Servet-i Fünûn edebiyatı
Osmanlı'da ortaya çıkan edebiyat akımı / From Wikipedia, the free encyclopedia
Servet-i Fünûn edebiyatı veya topluluğun kendini anarken kullandığı adıyla Edebiyat-ı Cedîde, II. Abdülhamid döneminde, Servet-i Fünûn adlı derginin çevresinde toplanan sanatçıların Batı etkisinde geliştirdikleri bir edebiyat hareketidir.
Servet-i Fünûn, Türk edebiyatında 1860’tan beri devam eden Doğu-Batı mücadelesinin kesin sonucunu –Batı edebiyatının lehine olarak– tayin eden sonuncu safhasıdır. Pek yoğun ve pek dinamik çalışmalarla geçen bu sıcak safhanın sonunda Türk edebiyatı, gerek zihniyet, gerek temalar ve gerekse teknik bakımlardan tamamıyla Avrupaî bir mahiyet kazanabilmiştir.[1]
1895 sonlarında Malumat dergisinin başyazarı Mehmet Tahir Efendi ile Recaizade Mahmud Ekrem arasında kafiye konusunda çıkan bir tartışma, Malumat gazetesinin Recaizade'ye ait öyküsünü izinsiz yayımlamasıyla büyür. Recaizade, büyüyen bu tartışmalar karşısında öğrencisi Ahmet İhsan'ın çıkardığı Servet-i Fünûn dergisini araç olarak kullanmaya karar verip Tevfik Fikret'i söz konusu derginin yazı işleri müdürlüğüne getirir. Bu atamayla beraber Servet-i Fünûn dergisi bir edebiyat dergisi kimliğine bürünür ve aktif olduğu 5 yıl içerisinde Türk edebiyatı, zamanın başat akımları olan sembolizm ve parnasizm etkisinde yeni bir üsluba bürünür.[2]
Dergi, 16 Ekim 1901 yılında Hüseyin Cahit Yalçın'ın Fransızcadan çevirdiği "Edebiyat ve Hukuk" başlıklı, Fransa'nın 1789 rejimini değerlendiren makalesi, dönemin sansür heyeti tarafından sakıncalı bulundu dergiye 6 haftalık zorunlu tatil verildi. Kapatılma, Servet-i Fünûn şairleri arasında halihazırda mevcut olan gerginliği tırmandırdı ve edebi çevre tamamen dergiden uzaklaştı.
Dergi, ceza bitiminde Ahmet İhsan'ın imtiyazı altında tekrar çıkmaya başlasa da edebi kimliğini tamamen yitirmiş ve bir bilim dergisi halini almıştır.