Loading AI tools
Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Güney Kıbrıs füze krizi Güney Kıbrıs ile Türkiye Cumhuriyeti arasında 1997 başından 1998 sonlarına kadar yaşanan siyasi gerginliktir.[1] Olaylar, Kıbrıs yönetiminin iki Rus yapımı S-300 hava savunma füzesini satın almasıyla başladı. Rusya ile yapılan füze anlaşması, Güney Kıbrıs'ın uzun yıllardır var olan Türk hava üstünlüğünü sona erdirmek için attığı ilk somut adımdı.[2] Türkiye füzelerin gelmesi durumunda bunları imha etme ve hatta topyekün savaşa girişme tehdidinde bulundu. Kriz 1998 yılının Aralık ayında Güney Kıbrıs yönetiminin S-300'leri Yunanistan Hava Kuvvetleri'ne bazı silahlar karşılığında devretmesiyle resmen sona erdi. Kriz Güney Kıbrıs koalisyon hükûmetinin düşmesine de sebep oldu.[3] Yunan Hava Kuvvetleri füzeleri Girit adasına yerleştirdi ve 2013 yılı itibarıyla etkinleştirdi.[4]
Güney Kıbrıs yönetimi, Türk Hava Kuvvetlerinin kendi egemenlik iddia ettikleri hava sahasına rutin olarak girmesini önlemek amacıyla bir hava savunma sistemi kurma planlarına 1995 itibarıyla başladı. Ayrıca, yakın zamanda Türkiye'nin karadan karaya uzun menzilli ATACMS füzeleri almış olması Kıbrıslı Rumlar tarafından endişeyle karşılandı. Bu füzelerin Türkiye'den ateşlenmesi durumunda, adanın bunu durdurması mümkün olamazdı.
3 Ocak 1997'de, isimsiz bir savunma kaynağından sızdırılan Rus-yapımı hava savunma füzesi alımı bilgisi Reuters,[5] Cyprus News Agency[6] ve başka basın kuruluşları tarafından yayınlandı. Sızdırılan habere göre, satın alma işlemini 4 Ocak'ta sonuçlanacaktı. Bunun üzerine, 5 Ocak'ta Kıbrıs Cumhuriyeti dışişleri bakanı Alekos Michaelides Rus yapımı S-300 füzeleri ve ilintili radar sistemlerinin satın alındığını Dünya basınına duyurdu.[6]
Aynı gün, hükûmet sözcüsü Yiannakis Cassoulides, hükûmetin "kendi savunmasını güçlendirme" hakkına sahip olduğunu ve bunun adanın kuzeyindeki Türk Askeri yapılanmasıyla "orantılı" olduğunu söyledi. Ardından, Türk savunma bakanı Turhan Tayan bu eylemin "bölgedeki barışa zarar vereceğini" ifade etti.[7] Rusya'nın ana savunma ihracat ajansı Rosvooruzheniye sözcüsü ise S-300'lerin tümüyle savunma amaçlı olması sebebiyle bölgedeki güç dengesini değiştirmeyeceğini iddia etti.[8]
Satın almanın detayları kamuoyuna açıklanmamış olsa da, birçok gözlemciye göre Kıbrıs yönetiminin iki adet S-300PMU-1, en az bir 64N6E (BIG BIRD D) erken uyarı ve muharebe yönetim radarı ve en az 16 5P85TE dörtlü fırlatıcı ile 75 48N6 füzesi almıştır. Bu füzelerin azami menzili 150 km'dir. Bunlara ek yönetim sistemleri ve mühendislik ekipmanları alınmış olması olasıdır.
Google Earth tarafından sağlanan uydu fotoğrafları, Güney Kıbrıs'ta füze sisteminin kurulması için en az üç yeni askeri tesisin inşa edildiğini göstermiştir (iki tesis füze bataryaları için, bir tesis radar için). Bazı gözlemcilere göre, bu tesislerden ikisi Olimpos Dağının ağır korunaklı kuzey yüzüne, diğer tesis ise adanın batısındaki Droushia sahil köyünün yakınlarına kurulmuştur.[9]
Füze anlaşmasının duyurulması üzerine Türkiye, Güney Kıbrıs ve diğer güçlerin farklı tepkiler verdiği bunalım süreci başladı.
11 Ocak 1997'de, Kıbrıs ve ABD kaynaklı basın kaynakları Türkiye'nin, füzelerin teslimini önleyici bir hava saldırısı yapma ya da füzeler teslim edilirse Güney Kıbrıs'a savaş açma tehtidinde bulunduğunu bildirdi. Bunlara ek olarak, Kıbrıs'ın abluka altına alınması da gündeme getirildi.[2]
Türkiye, ayrıca terk edilmiş bir turist bölgesinin ilhak edileceğini duyurdu.[10] Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 1974 Kıbrıs Harekatıdan beri sahipsiz kalan Varoşa kentini alacaklarını duyurdu.[2]
S-300 alımı duyulduğunda, Türk Silahlı Kuvvetleri bu füzeleri yok etme kapasitesi olan İsrail yapımı karadan karaya füze aldı.[11] Ayrıca, Türk basınında yer alan haberlere göre bazı F-16 pilotları S-300'leri atlatma eğitimi almak üzere İsrail'in Necef bölgesine gönderildi.[11][12]
Kasım 1997'de, Türk Silahlı Kuvvetleri Kuzey Kıbrıs'ta bir askerî tatbikat düzenleyerek, S-300 füze kuklalarını imha etti.[13]
Kıbrıs yönetimi, kendini müdafaa hakkını ve etkili caydırıcılık ihtiyacını dile getirerek Türkiye'nin tehditlerini Birleşmiş Milletler'de protesto etti.[14] Kıbrıs Cumhuriyeti cumhurbaşkanı Glafkos Kliridis, ek olarak füzelerin adaya yerleştirileceğini ve sadece savunma amaçlı kullanılacağını belirtti.[15] Ayrıca, Güney Kıbrıs Silahlı Kuvvetleri 1974'ten beri en yüksek teyakkuz seviyesine geçirildi.
Yunanistan da füzelerin savunma amaçlı olduğu iddiasını destekledi. Aynı zamanda Kıbrıs'a yakın hava ve deniz kuvvetlerini müdahaleye hazır hale getirdi. Yunanistan'ın Kıbrıs'a F-16'lar göndermesi ve Kıbrıs Yunan Alayına destek kuvvetleri eklemesiyle tansiyon daha da arttı.
Rusya olayların başında, Türkiye ile doğrudan zıtlaşmaktan kaçındı, ancak S-300 teslimatının sekteye uğramayacağını ısrarla vurguladı. Buna karşın Türkiye, başta ABD olmak üzere NATO müttefikleriyle temasa geçerek, ihtiyaç halinde harekete geçeceklerine dair teminat istedi.
Kıbrıs'ta, Yunanistan'ı da içine çeken bir yeni bir savaşın başlamasından korkan Batı ülkeleri füze sisteminin kurulumunu önlemeye yönelik çalışmalar yürüttü.[16] Ek olarak, Avrupa Birliği adada askeri yığınak yapılmasının Kıbrıs'ın mevcut AB üyeliği sürecini tehlikeye sokacağını ifade etti.[16]
ABD bu sistemin kurulumuna sert şekilde karşı çıktı.[17] Buna rağmen, ABD sözcüsü "dramatik çıkışların zamanı olmadığını" belirterek, Türkiye'nin operasyon yapmamasını telkin etti.[18]
Eylül 1997 de Türk donanmasının uluslararası sularda Rus bandıralı gemiler de dahil olmak üzere Kıbrıs'a giden gemilere binmeye ve arama yapmaya başlaması sadece Güney Kıbrıs'ı değil onların Atina ve Moskova'daki partnerlerini de endişelendirmeye başladı. Rusya ve Yunanistan gerekirse savaşa girebileceklerinin sinyalini verdiler. Rusya Karadenizdeki filosunu hareketlendirdi.
Kıbrıs Rumları ABD tarafından bir uçuşa yasak bölge güvencesi verilmesi halinde füzelerden vazgeçebileceklerini önerdi ancak Türkiye bunu reddetti.[19]
Siparişi iptal ederek Türk tehditlerine boyun eğme izlenimi yaratmak istemeyen başkan Glafkos Kliridis, Aralık 1998'de füzelerin Girit'e yollanmasına karar verdi. Bu kararla hem Rusya'nın ekonomik kazancı korunmuş hem de Yunanistan'a savunma gücü kazandırılmış olacaktı. Türk tarafı, Yunanistan'a Akdenizde avantaj kazandıracak bu kararı kınadı.[20]
Bu kriz Güney Kıbrıs'ın mevcut koalisyon hükûmetinin de çökmesine yol açtı.[3]
Kıbrıs yönetimi, Avrupa'daki siyasi itibarını zedelememek adına, S-300'lerin adaya getirilmesini yeniden dillendirmedi. Sonuç olarak, füzeler 2007 yılında, alternatif askeri malzemeler karşılığında Yunanistan'a devredildi. Bu malzemeler arasında önemli miktarda kısa menzilli TOR-M1 füze sistemleri ve tipi belirtilmeyen orta menzilli hava savunma füzeleri olduğu söylenmektedir. Buna ek olarak Yunanistan 1999-2006 arası füzeleri bulundurmanın kira bedeli olarak Kıbrıs'a on iki adet havan topçusu vermiştir.[21]
Yunanistan bu füzeleri ilk defa Aralık 2013'te test etti.[22] Tatbikat sonucu füzelerin çalıştığı duyuruldu.[23]
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Every time you click a link to Wikipedia, Wiktionary or Wikiquote in your browser's search results, it will show the modern Wikiwand interface.
Wikiwand extension is a five stars, simple, with minimum permission required to keep your browsing private, safe and transparent.