeneral Engin Alan, Süha Tanyeri, Feyyaz Öğütçü, Mehmet Otuzbiroğlu, Şükrü Sarıışık, Kadir Sağdıç, Gürbüz Kaya, Halil Helvacıoğlu, Abdullah Gavremoğlu'nun da aralarında bulunduğu 133 sanık hakkında tutuklama kararı verildiğini açıkladı. Duruşmaya katılmayan sanıklar eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, muvazzaf Korgeneral Nejat Bek ve emekli Orgeneral Ergin Saygun'un da aralarında bulunduğu 29 sanık hakkında ise yakalama kararı çıkarılarak, ayrıca yine duruşmaya katılmayan başka suçtan tutuklu sanık Albay Dursun Çiçek'in de tutuklama kararının yüzüne okunması için tutuklu bulunduğu cezaevi aracılığıyla mahkemede hazır edilmesine karar verildi.[31][32]
29 Mart 2012'de savcı 920 sayfalık esas hakkında mütalaayı mahkeme heyetine sundu. Mütalaada davadaki tüm sanıklar hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini devirmeye eksik teşebbüs" suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası verilmesi talep edildi
21 Eylül 2012'de sanıkların son savunmalarının da tamamlanmasının ardından mahkeme karar için toplandı. Mahkeme şu kararları verdi.[2]
Yargıtay 9. Dairesi 9 Ekim 2013 tarihinde verdiği kararla sanıklara verilen kararları büyük oranda onadı. Yargıtay 9. Daire kararında 88 sanığa verilen mahkûmiyet kararlarının bozulmasına ayrıca sanıklardan tutuklu olanların da tahliyesine karar verdi.[33] Daire başkanı olarak Eyüp Yeşil; Ergenekon Davası[34] ile Balyoz Davası'nın temyizine bakmıştır.
Anayasa Mahkemesi 18 Haziran 2014 tarihinde verdiği tarihi kararla Balyoz davasında hak ihlali olduğuna karar verdi.[35] AYM verdiği kararında tanıkların dava başlangıcından itibaren belirttikleri tanıların dinlenmemesini, dijitallerin sahteliğine ilişkin çelişkilerin giderilmediğine hükmetti. Sanıklar davanın başından itibaren dijitallerin sonradan üretilmiş ve sahte olduğunu iddia ediyorlardı.[kaynak belirtilmeli]
Anayasa Mahkemesinin verdiği karar üzerine davanın yeniden yargılanmasına karar verildi. 3 Kasım 2014'te Kartal 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başladı. İlk olarak tanıklığına başvurulmayan eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman dinlendi. İki eski orgeneral de, Balyoz diye bir planı hiç duymadıklarını beyan ettiler. Mahkeme dijitallerin bilirkişi raporlarının alınması için 3 Şubat 2015 tarihine ertelendi. [kaynak belirtilmeli]
Davaya ek olarak 11. ve 17. CD'nin sahte olduğunun tespit edilmiş ve ilgili savcılık "Sahte Delil Sunmak" suçu ile ilgili adli soruşturma başlatmıştır. [kaynak belirtilmeli] Gerekçeli kararda,"Yargılamanın yenilenmesi aşamasında elde edilen deliller doğrultusunda gazeteci tarafından teslim edilen 11 ve 17 no'lu CD'lerin sahte olarak oluşturulduğu kesin olarak tespit edilmiş, mahkûmiyet hükmüne esas alınan diğer tüm dijital delillerin de sahte olarak oluşturulduğu yönünde kuvvetli şüphe oluşmuştur" denildi. Savcı; Çetin Doğan, Dursun Çiçek, Engin Alan, Ergin Saygun, İbrahim Fırtına, Özden Örnek'in de aralarında bulunduğu 236 sanığın tamamı için beraat istemiş, mahkeme de beraat kararı vermiştir. Ayrıca mahkûmiyet kararı bozulan 63 kişinin ise yeniden yargılandığı "Balyoz Planı davasında, tüm sanıkların beraatine karar verilmiştir.[36]
14 Haziran 2021'de Yargıtay 16. Ceza Dairesi; Çetin Doğan, İhsan Balabanlı, Behzat Balta, Mehmet Kaya Varol, Metin Yavuz Yalçın, Erdal Akyazan ve Emin Küçükkılıç'a verilen beraat kararını bozdu ve 7 sanığın eylemlerinin 5237 sayılı TCK'nin 316. maddesinde yer alan "suç için anlaşma suçu"nu oluşturduğunu belirtti.[37]
Hakkındaki beraat kararı bozulan Metin Yavuz Yalçın, 22 Ağustos'ta öldü.[38] Böylece hakkındaki dava düştü.
24 Mart 2023'te Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada Çetin Doğan'a 6 yıl 8 ay, Behzat Balta'ya 5 yıl 10 ay, Mehmet Kaya Varol'a 5 yıl 5 ay, İhsan Balabanlı'ya 5 yıl 5 ay, Erdal Akyazan'a 5 yıl, Emin Küçükkılıç'a 5 yıl hapis cezası verilmesine hükmedildi.[39]
Gerek mahkemedeki sanıklar, gerekse kamuoyu tarafından bu operasyonun bir kumpas olduğu dile getirilmiştir. Ayrıca sahte olduğu belirlenen deliller[40] ışığında Balyoz davasıyla ilgili soruşturma başlatılmıştır.[41] Soruşturmayı Cumhuriyet Savcısı Gökalp Kürkçü yürütmektedir. Bu soruşturma kapsamında, Balyoz planı haberlerinde imzası yer alan Yasemin Çongar, Yıldıray Oğur ve Mehmet Baransu şüpheliler arasında yer aldı.[42] İlk şüpheli olarak yer alan Mehmet Baransu, 'devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrip etme, amacı dışında kullanma, hile ile alma çalma' ve 'devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme' suçlarından tutuklandı.[43][44] Devam eden soruşturmada Emekli Org. Çetin Doğan, Albay Dursun Çiçek,[45] müşteki sıfatıyla ifade verdi.[46][47]
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Balyoz Davası kapsamında 3 yıl 5 ay 15 gün tutuklu yargılandıktan sonra beraat eden Albay Yusuf Kelleli'ye 225 bin TL maddi, 830 bin TL manevi olmak üzere toplam 1 milyon 55 bin TL tazminat ödenmesi kararlaştırıldı.[48][49]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.