Remove ads
Mersin, Silifke yakınlarındaki bir yeraltı kilisesi öreni Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Aya Tekla Yeraltı Kilisesi (Meryemlik) Mersin ilinin Silifke ilçesi yakınlarında yer alan bir yeraltı kilisesi örenidir.
Aya Tekla Yeraltı Kilisesi | |
---|---|
Konum | Silifke, Mersin |
Ülke | Türkiye |
Koordinatlar | 36°21′48″K 33°55′52″D |
İthaf | Tekla |
Durum | İbadete açık |
Mimarî tarz | Bizans mimarisi |
Ören günümüzde Silifke kent dokusu içerisinde kalmıştır. Gerek Silifke'yi kuzeye bağlayan D.715 ve gerekse Mersin'i batıya bağlayan D.400 devlet karayollarından sapılarak yaklaşık birer kilometrelik yollarla ulaşılmaktadır. 36°21′47″K 33°55′51″D koordinatlarındaki kilise Silifke kent merkezine 4 kilometre ve Mersin'e 85 kilometre uzaklıktadır. Yollar kent içi asfalt yollardır.
Ana Madde Tekla
Hristiyan anlayışına göre, Aya Tekla Hristiyanlığın en eski azizesi ve Aziz Pavlus'un yoldaşlarındandır. Konya'da bir genç kızken, Aziz Pavlus'un konuşmalarından etkilenerek, Hristiyan olmuş ve dini yaymak için çalışmıştır. O dönemde Hristiyanlık propagandası yapmak suç sayıldığı için, yaşamının son dönemini Silifke yakınlarındaki bir mağarada saklanarak geçirmiş, inanışa göre burada da öldürülmek istenince ortadan yok olmuştur. Hristiyanlık serbest bırakılınca yaşadığı yer bir tür haç yeri haline gelmiş ve adına bir de kilise inşa edilmiştir.
Bu bölgede Azize Tekla'nın hayatının son günlerini geçirdiği ve bir rivayete göre ona karşı düzenlenen bir saldırıdan kaçmak için yerin dibine girerek kaybolduğuna inanılmaktadır. Günümüzde bölgede farklı yapılar arkeologlar tarafından tespit edilebilmiştir. Bu yapılar şunlardır.
Büyük Tekla Bazilikası: Yer Altı Kilisesi'nin üzerine inşa olmuş, üç nefli ve zamanının Kilikya bölgesindeki en büyük kilisesidir. Günümüzde bölgede hâlâ görülebilir olan apsis duvarı bu bazilikanın bir parçasıdır.
Kubbeli kilise: Her ne kadar yapılan ilk yayınlarda bu kilisenin kubbeli olduğu iddia edilmiş olsa da, bu iddia çürütülmüştür. Günümüzde geriye çok az buluntuları kalan "Kubbeli" kilisenin ellips formlu atriuma açılan bir giriş bölgesi olduğu tahmin edilmektedir. Buradan bir tribelon yardımıyla mimarlık tarihinde hiddetli tartışmalara yol açan, üzeri nasıl örtüldüğü belirsiz olan bölüme girilmektedir. Güncel teoriye göre bu bölge bir tonoz ve statik nedenlerden ötürü ahşaptan bir piramit çatı ile örtülmekteydi. Arazinin dikleşen bir bölgesine inşa edildiği için, kubbeli kilisenin doğu kesiminde apsis ve pastoforyonların altına kiler benzeri tonozlu yapılar eklenmiştir.
Kuzey Kilisesi: Silifke'den gelen yol üzerinde görülen ilk kilisedir. 460-470 yılları arasında yaptırılmış olan üç nefli kilise hakkında bilgi yoktur.
Sarnıçlar: Bölgede literatürde sayısı 10a kadar çıkan sarnıç kalıntıları bulunmaktadır. Nispeten daha iyi durumda korunmuş olan ve Kilikya bölgesine alışık olmayan bir biçimde tuğlalar ile inşa edilmiş olan sarnıçların, bölgeye gelen Hristiyan hacılara şifalı su kaynağı olarak hizmet ettikleri tahmin edilmektedir. Sarnıçlar hakkındaki en güncel araştırma Urs Peschlow tarafından kaleme alınmıştır.[1]
Hamam: Sarnıçlar ve "Kubbeli" kilise arasında bulunan hamamın bir kısmının hala toprak altında olduğu düşünülmektedir. Muhtemelen bölgeye gelen Hristiyan hacılar burada şifalı sular ile hastalıklarından arınmak istemekteydiler.
Bahsi geçen bu yapıların bir kısmının ya da tümünün Bizans İmparatorluğu döneminde İmparator Zeno tarafından inşa ettirilmiş olabileceği düşünülmektedir.
Ören yeri Kültür ve Turizm Bakanlığı denetimindedir. Yeraltı kilisesi elektrik ile aydınlatılmakta olup, giriş için bir de merdiven yapılmıştır. Bu kısım iyi durumdadır. Buna karşılık üç nefli kilise bir duvarı hariç yıkılmıştır. Kilisenin kuzeyinde yer alan hamam ise kısmen ayaktadır.[2]
Josef Strzygowski 1903 yılında kaleme aldığı eserinde, bilim camiasında tümden alıntılanan bir cümle kaleme almıştır. "Meriamlik muss ausgegraben werden."[3] Meryemlik kazılmak zorundadır şeklinde çevrilebilecek olan bu cümleden hareketle Alman bilim insanları Ernst Herzfeld ve Samuel Guyer bölgede üç haftalık sistematik olmayan, en önemli yapıların planının ortaya çıkartılabileceği noktasal kazılar yapmışlardır. Günümüzde Mimarlık tarihçisi Metin Ahunbay yönetiminde bölgede yüzey araştırmaları düzenlense de, 1903 yılındaki Strzygowski'nin "Meryemlik kazılmak zorundadır" ifadesi literatürde sürekli olarak alıntılanmaktadır.
Hristiyan bir hacı olan Egeria, 4. yüzyılda Kutsal Toprakları ziyaret ettikten sonra vatanına dönerken Tekla'nın kilisesini ziyaret etmiş ve gördüklerini kaleme almıştır. Egeria bu metinde Tekla ibadethanesinin bulunduğu bölgede hem kadınlar hem de erkekler için sayısız keşiş konutlarının bulunduğunu yazmakta ve ayrıca duvarlarla çevrili korunaklı bir kilisenin içerisinde Tekla'ya adanmış hoş bir martyrium olduğundan bahsetmektedir. (in medio murus ingens, qui includet ecclesiam, in qua est martyrium, quod martyrium satis pulchrum est)[4]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.